• Tidak ada hasil yang ditemukan

yds hazırlık tüyoları

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Membagikan "yds hazırlık tüyoları"

Copied!
43
0
0

Teks penuh

(1)

1-kurs için program önerisi 1

Giriş

Bu işte iki taraf var: onlar ve biz. Onlar, YDS’nin bilgiyi ölçüp ölçemediği konusundaki bayatlamış, macun masalına dönmüş tartışmalarına devam ededursunlar, biz çalışmalı ve bu barajı aşıp karar verenlerin arasına katılmalıyız. Sakın yanlış anlaşılmasın; YDS sınavını İngilizce bilgisinin ölçülmesinde kusursuz ve alternatifsiz bir araç olarak görüyor değiliz. ÖSYM’nin İngilizce sınavlarıyla geçen 22 yılımızın ardından gördüğümüz bir gerçek varsa, o da ÜDS/KPDS ve YDS’nin hakkaniyetsizliğidir. Ancak biz bu hakkaniyetsizliği dile getirir, yolumuza devam ederiz. Tartışmayız. Üstelik YDS’yi adaletsiz bulanların, adaletsiz olduğu hâlâ tartışılan başka bir sınavı (ÖSS barajını) geçerek lisans eğitimlerini tamamladıklarını da onlara hatırlatmak isteriz.

Özetle, çalışmayana, YDS’yi hafife alana sözümüz yok. Ancak bu zorlu sınavı geçmek için gayret gösteren çok sayıda adayın, bir taraftan harcadığı zamanı ve üstlendiği mali külfeti, diğer taraftan sonuçlar açıklandığında yaşadığı moral çöküntüsü ve ümitsizliği lütfen bir düşününüz! Daha sonra osym.gov.tr sitesinde, ÜDS/KPDS/YDS istatistiklerini inceleyiniz. Adayların gösterdikleri onca gayret ve karşılığında elde ettikleri ortalama başarının doğru orantılı olmadığını göreceksiniz. Belli ki, bir yerlerde hata yapıyoruz. Gelişigüzel çalışıyoruz. Dahası var mı, basit bir çalışma planı oluşturmaya üşeniyoruz! Böyle olunca da başarısızlık halinde hatanın nereden kaynaklandığını bir türlü anlayamıyoruz. Ve tekrar tekrar aynı hatalara düşebiliyoruz.

YDS’ye hazırlanan birçok adayın sınavı başarmak için ‘işlemeyen bir planı’ olduğu anlaşıldığına göre, bademci.com’un yeni görevi de belirlendi demektir: YDS çalışma planı hazırlığında sizlere yol göstermek; bunu yaparken klişeleşmiş, ezbere yöntemler önermemek ve her zamanki gibi uygulama aşamasında karşılaşacağınız sorunları, çözüm önerileriyle birlikte sunmak.

YDS Çalışma Planı Hazırlığında Akılcı Yaklaşımlar 1. YDS Çalışma Planı Hazırlığında Araştırma Aşaması

Bizler kolaycıyızdır. Bir tarif bulalım, içindeki malzemeleri kaynar suya atalım ve 3-5 dakika içinde lezzetli bir yemek hemen pişiversin isteriz. Yemek işinden anlayanlar bilir: Damakta tat bırakacak bir yemeğin hazırlanması için bundan daha fazlasına ihtiyaç vardır. Bu nedenle ÜDS/KPDS/YDS’de başarılı olmuş arkadaşlarınızın çalışma yöntemini sorgulamakla yetinmeyin, başarısız olanlarla da ilgilenin. Tabii sadece onları teselli etmek için değil, barajın öte yakasına neden geçemediklerini anlamak için! Çoktan seçmeli sınavlarda, yanlışlar elenerek doğruya varılır. O halde siz de önce yanlışları eleyip daha sonra doğruya varmayı deneyin ve bu süreç esnasında biraz sabırlı olun. Hatırlarsanız, dosyamızın Giriş bölümünde çalışmayana sözümüz yok demiştik. Ama “çalıştığı halde sınavı geçemeyen” adayların nerede takıldığını, ya da daha açık bir tabirle tökezlediğini anlamak kesinlikle işe yarar. Üşenmeyin, bu adayların yaptıkları ortak hataları listeleyin; listeleyin ki kalıcı olsun. Çalışmaya başladığınızda, başka

(2)

adaylarla benzer hatalara düşüp düşmediğinizi test etmek için, bu listeyi belli aralıklarla (örneğin, haftada bir kez, ayda en az iki kez) inceleyin. Listede yazılanlarla sizin çalışma sisteminiz arasında benzerlikler varsa, bu bir tehlike işaretidir. YDS Çalışma Planınızı gecikmeden gözden geçirin.

2. YDS Çalışma Planı İçin Yöntem Belirleme Aşaması

2Bunun çeşitli nedenleri vardır. Ancak en temel neden, başarılı adaya yarar sağlamış olan çalışma yönteminin, bir başka adaya ters gelmesidir.

a) Örneğin, bu yöntemi uygulayarak başarılı olmuş kişi, karşısına çıkan dilbilgisi kurallarını –neden, niçin diye tartışmadan– bir dogma olarak kabul edip ezberlemiş olabilir. Kararlılıkla masa başına oturmanıza rağmen, siz, nedenini anlamadığınız basit bir kurala saatlerce, hatta bazen günlerce takılıp kalabilirsiniz.

b) O adayın kelimesi kelimesine çalıştığı, her bir alıştırmasını sabırla, belki de birden fazla kez çözdüğü bir gramer kitabında, siz, açıklamaları okumakla yetinir ve alıştırmalara el sürmeyebilirsiniz.

c) Eğer siz zamanı kısıtlı bir adaysanız, onun kadar örnek çözemeyebilirsiniz.

d) Aynı çalışma yöntemini harfiyen sürdürmenize rağmen, o, YDS deneme sınavlarını çoktan seçmeli sınav mantığına uygun bir şekilde çözer; siz, her soruyla inatlaşıp gereksiz yere zaman kaybedebilir ve başarınızı geciktirebilirsiniz. Ya da sınavı geçseniz dahi diğer adayın puanına asla ulaşamayabilirsiniz.

Lütfen kişisel özelliklerinizi dikkate almadan çalışma yöntemi belirlemeyiniz. Eğer yukarıda saymaya çalıştığımız zorlukları yaşayabileceğinizi düşünüyorsanız, daha az iddialı bir yöntem benimseyiniz. Örneğin, kelimeleri onar yirmişer kez yazarak değil de, cümleler içinde geçtikçe öğrenmeye çalışınız. Ağır ilerlediğiniz için başarınızın gecikme ihtimali varsa, bu riski göze alınız. Aksi takdirde, sürekli yöntem değiştirir ve bir gün, artık hiçbir yönteme inanmamaya başlarsınız.

3. YDS Çalışma Planı İçin Hedef Belirleme Aşaması

Bir hedef koymak, ama o hedefin sürekli gerisinde kalmak, insanda “beceriksizin teki” olduğu düşüncesini yaratır. Aslında bu, yanlış bir düşünce tarzıdır. Fakat kişisel özelliklerimizi dikkate almadan, kendimize, ulaşamayacağımız daha baştan belli bir hedef koyduğumuz için program bizi zorlamaya başlar. Bu da gerginliğe neden olur. YDS adaylarını disiplinden uzaklaştıran da işte bu gerginlik halidir. İşi yetiştiremeyeceğimiz yani umutların “bir başka bahara” kaldığı kesinleşince, çalışma hepten bırakılır. Boş geçen süre, yeni dönemde bilgilerin genellikle ‘sil baştan’ tekrarını gerektirir. Ve art arda

(3)

birkaç kez yaşandığında, bu tekrar süreci bir işkenceye döner.

Bir hedefin doğruluğunu, uygunluğunu ve ulaşılabilir olup olmadığını test etmenin en iyi yolu onu parçalara ayırmaktan geçer. Yeni bir sınav döneminde yapacağınız çalışmaları 4 parçaya (gramer, kelime, paragraf ve deneme sınavı) ayırdığınızı ve 45 deneme sınavı çözme hedefiyle işe başladığınızı varsayalım. 6* ay x 30 gün = 180 gün olduğuna göre, 4 günde 1 YDS deneme sınavı çözeceğiniz anlaşılır. Ulaşılabilir bir hedef gibi görünmesine rağmen, gramer ve kelime bilginizdeki eksikler nedeniyle, YDS deneme sınavlarında çokça takılabilir ve cevaplayamadığınız sorular için fazlaca geri dönmek zorunda kalabilirsiniz. (Bunu yapmadığınız takdirde her yeni sınava yanlışlarınızı da taşır ve not artışı sağlayamazsınız.) Ya da önce gramer ve kelime eksiğinizi kapatıp YDS deneme sınavlarına daha sonra geçmeyi düşünebilirsiniz. Ancak bu durumda 45* sınav hedefini tutturamayabilirsiniz. Hedefin gerisinde kalmaktansa, planda koşullarınıza uygun bir değişiklik yapıp 10 günde 1 sınav hesabıyla, yeni hedefinizi 180 günde 18 adet YDS deneme sınavı olarak düzeltebilirsiniz.

- Efendim, sınavda başarı için 18 deneme sınavı bana yetmez.

- İyi ama sizin de kelime ve gramer bilginiz o sayıdan fazlasını çözmeye yetmez. - O zaman sınavı başaramam!

- Gramer bilginiz ve kelime hazineniz yeterli değilse, size 45 sınav da yetmez. Üstelik o sınavları da boşuna yapmış olur, yanlışlarınızı düzeltemediğiniz için, hatalarınızı – ayağınızdaki prangalar gibi– sürekli yeni sınavlara taşırsınız.

Buraya kadar anlaştıysak, artık ilk gerçekçi hedefimizi belirleyebiliriz: 6 ayda toplam 18 deneme sınavı. Ancak bu noktada sizden, koyduğunuz hedefin ‘efendisi’ değil, ‘kölesi’ olmanızı isteyeceğiz. Yani ne yapıp edip 6 ayda 18* deneme sınavı hedefinize ulaşacaksınız.

Gelelim gündelik çalışma süresinin belirlenmesine. Çalışmaktan çabuk sıkılan biriyseniz, önünüzdeki her bir hafta için kolay ulaşılabilir (örneğin, günde 30 dakikadan haftada toplam 3.5* saatlik) bir hedef belirleyiniz. İlk haftanın sonunda, neler çalışabildiğinizi alt alta yazınız (belli bir gramer kitabından alıştırmalarıyla birlikte 3 konu, 30 kelime ezberi, 20 YDS tipi soru vs.). Normal şartlar altında bir haftada ulaşabileceğiniz hedef aşağı yukarı belirlenmiştir. İkinci hafta için asgari hedefiniz bu listedeki işlerin başarılması olacaktır. Eğer daha çok çalışabilirseniz, ne âlâ! Fazla mal göz çıkarmaz. Ama koşullar ne olursa olsun, asgari hedefi tutturmak için direnmelisiniz.

(*Sayılar ve süreler tamamen örnek olarak verilmiştir.)

(4)

Biz milletçe koleksiyon yapmayı severiz. Herhalde pul koleksiyonundan ve bunları biriktiren koleksiyonerlerden söz etmeyeceğimizi anlamışsınızdır. Bizim atıfta bulunduğumuz koleksiyonerlerin, YDS çalışmaları için edinilmiş geniş bir kaynak koleksiyonu ve bu kaynakları çalışmamak için başvurabilecekleri “daha da geniş bir mazeret koleksiyonu” vardır. Mesela, yoğun geçen bir iş sezonu ya da mesai dönemi, sıcak geçen bir yaz ve tabii ardından soğuk geçen bir kış, YDS çalışmalarını ertelemek için ideal mazeretlerdir ve koleksiyonun en nadide parçalarını oluştururlar.

Hangi kaynaktan başlanacağına ya da neyin, nasıl çalışılacağına bir türlü karar verilememesi, kaynak fazlalığının yol açtığı en bilinen olumsuzluk halidir. İnternetteki her siteden bal almaya kalkınca, olumsuzluk hali daha da pekişir. Zaman içinde bu kaynakların/çıktıların birçoğunun üstünde külliyatlı miktarda ev tozu birikirken, kalanlar da akıl karışıklığına neden olur. O halde, zaman bulup çalışamayacağınız ya da YDS’yi başarmak için ihtiyaç duymayacağınız kaynakları bir araya getirmekten kaçınınız. YDS için bize ne gerekir, derseniz;

a) örneğin, düzeyinize uygun, çalışırken keyif alabileceğiniz, tercihen Türkçe açıklamalı, bol alıştırmalı ve cevap anahtarı güvenilir bir gramer kitabı.

b) örneğin, ÜDS/KPDS/YDS sınavlarında sıkça karşılaşılan çekirdek kelime hazinesini içeren, eş ve zıt anlamları da veren bir sözlük (sitemizde var) ve bu kelimeleri örnekler içinde kullanan, bol alıştırmalı bir kelime geliştirme kitabı.

c) örneğin, dizgisi ve cevap anahtarı güvenilir, içinde ÜDS/KPDS/YDS deneme sınavları bulabileceğiniz ve paragraflar dâhil, YDS türü soruların ayrıntılı çözümlerine yer veren bir kaynak. (Sitemizde yakın zamanda yayınlanacaktır.)

d) YDS gramer sorularını konulara göre ayıran ve çözümleyen, cevap anahtarı güvenilir bir ek kaynak. (Sitemizde yakın zamanda yayınlanacaktır.)

5. YDS Çalışma Planında Uygulama Öncesi Son Hazırlıklar

Ön hazırlıkları tamamladığınıza göre, planınızdaki hedeflere ulaşmak ve yönteminizin başarılı olmasını sağlamak için biraz nasihate ihtiyacınız olacak.

a) Her ne sebeple olursa olsun, planın uygulamasına iki günden daha fazla ara vermeyin. Aksayan günlerin çalışma saatlerini hemen bir sonraki güne ekleyin. Çalışma saatlerini bir banka borcu gibi kabul edin. Unutmayın, borç ödeye ödeye biter, konuşa konuşa değil.

b) Masa başında bulunmanız gereken gün ve saatte, televizyon başında olmayın. Bunu yapamadığınız günlerde, mazeretiniz, işe geciktiğiniz ya da gidemediğiniz zaman hoş görülmenizi sağlayan mazeret kadar “güçlü” ve “seyrek” olsun. Bu disiplini,

(5)

çalışmalarınızdan elde edeceğiniz gramer, paragraf vs. birikiminden çok daha fazla önemseyin.

c) Emeğinizin boşa gideceğini bildiğiniz, çalışmak için hiçbir istek duymadığınız günlerde dahi masadan kalkmayın. Yarım saat kısa bir süredir ve çabuk geçer.

d) Bir önceki maddeye uygun davranıp sırf zaman öldürmek için masaya oturmuş ve süre dolduğunda iki kelime öğrenmeden masayı terk etmiş olabilirsiniz. Üzülmeyin; siz o sayede en az çalışacağınız konular kadar önemli başka bir işi başarmış olursunuz. Artık disiplin anlayışınız oturmaya başlamış ve YDS için düzenli süre ayırabilir hale gelmişsinizdir.

e) Günde 30 dakikalık çalışma süresi size az gelmeye başladığında, yeni süreyi hemen 60 dakikaya çıkarmayın. Önce 45 çıtasını aşmayı deneyin ve uygulayabileceğinizden emin olmadıkça 60’ı test etmeyin.

f) Mesailerinizin yoğun olmadığı dönemlerde, kendiniz için belirlediğiniz asgari çalışma süresini ikiye-üçe katladığınız gün ya da haftalar olacaktır. Bu yolla kazandığınız fazladan süreleri, bir sonraki gün ya da haftanın erken ödenmiş borcu olarak kabul etmeyin. Bir sonraki gün ya da hafta çalışmanıza aynen devam edin. Disiplini asla bozmayın.

g) Anlamadığınız ya da çalışmaktan sıkıldığınız bir konuyla inatlaşıp masadan kalkmayın. Pekâlâ başka bir konuya geçebilirsiniz. Size sıkıntı veren bir paragraf çalışması ise, onu bırakıp 5-10 tane kelime ezberlemeyi deneyin ya da birkaç tane çeviri sorusu çözün. Bu yaklaşım, gerçek sınavda zorlu sorulardan uzak durabilmek için ihtiyaç duyacağınız disiplini size kazandırır. Yani konu değiştirmekten yana kaybınız değil, kazancınız olur.

h) Bireysel çalışmalarınız için ayırabildiğiniz toplam süre, sınavı başarmanızı sağlamayabilir. YDS’nin geniş kapsama alanını düşününce, örneğin, günde 30 dakikalık bir çalışmanın size fazla bir şey katmayacağı endişesine kapılabilirsiniz. Bu noktada bir seçim yapın: Vazgeçerseniz, birikim oluşturamaz, elinizi kolunuzu sallayarak sınava girersiniz. Devam ederseniz, elinizde eksik bir birikim olur, sınavı geçemezsiniz. Ama bir sonraki sınav dönemine hazırlanırken sadece bu “eksik olan kısımdan” sorumlu olursunuz. Lütfen düşününüz, sizce bu çok mu fena olur?

i) Elinizdeki kaynaklar şu an için yetersiz olabilir. Dert etmeyiniz; kaynak eksiği zamanla kapanır. Siz bir an önce asgari çalışma planınızı uygulamaya başlayın.

Yukarıda yazılı maddeleri okuduktan sonra, artık daha fazla ilham gelmesini beklemeyiniz. Geçmişte, ilham gelsin diye beklerken çocuğu olup onu büyüten ÜDS/KPDS adayları olmuştur. Siz çocuklarınızı, “YDS’yi ben başaramadım. Sen başaracaksın evladım” diyerek mi yetiştireceksiniz?

(6)

YDS Çalışma Planının Uygulanması Sırasında Yaşanan Zorluklar ve Çözüm Önerileri

1. YDS Çalışmaları İçin Ayrılan Sürenin Konulara Göre Dağılımında Karşılaşılan Zorluklar ve Çözüm Önerileri

“Ayakları yere basan, uygulanabilir bir YDS çalışma planında, hangi kaynakların, hangi sıra ve yöntemle ve ne kadar süreyle çalışılması gerektiği açıkça belirtilir. Örneğin, 6 aylık bir sınav döneminde YDS hazırlığı için 180 saat ayırabilecek bir aday, bu süreyi çalışacağı konuların ağırlıklarına göre rasyonel bir şekilde paylaştırmalıdır.”

Hangi YDS Kursu dosyamızdan aldığımız yukarıdaki önerinin doğruluğunu kim tartışabilir, kim inkâr edebilir? Ancak evdeki hesap genellikle çarşıya uymaz ya da bazen hiç hesap yapılmadan çarşıya çıkılır ve hüsran yaşanır. Bazı adaylar belli bir süre boyunca sadece gramer, sadece kelime ya da sadece paragraf çalışmak ve o konuyu tamamen gündemlerinden çıkarmak ister. Biz, bu hatalı yaklaşımı “düz çizgide ilerlemek” olarak tanımlarız. Düz çizgide ilerleyen adaylar azımsanmayacak bir bilgi birikimi edinir ama bütünü oluşturamaz ve sınavda çok sıkıntı yaşar. Bundan daha kötüsü ise, eksiklerinin nereden kaynaklandığını tam olarak anlayamazlar. Başarısız geçen bir sınavdan sonra, “Beni YDS paragrafları batırdı” derken, bir başka sınavdan sonra ise yaşanan hezimeti kelime yetersizliğine bağlarlar. Ancak sınav dönemleri ardı ardına gelir geçerken, bu adayların kelime hazinesi yerine ‘sınav sonuç belgesi koleksiyonları’ zenginleşmeye başlar.

Her sınav döneminde belli bir konuya ağırlık vermek hatalı bir çalışma yöntemidir. Yaklaşık 6 aylık bir sınav döneminde, önce gramer konularını tamamen bitirip daha sonra YDS kelimelerine geçmek, vakit kalırsa biraz da YDS paragrafı çözmek hatalı bir yaklaşımdır. Bu hatalara düşmeyiniz.

a) Örneğin, toplam 6 aylık bir çalışma süresinin 2 ayını, o esnada başka bir konu çalışmaksızın, sadece tense’lere ayırmayın. Tense’ler bahsi tam oturmadan da YDS’de başarılı olabilirsiniz. Zaten geçmişten bugüne ÜDS/KPDS ve YDS’yi başarmış her adayın tense konusunda tam bir bilgisi olmamıştır. Bu sınav, tense sorularından bazıları cevaplanmadan da pekâlâ başarılabilir. YDS’de Sorunlar, Çözümler dosyamızda açıklamıştık. Örneğin, 100 üzerinden 55 puan hedefleyen bir adaysanız, 20 gramer sorusunda 11 doğruya (%55) ulaştığınızda bunu ideal başarı oranı ve bir başka konuya geçmek için önemli bir uyarı olarak kabul edin.

b) Örneğin, deneme sınavlarına başlamak için önce gramer bilgisi ve kelime hazinenizin iyice pekişmesini beklemeyin. Evet, deneme sınavlarından ilk başlarda düşük notlar alabilirsiniz. Ama bunu önemsemeyin ve temel konularda yapacağınız çalışmaların hakkını yemek pahasına, haftada bir deneme sınavı çözmeye gayret edin.

(7)

2. Klasik ve Çoktan Seçmeli Sınavların Arasındaki Farklar ve Neden Olduğu Sorunlar

Bazen, parayı nasıl kullanacağımızı düşünmeden sadece biriktirmeye yöneliriz. Yatırım vakti geldiğinde, başkaları daha az birikimle daha büyük işler başarabilirken biz, kendi elimizdekini de batırır, çarçur ederiz. İşletmeciler iyi bilir: Yatırılan paranın miktarca büyüklüğü, yatırımın da büyük kâr getireceğinin garantisi değildir. Çünkü para biriktirmek ve onu kârlı bir yatırıma dönüştürmek iki ayrı uzmanlık alanıdır. O halde yeterli ya da çok miktarda bilgi biriktirdiğimiz zaman, başka hiçbir emek sarf etmeden, YDS barajının kendiliğinden aşılacağını düşünmemeliyiz. Bu düşünce, bilginin klasik sistemde sınandığı bir sınavda geçerli olabilir. Fakat çoktan seçmeli sınav tekniğinde çoğunlukla işe yaramaz .Çünkü aday bilgisini arttırırken gösterdiği çabayı, bu bilgiyi sınamak için gerekli olan testlerden esirgemiş ya da yaptığı test çalışmalarında belli bir stratejiye bağlı kalmamıştır.

Dilerseniz önce, bu önemli konu başlığını daha iyi açıklayabilmek için klasik (yazılı-sözlü) ve çoktan seçmeli sınavları karşılaştıralım:

“Klasik sistemde” uygulanan yazılı ya da sözlü bir sınavda ne biliyorsanız onu yazar ya da söylersiniz. Doğruluğundan emin olmadığınız bilgileri sınav kâğıdınıza ya da sınav jürisine aktarmamaya özen gösterirsiniz. (Özellikle sözlüde, teklediğiniz fark edilirse o konunun üstüne gidilir!) Doğru bildiğiniz kimi yanlışları ise duraksamadan aktarır ve zaman kaybı yaşamazsınız. Çünkü siz o bilgileri zihninize öyle kaydetmişsinizdir.

“Çoktan seçmeli” bir sınavda ise, yanlış bilgiler, doğru bilgi ile harmanlanır ve size öyle sunulur. Soru bir taraftan sizi duraksatırken bir taraftan da işveli bir şekilde size “göz kırpar”. Böyle bir durumda işin içinden çıkmak gerçekten kolay değildir. Hayattan bir örnek vermeye çalışalım: Bazen bir kişinin sahtekâr olduğundan şüphe edersiniz, ama size o ana kadar herhangi bir kötülüğü dokunmadığı (büyük açıklar vermediği) için, o kişiyi “iyi birine” benzetme eğiliminiz daha güçlüdür. Hatta o kişiyle belli bir samimiyetiniz varsa, sizi aldatabileceğine ihtimal bile vermek istemezsiniz. Klasik sistem bir sınavda, sizi yakan işte bu “boş güven” duygusudur! İyi bildiğinizi sandığınız bir konuda, sorunun içindeki küçük açıkları fark edemez ve tuzağa düşersiniz, yani aldatılırsınız.

Gelelim bu sorunu nasıl çözmeniz gerektiğine. İlk iş, “Ben çalışırsam, yeterli birikime ulaşırsam, her soruyu çözerim” görüşünü bir tarafa bırakmanızı rica edeceğiz. Rasyonel düşünen, ortalama İngilizce düzeyine sahip bir YDS adayı, 6-12 ayda her şeyi öğrenemeyeceğini bilir. O, açığını başka türlü kapatmaya çalışır. Örneğin, yaptığı testlerde sadece doğru cevapları bulmaya odaklanmaz. İçinde birçok doğru bilgi barındıran diğer çeldirici seçeneklerin, “küçük eklemelerle” nasıl yanlış cevap haline dönüştürüldüğünü de anlamaya çalışır. Dahası tamamen doğru bilgi içermesine rağmen belli bir soruya uymayan seçenekleri de aklının bir ucuna not eder. Çünkü bu seçeneklerin başka bir soruda karşısına doğru cevap olarak çıkabileceğini bilir. Bu yaklaşım, özellikle paragraf sorularında çok fayda sağlar. (Bkz. YDS'de Sorunlar,

(8)

Çözümler 2. Dosya, Çözüm 7, Bir vaka çalışması)

“Çoktan seçmeli” bir sınavda, bazen düzeyimizin üzerinde, karmaşık bir soruyu çözmek için işe girişir, ancak Molière’in Cimrisi gibi, koklayarak harcamamız gereken dakikalar ilerledikçe bocalamaya başlar, moral çöküntüsü yaşarız. Belli ki, o sorunun cevabı bizde yoktur, ama bunu bir türlü kabul etmek istemeyiz. Bizi bekleyen diğer soruları düşününce iç sıkıntımız daha da artar. Aslında soru ve bizim aranızdaki “güçler dengesi!” kesinlikle orantılı değildir. Ama dedik ya, işe bir kez girişmişizdir. Yarıda bırakmak ayıp olacaktır, yakışık almayacaktır. Bu duygular içinde sınavın sonunu getirir, sonra da suçlayacak adam ararız. ÖSYM’den başlar, YDS kursundaki hocamızdan devam ederiz.

“Bu işin bir kolayı yok mu?” Tabii ki var. İsterseniz hemen başlayalım. Ortalama bir YDS adayını, sınavda iki tür soru bekler:

1. Yapabileceği sorular.

2. “Ne yaparsa yapsın” yapamayacağı sorular.

O halde ortalama bir YDS adayını, sınavda, feda etmesi gereken bir soru grubunun beklediğini anlamış olduk. Gerçekten de, YDS sorularının tek tek hepsine doğru cevap vermeye çalışarak hedefinizi tutturamazsınız. Bazı soruları feda etmeli, buradan kazanacağınız süreyi yapabileceğiniz soruların süresine eklemelisiniz. Bunu da zarar büyümeden yapmalısınız. İşte biz, buna ‘sınav stratejisi’ ya da sınav disiplini diyoruz. Bu stratejinin oturabilmesi için yaptığınız her tür bireysel test çalışmasında, gramer alıştırmasında vs. aynı yöntemi izlemeye gayret göstermelisiniz.

3. YDS Çalışmalarında Süre Yönetimi ve Soru Seçimi Konusunda Yaşanan Zorluklar ve Çözüm Önerileri

Canla başla YDS’ye hazırlanıyorsunuz. Sevdiklerinizden kesip zamanınızın çoğunu bu sınava ayırıyorsunuz. Doğaldır ki, bunca emeğin karşılığını da görmek istiyorsunuz. Ve bu satırları okuduğunuza göre, ya bir yerlerde yanlış yapıyor ve çare arıyorsunuz ya da sizden önce yüz binlerce adayın hatasını tekrar etmemek için önceden tedbir almaya çalışıyorsunuz. O halde sizi daha fazla bekletmeyelim ve YDS hazırlığınız esnasında sürenizi nasıl yöneteceğinizi ve soruları nasıl seçeceğinizi açıklayalım.

a) Varsayalım ki, evinizde 20 soruluk 5 YDS paragrafı çözmeye niyet ettiniz. 1- Süreniz 50 dakikadır. 2- Bir soruyu en çok iki kez okuyup/değerlendirebilirsiniz. 3- Cevabından emin olmadığınız sorularda işaretleme yapamazsınız. (Bu soruları toplu olarak atışa bırakmalı yani test bittiğinde tereddütlü sorularınızın hepsini A ya da hepsini B vs. şekilde işaretlemelisiniz. Bkz. sitemizdeki Sınav Stratejisi dosyası.)

b) Bir YDS deneme sınavının başına oturdunuz ve sürenizi de 150 dakikaya ayarladınız. Ve ilk hatanızı da yapmış oldunuz. Çünkü 150 dakikalık süre 100 üzerinden 90-100 puan alabilecek adaylar düşünülerek hesaplanmıştır. Siz 55’i hedefleyen ortalama bir YDS adayı iseniz, kullanabileceğiniz ideal süre 150x0.55=82.5 dakikadır. Buna,

(9)

yapamayacağınız soruları ayırt edebilmek için mecburen harcayacağınız bir ek süre ilave edebilir ve toplam cevaplama sürenizi pratikte 115 dakikaya kadar çıkarabilirsiniz. Ancak 115 dakikanın üzerinde kullandığınız ek süre size; gittikçe çöken bir moral, artan telaş ve hızla tükenen enerji olarak geri döner. (Bkz. yukarıda 2. bölüm: Klasik ve Çoktan Seçmeli Sınavların Arasındaki Farklar ve Neden Olduğu Sorunlar)

c) Yeni hedefler, yeni umutlarla yine bir YDS deneme sınavına başladınız. Başarılar dileriz. Ancak dikkatimizi çekti, iyi olduğunuz çevirilerden soru kaçırmamak için 10 dakikadır bu bölümde oyalanıyorsunuz. Çeviri bölümünde süre 6 soruda 6 dakikadır. Evet, sınava “istediğiniz sorudan!” başlayabilirsiniz. Buna karışmıyoruz, ama soru türleri için keyfinize göre süre ayıramazsınız. Örneğin, 5 soruda 5 doğru yapsanız, karşılıklı konuşma bölümüne yine de 15 dakika ayıramazsınız. Çünkü acısı diğer bölümlerden, hem de misliyle çıkar. Sınavdaki her bölüm için dikkatle hesaplanmış bir toplam cevaplama süresi vardır (bkz. sitemizdeki YDS’de Süre Yönetimidosyası). Bir gramer konusunu anlamak için ne kadar gayret gösteriyor ve kendinizi zorluyorsanız, soru türlerine ayrılan sürelere uymak için de en az o kadar gayret göstermeli ve kendinizi zorlamalısınız. 80 sorunun 40 tanesinde 1’er dakika fazladan süre harcamış olsanız, bu, toplamda 40 dakika yapar ve kabak genellikle paragraf sorularının başına patlar. Unutmayınız; YDS paragraflarında ideal başarı oranına ulaşamayan bir aday kalır.

Özetleyecek olursak, YDS sınavına çok sağlam bir bilgi birikimi ve zengin bir kelime hazinesi edinerek hazırlanmış olabilirsiniz. Ancak, bu servetiniz sınavda para etmeyebilir. Bu nedenle;

1. Kitaplardan yararlanınız ama yönünüzü sadece onlara çevirmeyiniz. Bol miktarda alıştırma ve test ile kendinizi sürekli deneyiniz. Soru çözme becerinizi ancak bu sayede geliştirebilirsiniz.

2. Bütün çalışmalarınızı belli bir ‘stratejiye’ bağlı kalarak gerçekleştiriniz.

3. Bu stratejinin kurallarını kendiniz belirlemeye çalışmayınız. Tam aksine, zaten belirlenmiş olan kuralları / normları esas alınız.

2-sorunlar ve çözümler 1.dosya

GİRİŞ

YDS, ÖSYM’nin yaklaşık 30 yıldır uygulamakta olduğu İngilizce sınavlarının isim değiştirmiş halidir. Gerçekten de 7 Nisan ve 1 Eylül 2013’te yapılan YDS’nin, ÜDS ve KPDS’ye “ruh ikizi” gibi benzediği anlaşılmıştır. Buradan hareketle, YDS’ye hazırlanan adayların, ÜDS/KPDS’de yaşananlara benzer sorunlarla karşılaşacaklarına kesin gözüyle bakabiliriz.

(10)

Aslında bu sorunlar Ocak 2013’ten beri yaşanmaya başladı bile. Bazı adaylar -adet olduğu üzere- her çiçekten (siteden) bal alarak “eksantrik” bir çalışma yöntemi oluşturdu. Kimileri yetersiz bir İngilizce temeli ile hemen kolları sıvayıp YDS inşaatına başladı. İlk YDS’de zorlanan birçok aday ise, bu barajın ancak zengin bir kelime dağarcığı ile aşılabileceğine kesinkes inandı. Ancak her sınavın kendine özgü koşulları olduğu ve hazırlık aşamasında bu koşullar yeterince dikkate alınmadığı için, birçok adayın çalışması ödülsüz (öksüz) kaldı*. Başka bir deyişle, adayların YDS için yaptığı hazırlık ile “YDS’nin adaylar için yaptığı hazırlık” tam anlamıyla örtüşmedi.

Bu dosya, YDS için yapılan çalışmalar karşılıksız kalmasın diye hazırlanmıştır. ÖSYM İngilizce sınavlarında 22 yıllık bir deneyimin ürünüdür. Dikkatle inceleyiniz ve YDS hazırlığınız esnasında ortaya çıkabilecek sorunları yaşamadan çözünüz. Eğer daha önce yaşadınız ama çözemediyseniz, bu dosyadan yararlanarak hatalarınızı teşhis ediniz ve tekrarından kaçınınız. Son olarak, teşhis doğru değilse tedavinin sonuç vermeyeceğini lütfen unutmayınız.

*ÖSYM tarafından bildirildiğine göre, YDS not ortalaması 7 Nisan 2013 sınavında 30, 1 Eylül 2013 sınavında ise 36 olarak gerçekleşmiştir.

Sorun 1: İngilizce temelim çok güçlü değil. YDS’ye nasıl hazırlanmalıyım?

Çözüm 1: YDS’nin gramer, kelime hazinesi ve okuma-anlama sorularıyla baş edebilmek için, hatırı sayılır bir İngilizce bilgisine ihtiyaç vardır. Eğer İngilizce düzeyiniz ortanın altındaysa, YDS hazırlığı sizin için işkenceye dönebilir. Çünkü daha henüz emeklerken koşmaya başlamak hem zahmetli hem de tehlikelerle dolu bir süreçtir. Zahmetlidir çünkü anlamadığınız birçok yapıyı sürekli tekrar etmek zorunda kalırsınız. Tehlikelerle doludur çünkü doğrunun neden doğru, yanlışın ise neden yanlış olduğunu kavrayamazsınız. Bu da sizi ezbere yönlendirir. Ezber, dil eğitiminde başvurulabilecek EN KÖTÜ yöntemlerden biridir.Bir öneri: Eğer işin başındaysanız, önce 4-6 ay kadar bir genel İngilizce kursuna devam edip temelinizi güçlendirin. YDS çalışmalarına daha sonra başlayın. Bu öneri, ilk bakışta size vakit kaybettirecekmiş gibi görünebilir. Ancak zayıf ya da olmayan bir temelle işe başlayıp daha sonra YDS’ye tekrar tekrar girmek zorunda kalmaktan ve her seferinde 6 ay zaman kaybetmekten çok daha iyidir ve çok daha akılcıdır.

Sorun 2: İngilizcemi burada geliştiremiyorum. Yurtdışına gidip hem adamakıllı İngilizce öğrenmek hem de YDS’ye hazırlanmak istiyorum.

Çözüm 2: Yurtdışında konuşma, yazma, dinleme gibi dil becerilerinizi geliştirebilir, ama YDS’ye hazırlanamazsınız. Sınadığı beceri alanları açısından YDS, formatı oldukça farklı ve zorlu bir sınavdır. Yurtdışında eğitim almış, hatta bazıları yüksek lisans ve doktoralarını yurtdışında tamamlamış (yani İngilizce olarak hazırladıkları bir tezi,

(11)

İngilizlerden oluşan bir jüri önünde savunmuş), çok iyi derecede İngilizce bilen azımsanmayacak sayıda adayın bu sınavla ilgili acı tecrübeleri vardır. Bu adaylardan bazıları YDS barajını zorlukla geçebilmiş, bazıları ise hak ettikleri yüksek puanları alamamışlardır. Bu tecrübelere kulak veriniz ve gereksiz maceralara atılmayınız. YDS’yi, Türkiye şartlarına göre hazırlanmış ve açmanız gereken bir kilit olarak düşününüz; anahtarını da öncelikle bu ülkede arayınız.

Bir öneri: Eğer önceliğiniz YDS ise, o halde ne yapın edin, önce bu barajı aşın. Daha sonra nereye isterseniz gidebilir ve İngilizcenizi arzu ettiğiniz gibi geliştirebilirsiniz.

Sorun 3: YDS’de acilen 55* puan almam lazım. Bana kitap önerisinde bulunur musunuz? (*Puan örnek olarak verilmiştir.)

Çözüm 3: Bu puana gerçekten acilen ihtiyacınız olabilir. Ancak YDS ya da genel olarak dil eğitimi aceleye getirilecek bir iş değildir. Sabırlı olmalı ve ezbere önerilmiş tek bir kaynağın ihtiyacınızı karşılamayabileceğini, hatta size vakit kaybettirebileceğini hesaba katmalı ve mevcut durumunuzu iyi değerlendirmelisiniz. Acaba;

• YDS çalışmalarına başlamak için İngilizce düzeyiniz yeterli mi?* • YDS’ye hazırlanabilmek için süreniz yeterli mi?

• öneriler arasında ayıklama yapabilecek misiniz, yani ihtiyaçlarınızı en iyi karşılayacak olanı seçebilecek misiniz?

Yukarıdaki sorulardan özellikle üçüncüsü üzerinde dikkatle durmanızı isteriz. Çünkü yaşadığımız internet çağında, herhangi bir sorunun çözümü için bazen yağmur gibi öneri yağıyor. Ne yazık ki, herkesin doğruları farklı olabiliyor ve bütün bu önerilerin ortak paydasını bulmak bazen adeta imkânsız hale geliyor. YDS hazırlığına girişmeden önce, işte bu nedenle acele etmemeli, belki de birlikte aylar geçireceğiniz, sevdiklerinizden daha çok vakit ayıracağınız kaynakları seçerken ince eleyip sık dokumalısınız. Yani önce YDS sınavını iyi tanımalısınız, daha sonra da onu iyi tanıyan uzmanların önerilerine itibar etmelisiniz.

*Düzeyinizi belirlemek için sitemizin Gramer Çalışmaları bölümünde verilen Düzey Belirleme Sınavı 1’i kendinize uygulayıp sonucu bize bildirebilirsiniz.

Sorun 4: Bir kursa giderek hem İngilizce öğrenmek hem de sınava hazırlanmak istiyorum. Başarabilir miyim?

Çözüm 4: Çözüm 1 ve 2’de yaptığımız açıklamayı hatırlayınız. Genel İngilizce öğrenmek ve YDS’ye hazırlanmak adeta iki ayrı çalışma alanı gibidir.

(12)

öğrenirsem, YDS’yi de pekâlâ başarabilirim. O halde bir taraftan İngilizce öğrenirken bir taraftan da YDS’ye hazırlanabilirim”

teorisi, bugüne kadar binlerce kez test edilmiş, ancak genellikle sonuç alınamamıştır. Tek kazancınız zaman kaybı olacaksa, denenmişi niye tekrar deneyesiniz? Genel İngilizce bilgisini geliştirmek ve temelinizi güçlendirmek için kursa tabii ki gidin, ama aynı anda iki kursa (genel İngilizce ve YDS kursu) birden devam etmekten kaçının. Başka bir deyişle, genel İngilizce ve YDS çalışmasını birlikte yürütmeye çalışmayın. Aksi takdirde;

• öğrendikleriniz birbirine karışabilir ve başarınız gecikebilir.

• genel İngilizce eğitiminiz esnasında öğrendiğiniz temel yapıları, YDS’nin tuzaklarla dolu sorularına uygulamaya çalışır, ancak doğru cevapları bulamadığınızı fark ederek üzülürsünüz.

Ara sıra tokat yemek insanı kendine getirebilir, zihnini açabilir. Ama sürekli tokat yiyip şamar oğlanına dönmek, özenilecek bir durum olmasa gerektir. Çünkü morallerin bozulduğu ve çalışma şevkinin kırıldığı her defasında masa başına oturmak gittikçe zorlaşır.

Bir öneri: YDS hazırlığına geçmeden önce İngilizce bilginizin orta düzeye ulaştığından mutlaka emin olunuz. Ve genel İngilizce eğitimi ile YDS hazırlığını, adeta birbirinden bağımsız iki ayrı çalışma alanı olarak kabul ediniz.

Sorun 5: Bir önceki YDS sınavında 40* aldım. Bu notu bir sonraki YDS’de 70* ve üzerine çıkartmak zorundayım. Ne yapmalıyım? (*Puanlar örnek olarak verilmiştir.) Çözüm 5: Bilenler bilir: YDS’de 50, 55 ve 60 eşikleri aşıldığında, puan yükseltmek gitgide zorlaşır. Örneğin, ortalama bir adayın 60 puanı 80’e çıkarmak için ihtiyaç duyduğu süre, hiç İngilizce bilmeyen bir adayın 50 puana ulaşmak için harcayacağı süreden daha uzun olabilir. Çünkü 60-80 aralığının kapsadığı bilgi alanı, 0-50 aralığına kıyasla daha geniştir. Yeni hedef için hem var olan kelime hazinesini korumak, hem de bir o kadar üzerine koymak gerekir. Gramer ve okuma-anlama (paragraf, karşılıklı konuşma vs.) sorularında ise ince ayrıntıları yakalayabilmek ve belki her şeyden önemlisi, bunları yaparken hızı arttırmak gerekir. Bu nedenledir ki, 50-60 barajlarını aştıktan sonra birçok adayın notu “patinaj” yapmaya başlar. Yine de hiçbir zorluk baş edilemez değildir. Önceki dönem uygulanan yöntemin aksayan yönlerinin saptanması, doğru kaynak seçimi ve sıkı bir çalışma temposuyla yükselmeyecek not yoktur.

Bir uyarı: Çalışmanız bir dönemde karşılık vermeyebilir. Ancak notunuzda artış sağlayabildiyseniz ve bunda, uyguladığınız yöntemin etkili olduğunu düşünüyorsanız, küsmeyin ve yolunuza aynen devam edin. Çünkü bazı barajlar bir seferde aşılamayabilir.

(13)

Sorun 6: YDS için çok fazla kaynak ve yardımcı kitap var. Hangisine çalışacağıma karar veremiyorum.

Çözüm 6: YDS kaynaklarınızı seçerken gerçekten çok titiz davranmalısınız. Sitemizin ÜDS Çalışma Planı/Gramer Nasıl Çalışılır? adlı dosyasının en son bölümünde ÜDS ya da yeni adıyla YDS için kaynak seçiminin nasıl yapılması gerektiği konusunda hazır öneriler vardır. Bu önerilere kulak veriniz. Ek olarak aşağıdaki önerileri de zihninizin bir ucuna not ediniz:

1. Herhangi bir kaynakla ilgili yapılan reklamın doğruluğunu mutlaka araştırınız. 2. Yararlılığı çok kişi üzerinde denenmiş temel kaynakları tercih etmeniz akıllıca

olabilir.

3. Kaynak sayınızı sınırlı tutunuz ki, aralarında boğulup kalmayasınız.

4. Bazen bir kaynağın sistemi ile diğer bir kaynağın sistemi birbirine karışabilir. İki kaynak kendi doğrularını dayatmak için kapışırken siz lütfen arada kalmayınız.

2.dosya

DS Çalışma Yöntemi ile İlgili Sorunlar ve Çözüm Önerileri

(YDS Gramer ve Paragraf Sorularıyla Nasıl Baş Edilir?)

Sorun 1: Orta düzey İngilizcem var ve YDS sınavına ilk kez gireceğim. Nereden başlamam gerektiğini ve neyi, nasıl çalışacağımı bilemiyorum. Acaba önce iyi bir gramer tekrarı yapıp YDS paragraf, kelime vs. çalışmalarına daha sonra mı geçmeliyim?

Çözüm 1: Gramer tekrarı yapın ama aynı zamanda mutlaka YDS paragraf ve kelime çalışmalarına da başlayın. Yani üç çalışmayı da birlikte yürütün. Çünkü paragraf sorularında belli bir başarı oranına ulaşamazsanız, dar vakitlerde bin bir zahmetle geliştirdiğiniz gramer altyapınız, sınavda sizi kurtarmaya yetmez. Kelime çalışmasını ise asla hafife almayın. YDS kelime hazinenizi ilk günlerden itibaren arttırmaya başlayın; bu işi son günlere bırakmayın. Özetle, YDS’ye bir plan* dâhilinde hazırlanın ve sınavın hiçbir soru türü (kelime, gramer, çeviri vs.) için kendinize tam puan hedefi koymayın. Örneğin, YDS’de 65 barajını aşmanız gerekiyorsa, 20 gramer sorusunda 13 doğru cevap ortalamasına ulaştığınızda durup nefes alın ve yeni hedefinizi 5 karşılıklı konuşma sorusunda 3 doğru cevap olarak belirleyin.

(14)

Sorun 2: Bu, sınava ikinci girişim olacak. İlk girdiğimde herhangi bir hazırlık yapmamış ve mevcut bilgimle, sadece kendimi denemek için girmiştim. O sınavda yeterli olmasa da iyi bir puan aldım (51.25*) ve hedefe (55*) oldukça yaklaştım. Biraz gayret etsem bu dönem geçebileceğimi düşünüyorum. Geçmem de lazım. Çünkü hocalarım, amirlerim bu işi bir an önce halletmem için beni sıkıştırıyorlar. Nasıl bir yol izlemeliyim? (*Puanlar örnek olarak verilmiştir.)

Çözüm 2: İlk girdiğiniz YDS sınavında herhangi bir beklentiniz olmadığı için herhangi bir gerginlik de yaşamamışsınızdır. Ancak hazırlık yaparak gireceğiniz ikinci sınavda şartlar değişebilir. Şöyle ki;

• bu defa sınavı alt edilmesi gereken bir rakip olarak göreceksiniz yani işin içine stres faktörü girecek.

• ilk sınavda belki de şansa doğru işaretlediğiniz bazı sorular bu defa (bilginiz arttığı için) sizi daha çok duraksatacak. Cevap kâğıdına işaret koyarken biraz eliniz titreyecek, kutucukların içini ilk sınavda olduğu kadar kolay dolduramayacaksınız.

• yeni YDS sınavının düzeyi bir önceki ile birebir aynı olmayabilecek.

Bütün bu olumsuz şartları dikkate alarak, sanki YDS puanınız 51.25 değil de 41.25’miş gibi işe başlayın yani işinizi sağlama alın. Özetle, yukarıda Çözüm 1’e uygun bir YDS çalışma planı yürüterek istenmeyen durumlarla karşılaşma riskini olabildiğince azaltın.

Sorun 3: Eski ÜDS/KPDS ve yeni YDS’ye birden çok kez girdim, başaramadım. Neyi öğrenmem gerekiyorsa öğrendiğimi düşünüyorum. Ama sınava girdiğimde yine bir şeylerin eksik kaldığını hissediyorum. Bu eksik kalan şey neyse, beni sınava küstürüyor. Onun için sonuçlar açıklandıktan sonra hemen çalışmaya başlayamıyorum. İki sınav dönemi arasında fazla boşluk kalınca kimi eski bilgiler unutuluyor ve tekrarı gerekiyor. Yani sıkıntı verici bir durum içindeyim.

Çözüm 3: Elinizdeki hazırlık süresini iyi değerlendir(e)miyor / verimli kullanmıyor olabilirsiniz. Belki sadece gramer çalışıyor ya da gramerde sadece tek bir konuya haftalarca takılıp kalıyorsunuzdur. Ayrıca yeni bir bölüme (soru türüne) geçmeyi, elinizdeki gramer konusunun tamamen gündeminizden çıkması şartına bağlamış olabilirsiniz. Yani bir bakıma dersle (YDS’yle), farkında olmadan, bilinçaltınızda inatlaşıyor / boğuşuyor olabilirsiniz. Ancak sebebi ne olursa olsun, bu sorun insana ancak sıkıntı ve bıkkınlık verir.

Hatırlayınız; yukarıda Çözüm 1’de, YDS’ye bir plan dâhilinde hazırlanmanızı ve sınavdaki hiçbir soru türü (kelime, gramer, çeviri vs.) için kendinize tam puan hedefi koymamanızı önermiştik. Lütfen bunu yapmayın! Akılcı davranın. Örneğin, YDS’de 55 barajını aşmanız gerekiyorsa, 20 gramer sorusunda 11 doğru cevapla yetinmeyi öğrenin. Bu meziyetinizi geliştirebilirseniz, asli görevlerinizden (mesleğiniz ve ailenizle ilgili işler) arta kalan dar vakitlerinizde bile, YDS’nin diğer soru türlerine yeterince süre ayırabilirsiniz. Böyle bir değişiklik zihninizin dağılmasına da yardımcı olur. Bunu

(15)

başarabilmek için şartlarınıza uygun, akılcı bir Çalışma Planı* hazırlayın. Bu, en kötü gününüzde bile uyabileceğiniz iddiasız bir plan olsun. Ama bu iş başarılıncaya kadar siz bu planın kölesi olun, o da sizin efendiniz olsun!

*Sitemizdeki ÜDS Çalışma Planı bu konuda size rehberlik edecektir.

Sorun 4: İngilizcede belli bir temelim var. Hemen sınav çözmeye başlasam ve eksiklerimi, yaptığım YDS deneme sınavları üzerinde gidermeye çalışsam daha iyi olmaz mı?

Çözüm 4: YDS sınavına hazırlanan ortalama dilbilgisine sahip bir adaysanız, işe asla geçmiş dönemlere ait bir YDS ya da ÜDS/KPDS sınavını çözerek başlamayın. Neden mi?

• Yüzlerce bilmediğiniz YDS kelimesiyle karşılaşır, neye uğradığınızı şaşırırsınız. • İyi bildiğinizi zannettiğiniz gramer sorularında ise işaretlerinizin yanlış çıktığını

görür, bilginizden kuşku duymaya başlarsınız.

• Özellikle kendi bilim dalınızla alakalı bazı paragrafları çok iyi anlar, ancak 4’te 0 çıkartırsınız.

• YDS’nin 2.5 saatlik süresi ise genellikle 80 sorunun cevaplanması için yeterli gelmez.

Şimdi soruyoruz: Deneme sınavları bir yere mi kaçıyor? Daha siftah, bismillah demeden, durduk yere bir araba dayak yemenin âlemi var mı? Önce sınavı (düşmanınızı!) iyice tanımaya çalışsanız daha iyi olmaz mı? Yani YDS’deki soru türlerini, çözüm tekniklerini, sınavdaki ağırlıklarını ve bu türler için ayırabileceğiniz azami süreleri öğrendikten sonra denemelere geçmek daha akıllıca olmaz mı?

Bir öneri: Sitemizdeki FEN 7 ve SAĞLIK 8 sınavlarının çözüm dosyaları ve çeşitli teknik açıklama dosyaları (YDS’de Süre Yönetimi, YDS Hakkında vs.) size bu konuda yardımcı olacaktır. Ayrıca, bkz. sitemizdeki YDS Nedir? dosyası / Tablo 1: YDS’de Soru Türleri ve Her Soru Türü İçin Ayrılması Gereken Süre

Sorun 5: Birçok YDS adayı, farklı yöntemler deneyerek YDS’yi başardıklarını anlatıyorlar. Örneğin, kimisi yalnızca hikâye kitapları ya da yabancı haber dergileri okuyarak başarılı olduğunu, kimileri ise sadece gramer çalıştığını ya da sadece kelime ezberlediğini söylüyor. Açıkçası aklım karışıyor; hangi yolu izlemem gerektiğine tam olarak karar veremiyorum.

Çözüm 5: Her başarılı insan farklı olmak, farklı görünmek ister. Haklıdır da! Çünkü belli bir barajı aşmış ve başkalarının yapamadığı bir işi başarmıştır. Elinde bir belge (örneğin, YDS Sınav Sonuç Belgesi!) vardır ve başarısı kesindir. Ama bu başarı ile ilgili hikâyesi

(16)

“kesin olmayabilir”. Örneğin bu kişi;

• barajı aştığı sınavı esas alıp önceki hiçbir başarısız olduğu sınavdan ya da o sınavlara hazırlanırken yaptığı çalışmalardan (kazandığı birikimden) size söz etmemiş olabilir.

• kendisine belki fayda sağlamış ama çalışma tarzınıza uymadığı için sizin işinize yaramayacak yol ve yöntemler önermiş olabilir.

• kendisine çokça fayda sağlamış bir kaynağın adını, “Başarı sadece bende kalsın, fazla dağılmasın” diye düşünerek size aktarmamış olabilir!

Uzun sözün kısası, bu kişi öneride bulunurken -bilmeden ve istemeden ya da bilerek ve isteyerek- sizi yanlış yönlendirmiş olabilir. Siz siz olun, bu türden önerilere fazla kulak asmayın. Çünkü imkânsız olmamakla birlikte, kulaktan dolma bilgilerle bu sınavı geçmek pek de kolay bir iş değildir. Eski adıyla ÜDS/KPDS, yeni adıyla YDS sahip olduğu düşük* ortalama başarı oranı ile nam salmıştır. Böylesi ciddi bir sınava, oturmuş/denenmiş normlara bağlı kalarak hazırlanmak gerekir. Gerçekten de önceki dönemlerde ÜDS/KPDS ve YDS’yi başarmış adayların çok büyük bir çoğunluğu, sınava genel kabul görmüş, bilimsel esaslara bağlı kalarak çalışmıştır.

*ÖSYM tarafından önceki yıllarda açıklanan verilerden hareketle, ÜDS ve KPDS’de 65 ve yukarı puan alan aday sayısının %15, YDS’de ise %8 civarında olduğu tahmin edilmektedir.

Bir öneri: Çevrenizdeki arkadaşlarınızdan, başarılı olanların hikâyeleri kadar, başarısız olanların hikâyelerine de kulak veriniz. Onları başarısızlığa iten nedenler, sizin kurtuluşunuz olabilir! (Bkz. ÜDS Çalışma Planı / ÜDS Çalışma Planı Nasıl Hazırlanır? Çözüm 1)

Bir uyarı: YDS’nin kendine has bir kelime (1)* hazinesi vardır. Temel gramer konuları (2) ve okuma-anlama (paragraf vs.) becerisini (3) sınayan sorular ise farklı bir anlayışla hazırlanmıştır. Bu üç ayaktan birini ihmal eden bir adayın başarısı ise, ne yazık ki gecikmeye mahkûmdur.

*Sınavın hangi kelimeleri, neden önemsediğini anlamak için bkz. ÜDS Çalışma Planı / Kelime Nasıl Ezberlenir adlı dosya.

Sorun 6: İşten ve diğer sorumluluklarımdan arttırdığım sınırlı zamanları değerlendirip belli bir süre boyunca arzuyla, istekle ve sabır göstererek çalışıyorum. Sonra kendimi denemek için biraz YDS gramer sorusu ya da tam ölçekli bir YDS sınavı çözüyorum. Ancak kabul edilebilir eşiğin üzerinde yanlış cevap çıkartırsam ya da çabamın karşılığı olmadığına inandığım bir puan alırsam, hemen moralim bozuluyor ve uzun bir süre boyunca derse tekrar konsantre olamıyorum.

(17)

yoksa çalışma da yok.”? Bu, muhtemelen planladığınız bir şey değildir ve çıkış noktası bilinçaltınızdır. Yani belki farkında bile olmadan çalışmanızın sürekliliğini, başarınızın sürekliliği şartına bağlamış olabilirsiniz. İyi biliriz; zar zor bir araya getirilen çalışma saatlerinin boşa gitmekte olduğu düşüncesi insanı yer bitirir. Ancak bu duyguyla baş edebilmenin elbet bir yolu vardır. Örneğin, bu kötü duyguyu yenmek için şöyle bir savunma geliştirebilirsiniz: “Sınavı bir defada başaramayabilirim. Ancak yaptığım bütün çalışmalar yavaş yavaş bir birikim oluşturacak ve bende kalacak. O halde, kayıpta değil her halükarda kazançtayım. Soru bankalarını ve deneme sınavlarını çözerken mutlaka başarı aramamalı, önce birikim elde etmeye çalışmalıyım.”

Ne kadar tersini dilemiş olsa da, yüz binlerce aday geçmişten bugüne, ilk adıyla Doçentlik Merkezi Yabancı Dilbilgisi Baraj Sınavında, ikinci ve üçüncü adıyla KPDS ve ÜDS’de ve en nihayet yeni kostüm ve makyajıyla YDS’de planlarını birden çok kez ertelemek zorunda kalmış ve üzülmüşlerdir. Aslında akılcı bir planlama ve biraz sabırla, bu üzüntü ve gerginliklerin engellenebileceği açıktır. Çünkü YDS’nin kapsama alanı, bazı adayların bir sınav dönemine sığdıramayacakları kadar geniştir.

Bir yaman çelişki: Mantıken hesaplandığında en az iki gün sürecek bir iş var. İşin de iki taliplisi var. İlk talipli, işi bir günde bitireceğini söyleyip ancak ikinci günde tamamlayabiliyor ve üzülüyor. İkinci talipli ise, aynı işi üç günde bitireceğini söylüyor ama ikinci günde tamamlayıp seviniyor. Aynı işi aynı sürede bitirmiş iki kişi; biri üzülüyor, biri seviniyor! Karar sizindir.

Sorun 7: İki kelimeyi bir araya getirip konuşamayan adaylar ÖSYM’nin uyguladığı dil sınavlarında başarılı olabiliyor. Ben bu sınavların İngilizce bilgisini tam olarak ölçtüğüne inanmıyorum. Bu düşünce aklıma geldiği zaman da motivasyonumu kaybediyorum. Devlet okullarında bana ne kadar dil eğitimi verdiler ki, bu garip sınavı başarmamı bekliyorlar?

Çözüm 7: Kesinlikle haklısınız, ama lütfen söyler misiniz; ülkemizde yapılan hangi merkezi sınav, adayların bilgi ve becerilerini tam olarak ölçebiliyor? Acaba hangi merkezi sınavda sınanan, hangi bilgi devlet okullarında tam olarak öğretilebiliyor? Siz, üniversite sınavını başararak bu noktaya gelmediniz mi? O sınav çok mu adaletliydi? Bu düşüncelerinizle, konuyu tartıştığınız bütün ortamlarda aynı dertten muzdarip başka birçok adayın kalbini kazanabilirsiniz. Ama sınavı kazanamazsınız!

Bir öneri: YDS’nin ciddi bir sorun olduğu doğrudur, ama asla çözümsüz değildir. Sizden önce bu sınava girip başarmış olan yüz binlerce adayın varlığı bunun en açık kanıtıdır. Siz önce bu sorunu bölün ve parçalayın (analiz edin). İşi zamana yaymaktan korkmayın. Çünkü sistem ancak böyle oluşmaya ve oturmaya başlar. Lütfen biraz sabırlı olun. Sistem yerli yerine oturduğunda, artık parçaları çok daha kolay yönetebildiğinizi göreceksiniz. Bir vaka çalışması: Bir YDS paragrafını BÖL-PARÇALA-YÖNET sistemiyle çözmeye

(18)

çalıştığımızı düşünelim. Ve bu paragrafın ilk bölümünde, yeni bir teknolojinin artılarından somut örneklerle söz edildiğini varsayalım. İkinci bölümde ise, düşünülüyor, tahmin ediliyor vb. bazı soyut ifadeler kullanılarak aynı teknolojinin eksi yönleri tartışılmış olsun. O halde ilk parçayı ayırdık: yeni teknolojinin artıları ve eksileri. Sorulara geçtiğimizde;

• birinci bölüme ait olup da olumsuz konuşan seçeneklerin eleneceği anlaşıldı, • ikinci bölüme ait olup da olumlu konuşan seçeneklerin eleneceği anlaşıldı. Şimdi de parçaları biraz daha küçültelim.

• Birinci bölümde teknolojinin artılarından somut (kesin) örneklerle söz edilmişti. Paragrafın bu bölümüne atıfta bulunan, ancak olumlu ifadeler içermesine rağmen bunun kesin olmadığını belirten (it is thought that this technology is useful, it is assumed that the new technology will bring happiness vs.) seçenekler elenir. • İkinci bölümde teknolojinin eksilerinden soyut (kesin olmayan) örneklerle söz

edilmişti. Paragrafın bu bölümüne atıfta bulunan, ancak olumsuz ifadeler içerdiği halde bunu somut örneklere dayandıran (it is certain that this technology is useless, it is clearly understood that the new technology will bring unhappiness vs.) seçenekler elenir.

Ve bütün bu işlemler hızla yürütülürken paragraf içinde geçen bilimsel birçok terim vs. anlamını yitirir. Çünkü sorunun sınadığı o bilimsel terimlerin anlamı, tanımı değildir. İşte biz buna “YDS paragraf çözüm tekniği” diyoruz. Gelin söz dinleyin; önerilerimize kulak verin. Sonuçta siz başardığınız için sevinin, biz de başarınızı duyup mutlu olalım.

Sorun 8: İki sınav arasındaki süre aslında kısa değil. Tamam, ama benim de tek işim YDS çalışmak değil ki! Tezimi ne zaman yazacağım? Aileme ne zaman vakit ayıracağım? Acaba benden sadece YDS’ye hazırlanmam mı bekleniyor? Bütün bu sorumluluklarım arasında YDS’ye çok zaman ayıramıyorum. Öyle olunca da birçok konu eksik kalıyor ya da birbirine karışıyor. Bu da beni gerginleştiriyor.

Çözüm 8: Çözüm 6’da aşağıdakine benzer bir uyarıda bulunduğumuzu hatırlayınız: Bu zorlu sınavı bir defada başaramasanız da, yaptığınız bütün çalışmalar bir sonraki dönemin sermayesi olarak sizde kalacaktır. O halde, işin bu yönünü de düşünüp gerginliğinizi azaltmalı ve bir dönemin sınırlarına, sindirebileceğinizden fazla bilgi depolamaktan kaçınmalısınız.

Bir yorum: YDS hazırlığına başlarken düzeyiniz yeterli olsa bile, bütün YDS konularını bir sınav dönemine sıkıştırmaya çalışınca eğreti bir temel oluşur. Böyle olunca da birçok konu yarım, sakat kalır. Bu durum insanı disiplinsizliğe de iter. Ve kendinizi hiç İngilizce bilmeyen bir adaydan daha kötü bir noktada bulabilirsiniz. Artık her soru üzerinde yürütecek bir fikriniz vardır, ama iki kıytırık seçeneğe takılır kalır, işin içinden bir türlü çıkamazsınız. Aklınıza, aynı ders konularını tekrar etme düşüncesi gelir. Gelir ama ders tekrarının bıkkınlık verici bir iş olduğu konusunda da kesin görüş birliği vardır. Öte yandan sorun varsa, çözümü de vardır:

(19)

1. Yüreklice davranın; daha işin başındayken sınav hazırlığını en az iki döneme yaymak zorunda kalabileceğinizi, bunun normal bir durum olduğunu kabul edin. Bazen boyun eğmek insanı sakinleştirir.

2. İki sınav dönemi arasında ASLA 7 günden daha uzun ara vermeyin.

3. Zihninizdeki tartışmaları bitirin. Disiplin, fazlaca tartışanlardan uzak durur. Önce sınavı geçin. Tartışmalarınızı daha sonra sosyal iletişim ağlarında sürdürürsünüz.

Sorun 9: Ben YDS sınavlarının belli soru türlerini bir araya getirip öyle çalışıyorum. Örneğin, bütün gramer ya da yarım cümle tamamlama sorularını (sınavda genellikle 27.-36. sorular arasında yer alan bölüm) ayrı çalışıyorum.

Çözüm 9: Eğer bütün bir sınavın sadece bir ya da iki bölümünde yetersiz iseniz, yönteminiz faydalı olabilir. Ama genel olarak sınavın her bölümünden (soru türünden) belli oranlarda eksikleriniz varsa, sınavları bir bütün olarak çözmeye (parçalamamaya!) özen gösteriniz. Parça parça çalışmak soru türleri için ayrılabilecek en çok süreleri aşmanıza yol açabilir. Yani süre konusunda disiplinin oturmasını geciktirebilir ya da engelleyebilir. Bir diğer sorun ise örneğin, toplu halde paragraf (metin inceleme) soruları çözdüğünde başarılı olan bir adayın, bu başarısını gerçek bir deneme sınavına taşımakta zorlanabilmesidir. Çünkü gerçek bir deneme sınavında süre sıkıntısı yaşanır ve paragraf bölümüne ulaşan her aday, az ya da çok yorulmaya başlar. Bu da performansı düşürür ve paragraflar bağımsız çalışılırken yakalanan başarı, gerçek sınavda hayal olur.

Sorun 10: Bazı taktikler öğrendim. Mesela bir soruda boşluktan önce virgül varsa, seçeneklerde that ilgi zamirine şans vermiyorum. Ama bir gramer sorusunun Türkçesini tam olarak anlamazsam, verdiğim cevaptan da emin olamıyorum. Bu, bana vakit kaybettiriyor ve soru sayısı ilerledikçe yorulduğumu hissediyorum.

Çözüm 10: Eğer gramer sorularını cevaplarken önce soruyu Türkçeye çevirip daha sonra zihninizde oluşan anlamı en iyi tamamlayacak seçeneği arıyorsanız, yanlış yoldasınız demektir. Evet, çeviri yöntemine başvurarak bazı soruların doğru cevabını bulabilirsiniz. Bulunca da heyecana kapılır ve yöntemin tüm sorularda işe yarayacağını zannedersiniz. Ancak sınav ilerledikçe kazın ayağının öyle olmadığını, bir şeylerin ters gittiğini anlarsınız. Çünkü;

• çeviri zahmetli bir iştir ve YDS’nin zengin kelime hazinesi (yaklaşık 8000 kelime) sizi durdurur. Ortalama bir YDS adayına kıyasla kelime hazineniz çok daha güçlü olsa bile, bu defa da karmaşık cümle yapıları size kök söktürür. Kelimelerin bildiğiniz anlamlarını çetrefil cümlelere bir türlü oturtamazsınız. Yorulduğunuzu hissedersiniz.

• sınanan bağlaçların, ilgi zamirlerinin vs. özelliklerini bilmiyorsanız, bunların sadece anlamlarına bakarak bulduğunuz cevaplar yanlış çıkar; üzülürsünüz. Örneğin, ‘---- he was ill, he went on studying.’ sorusunda despite (rağmen)

(20)

yanlış cevaptır. ‘---- his illness, he went on studying.’ sorusunda ise although (rağmen) yanlış cevaptır.

• bir İngilizce cümleyi çevirdiğinizde gözünüzün önünde canlanan Türkçe karşılık size doğru görünebilir. O zaman İngilizce cümle yapısının da doğru olduğunu düşünürsünüz. Ancak çeviri bir yakıştırma işidir. Hatalı gramer yapısına sahip bir İngilizce cümleyi -bu hatayı fark etmeden- pekâlâ düzgün bir şekilde Türkçeye çevirebilirsiniz. Hele hele uzmanı olduğunuz bir bilim dalına ait bilgi içeren bir cümleyi “şakır şakır” çevirirsiniz. Ve İngilizce cümlenin gramer hatasını Türkçe cümlede kapatmış, örtmüş olursunuz.

Kıssadan hisse: Gramer sorusu gramer bilgisiyle çözülür. Eğer bir gramer sorusunun cevabı saniyeler içinde gelmiyor, dakikalar sürüyorsa, gittiğiniz yol, yol değildir.

Sorun 11: YDS paragraf sorularında metni anlamadan bazı notlar vs. alarak cevabı bulabileceğim söyleniyor. Bu, benim aklıma yatmıyor. Hadi, gramer sorularını anladık. Orada gramer bilgisi sınanıyor. Ama herhangi bir paragrafın kabaca neden bahsettiğini kavramadan soruları nasıl cevaplayacağım?

Çözüm 11: Paragraf sorularında, onlarca yabancı kelime içeren bir metni bütünüyle anlamaya çalıştığınızda önce ayrıntıları kaçırır, sonra da treni kaçırırsınız. Bu durum sık yaşanmaya başlar ve her defasında 6 ay vakit kaybetmenize neden olursa, o zaman da keçileri kaçırırsınız. Ama merak etmeyin,; biz, bu sıkıntı yaşanmasın, bu zorluk aşılsın diye varız. Siz de bu nedenle buradasınız ve yazdıklarımızı okuyorsunuz. O halde hemen çözümlere geçelim.

YDS paragraf soruları bilimsel hiçbir bilgi sınamaz. Bu paragraflarda yer alan bilimsel terminoloji “dekorasyon” malzemesi olarak kullanılır ve cevapların gizlenmesini sağlar. Bazı metinler öylesine çok bilimsel teknik bilgi içerir ki, adeta bir terminoloji denizinde boğulmamak için çırpınır durursunuz. Tabii bu esnada etrafınızdaki can simitlerini, mümkün değil fark edemezsiniz. İşte tam bu noktada lütfen Çözüm 7’yi ve YDS paragrafları ile ilgili olarak hazırladığımız küçük vaka çalışmasını hatırlayınız. Bu vaka çalışmasında, paragraf sorularını çözerken önceliğimizin metni kelimesi kelimesine anlamak olmadığını öğrenmiştik. Öncelik, bizden ne istenip ne istenmediğini doğru tespit etmekti. Gerçekten de YDS paragraf sorularında önce adayın kavrama becerisi, sonra biraz da kelime bilgisi sınanır. Ve soru hiç beklenmedik bir yerden (ayrıntıdan) gelir. Soruyu hazırlayan ekip, bir metni bütünüyle anlamak için uğraşmış bir adayın o ayrıntıyı büyük ihtimalle gözden kaçıracağını adı gibi bilir; soruyu da ona göre hazırlar!

Gelin, bu çok deneyimli ekiple inatlaşmayın. Gençliğinize yazık etmeyin! Siz asıl bu ekibin soruları nasıl hazırladığını kavramaya çalışın. Çalışın ki, çözüm için işe yarar bir yöntem geliştirebilin! YDS, adayların çeviri becerisini sınayan bir sınav değildir! YDS’de sadece 6 adet çeviri sorusu vardır (sınavda genellikle 37.-42. sorular arasında yer alan bölüm); onlar da çeviri becerisiyle değil, ayrı bir teknikle çözülür (bkz. SAĞLIK BİLİMLERİ 8 / ÇÖZÜMLER DOSYASI / İlgili bölüm).

(21)

Bir öneri: Paragraf sorularında ne gibi tuzaklarla karşılaşabileceğinizi ve bu tuzakları nasıl fark edebileceğinizi öğrenmek istiyorsanız, SAĞLIK BİLİMLERİ 8 / ÇÖZÜMLER DOSYASI / 10. Metin İnceleme Bölümü giriş açıklamalarını okuyunuz.

3.dosya

YDS'de Çıkan Kelimelerin Çeşitliliği Nedeniyle Yaşanan Sorunlar ve Çözüm Önerileri

Sorun 1: YDS sınavlarında çok sayıda yabancı kelime, terim vs. çıkıyor. Bu kelimelerle nasıl baş edeceğimi bilemiyorum. Bazen bir YDS paragrafında yabancı kelimeleri anlayacağım diye uğraşırken metnin konusunu unutuyorum.

Çözüm 1: YDS sınavları, ağırlıklı olarak sosyal, az sayıda fen ve sağlık bilimlerine ait terminoloji içerir. Bu terimlerin çok büyük bir çoğunluğu sorunun çözümünde anahtar rol üstlenmeyen gereksiz kelime kalabalığı ya da başka bir deyişle dolgu malzemesidir ve sorunun iskelet yapısını oluşturmaz. Ancak akıl karışıklığına yol açar ve cevabın gizlenmesini sağlar. Çoktan seçmeli sınav tekniği işte bu noktada devreye girer ve gereksiz YDS kelimelerinin ayıklanmasında adaya yardımcı olur. Bu tekniğin nasıl çalıştığını kısaca açıklamaya çalışalım. ÜDS/KPDS ve YDS’de sınavdan sınava birçok kelime değişir, ancak çekirdek bir YDS kelime hazinesi sabit kalır. Bu hazine, sınavları hazırlayan ekibin bilinmesini istediği, adaylardan öncelikle talep ettiği kelimelerden oluşur. Soruların birçoğunun çözümünde, çekirdek kelime hazinesi anahtar görevi görür ve kilitleri kolaylıkla açar.

Sorun 2: YDS’nin çekirdek kelime hazinesini kim kaybetmiş, biz bulacağız? Bulduğumuz zaman bu kelimeleri ezberleyerek barajı aşabilecek miyiz?

Çözüm 2: Sitemizin ÜDS Sınavları bölümünde, herhangi bir sınavın sonunda verilen yabancı kelimeler dosyasını (glossary) incelediğinizde (örneğin Sosyal 14), çekirdek hazineyi oluşturan kelimelerin kırmızı renkte tanımlandığını göreceksiniz. Herhangi bir fen ya da sağlık sınavının yabancı kelimeler dosyasını incelediğinizde ise, verilen kırmızı kelimelerin sosyal sınavındakilerle benzerlik gösterdiğini, hatta birçoğunun aynı olduğunu fark edeceksiniz. İşte YDS’deki çekirdek kelime hazinesini oluşturan bu kelimelerdir. Kırmızı kelimeleri öğrenmek ve kullanabilmek için, sitemizin ÜDS Çalışma Planı / Kelime Nasıl Ezberlenir? adlı dosyasını dikkatle incelemenizi öneririz. Faydasını göreceksiniz.

(22)

Bir örnek: Bir ÜDS sınavında sorulan 37 kelimelik, anlaşılması mümkün olmayan bir bağlaç sorusu, ana cümlede not flawless (kusursuz değil), diğer yakada ise has pitfalls(zorlukları, tehlikeleri vardır) ifadelerine yer veriyordu. Bu iki kırmızı kelime zıtlık anlatan üç bağlacın anında elenmesini sağlıyordu. Kalan iki bağlaçtan as if, kendisinden önce bulunması gereken look, seem, act gibi fiiller olmadığı için eleniyor (It looks as if it is going to rain vs.) ve benzerlik anlatan likewise bağlacı doğru cevap çıkıyordu.

Sorun 3: Ben tıp doktoruyum. YDS’de karşıma örneğin, Rembrandt resim sanatıyla ilgili bir paragraf çıkarsa, bana ter basıyor. Ben ne anlarım Rembrandt’ın sanatından? Lanet yağsın Rembrandt’a! Böyle bir paragrafla karşılaşırsam, ben ne yapacağım, resim sanatıyla ilgili terimlerle nasıl başa çıkacağım?

Çözüm 3: Haklısınız. 22 yıldır ÖSYM’nin İngilizce sınavlarıyla yatıp her sabah yine o sınavlarla uyanan bir ekip olarak sizi çok iyi anlıyoruz. Ancak merak etmeyin. YDS dâhil hiçbir genel İngilizce sınavı, bir adayın resim sanatı hakkındaki bilgisini sınamaz, sınayamaz. Sadece “gözünü korkutur”. Dilerseniz, bu korkunun nasıl yenilebileceğini açıklamaya çalışalım.

İngilizce dilbilgisini ölçmeye çalışan her sınavda, farklı terminolojiler (fen, sağlık, sosyal) kullanılabilir. Ancak, diğer birçok yerleşik dil sınavında olduğu gibi, YDS sınavında da, sorunun hazırlanış tarzı ve ölçülmek istenen dil becerisi aynıdır. Önemli olan bu terminoloji içerisinden asıl sınanmak istenen temel kelimeleri bulmaktır. Çünkü çok sayıda soru bu kelimelerden hareketle çözülür. Ya da çok sayıda paragraf bu kelimelerin bilinmesi sayesinde kavranır ve gizli kalmış ayrıntıları fark edilir. (Mutlaka bkz. 2. Dosya Çözüm 7’deki vaka çalışması.)

Sorun 4: Ben sağlık çalışanıyım. Sağlık bilimleri terminolojisi içeren sorularla karşılaşırsam, kendimi daha güvende hissediyorum ve bu sorulardan genellikle doğru cevap da çıkartabiliyorum. ÜDS’yi neden değiştirdiler? ÖSYM bizden ne istiyor?

Çözüm 4: Aslında bazı soruları belli bir bilim dalına ait bilgiyle çözmek mümkündür. Örnek vermek gerekirse, YDS’ye giren her hekimin tıp bilgisini kullanarak cevaplayabileceği belli sayıda soru vardır. Ancak bu ‘belli sayıda soru’, tek başına hiçbir hekimi YDS’de hedeflediği puana ulaştıramaz. Ayrıca soruyu ya da paragrafı çok iyi anladığı (çevirdiği) için cevap bulabilen bir aday, bu başarısının kalıcı olacağını zanneder. Ancak bu yöntemi bütün bir sınavda uygulamaya kalkınca, her soruda işe yaramadığını anlamaya başlar. Çünkü çeviri zahmetli bir süreçtir ve sorudaki ayrıntıları kaçırmanıza neden olur (bkz. 2. Dosya Çözüm 10). Eğer temel kelime hazinenizi YDS’nin talepleri doğrultusunda genişletirseniz, soruların/paragrafların içindeki gereksiz dekorasyon malzemelerinden önce, iskelet yapı gözünüze çarpar (bkz. Çözüm 2). Yabancı dil

(23)

sınavları da işte o iskelet yapıyı oluşturan kelimeler, gramer öğeleri ve "inatla!" başarılır. Bir bilgi notu: ÜDS’nin tekrar geri gelmesini istiyorsunuz. Ancak o sınavdaki 65 ve üstü ortalama başarı oranının %15 olduğunu ya bilmiyor ya da unutuyorsunuz. Madem sadece sağlık terminolojisi ile ÜDS’yi geçmek mümkündü, o zaman her 100 sağlık bilimleri adayından 85’i neden 65 puan barajının altında kalıyordu? Ne ÜDS ne YDS; bu sınavların hiçbiri Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) değildir ve hekimlerin tıp bilgisini ölçmez. Bu nedenle bir harfin değişmesiyle ÜDS’nin YDS olması sizi asla durdurmasın. Sınav yine aynı sınavdır ve sınadığı alan ve beceriler de değişmiş değildir. Siz siz olun, bu dilin işleyiş mekanizmasını anlamaya çalışın. O zaman soru fenden gelmiş, sosyalden gelmiş hiç fark etmeyecektir.

Bir örnek: Geçmiş yıllarda iktisatla ilgili ağır terimler içeren bir KPDS gramer sorusunda, doldurulması istenen boşluktan sonra nesne (isim) kullanılmamıştı. Bu nedenle aktif fiil çekimi içeren 3 seçenek anında eleniyor ve soru bir anda iki pasif seçeneğe indirgeniyordu. (Pasif bir cümlede nesne (isim), özne olarak başa geçer. Bu nedenle pasif cümlelerde fiilden sonra nesne gelmez.) Daha sonra cümlede geçen presently (günümüzde) zaman zarfı sayesinde doğru cevap neredeyse saniyeler içinde bulunabiliyordu.

4. dosya

YDS Deneme Sınavlarıyla İlgili Sorunlar ve Çözüm Önerileri

Sorun 1: Deneme sınavları yaparken 2.5 saat masa başına çakılı kalmak beni çok sıkıyor. Özellikle o uzun YDS paragraflarını satır satır okumak zorunda olduğum düşüncesi aklıma geldikçe, bana afakanlar basıyor. Bazen sınavı tamamlayamadığım, sıkılıp bıraktığım oluyor.

Çözüm 1: YDS gramer, kelime ve paragraf çalışmalarınızı belli bir noktaya getirdiğinizde, artık bu parçaları birleştirip tam ölçekli deneme sınavlarına geçmenin vakti gelmiştir. Aksi takdirde bütünü oluşturamaz, işi yarım bırakmış olursunuz. Unutmayınız, ÖSYM’nin uygulayacağı sınavdan önce, yaptığınız deneme sınavlarında başarılı olmalısınız. Evet, deneme sınavı çözmek size, bazen çok sıkıcı gelebilir. Ancak sıkıntının nereden kaynaklandığını biraz irdelerseniz, altından, cevabını veremediğiniz soruların çıktığını görürsünüz. Bunlar, genellikle ortalama bir YDS adayının düzeyini

Referensi

Dokumen terkait

Çok dikkatli ol!" dedi. Gilgames, büyük bir dikkatle söylenenleri yapiyordu. Bir sirigi kullaniyor, o islaninca digerini aliyordu. Tekne ilerledikçe, gökyüzü görünmez

 Bu durumda doğrudan kuplajlı bir transistörün çalışabilmesi için collector geriliminin bir önceki transistörün base geriliminden büyük olması gerekir. 

Çünkü yatırımcı o zaman, eğer yeni bir bo­ ğa piyasası başlarsa bu büyük yükselişi, kaçınılmaz bir düşüşün habercisi veya kağıt üzerindeki kârların

Kuran konusunda gündeme gelebilecek bir kar­ şı çıkış (itiraz) kesinlikle sutur, bunu yapan çağının en büyük bilgini, en büyük ermişi (evliyası) tinsel bakım­ dan

[11] Söz konusu bilgi, Platon için çok büyük bir önemi olan tümdengelimsel bir bilgi olmakla birlikte, Platon matematiği iki bakımdan eleştirir.. Buna göre,

Bu kadar uzun bir dönemi ana çizgileriyle bile olsa burada anlatmayı başarabilmek için pek çok.. konuyu atlamamız gerekir. Çin Ortaçağında Kon­ füçyüs ya da Lao Tse

Büyük İlhanlı hükümdarı ve dini bütün bir Müslüman olan Takudar Ahmet Han'dan sonra iktidara Argun, Keyhatu ve Baydu gibi arka arkaya İslâm düşmanı bir çok

Kendisi gibi bir ederha ordusu subayının çalınmış zırhını giymiş olan koca adam ile Tika, büyük bir ihtimalle yalnız kalabilecekleri son birkaç dakika bulabilmek umuduyla çabucak