• Tidak ada hasil yang ditemukan

7 lokal enjeksiyon anestezileri

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2018

Membagikan "7 lokal enjeksiyon anestezileri"

Copied!
10
0
0

Teks penuh

(1)

ÖZET

Oftalmik anestezi incelikli yöntemlerle ony›llar boyunca sürekli de¤iflmifltir. Uygun flekilde uyguland›¤› zaman hasta konforu sa¤lar, anksiyeteyi yat›flt›r›r ve hassas göz ameliyatlar›n›n gü-venle yap›labilmesine olanak sa¤lar. Retrobulber ve peribulber blok ony›llard›r standart teknik-ler iken son y›llarda daha yeni teknikteknik-ler örne¤in sub-tenon bloklar ve daha da yak›nlarda topikal anestezi popülerlik kazanm›flt›r. Bu tür daha az invaziv yöntemler komplikasyon riskini azalt›r-ken, halen yeterli hasta konforu sa¤layabildi¤inden desteklenmifltir. Nadir, ancak y›k›c› potansi-yele sahip konplikasyonlar›na karfl›n, ço¤u cerrah, enjeksiyonla yap›lan orbita anestezisinin sa¤-lad›¤› akinezi ve daha üstün oküler anesteziyi görmektedir. Bu derlemede, oftalmik cerrahideki lokal enjeksiyon anestezilerinin avantaj ve dezavantajlar›n›, güncel literatür bilgisi ›fl›¤›nda ele ald›k.

Anahtar Kelimeler: Lokal enjeksiyon anestezisi, Peribulber anestezi, Retrobulber anestezi, Subkonjonktival anestezi, Subtenon anestezi

SUMMARY

Local Injection Anesthesias In Ophthalmic Surgery

Ophthalmic anesthesia has evolved over the decades into a sophisticated art. When properly applied it provides comfort to the patient, allays anxiety, and allows the safe execution of deli-cate eye surgery. While the retrobulbar and peribulbar block have been a standard for many de-cades, newer techniques, such as subtenon’s blocks, and more recently topical anesthesia, have gained in popularity over the past several years. These less-invasive techniques have been pro-moted in order to reduce the risks of complications while still achieving adequate patient com-fort. Most surgeon observe the benefits of akinesia and superior ocular anesthesia afforded with injectional orbital anesthesia against its rare, although potentially devastating, complications. In

DERLEME

Oftalmik Cerrahide Lokal Enjeksiyon Anestezileri

Tekin Yaflar (*), Ça¤atay Ça¤lar (*)

Mecmuaya Gelifl Tarihi: 27.07.2009 Düzeltmeden Gelifl Tarihi: 28.08.2009 Kabul Tarihi: 01.09.2009 (*)Yüzüncü Y›l Üniversitesi T›p Fakültesi, Göz Hastal›klar› Ana

Bilim Dal›, Van

Yaz›flma adresi:Asistan Ça¤atay Ça¤lar, Halil A¤a Mah. Gölbafl› Sokak Altay Sitesi D blok No: 14 Van - Türkiye

(2)

this review, we discussed all of the advantages and disadvantages of local injection anesthesia in ophthalmic surgery by current literature knowledge.

Key Words:Local injection anesthesia, Pribulbar anesthesia, Retrobulbar anesthesia, Sub-conjunctival anesthesia, Subtenon’s anesthesia

G‹R‹fi

1800’lü y›llar›n ortalar›na kadar anestezisiz olarak yap›lan göz ameliyatlar›nda, Viyana’l› bir göz cerrah› olan Koller’in 1884 y›l›nda kokaini topikal olarak göze damlat›p ilk anesteziyi yapmas›yla bir 盤›r aç›lm›flt›r (1). Daha derin anestezi gerektiren ameliyatlarda topikal kullan›m yetmemifl ve oftalmolojide lokal anestezi ilk defa ayn› y›l Knapp taraf›ndan yine kokainin konjunkti-va alt›na, optik sinir ve kaslar›n çevresine uygulanmas›y-la bafluygulanmas›y-lam›flt›r (2). Uzun süredir popüuygulanmas›y-laritesini koruyan bu yöntem daha iyi bir analjezi sa¤layan Van Lint’in fa-siyal sinir blo¤unu tan›mlamas› ve bu yöntemin Wright ve O’Brien taraf›ndan gelifltirilmesi ile birlikte ameliyat-larda tam bir orbiküler akinezi ve analjezi sa¤lanm›flt›r. A.B.D.’de Atkinson'un silyer ganglion ve fasiyal blok taraftar› yaz›lar› ile retrobulber bloku tan›mlamas›yla, 1940 ve 1950’li y›llarda katarakt cerrahisinde lokal anestezi kullan›m› art›fl göstermifltir (3).

Retrobulber anestezi, uzun y›llar boyunca tek yön-tem olarak kullan›lm›fl ve sonraki y›llarda yeterli hasta konforunu sa¤larken ayn› zamanda komplikasyon riskle-rini azaltmak amac›yla daha az invaziv teknikler geliflti-rilmifltir. Lokal enjeksiyon anestezisi hasta konforu sa¤-lar, anksiyeteyi azalt›r ve hassasiyet gerektiren göz cer-rahilerinde güvenli bir flekilde uygulama sa¤lar. Genel anestezide ki risklerin olmay›fl› bir baflka avantaj›d›r. Topikal anestezideki gibi akinezi olmay›fl› ya da yetersiz anestezi problemleri çok nadirdir. Günümüzde katarakt ameliyat›, trabekülektomi, flafl›l›k, keratoplasti ve vitrek-tomi gibi ön-arka segment cerrahilerinde ve gözyafl› ke-sesi ile göz kapa¤› ameliyatlar›nda lokal enjeksiyon anestezileri baflar›yla uygulanmaktad›r. Bu bloklar›n or-tak özelli¤i analjezi, akinezi ve bir dereceye kadar gör-sel/duysal bloktur. Bu kombinasyon topikal/intrakame-ral anesteziden lokal anesteziyi ay›r›r (4). Anestezi ve akinizenin etkinli¤i; glob anestezisi, glob hareketleri, hastan›n ve cerrah›n rahatl›¤› ve kapak hareketleri ile de-¤erlendirilir.

Lokal enjeksiyon anestezisinin avantajlar› (4-7):

1- Lokal enjeksiyon anestezisi ile silyer ganglionun uzun duyusal kökü bloke edilerek tüm trigeminal

dallar-da anestezi sa¤lan›rken, topikal anestezi terminal trige-minal sinir liflerini bloke ederek sadece kornea ve kon-junktiva anestezisi sa¤lar. Dolay›s›yla zonüler gerilme, iris prolapsusu, göz içi bas›nc›ndaki ani de¤iflimler, int-raoküler miotiklerin kullan›m› gibi intint-raoküler manipü-lasyonlarla a¤r› oluflabilir. Bu enjeksiyon anestezisinde görülmez.

2- Retrobulber anestezi okülokardiyak refleksin affe-rent iletimini azalt›rken, topikal anestezide sa¤lam kal›r. Dolay›s›yla bradikardi ve hipotansiyon riski daha azd›r.

3- Lokal enjeksiyon anestezisinde optik sinir fonksi-yonu geçici olarak bloke edilir. Dolay›s›yla yo¤un ›fl›k alt›nda yap›lan katarakt ekstraksiyonunda Bell’s feno-meni ve posterior vitreus bas›nc›nda yükselmeyle seyre-den ›fl›¤a ba¤l› refleks blefarospazmdan kaç›n›lm›fl olur.

4- Yeterli akinezi sa¤land›¤› için hastan›n gözünü ka-zara hareket ettirmesine ba¤l› komplikasyonlardan kaç›-n›lm›fl olur.

5- Dil fark› nedeniyle iletiflim kurulamayan yada hiç konuflamayan, duymayan, demansl›, anksiyeteli veya nistagmuslu hastalarda enjeksiyonel tekniklerle daha ba-flar›l› sonuçlar al›n›r.

6- Katarakt hastalar›n›n büyük bir k›sm› yafll›, siste-mik rahats›zl›¤› olan ki tüm katarakt hastalar›n›n %62.5’unda sistemik hastal›k mevcuttur (8) ve bunun için sistemik ilaç kullanan hastalar ki tüm katarakt has-talar›n›n %54.5’u herhangi bir sistemik hastal›ktan dola-y› sistemik ilaç kullanmaktad›r (8) oldu¤u için genel anestezide bu hastalar için olan risk lokal anestezide da-ha azd›r.

Enjeksiyonel orbita anestezisinin dezavantajlar› (5-7):

1- Orbital hemoraji, glob delinmesi, optik sinir hasa-r› gibi komplikasyonlar nadir de olsa ortaya ç›kabilir. To-pikal ve genel anestezide böyle bir risk yoktur.

2- Miyotoksisite ya da direkt cerrahi travma nedeniy-le flafl›l›k ve ptozis oluflabilir.

(3)

ve görme umudu olmayan hastalar, genç ve çocuk hasta-lar›n ameliyatlar›, göz içi bas›nc› yüksekli¤i, bir seansta bilateral operasyon plan›, zor ve uzun süreli operasyon-lar, kontrolsüz öksürme nöbetleri ve hasta yada doktor tercihi gibi durumlarda hastalarda genel anestezi tercih edilmelidir (9).

Lokal enjeksiyon anestezileri 4 grupta incelenir:

1- Retrobulber anestezi

2- Peribulber anestezi

3- Subtenon anestezi

4- Sunkonjunktival anestezi

RETROBULBER ANESTEZ‹

Tarihçe: Retrobulber anestezi ilk olarak 1884’te Knapp taraf›ndan göz küresinin enüklüasyonunda kulla-n›lm›fl ve anestezik solüsyon olarak kokain uygulanm›fl-t›r (2). 1955 y›l›nda ise Atkinson tekni¤in detaylar›n› ya-y›nlayarak modern uygulamay› bafllatm›flt›r (3). 1985’te A.B.D.’de katarakt ve refraksiyon cerrahlar›n›n yaklafl›k %80’i bu tekni¤i kullan›yorlard›. 1981’de kadavra orbi-talar›nda bilgisayarl› tomografi ile yap›lan çal›flmalar so-nucunda i¤ne özellikleri ve uygulama s›ras›ndaki bak›fl yönünde modifikasyonlar yap›lm›flt›r. ‹lk tan›mlanan At-kinson3 metodunda gözler yukar› ve içe bakt›r›l›p, bu yolla inferior oblik kas›n enjektör trasesinden uzaklafla-ca¤› ve hastan›n i¤neyi görmeyerek irrite olmayauzaklafla-ca¤› düflünülürdü. Fakat bu yöntemle anatomik yap›lar›n ha-sar görme olas›l›¤›n›n daha yüksek olaca¤› gösterilince günümüzdeki teknikte hasta primer bak›fl yönüne bakt›-r›lmaktad›r. Yine eskiden daha az doku hasar› yapaca¤› düflünülerek ucu künt ve daha ince çapl› i¤neler tercih edilirdi. Oysa günümüzde kullan›lan keskin uçlu i¤ne-lerle daha az doku hasar› ve daha az a¤r› oluflur.

Hedef: Bu blokta amaç okülomotor sinirleri arka int-rakonal bofllukta henüz dört rektus kas›na girmeden blo-ke etmektir. Bu yolla 3,4 ve 6. sinirler bloblo-ke edilerek göz d›fl› kaslarda akinezi ve 5. sinirin oftalmik dal›ndan ç›-kan silyer siniri bask›layarak kornea,iris ve silyer cisim anestezisi sa¤lan›r. 4. sinir ve üst oblik kas intrakonal ol-mad›¤›ndan bir miktarda olsa hareket olabilmektedir.

Teknik (4-5,10-12): Keskin, genellikle 31 mm’lik yada biraz daha k›sa 25 veya 27 gauge i¤ne ile (Resim-1) primer bak›fl pozisyonunda (böylece optik sinir, arter, ven ve makula midsagittal plan›n medyaline çekilerek i¤nenin yolundan uzaklaflt›r›lm›fl olur) alt temporal kad-randan lateral kantus ile lateral limbus aras›ndaki

mesa-fenin ortas›ndan alt kapa¤a dik geçen hattan ve inferior orbital kavsin hemen üstünden i¤neyle dik olarak girilir. Girifl do¤rudan ciltten ya da alt kapa¤› afla¤› çekerek subkonjunktival alandan yap›labilir. Bu bölümler relatif avasküler alanlard›r. ‹¤ne orbital tabanla 10 derecelik aç› yapacak flekilde arkaya do¤ru horizontal olarak i¤ne ucu glob ekvatorunu geçene kadar ilerletilir (1.5 cm kadar, yaklafl›k i¤ne boyunun yar›s›). Daha sonra midsagital düzleme yaklaflmak için i¤ne yukar› ve içe yönlendirilir. Bu s›rada kemi¤e ve a¤r›l› olaca¤›ndan periosta dokun-mamaya özen gösterilmelidir. ‹¤nenin kökü iris plan›na denk geldi¤i zaman, i¤ne ucu intrakonal boflluktad›r. Ak-siyel uzunlu¤u normal bir gözse i¤ne globun 4-5 mm ar-kas›ndad›r. ‹¤ne ilerletilirken deli¤i globa yönelik olma-l›d›r. ‹¤ne yerlefltirildikten sonra intravasküler yada sub-dural alanda olmad›¤›ndan emin olmak için aspirasyon yap›l›r ve lokal anestezik yavaflça enjekte edilir. Bu s›ra-da globun herhangi bir hareketi dikkatle gözlemlenmeli-dir, bu skleral bir delinmenin iflaretidir. Bu s›rada hasta-n›n gözünü hareket ettirmesi tehlikelidir, gözde hareket varsa bu vasküler yada optik sinirde yaralanma yapabi-lir. ‹fllemden sonra Honan balonu ya da globa masaj uy-gulanmas› anestezi¤in yay›larak etkinli¤inin artt›r›lma-s›nda ve gözün yumuflat›lmaartt›r›lma-s›nda kullan›l›r (15 dakika kadar). Genellikle yeterli akinezi sa¤land›¤› için rutin olarak fasiyal sinir blo¤u kullan›lmamaktad›r. Görme keskinli¤i yaklafl›k 2 saat, göz hareketleri ise 4-5 saat içinde normale döner.

Anestezik ajan: En s›k kullan›lan anestezik kar›fl›m bupivakain %0,5, lidokain %2, hyaluronidaz 150 ünite-dir. 3-4 ml yeterliünite-dir. Anestezi yetersiz olursa 10 ml’ye kadar ç›k›labilir. Kar›fl›ma hem kullan›lan anestezik madde miktar›n› azaltmak, hem de anestezinin bafllama süresini k›saltmas› amac›yla hyaluronidaz eklenebilir.

(4)

Ayr›ca epinefrinde (5 μg/ml) anestezinin bafllama zama-n›n› h›zland›rmak, kaliteyi ve blok süresini artt›rmak amac›yla eklenebilir. Ama epinefrinden iskemik kalp hastal›¤›-ateroskleroz, taflikardi ve hipertansiyonu olan hastalarda kaç›n›lmal›d›r. Ayr›ca optik arter trombozuna da yol açabilir. Anesteziden önce Emla krem® (Lidoka-in + Priloka(Lidoka-in, AstraZeneca®) uygulan›rsa i¤ne cildi ge-çerken a¤r› hissi önlenir.

Avantajlar (13,14):

1- Mükemmel bir anestezi ve akinezi için güvenilir-dir

2- Etkinin bafllama süresi peribulber teknikten daha k›sad›r ve genellikle 5 dakikad›r.

3- Peribulber blo¤a göre daha az anestezik madde ve-rildi¤i için daha az orbita içi tansiyon art›fl› ve daha az kemozise yol açar.

Dezavantajlar (15-17):

1- Komplikasyon oran› daha yüksektir.

2- Görme keskinli¤i kayb› peribulber blo¤a göre da-ha fazlad›r (%15.7 da-hastada ›fl›k hisside kaybolur).

3- A¤r›l› olabilir.

Komplikasyonlar (%0.3-0.8) (18-21):

1- Retrobulber hemoraji (%0.1-1.7) (Peribulber anestezide %0.072)

2- Glob perforasyonu (%0,1>) (Bu risk ço¤u çal›fl-mada retrobulber enjeksiyonda, peribulbere göre daha fazla bulunmufltur. Ellibin hastal›k bir seride toplam 7 glob perforasyonu görülmüfl, fakat bu çal›flmada peribul-ber enjeksiyonda glob perforasyonu daha yüksek oranda görülmüfltür. Bu seride perforasyon geliflen olgular›n hepsinde dejeneratif miyopi ve posterior stafilom mev-cut olup, ço¤unda perforasyon sonras› hipotoni geliflmifl bir k›sm›nda ameliyata devam edilmifl, bir k›sm› ise ta-kip edilmifltir. Hastalar›n 4’ünde retina dekolman› tami-ri gerekmifltir) (22).

3- Görme keskinli¤inde azalma

4- Retinal arter oklüzyonu

5- Optik sinir kontüzyonu ve optik atrofi

6- Hipotoni

7- Di¤er gözde amorozis

8- Kas komplikasyonlar›: Levator aponevrozundaki y›rt›lma sonucu ptozis (%5.8 görülür ve 3 aya kadar uza-yabilir), entropion, ekstraoküler kas enjeksiyonunu

taki-ben diplopi

9- Beyin sap› anestezisine yol açan subaraknoid ya-da intradural enjeksiyon, meningeal irritasyon, Sentral sinir sistemi depresyonu

10- Solunum depresyonu ve arrest (%0,29)

11- Grandmal nöbet

12- Globa bas› sonucu okülokardiyak refleksin uya-r›lmas› (Vazovagal bradikardiler s›kt›r)

PER‹BULBER ANESTEZ‹

Tarihçe: ‹lk kez 1986’da Davis ve Mandel taraf›ndan tan›mlanm›flt›r (23). Bloomberg daha sonra teknikte mo-difikasyonlar yapm›flt›r. Sonraki tüm momo-difikasyonlarda globdan uza¤a yönlendirilmifl k›sa i¤nenin kullan›m› esast›r. Sa¤lad›¤› anestezi ve akinezi aç›s›ndan retrobul-ber anestezi ile fark› yoktur (13).

Hedef: Lokal anestezik, kas konusu d›fl›na (ekstrako-nal) verilerek optik sinirden kaç›n›l›r. Dolay›s›yla retro-bulbere göre daha fazla anestezik ajan gerektirir. Kulla-n›lan anestezik ajanlar genelde ayn›d›r, fakat daha küçük i¤neler kullan›l›r. Anstezik ajan göz içine daha kolay ya-y›l›m gösterdi¤i için göze arkadan bas›y› azaltarak göz içi bas›nc›n› fazla yükseltmez. Ayr›ca karanl›k ya da gri renkte görmeye sebep olmaz (23).

Teknik (4-5,10-12): Göz primer bak›fl yönünde ol-mal›d›r. Enjeksiyon alt kapakta inferotemporal alt orbital kenardan lateral kantus ve lateral limbusun ortas›ndan yap›l›r. 25 ya da 27 gauge i¤ne (Resim-2) orbital tabana paralel ve dik olarak girilerek ilerletilir ve öncelikle 1-2 ml orbikülaris okuli içine yüzeyel enjeksiyon yap›l›r.

(5)

Daha sonra i¤ne boyunun yar›s› iris düzlemine gelene kadar ilerletilir (yaklafl›k 2.5 cm) ve böylece globun ek-vatoruna ulafl›l›r. Aspirasyon yap›ld›ktan sonra, enjeksi-yon yap›l›r. Daha uzun i¤nelerle anestezik maddeyi ek-vatorun arkas›na ve kas konusunun lateraline enjekte eden modifiye tekniklerde mevcuttur.

Enjeksiyondan 5-10 dakika sonra akinezi de¤erlendi-rilir. ‹ç rektus ve üst oblik kas›n rezidüel aktivitesine ba¤l› yetersiz akinezi geliflebilece¤i için 2. enjeksiyon gerekebilir. Bu medyal perikonal aral›¤a yap›l›r. Primer bak›fl pozisyonunda 25 gauge ve 2,5 cm uzunlu¤unda i¤-ne iç kantusun en iç k›sm› ile karünkülün medial k›sm› aras›ndan (di¤er relatif avasküler alan) transkonjunktival olarak ya da üst kapaktan yap›l›r. ‹¤ne sagittal düzlem-den 5 derecelik aç› ile medyal orbital duvara ilerletilir. ‹¤ne kökü iris plan›na gelince enjeksiyon yap›l›r. Sonuç-ta retrobulber anestezi gibi orbiSonuç-tal septum penetre edilir fakat i¤ne orbital apekse yönlendirilmez. Daha sonra 20-30 dakika kadar honan balonu ya da masajla bas›nç uy-gulan›r. Bu retrobulber blo¤a göre daha önemlidir çünkü hem anestezik ekstrakonal verilmifltir hem de fazla mik-tardad›r.

Anestezik ajan: Anestezik hacmi 3-10 ml aras›nda de¤iflir. S›kl›kla 5-7 ml’dir. Kullan›lan ajanlar retrobul-ber blokla ayn›d›r.

Avantajlar (16):

1-Komplikasyonlar retrobulber anesteziye göre daha azd›r.

2-A¤r› daha azd›r.

3-Operasyon s›ras›nda ve sonras›nda amorozis gelifl-mez.

Dezavantajlar (24):

1- Birden fazla enjeksiyon gerektirebilir.

2-Retrobulber anesteziye göre daha fazla anestezik ajan gerekir.

3-Anestezinin bafllamas› bazen 30 dakikaya kadar gecikebilir.

4-Periorbital ekimoz ve kemozis geliflebilir. Kemozis cerrahiyi zorlaflt›rabilir. Kemozisin sebebi çok ileriye gi-dilmedi¤i için anterior yay›l›m ve minör kan damarlar›-n›n zarar görmesidir (14).

Komplikasyonlar (13,17-18,23,25):

Retrobulber blokla ayn›d›r. Komplikasyon oran› da-ha düflüktür. Konjunktival kemozis peribulber anestezi-de, kapak hematomu ise retrobulber anestezide daha s›k

görülmüfltür. En kötü komplikasyon olan glob perforas-yonu oran› 16.224 hastal›k bir seride %0.006 olarak ra-por edilmiflken, retrobulber anestezinin kullan›ld›¤› 5235 vakal›k bir seride %0.019 olara tespit edilmifltir. Sistemik komplikasyonlar nadirdir.

SUBTENON (PARABULBER) ANESTEZ‹

Tarihçe: ‹lk olarak 1992 y›l›nda Stevens taraf›ndan tan›mland›ktan beri oftalmolojide lokal anestezide kulla-n›m› h›zla yayg›nlaflm›flt›r (26). 1997’de MR ile yap›lan görüntüleme çal›flmalar›nda subtenon bofllu¤a yap›lan az miktarda enjeksiyonla anestezik ajan›n burada yay›larak analjezi, anestezi ve optik sinirde sensoryel blok sa¤lad›-¤› gösterilmifltir. Anestezik ajan transkonjunktival olarak subtenon bofllu¤a verilir. Glob perforasyonu, retrobulber hemoraji, optik snir hasar›, subaraknoid bofllu¤a ilac›n geçifli gibi i¤neli tekniklerde görülen risklerden kaç›n›l-m›fl olur. Subtenon anestezi en az peribulber anestezi ka-dar etkilidir (27). Subtenon anestezi katarakt cerrahisi, vitreoretinal cerrahi, retinal fotokoagülasyon, trabekü-lektomi ve flafl›l›k cerrahisi gibi çeflitli cerrahilerde kul-lan›lmaktad›r (28-30). Anestezik ajan miktar› literatürde 0.25 ml ila 5 ml aras›nda de¤iflmektedir (31-32). Farkl› kliniklerde farkl› uygulamalar tercih edilmektedir. Uy-gulanacak dozun miktar›yla ilgili 1019 gözde yap›lan bir çal›flmada, katarakt ameliyat› öncesi subtenon anestezi 1 ml, 2 ml ve 3 ml’lik dozlarda yap›lm›fl ve 3 ml’lik grub-ta a¤r› oran›n› belirgin derecede az oldu¤u tespit edilmifl-tir (33). ‹ngiltere’de 2001-2006 y›llar› aras›nda yap›lan ve 55567 hastay› kapsayan çok merkezli bir çal›flmada göz cerrahilerinde %95.5 lokal anestezi kullan›lmakta olup bununda %46.9’u subtenon anestezi olarak belirtil-mifltir (34). Subtenon anestezide minör komplikasyonla-r›n 2.3 kat daha fazla görüldü¤ü belirtilirken, major komplikasyonlar retrobulber-peribulber anestezilerde 2.5 kat daha s›kt›r (34). Katarakt ameliyat› esnas›nda subtenon anestezi ve topikal anestezinin karfl›laflt›r›ld›¤› bir çal›flmada hasta ve doktor memnuniyeti aç›s›ndan subtenon anestezi daha üstün olarak bulunmufltur (35).

(6)

ve anestezi konforuyla güvenle ameliyat gerçeklefltiril-mektedir.

Hedef: Tenon kapsülü asl›nda duran›n viseral taba-kas›n›n anteriora do¤ru genifllemesiyle oluflur. Subtenon boflluk subdural bofllukla iliflkilidir ve limbustan, retro-bulber bofllu¤a anatomik bir yol oluflturur. Bu bölgede trigeminal sinirin oftalmik dal›ndan orjin alan posterior silyer sinir vard›r ve tenon kapsülünü perfore ederek skleraya penetre olur. Bu sinir silyer cisim, iris ve korne-an›n sensoryal iletiminden sorumludur. Ayr›ca k›sa pos-terior silyer sinir, silyer cisim ve irise Edinger-Westphal çekirde¤inden postsinaptik parasempatik motor lifler ta-fl›r. Böylece arka tenon bofllu¤una verilen anestezik ajan-lar, anterior intraoküler yap›lara hem motor hem de du-yusal blokaj sa¤lar. Enjeksiyon yeri çok önemlidir çün-kü i¤nenin penetrasyonu fornikse do¤ru limbustan 8 mm uzaktaysa tenon ve konjunktiva burada ayr›ld›klar› için enjeksiyon subkonjunktival olur ve subtenon etki ger-çekleflmez (31).

Teknik (4-5,10-12): Önce topikal anestezik damla ile konjunktiva uyuflturulur. Sterilizasyon flartlar› alt›nda hasta yukar› ve d›fla bakt›r›larak limbusun 3 mm alt na-zalinden (Bu yaklafl›mla vorteks ven hasar› daha az oranda görülür) konjunktiva diflli forsepsle tutularak cer-rahi makasla (keskin Westcott yada Vannas) konjunktiva ve tenona 1 mm’lik dü¤me deli¤i fleklinde insizyon ya-p›l›r . Daha sonra subtenon alan makasla diseke edilir. Sert, künt uçlu, boyu 25 mm çap› 30 mm olan,19 Gauge düzgün yar›may fleklindeki metal Stevens subtenon i¤-nesiyle (Resim-3) insizyondan girilir. Bu amaçla plastik Greenbaum subtenon kanülü de kullan›labilir. Ekvator-dan geçerken tenon ile sklera aras›ndaki ba¤lar nedeniy-le direnç hissedilir. ‹¤ne inedeniy-lernedeniy-lerken yavaflça enjeksiyon yap›larak dokular kenara itilir ve kolay ilerleme sa¤lan›r.

‹¤nenin enjektörle olan birleflim yerine kadar i¤ne ilerle-tilir ve h›zl›ca enjeksiyon yap›l›r (Resim-4). Tseneko ve arkadafllar› superotemporal kadrandan 27 gauge i¤ne ile 0,5-1.00 cc lidokain %2 uygulam›fllar, anestezi yeterli olmas›na karfl›n akinezi yetersiz bulunmufltur (36). Anesteziyi ilk uygulayan Stevens ise alt temporal kad-randan enjeksiyon gerçeklefltirmifltir (26). Yajati ve arka-dafllar› metal subtenon kanülü yerine plastik k›l›fl› 22 gauge intravenöz kanül kullanarak subtenon anestezi yapm›fllard›r. Bunun metal kanülün hastaya verdi¤i ra-hats›zl›¤› önleyece¤ini, dokulara daha az zarar verece¤i-ni ve anestezik maddeverece¤i-nin daha arkaya giderek daha iyi yay›laca¤›n› savunmufllard›r (37). Kemozis oluflumu gi-rifl yerine üçgen sponge ile bas› yap›larak ya da makasla kemotik konjunktiva ve tenonda bir iki adet kanal olufl-turularak önlenebilir. Anestezi yada akinezi yetersizse kanülle dü¤me deli¤i insizyonundan tekrar girilerek en-jeksiyon yap›labilir. Daha sonra bas›nç yap›larak aneste-zik maddenin retrobulber bofllukta kaslar›n ve anterior subdural bofllukta optik sinirin çevresinde yay›lmas› sa¤-lan›r. Böylece daha etkili analjezi, akinezi ve sensoryal blok sa¤lan›r.

Anestezik ajan: Lidokain %2 ile Bupivakain %0.5 kar›flt›r›larak 2.5 ila 3.5 ml’lik anestezik elde edilir. Hya-luronidaz eklenebilir. Anestezi hemen bafllarken akinezi 5 dakika sonra bafllar.

Avantajlar (27,38):

1-Daha az a¤r›l›d›r.

2-Ciddi komplikasyonlar yoktur.

3-Göz içi bas›nc›n› di¤er anestezik yöntemler kadar artt›rmaz.

4-Cerrahiye hemen bafllanabilir.

(7)

5-Etkisi 60 dakikaya kadar devam eder ve destekle-yici ilave anestezik kolayca verilebilir.

6-Göz küresi cerrah›n iste¤ine göre k›smen hareket ettirilebilir.

7-Az miktarda anestezik kullan›l›r.

8-Anesteziden do¤an hasta anksiyetesi di¤er yön-temlere göre daha azd›r.

Dezavantajlar (39):

1- Anestezik madde tenon kapsülü içine enjekte edi-lirse etkinlik azal›r.

2- ‹fllem s›ras›nda sterilizasyon her zaman sa¤lanma-l›d›r. Aksi halde enfeksiyon geliflebilir.

3- Ciddi kemozis ve konjunktival kanama meydana gelebilir.

Komplikasyonlar (40-42):

1- Kemozis (%6-100)

2- Enjeksiyon s›ras›nda a¤r› (%15-33)

3- Subkonjunktival hemoraji (%7-100)

4- Silyer sinir hasar› (Pupiller ve akomodatif kusur oluflabilir)

5- Sklera hasar›

6- Orbital hemoraji

7- Glob perforasyonu (çok nadir)

fiu ana dek yaklafl›k 5000’i bulan subtenon anestezi uygulamam›zda glob perforasyonu, sklera hasar›, orbi-ta hemorajisi gibi ciddi komplikasyonlarla karfl›laflmaz-ken, kemozis (özellikle tenon kapsülü kal›n olgularda subtenon bofllu¤a ulaflmak zor olmakta böylece enjek-siyon s›v›s› subkonjunktival alana verilmekte ve kemo-zis olmaktad›r. Özellikle ö¤renme döneminde olan bu komplikasyon dikkatli diseksiyon ve do¤ru yere enjek-siyonla afl›labilir), enjeksiyon s›ras›nda a¤r› (özellikle ameliyat stresi yaflayan hastalarda karfl›lafl›lmakta ve a¤r› en fazla 1-2 dakika içinde geçmektedir) ve subkon-junktival hemoraji (aspirin gibi kan suland›r›c› ilaç kul-lan›m›nda, anestezi s›ras›nda dokulara nazik davran›l-mad›¤›nda, diseksiyon yaparken damara denk gelindi-¤inde görülen bu komplikasyon postoperatif görüntü-nün kötü olmas› d›fl›nda baflka soruna büyük oranda yol açmaz) gibi geçici komplikasyonlarla s›k karfl›laflmak-tay›z.

SUBKONJUNKT‹VAL ANESTEZ‹

Subkonjunktival anestezi 1991 y›l›nda ilk defa Peter-sen ve Yanoff taraf›ndan tan›mlanm›flt›r. Onlar ilk tan›m-lar›nda anestezik maddeyi superior yaklafl›mla, superior rektus kas›n›n önüne vermifllerdir (43). Subkonjunktival blok gözün ön segment intraoküler cerrahisi için retro-bulber ve periretro-bulber blo¤a alternatif olarak gelifltirilmifl-tir (44). Subkonjunktival anestezi pterjium eksizyonun-da, konjunktival tümörlerin eksizyonuneksizyonun-da, konjunkti-vadan eksizyonel biyopsi yap›lmas›nda, glokom ve ka-tarakt cerrahisinde uygulan›r. Glokom cerrahisinde, 0.5 ml lidokain 27 gauge i¤neyle (Resim-5) superior kon-junktivaya limbusun 5 mm posteriorundan 0.5 ml lido-kain yap›l›r. Anderson anestezik madde vermek için lo-kalizasyonu 7 mm superiordan tercih etmifltir (45). ‹lave olarak anestezi topikal anestezi ile desteklenir. Subkon-junktival anestezi alt›nda glokom operasyonun bir tak›m avantajlar› vard›r. Düflük volümde anestezik kullan›ld›-¤›ndan göz içi bas›nç art›fl›na neden olmaz. Retrobulber ve peribulber enjeksiyondaki gibi ciddi komplikasyon-lar görülmez. Katarakt operasyonunda superior limbal konjunktivaya yap›l›r. Yetersiz iris anestezisi, yetersiz akinezi ve gözün hareketli olmas› dezavantajlar› uyum-suz hastalarda cerrahiyi zorlaflt›r›r.

Lokal anestezide hyaluronidaz:

Hyaluronidaz, ba¤ doku substanslar›n› geri dönü-flümsüz olarak depolimerize ederek, dokular›n içine anestezik ajan›n h›zl› difüzyonunu sa¤layan bir enzimdir (46,47). Hyaluronidaz›n anestezinin etkinli¤ini artt›rd›-¤›n› gösteren yay›nlar oldu¤u gibi (48-50), bunun tam tersini savunan çal›flmalarda mevcuttur (51-53). Subte-non anestezide hyaluronidaz kullan›lmas›, akinezinin daha h›zl› olarak bafllamas›n› sa¤larken, 5. dakikadan

(8)

sonra hyaluronidazl› ve hyaluronidazs›z akinezi aras›nda önemli bir fark bulunmam›flt›r. Bu çal›flmada, hyaluroni-daz kullan›lan grupta 3. ve 10. dakikada akinezi sa¤la-nan hasta oran› s›ras›yla %65 ve %100 iken, kullan›lma-yan grupta %35 ve %94 olarak bulunmufltur (54). Etkin-likteki bu fark süresinin 10 dakikaya kadar uzayabilece-¤ini gösteren yay›nlarda mevcuttur. Ayn› çal›flmada pos-toperatif a¤r› yönünden ise hyaluronidaz›n bir etkinli¤i gösterilememifltir (55).

Lokal anestezi sonras› masaj:

Özellikle çok anestezik ajan verilen retrobulber ve peribulber anesteziden sonra göz içi bas›nc› artabilir. Subtenon anesteziden sonra ise genellikle yükselmeye-ce¤i gösterilmifltir (37). Yükselen intraoküler bas›nç elle yap›lan nazik masajla yada balon/top yard›m›yla düflürü-lebilir (56). Bas›nç uygulanacaksa dahi, retinal sirkulas-yonu bozmayacak flekilde yap›lmal›d›r (Göz içi bas›nc› 25 mmHg’nin alt›nda olmal›d›r) (14).

Lokal enjeksiyonda kullan›lan çeflitli anestezik ajanlar ve özellikleri (1,57):

Genel anestezi uygulamas› 1846 y›l›nda bafllam›fl ol-sa da, komplikasyonlar›ndan dolay› göz cerrahlar› tara-f›ndan pek kabul görmemifltir. Kokain, ilk defa 1884 y›-l›nda topikal ve lokal enjeksiyonel olarak kullan›m›ndan itibaren 1930’lara kadar popülaritesini korumufltur. Ko-kain 1930’larda tetraKo-kainle yer de¤ifltirirken , 1960’larda proparakain ve lidokain, 1990’larda bupivakain kullan›-ma girmifltir.

Lokal anestezik ajanlar, sinir lifleri ile uygun kon-santrasyonlarda temasa geçtiklerinde bu liflerdeki im-puls iletimini geri dönüfllü olarak durduran ilaçlard›r. Al-koller ve aminler olmak üzere iki gruba ayr›l›rlar. Alkol-ler zay›f etkilidir. Amin grubu lokal anestezikAlkol-ler ise, al-kollere oranla daha güçlü, uzun etkili ve toksiktirler. Kli-nikte kullan›lanlar›n tümü sonuna “kain” eki almaktad›r. Amin grubu lokal anestezikler, amid ve ester grubu

ol-mak üzere iki gruba ayr›l›rlar. Ester grubu lokal aneste-zikler kokain, benzokain, prokain, tetrakain’dir. Amid grubu lokal anestezikler ise lidokain, prilokain, dibuka-in, mepivakain ve bupivakaindir. Ülkemizde bu amaçla lidokain, bupivakain, prilokain ve ropivakain kullan›l-maktad›r (Tablo-1). Biz klini¤imizdeki subtenon uygula-mam›zda 0.5 cc Lido-Hyal® (Hyaluronidaz+Lidokain, Wild®) ve 2.5 cc Jetokain® (Lidokain+Epinefrin,Ade-ka®) ile 3 cc’lik enjeksiyon yapmaktay›z. Enjeksiyon s›-v›s›na postoperatif a¤r› ve anksiyeteyide düflünürek ank-siyete ve a¤r›ya duyarl› hastalarda uzun etkili bir lokal anestezik olan Marcain®(Bupivacain, Astra Zeneca®) 1 cc eklemekteyiz. Masajdan 5 dakika sonra anestezi, göz ve kapak hareketlerini tekrar de¤erlendirmekte ve hare-ketler büyük oranda devam ediyorsa ayn› içerikte 2 ya da 3 cc ile enjeksiyonu tekrar etmekteyiz.

Lokal enjeksiyon anestezisiyle yap›lacak giriflimler-de ek olarak bilinçli sedasyon kullan›labilir. Santral sinir sisteminin de¤iflik derecelerde etkilenifline ba¤l› olarak; hafif sedasyon, derin sedasyon ve genel anestezi durum-lar› ortaya ç›kar. Hafif sedasyonda hastan›n havayolu deste¤ine gereksinim duymaks›z›n sözlü emirlere ve fi-ziksel uyaranlara yan›t verebilecek flekilde fluurunun mi-nimal derecede depresyonu söz konusudur. Derin sedas-yonda ise sözlü emirlere yan›t bozulmufl, koruyucu ref-leksler k›smen kaybolmufltur. Genel anestezide ise fizik-sel ve sözlü uyaranlara yan›t al›namayan, havayolu des-te¤i gerektiren, koruyucu reflekslerin k›smen veya tama-men kayboldu¤u bir fluursuzluk hali söz konusudur. Bi-linçli sedasyonda hastalar koruyucu reflekslerini muha-faza ederler ve ço¤u vakada hastalar birkaç saat içinde eve dönebilecek durumda olurlar. Bilinçli sedasyon, ba-z› prosedürler için temel teflkil eden, hastan›n hekim ve-ya cerrah ile iflbirli¤i içinde olmas›n› mümkün k›lmakla da, genel anesteziye göre bir avantaj daha sa¤lar. Her ne kadar rejyonel yada lokal anestezi, hastan›n prosedür s›-ras›nda a¤r› duymas›n› önleyebilse de, lokal anesteziye ek olarak yap›lacak bilinçli sedasyon anksiyeteyi

azalt-Anestezik ajan Etki bafllama (dk) Etki süresi (dk) Maksimum doz (mg)

Lidokain 4 – 6 30 – 60 400

Jetokain®, Aritmal® Epinefrinle120-240

Bupivakain 3 – 5 240 – 720 175

Marcain®

Prilokain 3 – 5 60 – 90 600

Citanest®

Ropivakain 10-20 180-300 300

Naropin®

(9)

mak ve amnezi oluflturmak suretiyle hastan›n daha rahat olmas›n› sa¤layabilir ve böylece müdahale için gerekli flartlar› daha olumlu hale getirebilir. Yine topikal aneste-ziyle yap›lan göz cerrahilerinde de büyük kolayl›k sa¤-lar. Lokal anestezi alt›nda uygulanacak olan oftalmik cerrahilerde, bilinçli sedasyon pratikte s›kl›kla kullan›-lan bir yöntemdir. Burada uygukullan›-lanan sedasyonun amaç-lar›;

- Hastan›n anksiyetesinin giderilmesi

- Oluflturulan blok d›fl›nda analjezi sa¤lanmas›

-Gerekiyorsa blok öncesinde uygulanarak hastan›n blok ifllemine tolerans›n›n sa¤lanmas›

- Hastan›n cerrahi iflleme tolerans›n›n sa¤lanmas›

- Hastan›n operasyon masas› ve/veya bazen beklen-medik flekilde uzayan operasyona ba¤l› huzursuzlu¤u-nun giderilmesi

- Cerrahi ekibe rahat çal›flma ortam›n›n sa¤lanmas›-d›r (9).

Her ne kadar bu tür sedasyon s›ras›nda hastalar bilin-ci aç›k kalmakta ve dolay›s›yla birçok koruyucu refleks-lerini muhafaza etmekteyseler de, kullan›lan sedatif ajanlar ile merkezi sinir sistemi bask›lanmakta ve solu-num depresyonu geliflebilmektedir.

Hasta hem bir teknisyen taraf›ndan dikkatle izlenme-li hem de oksimetri, EKG ile takip edilmeizlenme-lidir. Herhan-gi acil bir durumda müdahale edebilmek için mutlaka hastaya damar yolu aç›lmal›d›r. Kullan›lan ajanlar; halo-tan, isofluran, sevofluran, azot protoksit gibi volatil anestezikler ve gazlar olabilece¤i gibi, ketamin, opioid-ler, barbituratlar, etomidat, benzodiazepinopioid-ler, alfa resep-tör agonistleri ve propofol gibi oral, rektal, intramüskü-ler ve intravenöz kullan›labilen ajanlar olabilir. Bu amaçla Midazolam ve deksmedetomidin iyi birer seçe-nektir (9). Biz de klini¤imizde a¤›r kooperasyon bozuk-lu¤u, anksiyete ve korku, ajitasyon, Alzheimer hastal›¤›, tremor, öksürük nöbetleri olan hastalarda subtenon anes-teziye ek olarak midazolam ya da propofol ile yap›lan bi-linçli sadasyonu tercih etmekte ve anestezi doktorunun eflli¤inde bu uygulamay› gerçeklefltirmekteyiz

KAYNAKLAR

1. Erdine S. Sinir bloklar›. Periferik sinir fizyolojisi ve lokal anestetik ajanlar. Oftalmolojide rejyonel anestezi. Emre Matbaac›l›k. 1993; 49-80, 309-12.

2. Altman AJ, Albert DM, Fournier GA: Cocaine's use in ophthalmology: our 100-year heritage. Surv Ophthalmol. 1985; Jan-Feb;29(4): 300-6.

3. Atkinson WS: Akinesia of the orbicularis. Am J Ophthal-mol. 1953; 36(9): 1255-1258.

4. Özçetin H, Kaderli B: Bölüm 6:Göz içi lens uygulamas›n-da temel bilgiler-Lokal anestezi. Hikmet Özçetin: Katarakt ve tedavisi. Scala Bas›m Yay›m Tan›t›m. ‹stanbul, 1. bask›. 2005; 267-289.

5. Greenhalgh DL: Anesthesia for cataract surgery. In: Yanoff M, Duker JS (editors), Ophthalmology. Mosby, St. Louis, 2004: 337-344.

6. Springs CL, Broocker G: Anesthesia for intraocular sur-gery-Injectional orbital anesthesia for cataract surgery. Surv ophthalmol. 2001; 46:181-184.

7. Greenbaum S: Anesthesia for cataract surgery. In: Green-baum S, editor, Ocular anesthesia. Philadelphia Pa: WB Saunders 1997; 49.

8. Gilvarry A, Eustace P: The medical profile of cataract pa-tients. Trans Ophthalmol Soc U K. 1982; 102(4):502-4. 9. Akyol R: Katarakt cerrahisinde bilinçli sedasyon için

uy-gulanan midazolom ve deksmedetomidinin karfl›laflt›r›lma-s›. Uzmanl›k tezi. fianl›urfa; 2006: 3,7-14.

10. Hamilton RC: Techniques of orbital regional anesthesia. Br J Anesth. 1995; 75:88-92.

11. Sanderson Grissard W. Ophthalmic anaesthesia. Ann Opht-halmol. 1989; 21: 265-294.

12. Gücüko¤lu A: Göz anestezisi. Türk Oftalmoloji Derne¤i E¤itim Yay›nlar› No:2. Fakoemülsifikasyon, Papyrus Tasa-r›m-Dizgi, 2004: 46-51.

13. Alhassan MB, Kyari F, Ejere HO: Peribulbar versus retro-bulbar anaesthesia for cataract surgery. Anesth Analg. 2008; 107(6): 2089.

14. Kumar CM: Orbital regional anesthesia: Complications and their prevention Indian J Ophthalmol. 2006; 54: 77-84. 15. Cionni RJ, Osher RH: Retrobulbar hemorrhage.

Ophthal-mology 1991; 98:1153-5.

16. Eke T, Thompson JR: The national survey of local anesthe-sia for ocular surgery II. Safety profiles of local anaesthe-sia techniques. Eye 1999; 13:196-204.

17. Morgan CM, Schatz H, Vine AK et al: Ocular complicati-ons associated with retrobulbar injecticomplicati-ons. Ophthalmology 1988; 95: 660-65.

18. Hamilton RC, Gimbel HV, Strunin L: Regional anaesthesia for 12,000 cataract extraction and intraocular lens implan-tation procedures. Can J Anaesth. 1988; 35: 615–623. 19. Nicoll JMV, Acharya PA, Ahlen K et al: Central nervous

system complications after 6000 retrobulbar blocks.Anesth Analg. 1987; 66: 1298–1302.

20. Rozentsveig V, Yagev R, Wecksler N et al: Respiratory ar-rest and convulsions after peribulbar anesthesia. J Cataract Refract Surg. 2001; 27: 960–962.

21. Davis DB, Mandel RB: Efficacy and complication rate of 16,224 consecutive peribulbar blocks; a prospective multi-center study. J Cataract Refract Surg. 1994; 20: 327–337. 22. Edge R, Navon S: Scleral perforation during retrobulbar

(10)

23. Davis DB, Mandel MR: Posterior peribulbar anesthesia:an alternative to retrobulbar anesthesia. J Cataract Refract Surg. 1986; 12: 182-184.

24. Blooberg LB: Anterior periocular anaesthesia: five years experience. J Cataract Refract Surg. 1991; 17: 508-11. 25. Hay A, Flynn HW, Hoffman JI et al: Needle penetration of

the globe during retrobulbar and peribulbar injections. Ophthalmology 1991; 98: 1017–1024.

26. Stevens JD: A new local anaesthesia technique for cataract extraction by one quadrant sub-Tenon’s infiltration. Br J Ophthalmol. 1992; 76: 670–674.

27. Ripart J, Lefrant JY, Vivien B et al: Ophthalmic regional anesthesia: medial canthus episclera (sub-tenon) anesthesia is more efficient than peribulbar anesthesia: a double- blind randomized study. Anesthesiology 2000; 92:1278–1285. 28. Mein CE, Woodcock MG: Local anesthesia for

vitreoreti-nal surgery. Retina 1990; 10:47–49.

29. Roman SJ, Chong Sit DA, Boureau CM et al: Sub- Tenon’s anaesthesia: an efficient and safe technique. Br J Ophthal-mol 1997; 81: 673–676.

30. Steele MA, Lavrich JB, Nelson LB et al: Sub-Tenon’s in-fusion of local anesthetic for strabismus surgery. Ophthal-mic Surg. 1992; 23:40–43.

31. Rous SM: Simplified sub-Tenon’s anesthesia: miniblock with maxiblock effect. J Cataract Refract Surg 1999; 25(1): 10–15.

32. Moses KC, Norbury JW: Anesthesia for retinal photoco-agulation (letter). Ophthalmic Surg. 1990; 21:156. 33. Tokuda Y, Oshika T, Amano S et al: Anesthetic dose and

analgesic effects of sub-Tenon’s anesthesia in cataract sur-gery. J Cataract Refract Surg. 1999; 25:1250–1253. 34. El-Hindy N, Johnston RL, Jaycock P et al: The Cataract

National Dataset Electronic Multi-centre Audit of 55 567 operations: anaesthetic techniques and complications. Eye, 2009; 23(1): 50-5.

35. Rodrigues PA, Vale PJ, Cruz LM et al: Topical anesthesia versus sub-tenon block for cataract surgery: Surgical con-ditions and patient satisfaction. Eur J Ophthalmol. 2008 ;18(3):356-60.

36. Tsuneoka H, Ohki K, Taniuchi O, Kitahara K. Tenon's cap-sule anaesthesia for cataract surgery with IOL implantati-on. Eur J Implant Refract Surg 1993; 5: 29-34

37. Yajati KG, Van Vuuren A, Aggarwal SP et al: The Sandwell technique of Sub-Tenon’s infiltration anesthesia for cata-ract surgery and other ophthalmic procedures. Catacata-ract ref-ract surg. 2007; 33:750-1.

38. Azmon B, Alster Y, Lazar M et al: Effectiveness of sub-Te-non’s versus peribulbar anesthesia in extracapsular cataract surgery. J Cataract Refract Surg. 1999; 25:1646–1650. 39. Guise PA: Sub-Tenon anesthesia: a prospective study of

6,000 blocks. Anesthesiology 2003; 98: 964-8.

40. Kumar CM, Dodds C: An Anaesthetist Evaluation of

Gre-enbaum Sub-Tenon’s Block. Br J Anaesth. 2001; 87: 631-3.

41. Ruschen H, Bremner FD, Carr C: Complications after sub-Tenon’s eye block. Anesth Analg. 2003; 96: 273-7. 42. Rahman I, Ataullah S: Retrobulbar hemorrhage after

sub-Tenon’s anesthesia. J Cataract Refract Surg 2004; 30: 2636-7.

43. Petersen WC, Yanoff M: Subconjunctival anesthesia: alter-native to retrobulbar and peribulbar techniques. Ophthal-mic Surg. 1991; 22: 199-201.

44. Redmond RM, Dallas NL: Extracapsular cataract extracti-on under local anaesthesia without retrobulbar anaesthesia. Br J Ophthalmol. 1990; 74: 203–4.

45. Anderson CJ: Subconjunctival anesthesia in cataract sur-gery. J Cataract Refract Surg. 1995; 21:103-105.

46. Watson D: Hyaluronidase. Br J Anaesth. 1993; 71: 422–425.

47. Mantovani C, Bryant AE, Nicholson G: Efficacy of var-ying concentrations of hyaluronidase in peribulbar anaest-hesia.Br J Anaesth. 2001; 86: 876-8.

48. Morsman CD, Holden R: The effects of adrenalin, hyalu-ronidase and age of peribulbar anesthesia. Eye 1992; 6: 290-2.

49. Dempsey GA, Barrett PJ, Kirby IJ: Hyaluronidase and pe-ribulbar block. Br J Anaesth. 1997; 78: 671–674.

50. Brydon CW, Basler M, Kerr WJ: An evaluation of two con-centrations of hyaluronidase for supplementation of peri-bulbar anaesthesia. Anaesthesia 1997; 78: 998–1000. 51. Krohn J, Seland JH, Høvding G et al: Retrobulbar an

anest-hesia with and without hyaluronidase in extracapsular ca-taract surgery; a prospective, randomized, double-blind study. Acta Ophthalmol. 1993; 71: 791–795.

52. Crawford M, Kerr WJ: The effect of hyaluronidase on pe-ribulbar block. Anaesthesia 1994; 49: 907–908.

53. Bowman RJC, Newman DK, Richardson EC et al: Is hya-luronidase helpful for peribulbar anaesthesia? Eye 1997; 11: 385–388.

54. Alwitry A, Chaudhary S, Gopee K et al: Effect of hyaluro-nidase on ocular motility in sub-Tenon’s anesthesia Rando-mized controlled trial. J Cataract Refract Surg. 2002; 28: 1420–142.

55. Rowley SA, Hale JE, Finlay RD: Sub-Tenon’s local ana-esthesia. the effect of hyaluronidase. Br J Ophthalmol. 2000; 84: 435–436.

56. Quist LH, Stapleton SS, McPherson SD: Preoperative use of the Honan intraocular pressure reducer. Am J Ophthal-mol 1983; 95: 536-8.

Referensi

Dokumen terkait