• Tidak ada hasil yang ditemukan

Staj Defteri Normal Sayfasi

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Membagikan "Staj Defteri Normal Sayfasi"

Copied!
27
0
0

Teks penuh

(1)

BÖLÜM SAYFA 1

YAPILAN İŞ Santralin Tanınması TARİH 20 / 07 / 2009

20 Temmuz 2009’da Kütahya Seyitömer Termik Santrali’nde staja başladım. İlk iki günümü Eğitim ve İş Güvenliği Bölümü’nde geçirdim. Burada santralin tarihçesi, bölümleri, çalışması hakkında bilgiler aldım. Konferans salonunda E.Ü.A.Ş. tarafından hazırlanan iki video izledik ve buradan termik santralin çalışmasını öğrendik.

Seyrettiğimiz videolarda elektrik enerjisi ile diğer enerjilerin karşılaştırılması yapılmıştı. Elektrik enerjisi diğer enerji çeşitlerinden elde edilebilir ve diğer enerji çeşitlerine kolayca dönüşebilir.

Elektrik enerjisinin üstünlükleri:

 Diğer enerji çeşitlerine çevrilmesi kolaydır,  Bu çevrim sırasında verim yüksektir,

 Uzak mesafelere kolay ve süratle taşınabilmektedir,  İletim kayıpları azdır,

 Küçük parçalara ayrılabilir,  Kumandası kolaydır,  Temiz bir enerjidir.

Elektrik enerjisinin en önemli mahsuru depo edilip saklanamamasıdır. SEYİTÖMER TERMİK SANTRALİ

Seyitömer Termik Santrali yurdumuzun elektrik enerjisinin karşılanmasında katkıda bulunmak ve Seyitömer Havzasında bulunan ticari değeri bulunmayan düşük kaliteli linyit rezervlerinin değerlendirilmesi amacıyla kurulmuştur. Kütahya'nın 28 km kuzeybatısında Türkiye Kömür İşletmeleri tesisleri ile entegre olarak kuruludur.

Santralin her biri 150 MW ve toplam 600 MW gücünde 4 ünitesi vardır. 1.Ünitesi 1973, 2.Ünitesi 1974, 3.Ünitesi 1977 ve 4.Ünitesi 1989 yılında üretime geçmiştir. Santralin ünitelerinin her birinin yıllık üretim kapasitesi 975 milyon kWh olup, dört ünitenin toplam yıllık üretim kapasitesi 3.9 milyar kWh' dir. Üretilen bu enerji 1,2 ve 4. ünitelerde 380 kV çıkışlı olarak, 3. ünitede ise 154 kV çıkışlı olarak Enterkonnekte sisteme verilmektedir.

Üretim için gerekli olan kömür TKİ Seyitömer Linyitleri İşletmesinden, su ise 13 km mesafede bulunan Enne barajından temin edilmektedir. 1 kWh lik elektrik üretimi için yaklaşık 1,5 kg kömür ve 2,5 kg su tüketilmektedir.

Kömür ocaklarından iş makineleri tarafından çıkartılan kömür, buradan taşıma araçları ile santralin kömür alma tesislerine getirilir. Ocaktan 0-1000 mm büyüklükte gelen kömür, burada döner kırıcıdan geçer ve 0-300 mm iriliğine düşürülerek hareketli bantlar ile çekiçli kırıcıya taşınır. Burada da 0-30 mm ye düşürtülerek, stoker isminde stoklama ve stoktan geri alma fonksiyonu olan makinelerle stok sahasına stoklanır. Stok sahasından hareketli bantlarla ünitede 6 adet olan kömür değirmeni bunkerlerine taşınırlar. Bunkerlerden değişken hızlı çıkarıcılarla alınan kömür, bantlarla taşınarak sıcak gaz kanalına dökülürler.

(2)

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 2

(3)

Burada kömürün doğal yapısından dolayı bulunan nemin minimum seviyeye indirilmesi sağlanır. Bir miktar nemi alınan kömür fanlı tip değirmenlere gelerek öğütülür ve kömür kanalları ile kazana püskürtülerek burada yakıtın kimyasal enerjisinin ısı enerjisi şeklinde açığa çıkması için kimyasal bir olay olan yakıtın yanma prosesi gerçekleşir. Bu prosesin termik santrallerinde oluşturulduğu yere kazan denir. Santralde buhar kazanları domlu, tabii sirkülasyonlu, kule tipi pulverize kömür yakıcı kazanlardır. Kazanın ilk ateşlemesinde kazanda 6 adet bulunan yakıcı denilen fuel-oil, propan ve motorin yakan yakıcılarla kazan ateşlenir ve kazan yanma oda sıcaklığı 400 ºC derece sıcaklığa geldiğinde toz haline getirilmiş pulverize kömür kazan içerisine değirmenler vasıtası ile püskürtülür. Püskürtülen bu kömür yakılmaya başlar ve devam edilir. Normal şartlarda kazan yanma oda sıcaklığı 800 - 960 ºC değerlerine getirilerek, ortalama 900ºC de sabit tutularak ısı enerjisi elde edilmeye devam edilir. Enerji yüklü bu kızgın buhar, buhar türbini rotoruna verilerek rotoru harekete geçirir ve dakikada 3000 d/d devir döndürmeye başlar böylece buhardaki ısı enerjisi hareket enerjisine dönüştürülmüş olur. Bu hareket enerjisi de bir şaftla türbin rotoruna akuple halde bulunan generatör rotorunu aynı hızla çevirerek generatör den elektrik enerjisine dönüşür.

Eğitim ve İş Güvenliği Teknik Personel Şefi’nden santralde güvenlikle ilgili uymamız gereken kuralları dinledik. Yetkiliden baret ve İş Güvenliği Yönetmeliği kitapçığını aldık. Santralde dolaşırken kesinlikle baret kullanmamız ve uyarı levhalarına dikkat etmemiz konusunda uyarılarda uyarıldık.

Gerilim altındaki iletkenlere yaklaşma mesafeleri:  65-3500 V arası 30 cm  3500-10.000 V arası 60 cm  10.000-50.000 V arası 90 cm  50.000-100.000 V arası 150 cm  100.000-250.000 V arası 300 cm  250.000-450.000 V arası 450 cm

Elektrik çarpması durumunda yapılması gerekenler:

 Elektrik düğmesini kapatın,mümkünse akımı sigortadan kesin.

 Elektriği kesemiyorsanız kazazedeyi iletken olmayan bir nesneyle temastan kurtarın.  Bilinci kapalıysa nefes alma yolunu açın.

 Yanıkları varsa bir süre suya tutun.  En kısa sürede yetkililere haber verin.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 3

(4)

4. ÜNİTE

Bugün santralin 4. Ünitesini gezdik. Bu ünitenin yapımı 44 ay sürmüş ve 1989 yılında tamamlanmıştır. Bu ünite Almanya-Fransa ortak yapımıdır. Türbini BBC firması tarafından yapılmıştır. Yüksek basınç, orta basınç ve alçak basınç türbinleri vardır. Bu grupta her türbin bir rotor üzerindedir ve her rotor bir yatakla desteklenmiştir. Diğer 3 grupta bir çok ekipman manuel, bu grupta ise otomatiktir. Türbin saat yönünde döner ve devir sayısı 3000 dev/dak dir. Kazandan gelen kızgın buhar sağdan ve soldan olmak üzere iki kol halinde türbine gelir. Burada buharın basıncı ve entalpisi düşer ve hızı artar. Bu buhar önce sabit sonra hareketli kanatlara girer. Sonra yüksek basınç kademesine girer. Sonra kazana girer, tekrar kızdırılarak iki kol halinde orta basınç kademesine girer. Orta basınç türbininde iş gören buhar üstten 2 kol halinde alçak basınç türbinine girer. Alçak basınç türbinine giren buhar, kanat yolu merkezine girer ve her iki uçtaki egzoz açıklığına akarak buradan kondenseye gider. Kondensenin amacı türbinden çıkan buharı suya dönüştürmektir. 22 0C sıcaklığındaki

soğutma suyu kondensenin borularına girer bu esnada alçak basınç türbininden 35 0C

sıcaklığında çıkan buhar da bu boruların üzerine dökülür, borulara temas eden buharla boru içerisindeki soğutma suyu arasında ısı transferi gerçekleşir, sıcak buhar soğuyup su haline gelir. Bu sular tekrar buhar haline getirilmek üzere kazana gönderilir. Türbin kendi rotoruna bir şaftla bağlı olan generatör rotorunu da aynı hızla döndürür. Bu ünitenin generatörü B.BOWERI firması tarafından yapılmıştır. Elektrik üretiminin gerçekleştirilebilmesi için bir elektromıknatıs olarak görev yapması gereken rotor sargıları üzerinde DC uyarma gerilimi oluşturulur. Santralde generatörlerin uyarılması ikaz trafosu yardımıyla tristörler ile gerçekleştirilmektedir. Sabit bir alan akımının elde edilmesi için AC güç beslemesini DC gücüne değiştirmek üzere 4. grupta beş doğrultucu panosu paralel bağlanmıştır. Her doğrultucu panosu 6 tristörlü 3 faz köprülüdür. Her tristör arıza gösterge anahtarı olan kendi sigortasınca korunur.

ELEKTRİK BAKIM BÖLÜMÜ

Bugün santralin Elektrik Bakım bölümüne geçtim. Bu bölüm santraldeki elektrik arızalarına anında müdahale etmekle görevli. Bölümde başteknisyen, ustabaşı ve teknisyenler var. Arızalara gerektiğinde yerinde müdahale ediliyor, gerektiğinde ise arızalı cihaz atölyeye getirilerek tamir ve bakımı yapılıp, kontrol edilerek geri götürülüyor.

Elektrik Bakım atölyesinde bulunan ve en çok kullanılan malzemeleri, aletleri ve cihazları tanımaya çalıştım; teknisyenlere sorarak ve atölye kitaplığında bulunan kitaplardan yararlanarak bilgi aldım. Arızalı malzemeleri parçalayarak iç yapısını gördüm.

Atölyede bulunan çalışma masalarını bir teknisyen bana anlattı ve çalışırken nelere dikkat edeceğimi anlattı. Masada faz uçlarına enerji vermeyi ve enerjiyi kesmeyi sağlayan start-stop butonları, enerji olup olmadığını gösteren besleme uyarı lambaları, 0-220 V DC ve 0-220 V AC ayarlanabilir faz uçları, voltmetre ve ampermetre, R-S-T faz girişleri ve Mp nötr ucu bulunuyor. Atölyeye getirilen arızalı cihazlar bu masalar üzerinde tamir ediliyor.

Teknisyenlerin çantalarında bulunan en önemli aletlerden biri ölçü aleti. Ölçü aletinin kullanımını öğrendim. Kontaktörlerin ve rölelerin açık ve kapalı uçlarını ölçü aletiyle bulmayı, bobinlerinin sağlamlığını kontrol etmeyi öğrendim.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 4

(5)

YAPILAN İŞ Kumanda Elemanlarının tanınması TARİH 23-24 / 07 / 2009 KUMANDA DEVRE ELEMANLARI VE KORUMA RÖLELERİ

Kumanda Elemanları Yapısı ve Çeşitleri 1. Paket Şalterler

Bir eksen etrafında dönebilen bir mil üzerine art arda dizilmiş ve paketlenmiş birçok kontak yuvalarından oluşan çok konumlu şalterlere paket şalterler denir. Paket şalterlerin her bir diliminde, iki, üç ya da dört kontak bulunur. İstenilen kontak sayısını elde etmek için, uygun sayıda art arda monte edilir. Kontakların açılıp kapanması, dilimler üzerindeki çıkıntılar sayesinde olur. Paket şalterlerin ambalajının içerisinde, bağlantı şemaları ve çalışma diyagramları vardır. Bu diyagramlar sayesinde kontaklarının konumları hakkında bilgi sahibi oluruz.

Çeşitleri:Bir fazlı yardımcı sargılı motor şalteri, kutup değiştirici 0 pozisyonlu paket şalter, çift devir paket şalteri, ampermetre komütatörü, voltmetre komütatörü.

2. Kumanda Butonları

Bir devrenin çalıştırılmasını başlatmak veya durdurmak amacıyla kullanılan elemanlardır.

Tek Yollu Butonlar

Butona basıldığında kontakları konum değiştirir, üzerinden basınç kaldırıldığında yay aracılığı ile eski konumuna dönerler. Tek yollu butonlar, çalıştırma ( start ) ve durdurma (stop) butonları olmak üzere ikiye ayrılır.

Çalıştırma (Start) Butonu: Kontağı normalde açıktır. Butona basınca kapanır ve üzerindeki basınç kaldırılınca kontağı eski konumuna geri gelir. Bunlara ani temaslı buton da denir.

Durdurma (Stop) Butonu: Kontağı normalde kapalıdır. Butona basılınca açılır ve üzerindeki basınç kaldırılınca kontağı eski konumuna gelir.

Çift Yollu Butonlar

Normalde açık ve kapalı iki kontağı bulunur. Kapalı kontak, stop butonu olarak; açık kontak ise start butonu olarak kullanılır. Butona basıldığında normalde kapalı kontağı açılır, normalde açık kontağı kapanır. Üzerindeki basınç kaldırıldığında kontaklar eski konumunu alır.

Kalıcı Tip Butonlar

Butona basıldığında bırakıldıkları konumda kalırlar. Bir yollu tipte kontak açıksa kapanır, kapalı ise açılır. İki yollu tiplerinde butona basıldığı zaman kontaklardan biri açılır, diğeri kapanır. Kontakların eski haline dönmesi için aynı butona tekrar basılır veya yanındakine tekrar basılır.

3. Sinyal Lambaları

Bir kumanda elemanın veya devresinin çalışıp çalışmadığını ışıkla gösteren elemana sinyal lambası denir. Bunlar vidalı ve geçmeli tip olarak yapılırlar. 6V ile 380V arası standart gerilimlere uygun neon lambalar vardır. Akkor flemanlı lambalarda, 36 voltluk düşük gerilimli kumanda devrelerinde, ana pano veya kumanda merkezlerinde, işletmelerde makine takibi için sinyal lambaları kullanılır. Genellikle yeşil sinyal lambası devrenin çalıştığını, sarı lamba durduğunu ve kırmızı lamba devrede bir arıza olduğunu veya koruma elemanlarının devreyi açtığını gösterir. STAJ YETKİLİSİ Unvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 5

(6)

YAPILAN İŞ Kumanda Elemanlarının tanınması TARİH 23-24 / 07 / 2009 4. Sınır Anahtarları

Hareketli aygıtlarda bir hareketi durdurup başka bir hareketi başlatan ve aygıtın hareket eden parçası tarafından kumanda edilen elemanlara sınır anahtarı denir. Sınır anahtarının normalde biri kapalı, diğeri açık iki kontağı mevcuttur.

5. Zaman Röleleri

Otomatik kumanda devrelerinde alıcıların belli süre çalışmalarını veya durmalarını sağlayan elemana zaman rölesi denir. Zaman rölesinin yapısında gecikme ile konum değiştiren kontaklar, ani konum değiştiren kontak grupları ve bobin bulunur.

Çekmede Gecikmeli Tip (Düz) Zaman Rölesi: Besleme uçlarına enerji uygulandığında ayarlanan süre sonunda normalde kapalı kontağı açılan, açık kontağı kapanan zaman röleleridir. Enerjisi kesildiğinde ani ve gecikmeli açılıp-kapanan kontakları ani olarak normal konumlarına döner.

Düşmede Gecikmeli Tip (Ters) Zaman Rölesi: Besleme uçlarına gerilim uygulandığında ani olarak kontakları konum değiştirir. Enerjisi kesildiğinde ani açılıp kapanan kontakları hemen, gecikmeli açılıp kapanan kontakları ayarlanan süre sonunda konum değiştirir.

Bırakmada Gecikmeli Tip (Impuls) Zaman Rölesi: Besleme uçlarına gerilim uygulandığında ani ve gecikmeli kontakları konum değiştiren, ayarlanan süre sonunda kontakları normal konumuna dönen rölelerdir.

Çekmede ve Bırakmada Gecikmeli Tip Zaman Rölesi:Besleme uçlarına gerilim uygulandığında ayarlanan süre sonunda kontakları konum değiştiren ve enerjisi kesildikten belli bir süre sonra kontakları konum değiştiren zaman rölesidir.

Flaşör Zaman Rölesi: Besleme uçlarına enerji uygulandığında kontakları konum değiştiren, ayarlanan süre sonunda normal konumlarına dönen, röle enerjili kaldığı sürece kontakları tekrar tekrar ayarlanan süre kadar konum değiştiren rölelerdir.

Yıldız-Üçgen Zaman Rölesi: Büyük güçlü motorlarda kalkış akımını düşürmek için yıldız/üçgen yol verme yöntemi kullanılır. Kalkış akımını düşürmek için motor, önce yıldız bağlanır. 2-4 saniye geçtikten sonra yıldız kontaktörünü devreden çıkartıp üçgen bağlantıyı sağlayan kontaktörü devreye girmesini sağlamak için kullanılan rölelerdir.

Çift Zaman Ayarlı Zaman Rölesi: İki ayrı zamanlama yapılabilen rölelerdir. Zaman rölesi enerjilendiğinde kontakları konum değiştirir. Ayarlanan birinci sürenin sonuna kadar kontakların konumu aynı kalır. Süre dolunca kontakları normal konumuna döner. Daha sonra ikinci ayarlanan süre başlar. İkinci süre dolduğunda kontaklar tekrar konum değiştirir.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 6

(7)

YAPILAN İŞ Kumanda Elemanlarının tanınması TARİH 23-24 / 07 / 2009 6. Kontaktörler

Elektrik devrelerini açıp kapamaya yarayan ve tahrik sistemiyle uzaktan kumanda edilebilen büyük güçlü elektromanyetik anahtarlara kontaktör denir. Elektromıknatıs, palet ve kontaklar olmak üzere üç kısımdan oluşur.

Elektromıknatıs: Bir demir nüve ve üzerine sarılmış bobinden meydana gelir. Bobine gerilim uygulandığında geçen akım, manyetik alan oluşturarak mıknatısiyet meydana getirir. Alternatif akımla çalışan kontaktörün nüvesi silisli sacların paketlenmesiyle yapılır. Nüvenin ön yüzüne açılan oluklara bakır halkalar oluşur. Bakır halkalar; alternatif akımın yön ve değer değişimlerinden etkilenerek titreşim, yani gürültü yapmasını önlemek içindir. Doğru akımla çalışan kontaktörün nüvesi, yumuşak demirden tek parça olarak yapılır. Bobin akımı kesildiğinde demir nüvede kalan artık mıknatisiyetten dolayı paletin nüveye yapışık kalmasını önlemek için nüvenin palete bakan kısmına plastik pullar konur. Çalışma akımı ve kontak akımına bağlı olarak elektromıknatıslar, değişik kesit ve sipirde sarılırlar.

Palet: Kontaktör nüvesinin hareketli kısmına palet denir. Demir nüvenin mıknatıslanması ve yayların itmesi sonucu hareket eder. Palet üzerine kontaklar monte edilmiştir. Demir nüve mıknatıslandığında paleti çeker ve bazı kontaklar açılırken bazı kontaklar kapanır. Demir nüveye sarılı bobinin enerjisi kesildiğinde, yayların itmesi sonucunda palet eski konumuna döner.

Kontaklar: Gümüş, bakır-nikel, kadminyum, demir, karbon, tungsten, ve molibdenden yapılmış alaşımlardan yapılır. Kontaklar; biri sabit diğeri, hareketli olmak üzere iki kontaktan meydana gelir. Normalde açık ve normalde kapalı olmak üzere iki tip kontak vardır. Palet üzerine monte edilen hareketli kontakların bir kısmı kontaktör çalışmazken açık konumda, bir kısmı ise kapalı konumdadır. Kontaktör üzerinde istenenden fazla kontak vardır. Bu kontaklardan bazıları konum değiştirirken yıpranırken, bazıları kullanılmadığından yıpranmaz. Bu dengesizliği önlemek için devre akımı fazla ise boş kalan kontaklar diğer kontaklarla paralel bağlanır, devre gerilimi yüksekse boş kontaklar diğer kontaklara seri bağlanır.

Akım cinsine ve imalat durumuna göre ikiye ayrılırlar: 1. Akım cinsine göre:

• Doğru akım kontaktörleri • Alternatif akım kontaktörleri 2. İmalat durumuna göre: • Elektromanyetik kontaktörler • Basınçlı havalı kontaktörler • Elektro-pnomatik kontaktörler STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 7

(8)

YAPILAN İŞ Kumanda Elemanlarının tanınması TARİH 23-24 / 07 / 2009 7. Röleler

Küçük değerli bir akım ile yüksek güçlü bir alıcıyı çalıştırabilmek (anahtarlayabilmek) için kullanılan elemanlara röle denir. Tamamen otomatikle işletmeye başlayan üretim araçlarında yüzlerce tip ve modelde röle kullanılmaktadır. Tek kontaklıdan tutun 5–10 kontaklısına kadar geniş bir model yelpazesine sahip rölelerin çalışması her modelde de aynıdır. Uygulamada kullanılan röleler kontaklarının özelliğine göre şöyle sınıflandırılır:

• Tek kontaklı, tek konumlu röleler • Tek kontaklı, çift konumlu röleler • Çok kontaklı, tek konumlu röleler • Çok kontaklı, çift (iki) konumlu röleler

Röle içinde bulunan demir nüve üzerine geçirilmiş makaraya ince telden çok sipirli olarak sarılmış bobine akım uygulandığında, N-S manyetik alanı oluşur. Bu alan ise bobinin içindeki nüveyi elektromıknatıs hâline getirip, paletin kontaklarının konumunu değiştirmesini sağlar. Akım kesilince elektromıknatıslık ortadan kalkar; esnek gergi yayı, paleti geri çekerek kontakları ilk konumuna getirir. Kontaklardan geçen akım nedeniyle birbirine temas eden yüzeyler zamanla oksitlenebilir. Kontaklardaki oksitlenmeyi en az düzeyde tutabilmek için platin ya da tungsten üzerine ince gümüş tabakasıyla kaplama yapılır. Düzgün çalışmayan bir elektronik devrede rölelerin kontaklarında oksitlenme oluşmuş ise bu istenmeyen durum su zımparasıyla giderilebilir. Düzelme olmazsa yeni röle kullanılır.

8. Sayıcılar

Sayıcılar flip-floplardan oluşmaktadırlar. İki gruba ayrılırlar. Bunlar senkron ve asenkron sayıcılardır. Asenkron sayıcılar, senkron sayıcılara nazaran daha yavaş çalışırlar. Bunun sebebi ise flip flop 'ların birbirlerini tetiklemesidir. Bu da zaman kaybına yol açar. Senkron sayıcılarda ise tüm flip floplar aynı anda tetiklenirler. Bu yüzden senkron sayıcılar, asenkron sayıcılara göre daha fazla tercih edilirler. Sayıcılar, bir de yukarı ve aşağı sayıcılar diye ikiye ayrılırlar. Her clock palsinde çıkıştaki binary sayı artan sayıcılara yukarı sayıcı,azalan sayıcılara da aşağı sayıcı denir.

Koruma Rölelerinin Yapı ve Çeşitleri 1. Sigortalar

Elektrik besleme hatları ile devrede çalışan alıcıları aşırı yüklere, kısa devrelerin oluşturacağı yüksek akımlara ve bunları kullanan insanları gelebilecek muhtemel kazalara karşı korumak için kullanılan devre elemanıdır. Elektrik devrelerine seri bağlanırlar. Üzerinde yazılı değerden fazla akım geçtiğinde devreyi açarlar.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 8

(9)

2. Aşırı Akım Röleleri

DC ya da AC ile çalışan motorlar, herhangi bir nedenle normal değerin üzerinde akım çektiğinde sargıların ve tesisatın zarar görmemesi için akımın en kısa sürede kesilmesi gerekir. Motorun akımını kesme işleminde kullanılan aşırı akım röleleri manyetik ve termik esaslı olmak üzere iki çeşittir.

Manyetik Aşırı Akım Rölesi

Elektrik akımının manyetik alan etkisiyle çalışan rölelerdir. Bu elemanlar elektromıknatıs, kontak ve geciktirici düzenek olmak üzere üç kısımdan oluşur. Röle devredeyken elektromıknatısın bobininden motorun akımı da geçer. Motor herhangi bir nedenle normalin üzerinde akım çekmeye başlarsa, bobinin oluşturduğu mıknatısiyet artar ve nüveyi yukarı doğru çekmek ister. Nüve, içinde yağ bulunan pistondan oluşmuş yavaşlatıcı bir düzenek ile frenlendiğinden hemen yukarı doğru hareket edemez. Alıcının çektiği aşırı akım, 1–2 dakika boyunca sürecek olursa piston düzeneği yukarı doğru kaymayı sürdürür. Sonuçta nüve yukarı çıktığından kumanda kontakları konum değiştirerek motoru çalıştıran kontaktörün akımının kesilmesine yol açar. Reset (yeniden kurma) butonuna basıldığı taktirde motor yeniden çalıştırılabilir.

Termik Aşırı Akım Rölesi

Her metalin ısı karşısındaki davranışı farklıdır. Bazı metaller sıcakta çok genişlerken, bazıları da az genişler. Bu davranış farkından yararlanılarak bimetal adı verilen düzenekler geliştirilmiştir. Bimetal, ısındığında farklı uzunlukta genleşen ayrı cins iki metal şeridin birleştirilmesiyle oluşmuştur. Bir fazlı alıcılar için tasarlanan termik koruyucular, motor akımı aşırı derecede arttığında ısınarak konum değiştiren bimetal düzeneğinden oluşmaktadır. Üç fazlı alıcılar için tasarlanan röleler, motorun akımı resimde görüldüğü gibi üç bimetal üzerine sarılmış krom-nikel direnç tellerinden geçmektedir. Termik aşırı akım rölelerinde motor akımı, normal düzeyde iken ısıtıcı teller fazla sıcaklık oluşturmadığından bimetaller bükülmez. Ancak alıcının çektiği akım istenilen seviyenin üzerine çıkacak olursa krom-nikel ısıtıcıların yaydığı sıcaklık artarak bimetallerin bükülmesine yol açar. Bükülen bimetaller, termik rölenin tırnağını iterek kontaklara konum değiştirtir. Bunun sonucunda ise motoru çalıştıran kontaktörün enerjisi kesilir. Reset (kurma) butonuna basıldığında ise termik aşırı akım rölesi eski hâline döner.

3. Gerilim Koruma Rölesi

Aşırı Gerilim Koruma: Asenkron motorlara uygulanan gerilim + % 10’ u aştığında sargılarda oluşan ısı artar. Bu da istenmeyen durumdur ve motora zarar verir. Bunu önlemek için gerilimin % 10 aştığı durumlarda aşırı gerilim koruma rölesi kullanılır.

Düşük Gerilim Koruma: Asenkron motorlara uygulanan gerilim % 10 un altına düştüğü durumlarda motoru korumak için düşük gerilim koruma rölesi kullanılır.

Aşırı-Düşük Gerilim Koruma: Asenkron motorlar, ±% 10'luk gerilim değişmelerinde normal çalışırlar. Gerilimin daha fazla yükselmesi ya da düşmesi hâlinde motor akımı artar. Bu durum, sargılarda oluşan ısıyı artırır. Düşük gerilim rölesi, gerilimin, anma değerinin % 10 altına düşmesi hâlinde aşırı gerilim rölesi ise gerilimin % 10 fazla artması hâlinde devreyi açar. STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 9

(10)

4. Faz Sırası Rölesi

Üç fazlı asenkron motorlar da fazların ikisi yer değiştirdiğinde rotorun dönüş yönü değişmektedir. Motorun dönüş yönünün istem dışı olarak değişmesinin istenmediği tesislerde (asansör, kompresör vb.) elektronik yapılı faz sırası rölesi kullanılır. Bu röleler, motoru iki faz yer değiştirdiğinde devreden çıkartır.

5. Faz Koruma Rölesi

Üç faz ile çalışan motorlarda R-S-T fazlarından birisi kesildiğinde motor çalışmaya devam eder. Ancak bu çalışma şekli, son derece tehlikeli ve istenmeyen bir durumdur. Çünkü üç faz ile çalışacak şekilde üretilmiş motor, iki faza kaldığı zaman şebekeden yüksek akım çekmeye başlar. Yüksek akım ise sargıları ısıtır. Isınan sargılarının izolesi eriyerek kısa devreye neden olur. Kısa devre ise motorun bozulmasına yol açar. İşte bu durumu önlemek için sigorta, termik gibi koruyuculara ilave olarak elektronik yapılı faz koruma röleleri üretilmiştir. Günümüzde üretilen faz koruma röleleri hem çok ucuzlamış hem de çok işlevli hale gelmiştir. Şöyle ki, faz koruma röleleri motoru faz kesilmesine, fazların geriliminin ±%10 –20 değişmesine ve sargıların aşırı ısınmasına karşı koruma yapabilmektedir.

6. Frekans Koruma Röleleri

Asenkron motorların stator sargılarında oluşan manyetik akının değeri, bütün yüklerde gerilimle doğru, frekansla ters orantılıdır. Anma gerilim ve anma frekansında çalışan motorun momenti anma değerindedir. Gerilimi sabit tutarak frekans azalırsa manyetik akı artar, frekans artırılırsa manyetik akı azalır. Bu sebeplerden dolayı frekans koruma röleleri kullanılmaktadır.

Aşırı Frekans Koruma: Asenkron motor, artan frekanslarda anma hızının üzerindeki hızlarda motor, anma momenti ile yüklenmez. Artan frekanslarda demir kayıpları, hızın yükselmesinden sürtünme ve rüzgar kayıpları artar. Bunun sonucu kayıplar arttığından verim düşer. Bu gibi durumlar için aşırı frekans koruma röleleri kullanılır.

Düşük Frekans Koruma: Asenkron motorun, düşük frekansta çalışmada hız azaldığından soğutma pervanesinin soğutması yetersiz kalır ve motor ısınır. Dolayısıyla bu durum motora zarar verebilir. Bu sakıncalı durumu önlemek için düşük frekans koruma rölesi kullanılır.

7. Termistörler

Termisrörler, yarı iletken sıcaklık hissedici elemandır. Seri bağlı üç elemanlı ve rölesi ile birlikte takım halinde satılırlar. Belirli sıcaklık derecesinde elektriki dirençleri artar veya azalır. Dirençlerinin çok ani arttığı sıcaklık derecesine “nominal açma sıcaklığı” denir. Nominal açma sıcaklığı, korunmak istenen motorun yalıtım sınıfına uygun ve izin verilen sınır sıcaklık derecesine göre seçilir. Her güçteki motor için tek tip takım ve röle kullanılır. Büyük güçlü motorlar da ekonomik olur. Takım halindeki PTC termistör elemanları, motorun faz sargıları arasına yerleştirilir. Röle, motor kumanda panosunda bulunur. Üretici firmalara göre bağlantısı farklı olabilir. Röle, motorun enerji kontaktörünü kumanda eder. Termistör elemanları, röleye izin verilen sınır sıcaklığına yakın ihbar sinyali, izin verilen sınır sıcaklıkta açma sinyali verir. Açma sinyalini alan röle çalışarak, enerji kontaktörünü açar. Bir motor devresine termik röle ile birlikte termistör koruma yapılmışsa bu devrede tam koruma sağlanır. STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 10

(11)

MOTORUN ÇALIMA PRENSİBİ DENEYİ

Bugün motorun çalışma prensibini de oluşturan bir deney yaptık. Deney için arızalı bir kontaktörden çıkardığım elektromıknatıs, 9V pil ve kablolar kullandım. İnce bir alüminyum kaplama teli ortasında birkaç sarım yaparak uç kısımlarını da kısmen kazıdım. Bu teli üzerine koymak için biraz daha kalın bir kablodan iki ayak yaptım. Bu ayakları bir strafor üzerine dik olarak yerleştirdim ve 9V pili bu ayakların orta kısımlarına bağladım. İnce teli ayaklar üzerine koydum. Böylece ince telden ve sarımlarından akım geçmesini ve telin uçları boşta olduğu için rahatça dönebilmesini sağladım. Elektromıknatısa enerji vererek sarımlara yaklaştırdım. Tel ayaklar üzerinde dönmeye başladı. Elektromıknatısın voltajını artırdığımda telin dönme hızı da arttı. (ŞEKİL 1)

RÖLE ŞASE ODASI

Bugün atölyeye telefonla bildirilen arızaya teknisyenlerle beraber gittim. Arıza; 3. grup kül-curuf paletlerinin altlarında bulunan ızgaraların çalışmaması idi. Teknisyenler öncelikle telefonda arızanın tam olarak ne olduğunu anlamaya çalıştılar, sonra proje üstünde arızanın sebebini araştırdılar. Daha sonra beraber “röle şase odası” na gittik. Bu odada büyük panolarda birçok zaman rölesi bulunuyor. Proje üstünden takip ederek rölelerin enerjili ve enerjisiz olması gerekenleri bulundu, ölçü aleti ile ölçüldü ve gerekli müdahale yapılarak arıza giderildi.

GÜÇ VE KUMANDA ŞEMALARINI ÇİZMEK VE OKUMAK

Arızadan döndükten sonra, arızanın tespitinde ve çözümünde kullanılan projeyi inceledim, bir teknisyen bana yardımcı oldu ve anlatmaya çalıştı. Ancak kullandığı terimleri ve proje üstündeki simgelerin neyi gösterdiğini hemen anlayamadım. Daha sonra atölyedeki kitaplıktan ve Eğitim ve İş Güvenliği bölümünde bulunan kütüphaneden aldığım kitaplardan konuyu çalıştım.

Kumanda ve Güç Devre Elemanları Sembolleri: Tablo 1, Tablo 2

Devre Şemalarının Çizimi 1) Güç Devresinin Çizimi

Güç devresi; otomatik kumanda devrelerinde motorun çektiği akımın geçtiği devredir. Yani şebeke ile motor arasında motorun çektiği akım yolu şemasıdır. Enerji akışını gösteren ana hatlarla ana devre elemanlarını gösterir. Bu nedenle burada kullanılan kontaklar ve diğer devre elemanları kumanda edilen motorun çektiği akıma dayanacak şekilde seçilir. Gerek kumanda devresi, gerekse güç devresi çiziminde kesişme durumlarına dikkat edilmelidir. İki çizginin (iletkenin) kesiştiği yerde elektriksel bağlantı varsa mutlaka belirtilmelidir.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 11

(12)

Amerikan ve TSE normunda güç devresi dikey olarak çizilir ve şema çiziminde enerji girişinden başlanarak sigorta, kontaktörün kontakları, aşırı akım rölesi ve motor şeklinde tanımlanır. Güç devresi çiziminde kullanacağım elemanları tespit etmek için motorun gücü, hangi şartlarda çalışacağı, ne tür motor koruma elemanları kullanacağımı belirledikten sonra devre elemanlarını doğru sırayla yukarıdan aşağıya doğru yerleştirip uygun bağlantı şeklini çizmeliyim. Çizimimi şebeke fazlarından (L1-L2-L3) sigorta kontakları girişine, sigorta kontağı çıkışından (e2) ilgili kontaktörün güç kontaklarına (M) , güç kontaklarından aşırı akım rölesi kontaklarına (e1) ve son olarak da motorun giriş uçlarına (U–V–W) bağlayarak tamamlamış olurum. ( ŞEKİL 2, a) TSE normu b) Amerikan normu )

2) Kumanda Devresinin Çizimi

Kumanda elemanlarının bulunduğu devredir. Şemaların çiziminde devre elemanları sistem çalışmazken gösterilir. Karşımıza çıkan problemin çözümünde doğru elemanların seçilmesi çok önemlidir. Çizim yapılırken elemanların yerleştirme sırasına dikkat edilmelidir. Kullanılacak elemanlar doğru olarak seçildikten sonra uygun çalışma mantığı kurulmalı, devre elemanları teker teker yerlerine konulmalı, her devre elemanı yerleştirildikten sonra çalışma gözden geçirilmeli, eksiklikler uygun sıraya göre düzeltilmeli ve bu işlem istenilen çalışma şekli elde edilinceye kadar devam ettirilmelidir.

Kumanda devresinin çiziminde seçilen çizim şeklinin (normunun) de anlaşılabilir olması da önemlidir.

Bir teknisyen benden şöyle bir devre şeması çizmemi istedi: (ŞEKİL 3)

İki su motorumuz olsun. Start butonuna bastığımızda 1. Motor devreye girerek 60dk su bassın. 2. Motor 1. Motor durduktan sonra devreye girerek 30dk su bassın, sonra devreden çıksın.

 Start butonuna bastığımızda M kontaktörü, ZR1 ve C1 enerjilenir. M kontaktörü açık kontağını kapatır ve start butonunu mühürleme yapar. C1 in bağlı olduğu 1. motor çalışır.

 60dk sonra ZR1 kapalı kontağını açar, açık kontağını kapatır.  ZR1 in kapalı kontağı açılınca C1enerjisiz kalır ve 1. Motor durur.

 ZR1 in açık kontağı kapandığında ZR2 ve C2 enerjilenir. C2 nin bağlı olduğu 2. Motor çalışır.

 30dk sonra ZR2 kapalı kontağını açar ve C2 enerjisiz kalır ve 2. Motor durur. 3) Şemalarda Tanıtma İşaretleri

Kumanda devre şemaları çizilirken sembollerin dışında tanıtma işaretleri de kullanılır. Devrede bulunan elemanları adlandırmak amacıyla kullanılan bu işaretler, belirli kurallar içerisinde konulmaktadır. TSE normuna göre çizilen şemalarda kontaktörler C harfi ile gösterilir. Eğer devrede birden fazla kontaktör varsa bu kez C1, C2, C3 gibi adlar alır. Amerikan sembolleri ile çizilen devrede kontaktörler M veya A harfleri ile gösterilir. Devrede birden fazla kontaktör bulunması halinde bu isimler N, B, C, D şeklinde olur. Devrede aşırı akım rölesi ve sigorta gibi elemanlarda e1, e2, e2 harfleri ile gösterilir. Ayrıca devrenin özelliğine göre kontaktör ve kontaklar DD(Düşük devir), YD(Yüksek devir), I(ileri), G(geri) şeklinde de gösterilebilir. Kumanda devresi çiziminde devre elemanın yanına konulan harf işareti (M, e, TR, OL gibi) aynı kontaktörün kontakları yanına da konulmalıdır. Eğer kontaklara ad verilmezse hangi devre elemanına ait olduğunun belirlenmesi zorlaşır.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 12

(13)

YAPILAN İŞ Türbin TARİH 30/07/2009

TÜRBİN TESİSATI

Türbin Teorisi Ve Türbin Tipleri

Türbinler, bir rotor üzerine monte edilmiş ve rotorla birlikte dönen kanatlar ile bunları çevreleyen bir gövde üzerine monte edilmiş hareketsiz kanatlardan oluşur. Rotor üzerinde dizili olan hareketli kanatlar “hareketli kanat dizisini”, iç muhafaza üzerine dizili hareketsiz kanatlarsa “hareketsiz kanat dizisini” oluştururlar.Bir hareketli ve bir de hareketsiz kanat dizisi toplamı bir “türbin kademesi” meydana getirir. Türbinler genellikle bir çok kademelerden oluşur. Türbinlerde önce hareketsiz kanat dizisi başlar ve bunu değişimli olarak bir hareketli, bir hareketsiz kanat dizisi izler. Çıkışta son dizi hareketli kanat dizisidir. Akışkanın türbindeki akış sırasında basıncı ve sıcaklığı düşerken hacmi büyür.Bu sırada türbin girişi ile çıkışı arasında akışkanın entalpisindeki değişime göre önce kinetik enerjiye, ardından da dönüş enerjisine dönüşür.

Türbin girişindeki buharın basınç ve sıcaklığına bağlı olarak bir entalpisi vardır. Akışkanın türbin içerisinde hareketiyle basınç enerjisi, önce bir hareketsiz kanat diskinde kinetik enerjiye dönüşür, sonra bu kinetik enerjinin bir hareketli kanat diskinde yön değiştirmesi ile mekanik enerji elde edilir. Birbiri ardına sıralanmış öteki kademelerde aynı işlemin tekrarlanması ile türbin girişi ve çıkışı arasındaki buharın entalpisindeki fark mekanik enerjiye dönüşmüş ve türbin rotoruna verilmiş olur.

Santraldeki Türbinler

1 ve 2. Grup Türbinler: 1. ve 2.grup türbinlerini İtalyan Franco-Tosi firması yapmıştır. Aynı firmanın yapmasından ötürü 1. ve 2. grup türbinlerinin karakteristikleri aynıdır. 2 grupta da yüksek basınç, orta basınç, ara orta basınç ve alçak basınç kısımları vardır. Yüksek basınç, orta basınç ve ara orta basınç türbinleri bir rotor üzerindedir.

Tüm gruplarda alçak basınç türbini tek rotor üzerinde ve generatörden önceki kısma yerleştirilmiştir. Bu rotorların hepsi 2 yatakla desteklenmiştir.

3. Grup Türbin: 3. gruptaki türbini MITSUBISHI firması yapmıştır. Yapımcı firmanın farklı olması türbinin dizaynında da kendini gösterir ve diğer iki grubumuzda olan ara orta basınç türbini bu grubumuzda yoktur. Yüksek basınç,orta basınç ve alçak basınç türbinleri vardır. Yüksek basınç ve orta basınç türbinleri aynı rotor üzerindedir.Her rotor 2 yatakla desteklenmiştir.

4. Grup Türbin: 4.gruptaki türbini BBC firması yapmıştır.Yüksek basınç, orta basınç ve alçak basınç türbinleri vardır. Bu grupta her türbin bir rotor üzerindedir ve her rotor bir yatakla desteklenmiştir. STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 13

(14)

YAPILAN İŞ Generatörler TARİH 31/07

/

3-4/08

/

09 MEKANİK ATÖLYE, MANYETİK ALAN ÇİZGİLERİ

Bugün Mekanik Atölyeye gittim. Burada, santralde lazım olan birçok mekaniki parça üretilebiliyor, arızalı parçalar getirilip tamir ediliyor. Burada bir teknisyen bize atölyeyi, torna tezgahlarını anlattı. Yeni gelen CNC tezgahları hakkında bilgi verdi ve bu tezgaha verilebilecek bir komut yazdık.

Mekanik atölyede tezgahlardan yere dökülen demir tozlarından bir miktar aldım. Elektrik Bakım bölümünde bu demir tozlarını bir karton üzerine serdim. Sonra kartonun altından elektromıknatıs yaklaştırdım ve demir tozları mıknatısın oluşturduğu manyetik alan çizgileri üzerine dizildi.

GENERATÖRLER

Generatörler,mekanik enerjiyi elektrik enerjisine çeviren dinamik elektrik makineleridir. Santraldeki generatörler, hidrojen soğutmalı tamamen kapalı yatay millidir. Generatördeki hidrojenin soğutulması, hidrojen su soğutucularıyla olmaktadır. Soğutma suyu, sirkülasyon suyu hattından alınmaktadır. Yardımcı soğutma suyu pompaları çıkışından alınan soğutma suyu hattıyla, soğutma suyu sağlanmaktadır. Generatörlerden hidrojenin kaçmasını önlemek için sızdırmazlık yağ sistemi mevcuttur. Sızdırmazlık yağ sistemi; sızdırmazlık labirentlerinde yağ basıncını hidrojen basıncının üstünde tutarak hidrojen gazının kaçmasını önlemektedir.

Generatör Kısımları

Elektrik üretiminde hareket, iletken ve elektromanyetik alan olmak üzere üç unsur kullanılır. Gereken hareket buhar tahrikli türbin tarafından sağlanır ve bir rijit kaplin vasıtasıyla generatöre iletilir. Stator sargısı generatör kasası içine yerleştirilmiştir ve civataları ile temele bağlanmıştır. Elektromanyetik alan generatöre ikaz sistemi tarafından generatör mili üzerine monte edilmiş döner alan sargısı yoluyla sağlanır. Generatör, her dönüşünde bir devir oluşturan iki kutuplu yapıdadır. Sistemin gereği frekans 50 Hz olduğu için generatör dakikada 3000 devir ile dönmelidir.

Stator: Stator yapısı yekpare kendinden destekli yuva içinde bulunan bir tabakalı çekirdeği içerir. Çekirdek veya yuva elastik destekleme elemanları vasıtası ile rijit bağlanmıştır. Çekirdeğin kendisi tabakalı çelik saç parçalarından oluşmuştur.

Stator sargısı stator çekirdeği çevresine düzgün bir şekilde yerleştirilmiş açık dikdörtgen oluklar içinde bulunan tek tek çubukları ihtiva eder. Sargı çubukları her biri diğerinden yalıtılmış olan alt iletken damar demetlerinden oluşur. Her bir olukta biri diğerinin üzerinde olmak üzere iki sargı çubuğu bulunur ve bunlar açılandırılmış takozlar vasıtası ile yerine sabitlenirler. Sargı çubukları uç sargı kafeslerini oluşturmak üzere dışarıya doğru ve çevresel eğildikleri yerde oluk bitimlerinden dışarı çıkarlar.

Uç sargıları, takviyeli plastik bloklar ve cam elyafı kortlardan oluşmuş uç sargı desteği tarafından desteklenir. Tek tek sargı çubuklarının uçları, tahriksiz tarafta terminal buşinglerine bilezik şekilli bağlantılara bağlanan sargı dalları ve fazlarını oluşturmak üzere birleştirilir. Terminal buşingleri, akım trafoları ile beraber yuva ucunun altına yerleştirilmiştir.

Stator oluklarındaki sıcaklıkları ölçmek için, üst ve alt sargı çubuklarının arasına termo rezistans dedektörleri yerleştirilmiştir.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe

(15)

BÖLÜM SAYFA 14

YAPILAN İŞ Generatörler TARİH 3-4 / 08 / 09

Rotor: Rotor gövdesi yekpare dövmedir. Milin tahrik tarafında, türbin miline bağlantı için presli flanş bulunmaktadır. Tahriksiz taraf, rotor bağlantı çubuklarını içine almak üzere delinmiştir. Rotor gövdesi yüzeyine rotor sargısını yerleştirmek üzere boylamasına oluklar açılmıştır. Alan sargısı, içinden hidrojen soğutucu gazının geçtiği içi boş iletkenlerden meydana aldıkları rotor gövde uçlarının dışına uzanırlar. Alan sargıları, oluklara takozlar kullanılarak bağlanırlar.

Rotor sargılarını yerleştirmek için rotor gövdesinde radyal oluklar açılmıştır. Oluklar içerisinde önce mika izolasyon bölmeler yerleştirilmiş daha sonra bir devirde bir sarım olmak üzere bobinler monte edilmiştir. Mika yapıştırılmış çıplak bakır iletkenler, sarımlar arasını izole eder. Rotorun son sarımları, rotor gövdesi sonundaki bir parça üzerinden çelik tutma halkalarıyla tutturulmuştur.

Sargı, bağlantı çubukları, fırçalar ve esnek bağlantılar vasıtasıyla alan akımı ile beslenir. Generatörün tahriksiz ucunda bulunan fırça yapısı ile akım ikaz sisteminden bağlantı çubuklarına iletilir. Fırça yapısından birikmiş ısıyı atmak için, aşağıdan soğuk hava çekilir ve fırça yapısında dolaştırılır.

Soğutucu olarak kullanılan hidrojen gazının rotor ve stator sargılarına sirkülasyonunu sağlamak için rotorun ön ve arka kısımlarına hareketli ve sabit kanatlar monte edilmiştir. Hareketli kanatlar rotor üzerinde bir flanşa açılmış yataklara monte edilmekte, sabit kanatlar ise stator gövdesi üzerindeki kanat yataklarına monte edilmiştir.

Kolektör Bilezikleri: Takım çeliğinde yapılmışlardır. Bilezikler ile fırça arasında akım geçiren küçük ark kontaklarını önlemek için aşınma yüzeyi spiral olarak oyulmuştur. Kolektör bilezikleri rotor sargısına şaft deliği içerisindeki aksiyal iletkenlere bağlantılı, radyal iletkenler vasıtasıyla sağlanmıştır.

Ana Uçlar: Generatör ana uçlar, generatör karkasına cıvatalar ile tutturulmuş buşingler arasından dışarı çıkarılmıştır. Buşing saplanmasının iç tarafı sargı bağlantılarına cıvatalanmıştır. Generatör içerisinde açıkta gerilimli kısım kalmayacak şekilde sarılmışlardır.

Generatör İkaz Sistemi

Elektrik üretiminin gerçekleştirilebilmesi için bir elektromıknatıs olarak görev yapması gereken rotor sargıları üzerinde DC uyarma gerilimi oluşturulur. Santralde generatörlerin uyarılması ikaz trafosu yardımıyla tristörler ile gerçekleştirilmektedir. Sabit bir alan akımının elde edilmesi için AC güç beslemesini DC gücüne değiştirmek üzere 1. ve 2. grupta dört doğrultucu panosu, 3. grupta üç doğrultucu panosu ve 4. grupta beş doğrultucu panosu paralel bağlanmıştır.

Türbin duruyorken generatör alanının enerjilenmesi öncesinde ana kontrol odasındaki bir sinyal lambası ikazlamanın hazır olduğunu gösterir. Türbin/generatör işletme hızına (3000d/d) çıktıktan sonra ve ikazlama için mevcut olması gereken şartlar temin edildiğinde alan kesicisi kapatılır.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe

(16)

BÖLÜM SAYFA 15 YAPILAN İŞ Genratörler, Hidrojen Üretim Tesisi TARİH 4-5 / 08 / 09 Alan kesicisi kapattığında ön ikazlama başlar. Normalde güç doğrultucuları gücünü generatör terminallerinden alan redresör trafolarından beslenir. Ön ikazlama amaçları için trafo, tristör köprüsü ve ön ikazlama kesicisi yoluyla generatör voltajının % 35’ni tesis etmek için yeterli ikazlama akımını sağlayan 380 V. 50 Hz’lik bir yardımcı voltaj mevcuttur. Alan kesicisi kapattığı zaman ön ikazlama kesicisi derhal kapatır ve generatör voltajı artar. Güç doğrultucularının çıkış voltajı ön ikazlama tristör köprüsü çıkışından yüksek olduğunda ana doğrultucular ikazlama akımının beslemesini üzerine alır.

Generatörlerin Şebekeye Paralel Bağlanması

Bir generatörün gerilim altındaki bir alternatif akım şebekesi ile hiçbir akım alıp vermeksizin beraber çalışabilir duruma getirilmesine o generatörün şebekeye paralel bağlanması denir. Bu bağlanmanın sağlanabilmesi için aşağıdaki koşullar gereklidir:

1. Generatör ve şebeke gerilimi eşit olmalıdır. 2. Generatör ve şebeke frekansları eşit olmalıdır.

3. Generatör ve şebeke gerilim fazörleri arasında faz farkı bulunmamalıdır.

4. Generatör ve şebeke gerilim fazörleri aynı yönde dönmelidir.

Bu şartlardan birincisi, generatör uyarma akımını ayarlayarak sağlanır. Diğer koşullar ise “Senkronizasyon Cihazı” adı verilen bir cihaz tarafından otomatik olarak gerçekleştirilir.

HİDROJEN ÜRETİM TESİSİ

Bugün Elektrik Bakım bölümünün hemen yanında bulunan Hidrojen Üretim Tesisi’ne gittim. Burada, ünitelerin generatörlerinde soğutma maksadıyla kullanılan hidrojen gazı üretilmektedir.

Hidrojen üretim tesisi; iki adet elektroliz cihazı, iki adet saf su tankı, iki adet Potasyum Hidroksit (KOH) tankı ve pompa, iki adet kompresör, gazometre, 10 adet tüpten meydana gelen hidrojen depolama istasyonu, H2 doldurma istasyonu ve hidrojen üretim tesisi elektrik

panosundan meydana gelir.

Hidrojen üretimi, elektroliz cihazında suyun elektroliz edilmesiyle sağlanmaktadır. Suyun ayrışması sonucu katotta hidrojen gazı, anotta oksijen gazı toplanmaktadır. Üretilen oksijen atmosfere verilmektedir.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 16

(17)

YAPILAN İŞ Transformatörler TARİH 6-7 / 08 / 09 DIŞ TESİSLER BÖLÜMÜ, KÖMÜR TESİSLERİ KUMANDA ODALARI

Bugün Dış Tesisler bölümüne ve Kömür Kumanda odalarına gittim.

Dış Tesisler; kömürün geldiği, kırıldığı, taşındığı ve kazana toz halinde püskürtülmesine kadar olan kısımlardan sorumlu. Kömür tesislerinde bulunan bölücüler, kırıcılar, elekler, manyetik tutucularda oluşan elektrikle ilgili arızalarda bu bölüm müdahale ediyor.

Bölücüler : Bölücülerin görevi kömürü eşit şekilde bantlara dağıtmaktır.

Elekler : Eleklerin görevi kömür iriliği 30 mm den büyüklükten küçük olanları direk bantlara verip tozu da ayırarak kırıcıların yükünü azaltmaktır.

Kırıcılar: SLİ den gelen kömürü kırarak 0-30 mm ebadına kadar getirmeye yararlar.

Manyetik Tutucular: Kömür içerisinde bazen değirmenlere ve kazana kesinlikle gitmemesi gereken metaller karışır. Bu metallerin tutulmasını bant üzerine yerleştirilen elektro-mıknatıslarla manyetik tutucular yaparlar.

Kumanda odaları iki kısımlıdır. Park sahasına kadar olan kısımlarda L1, park sahasından sonraki kısımlarda L2 kumanda devrededir.

L1 Kumanda: Kömürün santral sınırları içine girişinden park sahasında depolanmasına kadar olan bütün işlemlere L1 kumanda odasından, uzaktan kumanda edilebilmektedir. Kumanda masası üzerinde sistemin ışıklı akış şeması bulunmaktadır. Çeşitli arızalarda masa üzerindeki ikaz lambaları yanıp sönerek uyarıda bulunurlar. Bu durumda uzaktan veya yerinde müdahale edilebilmekte, kontrol edilebilmektedir.

L2 Kumanda: Park sahasından kazan üstü bunkerlerine kömür akışı buradan yapılır. TRANSFORMATÖRLER

Güç Transformatörleri

Elektromanyetik indüksiyon yolu ile elektrik enerjisinin gerilim-akım değerini ihtiyaca göre değiştiren statik cihazlardır.

Trafolar ince saclardan yapılmış ve demir gövde adı verilen kapalı bir manyetik devre ile yalıtılmış iletkenlerden sarılıp, demir gövde üzerine yerleştirilmiş iki bobinden meydana gelmiştir. Özel olarak yapılan oto-trafolar dışındakilerde bu iki bobin elektriki olarak birbirinden tamamen yalıtılmıştır. Bu bobinlerden birine primer adı verilir. Primer, uygun gerilimdeki bir A.C. kaynağına bağlanır. Elektrik enerjisinin değişik gerilimde alındığı diğer bobin ise; sekonder adını alır.

Primere gerilimi sekonder geriliminden büyük olduğu zaman trafoya alçaltıcı trafo, sekonder gerilimi primer geriliminden büyük olduğu zaman ise trafoya yükseltici trafo denir. Trafonun primer devre bobinine A.C. bir gerilim uygulandığında bobinden geçen akım demir nüve üzerinden her an yön ve şiddetini değiştiren bir manyetik alan meydana getirir. Meydana gelen bu alan devresini sekonder bobinin bulunduğu bacak üzerinden tamamlanır. Değişik manyetik alan içinde bulunan bir bobin üzerinde gerilim indüklenir. İşte primer bobinin meydana getirdiği ve her an yön ve şiddetini değiştiren bu manyetik alan etkisinde kalan sekonder bobin üzerinde bir e.m.k. indüklenir. Böylece prime ve sekonder bobinler arasında elektrikli hiçbir bağ olmadığı halde sekonder bobinde elektromanyetik indüksiyon yolu ile bir gerilim indüklenmiş olur.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe

(18)

BÖLÜM SAYFA 17

YAPILAN İŞ Transformatörler TARİH 7 / 08 / 09

Ölçü Transformatörleri

Yüksek akımı veya yüksek gerilimi belli bir oranda düşürerek ölçü aletleri ve röleleri besleyen cihazlardır.

Bir güç sisteminde ölçüm yapmak veya güç sistemini korumak için iki tane özel trafo türü kullanılır; akım trafosu ve gerilim trafosu. Bu trafolar ölçü devresinin veya koruma devresinin sisteme doğrudan bağlanamamasından dolayı tasarlanmışlardır. Yüksek güce ve buna bağlı olarak yüksek akım değerine ve gerilim değerine sahip sistemin enerji sarfiyatını belirlemek için ölçme, sisteminde meydana gelebilecek herhangi bir arıza sırasında can ve mal emniyetini sağlamak amacıyla koruma devreleri tasarlanmıştır. Ölçü ve koruma devresi sisteme sekonder olarak bu trafolar vasıtasıyla bağlanırlar.

Akım Trafosu: Güç sisteminin fazlarından çekilen akım değerlerini örnekler ve bu değeri ölçü veya koruma devresine iletir.

Akım trafosunun sekonder sargıları ferromagnetik halka şeklinde bir nüveye sarılmıştır. Primer sargı nüvenin ortasındaki boşluktan geçer, güç devresine seri olup çoğu yerde plaka şeklindedir. Sekonder taraf primerin üretmiş olduğu manyetik akıları nüve üzerinde toplayıp sargılarda akım indüklenmesini sağlar.

Bu trafolarda primer ve sekonder arasındaki faz farkı sıfırdır. Akım trafolarının primer nominal akım değerleri çeşitli olabileceği gibi sekonder nominal akım değerleri standart 1veya 5’tir. Akım trafoları normal güç sistemine bağlıyken sekonder uçları açık devre olamaz; çünkü açık devredeyken uçlarında zararlı yüksek gerilim oluşur. Bu nedenle akım trafoları üretilirken çoğunluğunda iç kilit sistemi bulunur bu sistem trafonun bağlı bulunduğu aletin ayar veya bakımı için devreden alındığında trafoyu kısa devre yapar.

Akım trafoları kullanma amacına göre; ölçü akım trafoları ve koruma akım trafoları diye ayrılır.

Gerilim Trafosu: Güç sisteminin kullandığı gerilim seviyesi ölçü devresi ve koruma devresinin anma değerinden büyük olduğu için bu trafolar ihtiyaç duyulan gerilim değerini faz faz hatlarından örnekleyerek alır.

Güç kayıp oranı çok düşük olmakla birlikte dönüştürme doğruluğu hassasiyeti en üst seviyede olmak zorundadır. Gerilim trafolarının sekonder uçları kesinlikle kısa devre yapılmaz. Primer ve sekonder arasındaki faz farkı sıfırdır. Bu trafolarda 0,1’den 3 ‘e kadar sınıfları vardır.

Gerilim trafoları kullanma amacına göre; ölçü amaçlı ve koruma amaçlı diye ayrılır.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe

(19)

BÖLÜM SAYFA 18

YAPILAN İŞ Trafolar TARİH 7-10 / 08 / 09

Santralde Trafolar

Generatörlerin ürettiği elektrik enerjisi, transformatörlerden geçirildikten sonra 380 kV-154 kV olarak Enterkonnekte sisteme, 34,5 kV olarak köylere, Seyitömer Linyit İşletmelerine, Etibank Gümüş üretim tesislerine, Radara ve Enne Barajına verilmektedir. 6 kV olarak ise santralin iç ihtiyacında kullanılmaktadır.

Her ünitede birer adet olan ana trafolar, generatörün ürettiği enerjnin nakil hatlarına geçişini sağlar. 1,2 ve 4. ünite generatörlerde üretilen enerji 15 / 380 kV ana trafolarıyla, 3. ünite generatörde üretilen enerji de 15 / 154 kV ana trafo ile şalt sahasına aktarılmaktadır. 380 / 154 kV ve 154 / 380 kV değişimli ve 180 MVA gücünde, sistemde bir oto trafo vardır. Oto trafo 380 kV’luk ve 154 kV’luk şalt sahaları arasında geçişi sağlar. Bu trafo normal şartlarda 380 kV’luk hattan veya Kütahya 1-2 hatlarından enerjilenir.

Gruplar çalışırken kendi ihtiyaçları için gerekli enerjiyi 15 / 6 kV değişimli iç ihtiyaç trafolarından sağlarlar. Sistemde 6 / 0,4 kV değişimli genel servis ve yardımcı trafoları da mevcuttur.

Santralde 154 / 34,5 kV ve 154 / 6 kV değişimli çalışabilen STO ve STO1 diye iki adet yol verme trafosu vardır. 34,5 kV’luk hat Enne Barajının ve SLİ tesislerinin, 6 kV’luk hat santralin iç ihtiyacını karşılayan hattır. Kütahya hatları açık olsa bile yol verme trafoları oto trafodan beslenebilir.

Ünitelerde generatörün ikazlama sistemini; 1. ve 2. ünitede 15 / 0,62 kV değişimli ikaz trafosu, 3. ünitede 15 / 0,55 kV değişimli ikaz trafosu ve 4. ünitede 15 / 0,725 kV değişimli ikaz trafosu besler. Türbin devri 3000 d/d ya ulaştıktan sonra ikaz şalteri kapanarak ilk anda 220 V. bataryalardan ikaz sistemi beslenir. Daha sonra ikaz trafosu devreye girer ve gerekli senkronlama şartları sağlandıktan sonra grup paralele girer ve yük alındıktan sonra normal işletmeye girilmiş olunur.

DEĞİRMEN BAKIM BÖLÜMÜ

Bugün Değirmen Bakım bölümüne gittim. Bu bölüm değirmenlerde meydana gelen arızalara müdahale eder. Değirmenlerin büyük olması nedeniyle arıza öncelikle yerinde giderilmeye çalışılır ancak bu mümkün olmazsa değirmen veya parçaları vinçle atölyeye getirilerek tamir edilir.

Santralde Değirmenler

Değirmenlerin görevi; bunkerlerden transportörler sayesinde almış oldukları kömürü pülverize hale getirerek santrifüj kuvvetlerin etkisi ile kurutarak kazana giden kanallara aktarmaktır. 1. ve 2. ünitelerde çarpmalı ve santrifüj tipinde, 3. ve 4. ünitelerde ise çekiçli çarpmalı ve santrifüj tipindedir. Her ünitede 6 adet değirmen mevcuttur. 6 adet değirmenin 5 tanesi normal şartlar altında çalışır iken 1 tanesi yedek konumda bekletilir fakat zor durumda kalındığı zaman 4 değirmenle de çalışılabilir ama hiçbir zaman 4 değirmenin altında değirmenle çalışılmaz . STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe

(20)

BÖLÜM SAYFA 19

YAPILAN İŞ Elektrofiltreler TARİH 11-12 / 08 / 09

1.ve 2. grup değirmenler 50 t/h kapasiteli üç ve dördüncü grup değirmenler ise 62 t/h kapasitelidir. Değirmenlere gelen kömür 3. ve 4. gruplarda fan içine emilmeden önce çekiçler vasıtası ile ön kırılmaya tabi olur,1. ve 2. gruplarda bu aşama gerçekleşmez. Daha sonra değirmen içinde fan emişine maruz kalan kömür ikinci bir çarpma ve savurma gücü ile öğütülerek iki kısımdan oluşan çıkış kanalına doğru değirmen fanı tarafından üflenir. Nemi alınmış ve öğütülmüş kömürün irileri değirmen çıkış kanalından bir geri dönüş kanalı ile değirmen çekiş grubuna tekrar öğütülmek üzere dönerken yoluna devam eden öğütülmüş parçacıklar doğrudan ana kömür yakıcılarına 0.06 mm tane iriliğinde, ince toz halinde kömür yakıcılarına gider.

TERMİK AŞIRI AKIM RÖLESİ DENEYİ

Bugün Elektrik Bakım atölyesinde termik rölenin nasıl çalıştığını anlamak için; arızalı bir termik rölenin içindeki bimetal parçaları çıkardık. Bu parçaları mengene ile sabitledik. Sonra pürmüz ile ısıttık. Isındıkça bimetaller büküldü. Sonra suya tuttuk ve bimetaller eski konumlarına döndü. Böylece termik rölenin temelindeki bu parçaların nasıl çalıştığını gördük.

ELEKTRO FİLTRELER

Elektro filtrelerin görevi; statik elektriklenme sayesinde baca gazı içindeki uçucu külleri tutmaktır. Elektro filtrelerin verimi normal şartlarda %98 olması gerekir.

İdeal bir elektro filtre ile hemen hemen tamamı uçucu külden arınmış kül, cebir çekmelerdeki vantilatörler sayesinde bacadan atılırlar.

Elektro filtreler iki akışlıdır. Elektro filtrede anot ve katot görevi yapan elektrotlar ve kül tutma plakaları vardır. Kül tutma plakaları; birbirine paralel sıralar halindedirler. Elektro statik alan etkisi ile küller bu plakalara yapışır. Düzgün bir sıra ile çalışan kamlar, elektro filtrelerdeki plakaları titreştirerek plakalar altında biriken külleri elektro filtre altındaki kül silolarına toplanmasını sağlarlar.

Kül zerrecikleri, elektro filtre içinden geçerken negatif yükle yüklenir. Negatif yük yükleyici elektrot çevresine yüksek gerilim doğrultucusundan verilir. Negatif yük ile yüklenmiş elektronlar topraklanmış topraklama elektrotlarına akarak deşarj olurlar.elektronlar arasından geçen baca gazı içerisindeki uçucu küller elektronlarla karşılaşırlar ve içerisindeki kül zerrecikleri negatif yük ile yüklenir. Bu kül zerrecikleri daha sonra toplama elektrotları tarafından tutulur. Gevşek tabakalar halinde tutulan kül zerrecikleri periyodik olarak kam vurucu mekanizması tarafından silkelenir. Silkelenen küller kendi ağırlıkları ile inerek elektrotların alt kısımlarında bulunan kül silolarına toplanması sağlanır.

Elektro filtrelerin uygun bir şekilde işletilebilmesi için elektrotlarda salınımsız bir akıma ihtiyaç duyulduğu gibi, toz yoğunluğunun şiddetine göre voltajında ayarlanması gereklidir. İşte bu özelliklerinden dolayı D.C akım kullanılır. D.C akım güç kaynağı transformatör güç kaynağından elde edilir.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe

(21)

BÖLÜM SAYFA 20

YAPILAN İŞ Şalt tesisleri TARİH 13-14 / 08 / 09

ŞALT TESİSLERİ

Bugün Şalt Bakım bölümüne gittim. Bu bölüm; şalt sisteminde istikrarı sağlamakla sorumludur. Bunun için gerekli ölçümler düzenli olarak yapılır. Şalt sahasında meydana gelen sorunlarla ilgilenir ve gerekli manevraları yaparlar.

1.2. ve 4. üniteler 380 kV çıkışlı ana trafolar vasıtasıyla ürettikleri enerjiyi 380 kV'luk şalt sistemine, 3. ünite ise 154 kV çıkışlı ana trafo yoluyla ürettiği enerjiyi 154 kV şalt sistemine vererek enterkonnekte sisteme katılmaktadır. Ayrıca 380 kV şalt sahasıyla, 154 kV'luk sistem arasında güç aktarımını sağlayan 380/154 kV'luk oto trafo mevcuttur.

380 kV şalt sisteminden; Gökçekaya, Afyon 2, Tunçbilek ve İzmir hatlarına, 154 kV şalt sisteminden ise Kırka, Kütahya 1, Kütahya 2 ve Bozüyük hatlarına, 154 / 34,5 kV trafo vasıtasıyla 34,5 kV' a dönüştürülen enerji SLİ 1, SLİ 2, Etibank Gümüş, Köyler 1, Köyler 2 ve Enne hatlarına bağlantı vardır. Ayrıca 380 kV şalt sahasında sistem gerilimini ayarlamak için tesis edilmiş şönt reaktör bulunmaktadır.

Şalt Tesisleri Yardımcı Ve Koruyucu Elemanları

Reaktörler: Reaktörlerin görevi, voltaj fazlalaştığı anda voltajı düşürmektir. Reaktörler 3×40 MVAR kapasitedirler. Reaktörler 3 adet olup 380 kV şalt sahası içerisinde şalt kompresörleri binası yanında yer alırlar. Uzun hatları servise alırken meydana gelebilecek olan kapasitif reaktif güce karşı indüktif reaktif güç vererek fazla voltaj meydana gelmesini önlerler.

Parafudrlar: Enerji nakil hatlarına bağlı santral ve trafo istasyonlarının aşırı gerilime maruz kalması halinde, bu aşırı gerilimi toprağa deşarj ederek, teçhizatın hasara uğramasına ve enerji kesilmesine engel olurlar. Bu amaçla, her faza birer adet ve faz toprak arasına bağlanırlar.

Ayırıcılar: Ayırıcılar, yüksüz elektrik devrelerini açıp kapamak için yapılmış, açık veya kapalı oldukları gözle görülebilen bağlama elemanlarıdır.

380 kV’luk hatlardaki ayırıcılar, mekaniki veya elektriki olarak mahallinden veya elektriki olarak şalt kumandadan açılıp kapama yapılabilirler. 154 kV’luk hatlardaki ayırıcıların açma ve kapamaları ise, mekanik olarak mahallinden yapılabilir.

Ayırıcı Açma Kapama İşlem Sırası:

Ayırıcılar ile devreden akım geçerken, yani devrede yük var iken açma kapama işlemi yapılmaz. Eğer yapılırsa ayırıcı ve ayırıcıyı açıp kapatan kişi zarar görür. Bu sebeple açma kapama işlemi yapılırken ilk önce ayırıcı açılıp kapatılmaz. Kesici veya ayırıcılar ile yapılan işlemler manevra olarak tanımlanır.

 İlk önce kesici açılır.

 Daha sonra kesicinin giriş ve çıkışındaki ayırıcılar açılır.  Kapatılırken bu işlemin tersi olarak ilk önce ayırıcılar kapatılır.  Daha sonra kesici kapatılarak devreye enerji verilir.

 Kesici yoksa alıcıların yükü devreden çıkarılır, sonra ayırıcı açılır. STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe

(22)

BÖLÜM SAYFA 21

YAPILAN İŞ Şalt Tesisleri Elemanları TARİH 13-14 / 08 / 09

Kesiciler: Yüklü devreleri açıp kapamaya yarayan, çok seri çalışan ve açma kapama zamanları çok kısa olan cihazlardır.

Bir kesicinin görevi kapalı durumda devreden güç akışını sağlamak, açık durumda ise güç akışını engellemektir. Bu iki görevden ilkini kontak elemanları arasında iyi bir temas oluşturarak, ikinci görevi ise kontak elemanlarını ayırarak elektriksel olarak yerine getirir. Kesiciden bu iki görevin gerektiği anda tam olarak yerine getirilmesi beklenir. Uzun süre kapalı kalmış bir kesiciden birdenbire devreyi açmasını istemek ona ağır bir görev yüklemek demektir. İşte kesicilerin gerçek görevleri bu durumda ortaya çıkmaktadır. Çünkü yüksek gerilimde, elektrik geçerken devreyi açmak veya kapatmak doğacak arktan dolayı hem zor hem de tehlikelidir.

Arkın söndürdüğü ortama göre kesiciler şöyle sınıflandırılırlar: 1. Magnetik üflemeli kesiciler

2. Tam yağlı kesiciler 3. Az yağlı kesiciler

4. Basınçlı havalı kesiciler 5. SF6 gazlı kesiciler

6. Vakumlu kesiciler

Tam yağlı kesiciler daha çok orta gerilimlerde, az yağlı kesiciler orta ve yüksek gerelim sistemlerinde kullanılırlar. Basınçlı havalı kesiciler ve gazlı kesiciler, yüksek gerilimde kullanılırlar.

İyi bir kesici de aranan temel özellikler şunlardır:

 Açma anında meydana gelen arkı süratle söndürmelidir.  Peş peşe açma ve kapama yapmalıdır.

 Süratli olarak açma ve kapama yapmalıdır.

 Kontakları; nominal akımları ısınmadan, kısa devre akımlarını ise kısa bir süre taşıyabilmelidir.

380 kV ve 154 kV’luk hatlarda bulunan kesiciler, hem hattı açarlar hem de açma sırasında meydana gelen arkı hava ile söndürürler. Otomatik olarak kumandadan veya mahallinden açılıp kapatılabilirler. 34,5 kV’luk şalt binasında bulunan kesicilerden; Enne ve Tesis şalt kumandadan, SLİ ve köyler ise ana kumanda odasından açılıp kapatılırlar.

Şalt Sahası Kompresörleri: Şalt sahası kesicileri için yüksek basınçlı havaya ihtiyaç vardır. Bu amaçla 380 kV şalt sahası içerisinde ayrı bir binada kompresörler bulunmaktadır. Bina içerisinde toplam beş adet kompresör vardır, 3 tanesi çalışmaktadır. Kompresörler 11 kW gücündeki motorlarla tahrik edilirler.

(23)

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 22

YAPILAN İŞ Reaktif Güç, Kompanzasyon TARİH 17-18 / 08 / 09

REAKTİF GÜÇ

Direnç tipi bir yük gerilim kaynağından gerilimin çarpanı şeklinde bir akım çekmektedir, ancak reaktif yüklerin çektiği akım, direnç yükündeki gibi değildir. Reaktif yüklerde de hem gerilim hem de akım dalga şekilleri sinüzoidal olabilir ancak aralarında bir faz farkı vardır. Reaktif yüklerde bir periyot süresince akım ve gerilim işaretleri aynı veya farklı olabilir. Akım ve gerilim işaretinin farklı olduğu noktalarda güç negatiftir ve güç akışı kullanıcıdan şebekeye doğrudur. Şebekeden çekilen bu enerji kullanılmadan şebekeye geri verilir ve bu dolaşım sırada iletim hatlarındaki dirençlerden dolayı kayıplar oluşur. Yani reaktif güç şebekeyle yük arasında salınan ancak kullanılmayan enerjidir.

Aktif enerji şebeke periyodu boyunca şebekeden çekilen enerjidir, bu da gerilimle akımın çarpımının zaman ekseninin üstünde kalan alandır. Üstte kalan alan (aktif enerji) ile altta kalan alanın (reaktif enerji) farkı yükün harcadığı toplam enerjiyi vermektedir.

Jeneratör, transformatör, motor gibi elektrikli aygıtların ve iletim hatlarının maliyeti bunların görünür gücüyle orantılıdır. Bunun nedeni bu cihazların yalıtım düzeyinin gerilimle, iletken boyutlarının da akımla orantılı olmasıdır. Aktif güç P’nin fiziksel bir anlamı vardır. Bu gücün büyük bir kısmı yararlı işi karşılar, çok az bir kısmı kayıplardır. Oysa reaktif güç, elektromanyetik cihazlardaki manyetik alanı oluşturur ve yararlı enerji çevriminde kullanılmaz. Gereksiz yere hattı ve iletim aygıtlarını yükleyerek gerilim düşümüne ve kayıplara yol açar. Bu nedenle şebekeden çekilen Q reaktif gücün sıfır olması istenir.

Reaktif Güç Kompanzasyonu

Elektrik tesislerinin işletme araçları olan transformatörler, motorlar, kaynak makinaları, indüksiyon ve ark fırınları, floresan lambalar, deşarj lambaları, civa ve sodyum buharlı lambalar çektikleri aktif güç yanında önemli miktarda reaktif güç çekerler. Çekilen reaktif güç kontrolsüz bırakıldığında, güç katsayısı o kadar düşer ki; bu da dağıtım tesislerini, aktif güç bakımından normal kapasitenin altında çalışmak zorunda bırakabilir. Böylece ekonomik olmayan bir işletme meydana geldiği gibi, enerji sıkıntısı da kendini gösterir. Bu kötü ekonomik şartlara son vermek için elektrik işletmeleri, abonelerine güç katsayılarını belirli bir değerin altına düşürmeleri için tarifelerle zorlayıcı yaptırımlar getirmişlerdir.

Elektrik şebekelerinde, kullanılan kondansatörlerin konulduğu yerin ihtiyacına göre reaktif güç üretilir. Teorik olarak aktif ve reaktif güç talebini generatör ile karşılamak mümkündür. Ancak, sistemin işletilmesi sırasında doğuracağı teknik sorunlar ve ekonomik yönden incelendiğinde bu mümkün olmamaktadır. Bu nedenle şebekelerde şönt kompanzasyon uygulaması en uygun çözüm olarak görülmüştür.

Dağıtım sistemine yerleştirilecek şönt kapasitörler ile şunlar sağlanır:  Güç faktörünün düzeltilmesi

 Aktif güç üretim, iletim ve dağıtım kapasitelerinin artırılması  Gerilim düzenlemelerinin sağlanması

 Sistemdeki güç kayıplarının azaltılması

(24)

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 23

(25)

ELEKTRİK ENERJİSİNİN ALÇAK VE YÜKSEK GERİLİMLE İLETİLMESİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

Santraldeki 1. ve 2. ünite generatörler 180 MVA gücünde, çıkış gerilimi 15 kV ve generatör çıkış trafoları 15/380 kV’ tur.

Enerjiyi önce 15 kV sonra 380 kV olarak ilettiğimizi düşünelim ve kullanmamız gereken iletken çaplarını hesaplayıp karşılaştıralım.

15 kV olarak iletirsek:

İletimde kullanılan iletkenlerin her mm2’sinden 3 Amper geçirebileceğimizi var sayarsak

ihtiyacımız olan iletkenin kesiti;

Bu iletkenin çapı ise;

380 kV olarak iletirsek:

İletken kesiti;

İletken çapı;

Sonuç olarak; elektrik enerjisi generatörlerden elde edilen çıkış gerilimi ile iletildiğinde iletim akımı, iletken kesiti ve çapı yüksek gerilim ile iletime kıyasla daha büyüktür. Bu nedenle yüksek gerilim ile iletim yapıldığında:

 Devreden az akım geçeceğinden güç kaybı az olur  Enerji Nakil Hattı sonunda gerilim düşümü az olur

 İletimde kullanılan direkler ve diğer yüksek gerilim teçhizatı, hacim bakımından daha küçük ve hafif olur, böylece ucuza mal olur.

STAJ YETKİLİSİ Ünvan Ad ve Soyad İmza Kaşe BÖLÜM SAYFA 24

Referensi

Dokumen terkait

55 2 07 2 07 01 Dinas Perindustrian Belanja Jasa Konsultan Konsultansi Teknologi dan Belanja Jasa Jasa Lainya 20 000 000 1 Paket Kab Magetan DBHCT Maret 2013 Maret 2013 April

Analisa Beton Bertulang Kolom Struktur (15/20) ad. Analisa Beton Bertulang Kolom Praktis 15/15 ad. Analisa Beton Bertulang Balok 15/40 ad. Analisa Beton Bertulang Balok 15/20

Perkiraan Tanggal Pencatatan Saham pada BEI 06 Mei 2009 Perkiraan Tanggal Pengembalian Uang Pesanan 05 Mei 2009 Sumber: Bisnis Indonesia, Selasa, 07

Penggunaan Dana Bagi Hasil Cukai Hasil Tembakau di Kabupaten Temanggung digunakan untuk 5 program utama yang didasarkan pada PMK No 20/PMK.07/2009 Tentang Perubahan Atas

2 Instruksi Kerja Ujian Skripsi Jurusan Matematika FMIPA Universitas Brawijaya IK.UJM-JM.FMIPA-UB.07 Revisi : 4 Tanggal : 7 Desember 2009 Dikaji ulang oleh : Tim Unit

Forecast for next two week Weather systems & associated Precipitation during Week 1 07 to 13 January, 2021 and Week 2 14 to 20 January, 2021 Rainfall for week 1: 07 to 13 January,

44-60 DOI : 10.37274/rais.v6i2.578 Diserahkan: 30-06-2022 Disetujui: 25-07-2022 Dipublikasikan: 28-04-2022 E – ISSN : 2686 – 2018 Ad-Dirāsah At-Tahlīliyyah Lil Manhaji Ad-Dirāsī

"An Improved QRD-M Detection Algorithm for MIMO Communication System", 2009 IITA International Conference on Control Automation and Systems Engineering case 2009, 07/2009 Publicat ion