• Tidak ada hasil yang ditemukan

Thomas'ın İncili

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Membagikan "Thomas'ın İncili"

Copied!
83
0
0

Teks penuh

(1)
(2)

"1. İsa dedi ki:

2. Eğer beden 'ruh'tan dolayı olmuşsa 3. Bu bir harikadır;

4. Ama şayet ruh 'beden'den dolayı olmuşsa 5. Bu, harikanın harikasıdır.

6. Fakat ben, şunda hayranım; 7. Bu kadar büyük zenginlik 8. Bu fakirliğe nasıl konmuştur?"

"1. İsa dedi ki:

2. Neden çanağın dışını yıkıyorsunuz? 3. Anlamıyor musunuz ki

4. İçi yaradan

(3)

Kardeşini ruhun gibi sev,

gözünün bebeği gibi

(4)

THOMAS'IN

İNCİLİ

İsa'nın Gerçek

Sözleri

*

Eski Kopt Dili’nden Fransızca’ya Çevirenler: Philippe De SUAREZ

Emile GİLLABERT Pierre BOURGEOIS

Yves HAAS Türkçeleştiren: Ergün ARIKDAL

(5)

”EVANGILE SELON THOMAS"

Bu Çevirinin Tahrif Edilmeden Kullanılması Metapsişik Tetkikler v e İlmî Araştırmalar Derneği'nin Ricasıdır.

Kapak Düzeni: Halûk Özden

Baskı: Bakış Ofset Tel: 522 89 90

(6)

GİRİŞ

Thomas İncili 1945'de Yukarı Mısır'da, Nag Hammadi böl­ gesinde bulundu. Köylüler, mezarlık olarak kullanılan kaya oyuğun­ da, tesadüfen, içinde bakır levhaya sarılı 12 el yazması bulunan bir toprak testi buldular. Papirüs üzerine Kopt lisanında yazılmıştı ve tarihi üç ya da dördüncü yüzyıla kadar uzanıyordu.

Gnostik bir cemaatin kitaplığını oluşturan eşsiz değerdeki bu kitaplar arasında Thomas'ın İncili de bulunuyordu.

114 Logia (Kelâm-ayet) içeren bu tomarlar arkaik niteliğini hemen belli eden edebî bir formda yazılmıştı. Gerçekten, İsa'nın me­ sihî faaliyeti hakkında genel bir görüş vermek isteyen geleneksel İncillerin tersine Thomas’ın İncili, İsa’nın sözlerini bize hiç bir yo­ rum olmadan aktarmaktadır.

Thomas’ın İncili 1959'da, ilk kez, Jean Doresse tarafından Nag Hammadi keşfi hakkında tarihî ve kritik bir yorumla beraber Fransızca olarak tanıtıldı. Bu tercüme, çözümleme girişimlerinin il­ kini oluşturuyordu. Tercümeye eşlik eden yorumlar, daha önce bili­ nen gnostik bir metin içine İsa'nın "farazi" sözlerini yerleştirmeye yöneliktiler. Resmî İncillerle olan yakınlığı belirtilmişti ama, ge­ nellikle bu belirtme işi İncillerin daha eski olduğunu gösterme amacını güdüyordu.

Son olarak, Enstitü Üyesi, College de France profesörü, Yüksek Etüdler Okulu Müdürü Henri-Charles PUECH, etrafında Kopt dili bilginlerini topladı ve aynı yıl, 1959'da Fransızca, İngilizce, Al­ manca ve Hollandaca dillerinde, Thomas İncili'nin çok dikkatli bir çevirisini yaptırttı. Çeviri, çoğunlukla ayrı ayrı bölümlerin hedef alındığı bir tekrar inşa etmeden ibaretti.

Bu iki baskı hayli zamandır tükenmiş durumdadır.

P.Benoit ve M.E.Boismard çevirdikleri dört İncilde (2 cilt) 114 Kelâm'dan 80 Kelâm'ı, dört İncile paralel olarak yazılmış sözleri referans olarak not düşmüşlerdir. İkinci cildin kritik notları Thomas

(7)

örnekler veriyordu. Bazı ifadelerin pek çıplak karakterini gösteren snoptiklerden (bilinen resmî İncillerden) daha eski oluşunun lehine olan örnekler vermiştir.

1970'de UNESCO 'nun girişimiyle, uluslararası ölçüde orijinal metinlerin tam olarak yayınlanması bakımından, en seçkin Kopt di­ li uzmanları toplandı. 1973'de bu sistematik yayının ilk cildi Mısır Arap Cumhuriyeti'nin Eski Tarih Bölümü ile UNESCO'nun gözetimi altında yayınlandı.

Bu teşebbüs, belirtilmesi gereken bir tehlikeyi de getiriyordu: Papiruslann tümünün tek bir kitapta yayınlanması Thomas İncili ve diğer daha az önemli yazmaların ileride emre amade olma eyilimi­ ni azaltıyordu. Bu İncile verilen Apokrif ismi onu şüpheli kılıyordu. Kilise çevrelerince bu kelimeye verilen kötüleyici nüans silinmeye, yüz tutmuştu. O hâlde, bu metinden onun gerçek boyutlarını değer­ sizleştiren bu şüpheyi kaldırmak ve gerçek veçhesini yeniden kur­ mak için acele edilmeliydi. Çeşitli değerlendirmeler yapıldı. Kimi bu metni apokrif bir yazı olarak, kimi de gnostikliğe bulaşmış ola­ rak gördü. Bu İncili Gnoz'a dayandırmakla bir fayda sağlanamaz, zira Kilise Hristiyanlığın birinci yüzyılında hiç acımadan heretik,

"rafızî”, yazıları imha etmişti.

Bir kısım eleştiriciler Thomas'tn Incili'ni bazen dört İncilden, bazen İsa'ya atfedilen ortodoks ya da rafızî gelenekten, bazen de di­ nî telkinlerde bulunmak amacıyla meydana getirilmiş bir karışım olarak görmüşlerdir. Bir kısım insanlar da Thomas İncil'indeki Ke­ lâmlar'a (ayetlere) az çok kesin ve açık bir doğruluk atfediyorlar. Bu atıf Üniversite ve Kilise'de resmî durumda çalışanlarca yapıl­ mıştır.

Bazılarına göre de söz konusu Kelâmlar, en azından, İsa'nın

sözlerini bildirmek için dört İncil ve Yahya'nın yararlandıkları

(8)

lanılan malzemeler arasından bir seçme yaptılar. Bu malzemeler, bu durumda, bildiğimiz dört İncilden daha eski bir formu temsil etmek­ tedirler. Metinlerin çözümü bu hipotezi teyit etmektedir, hatta bu malzemenin cinslerine göre gruplandığını da kanıtlamaktadır. (Mucizeler, ayetler, vs. gibi) Ayrıca, snoptiklerdeki benzer ve ayrı taraflar, en eski formlara gidilerek, çözüme de kavuşturulabilir. Thomas'ın İncili, dört incilin kaynağı olabilir mi?

Metin üzerinde yapılan şimdiki araştırmalar ve gelişmeler, bu gün, bu soruyu cevaplama imkânı vermektedir.

Thomas İncili'nde, gnostiklerin etkisi olduğu, kanoniklerde bu­ lunmayan bazı Kelâmlar'da hermetik bir nitelik bulunduğu söyleni­ yor; bu, işi kolaydan almak, aşağılamak isteyenlerin işidir. Aksine, 4 incil yazarları ile Vahiyci Yuhanna, İsa’nın anlamakta zorluk çektikleri sözlerini bir yana bıraktılar. Ayrıca birçok yorumcunun Thomas İncili’nde görmek istedikleri gnostik renk, Kelâmlar'ın ka­ noniklerle alâkalı arkaik karakterini de açıklamaz.

Resmî dört incilin yazarları, Pavlus’un doktrini ve "zamanla­ rın sonu'na" olan sonsuz inançları nedeniyle, Kilise'nin başlan­ gıcında cereyan eden İsa’nın sözleri arasında bir "seçme" yaptılar. Kaldı ki, Thomas İncili'nin teşkil ettiği Kelâm külliyatı bir tane değildir. Eski yazarların yaptıkları metin aktarmaları, onun varlığını kanıtlamaktadır.

Orta Mısır’da bulunan ve Helen devrinden kalan Oxyrhynque (oksirink) kasabasında Grekçe üç yazma bulundu: İlki 1897'de diğer ikisi 1903'de. O kadar eksik durumdaydılar ki, uzmanlar onlardan bir şey meydana getiremediler. Ama Thomas İncili beklenmedik bir açıklık getirdi. Eksik Grekçe metinler, Kopt külliyatıyla belirgin bir benzerlik gösteriyordu, böylece üç delil daha bulunmuş oldu. On lar da Mısır'da bulunmuşlardı. Bazı yorumculara göre eğer Matta İn­ cili'nin vasıtalı tercümesi İskenderiye'de kaleme alınmışsa bu du­ rumda Nag Hammadi'dekine benzeyen bir "Kelâm" külliyatına başvurulmuş demektir. İsa'nın "Mısır'a Kaçışı" vak'a olarak, bere­ ketli olmuştur.

Thomas İncili birinci yüzyıl yazarlarının meçhulü değildi: Bu­ nu ifa delerinden anlıyoruz. 654 papirüs, eserin sadece başlangıcını

(9)

şekilde ifade de ediyor. Buna rağmen bilim Grekçe yazılı Kelâmlar'ın doğruluğuna ışık tutmaktan imtina etmektedir, oysa Koptça metin onun eksik yanlarını tamamlamaktadır.

Thomas İncili ile, kabul edilen resmî İncilleri karşılaştır­ makta büyük yarar vardır. Doresse ve Puech bu tarihi 140-150 sene­ lerine götürüyorlar. Verdikleri örnekler ikinci yüzyılın yarısına ka­ dar fiilen çıkmaktadır. Ama bu daha eskilere kadar gitmiyor de­ mek de değildir. Boismard şöyle demekten çekinmiyor: "Öyle görünüyor ki, Thomas İncili bizi, resmî İncillerin yazılışından daha eski İncil geleneği tarzına götürmektedir. Bu durumda Thomas İncili İsa'nın sözlerinin nakli tarihini yeniden düzenlemek bakımından çok önemli olmaktadır.

Öncelikle bilginlerin tercih ettikleri şartlardan biri, ancak bir kaç uzmanın bildiği (1) eski Kopt dilinde yazılmış olmasıdır, (2) çeşitli devirlerin gnostik eserlerinin orta yerinde bulunmaktadır. (3) Yazmadaki birçok Kelâm’ın, ekseriya pek hermetik olanların, res­ mî İncillerde karşılıkları yoktur. Bir dil uzmanının bu metinde bul­ duğuna inandığı semitizm, Kopt yazmasının İbranice'den çevrildi­ ğini kanıtlar gibidir.

Böyle olmakla beraber başlangıç durumları bunun zayıflığını göstermekte gecikmiyor. Koptca tercümenin, Grekçe tercümeden da­ ha eski olduğu doğrulanmaktadır. Thomas İncili resmî İncillerin de kaynağıdır, asıl Hristiyanlığın bütün köken ve istikametini belirle­ miştir.

Thomas İncili Yahudi-Hristiyan dünyasına ve oradan gelen felsefe ve ilahiyata yabancı kalan bir tebliğ getirmiştir. Batı dünyası, uzun süredir,kendi kültür ve dininin insan düşüncesinin en üst düzeyi olduğuna inanmıştır. 20. yy.'a gelindiği vakit, Hinduizm, Zen ve Sufîlik gibi büyük gelenekler hakkında bilgi sahibi olunca

(10)

gösteren "iyi-kötü ayırımının" üstüne yükselmek kaygısı vardır. Ezoterik araştırıcılar İsa'nın Doğu'ya yaptığı yolculuğa değinirler sık sık. İsa bize göre Mısır'a, İskenderiye'ye gitti. Ticaret ve kültürel merkez, İskenderiye'deki 700 bin cilt eserin hemen tamamı dinî bilimlere aitti. Bu bakımdan İsa'nın sözleriyle Doğu düşüncesi arasında ilişki olması garip değildir.

İsa'nın Kelâmları aktüeldir, çünkü zaman dışıdır, metafizik­ ten çıkmıştır. Thomas'ın İncili Hristiyan teolojisinde bir "dönüm noktası" olacak niteliktedir.

(11)

Neden yayımlıyoruz?

Thomas'a göre İncil, bizim için, bir tebliğ niteliğindedir. Tebliğ olmasının yanısıra, içerdiği bilgi ve hakikatler aldığımız ruhsal tebliğlere çok uymakta ve Doğu kültür ve mistik düşüncesine çok yakın ifadeler bulunmaktadır. Ayrıca hiç bir sansüre tâbi tutulma­ dan, yazıldığı gibi kalarak, günümüze kadar ulaşmış en eski metin­ lerden birisi olması, sade ve şiirsel ifadesi, çok kapsamlı bilgi çağ­ rışımları yaptırtması, İslâmî açıdan Kutsal Kur'an ayetlerine, Su­ fîzm'e ve Doğu mistisizmine benzer sözler taşıması, çeviri isteği­ mizin objektif dayanakları olmuştur. Sezgisel dayanağımız ise bu İncil’in Hz. İsa’nın "gerçek ifadesi" olabileceği merkezindedir. Spi­ rituel tebliğ ve bilgi kültürü yeterli derecede birikmiş olanların Thomas’ın İncili’ni daha kolay ve derin olarak anlayacakları da ayrıca bir kanıttır. Zamanımızın realitesini çok iyi ifade ettiği gi­ bi, bu realiteyi aşmanın yolları da gösterilmektedir.

Saftır :Hiç bir teolojik endişe ile yazılmamıştır. Zorlama yok­ tur.

Sadedir : Verilen bilgi garip simgelere dönüştürülmemiş, aslî niteliğini saklamamış, başka doktrinlerin simgeleri kullanılma­ mıştır.

Bireyseldir : Bireyin sezgi, sevgi ve vicdanına büyük yer ver­ miştir. Yaradan ile insan arasında mutavassıt kurumlar, kavramlar yoktur. Teslis yoktur, insanların tümü için rahmet kapıları açık tu­ tulmuştur. Teolojik ruhbanlığa, merkeziyetçiliğe karşıdır. Bilgi’nin kutsiyeti vurgulanmıştır.

(12)

Herkesin anladığı kadarıyla bilgi ve sezgi kapıları açılır.

Bu görevi yerine getirdiğimiz için Ruhsal Rehberler'e şük­ ranlarımızı, hoşgörülmek dileğiyle arz ederiz.

Ergün ARIKDAL M.T. ve İ.A. Demeği

(13)

2. Ve Didimli Yahuda-Thomas’ın 3. Yazdığı saklı sözler:

(14)

(1)

1. Ve O dedi:

2. Bu sözlerin yorumunu bulan 3. ölümü tatmayacak.

(2)

1. İsa dedi:

2 Arayan, (aradığını) bulana kadar 3. aramayı bırakmasın

4. ve bulunca 5. şaşıracak

6. ve şaşkınlıkta kalarak 7. hayran olacak,

(15)

1. İsa dedi:

2. Eğer size yol gösterenler 3. işte, Melekût göktedir, derlerse

4. o zaman, göğün kuşları önünüzde gidecek 5. (yok) eğer Melekût denizdedir, derlerse 6. o zaman, balıklar önünüzde gidecektir. 7. Fakat Melekût hem içinizdedir

8. ve hem dışınızdadır. 9. Kendi kendinizi bilince, 10. o zaman bilineceksiniz,

11. ve siz Diri Baba'nın oğulları olduğunuzu 12. bileceksiniz.

13. Lâkin kendinizi bilmezseniz,

14. o zaman fakirliktesiniz (yoksulluktasınız) 15. ve bu fakirlik sizsiniz.

(4)

1. İsa dedi:

2. Yaşlı adam hayatı sırasında 3. yedi günlük bir sabî’ye 4. hayatın yeri hakkında

(16)

(5)

1. İsa dedi:

2. Yüzün önünde olanı bil

3. ve sana gizli olanın üstü açılacaktır:

4. Zira ortaya çıkmayacak saklı bir şey yoktur.

(6)

1. Şakirtleri sordular ve O’na: 2. Oruç tutmamızı ister misin? 3. Nasıl dua edelim?

4. Sadakayı nasıl verelim?

5. Ve yiyecekte neyi gözetelim, dediler. 6. İsa dedi:

7. Yalan söylemeyin,

8.İstemeyeceğinizi (reddedeceğinizi) yapmayın, 9. zira her şey göğün karşısında açıktır.

10. Doğrusu ortaya çıkmayacak gizli, 11. ve örtüsü açılmadan kalacak olan 12. keşfedilecek hiç bir şey yoktur.

(7)

1. İsa dedi:

2. İnsanın yiyeceği o aslana ne mutlu, 3. ve aslan insan olacaktır;

4. ve aslanın yiyeceği insan kirlidir, 5. ve aslan insan olacaktır.

(17)

1. Ve O dedi:

2. İnsan tedbirli bir balıkçıya benzer 3. ağını denize atan;

4. ve onu küçük balıklarla dolu denizden çeker. 5. Onlar arasında,

6. tedbirli balıkçı iri ve iyi bir balık buldu. 7. Küçük balıkların hepsini denize attı, 8. zahmetsiz iri balığı seçti.

9. İşitmek için kulakları olan işitsin.

(9)

1. İsa dedi:

2. İşte ekinci çıktı (tohum ekmeye). 3. (Taneleri) avucuna doldurdu ve serpti. 4. Gerçekte birkaç tanesi yola düştü; 5. kuşlar gelip onları gagaladılar. 6. Bazıları kayalık yere düştüler 7. ve ne kök saldılar toprağa

8. ne de göğe doğru başak sürdüler. 9. Ve (daha) başkaları tohumu boğan 10. (dikenli) çalılara düştüler,

11. ve kurt onları yedi.

(18)

(10)

1. İsa dedi:

2. Dünyaya bir ateş attım, 3. ve işte onu sarıncaya kadar 4. koruyacağım.

(11)

1. İsa dedi:

2. Bu gök geçecek,

3. ve onun üstünde olan da geçecek, 4. ve ölü olanlar yaşamazlar, 5. ve diriler de ölmeyecekler. 6. Ölü olanı yediğiniz günler 7. diriden yiyordunuz.

8. Nur içinde olduğunuz zaman 9. ne yaparsınız?

10. Siz Bir iken

11. ikiyi yaptınız (hâsıl ettiniz) 12. ama iki olarak

(19)

1. Şakirtleri İsa'ya dediler:

2. Biliyoruz ki, sen bizi terk edeceksin; 3. üzerimizde büyük kim olacak? 4. İsa onlara dedi:

5. Bulunduğunuz noktadan

6. âdil Yakûb 'a doğru gideceksiniz: 7.Göğün ve yerin olan ona intikal eder.

(13)

1. İsa şakirtlerine dedi: 2. Mukayese edin beni, 3.söyleyin kime benziyorum? 4. Simun-Petrus O'na dedi: 5. Sen âdil bir meleğe benziyorsun. 6. Matta O'na dedi:

7. Bilge bir filozofa benziyorsun. 8. Thomas O'na dedi:

9. Muallim, ağzını asla kabul etmeyecek 10. kime benzediğini söylemeyi

11. İsa:

12. Senin muallimin değilim,

13. zira, kendi ölçtüğüm kaynayan kaynaktan 14. içtin sen,

(20)

17. kendine çekti ve ona üç kelime, dedi. 18. İmdi, Thomas arkadaşlarına döndüğünde 19. arkadaşları ona sordular:

20. İsa sana ne dedi? 21. Thomas onlara:

22. Eğer bana dediklerinden birini size söylesem 23. (yerden) taşları alır,

24. bana atardınız;

25. ve o zaman, taşlardan bir ateş çıkar 26. ve sizleri yakardı.

(14)

1. İsa onlara dedi: 2. Eğer oruç tutarsanız,

3. kendiniz için bir hata'ya sebep olacaksınız, 4. ve eğer dua ederseniz,

5.mahkûm olacaksınız, 6. ve eğer sadaka verirseniz, 7. ruhlarınıza zarar vereceksiniz;

8. ve eğer herhangi bir memlekete giderseniz 9. ve etrafı dolaşırsanız

10. ve eğer sizi kabul ederlerse, 11. önünüze konulanları yiyiniz, 12. aralarında hasta olanları iyi ediniz. 13. Zira ağzınıza girecek olan

14. sizi kirletmeyecak,

15. ama ağzınızdan çıkacak olan, 16. (işte) sizi kirletecek olan odur.

(21)

1. İsa dedi:

2. Kadından doğmamış Olan'ı 3. gördüğünüz zaman

4. yüzüstü yere kapanın (secde edin), 5. ve O'na tapın (perestiş edin): 6. Baba'nız O'dur.

(16)

1. İsa dedi:

2. Belki insanlar sanıyorlar

3. ki ben yeryüzüne selamet getirmeye geldim,

4. ve onlar bilmiyorlar ki

5. yeryüzüne ayrılık getirmeye geldim,

6. ateş, kılıç, savaş.

7. Zira bir evde beş (kişi) olacak 8. üçü ikiye,

9. ve ikisi üçe karşı, 10. baba oğula,

11. ve oğul babaya karşı olacak,

(22)

(17) 1. İsa dedi:

2. Size gözün görmediği, 3. kulağın işitmediği, 4. elin dokunmadığını,

5. ve insanın yüreğine girmeyeni vereceğim.

(18)

1. Şakirtleri İsa'ya dediler:

2. Sonumuz nasıl olacak söyle bize? 3. İsa dedi:

4. Sonu aradığınıza göre

5. başlangıcın perdesini mi açtınız? 6. Çünkü başlangıç nerede ise, 7. son orada olacak.

8. Mesut o kimsedir ki başlangıçta duracak 9. ve sonu bilecek

(23)

1. İsa dedi:

2. Mesut o kimsedir ki var idi,

3. mevcut olmadan önce. 4. Benim şakirtlerim olursanız 5. ve sözlerimi işitirseniz

6. bu taşlar size hizmet edecektir.

7. Cennette gerçekten beş ağaca sahipsiniz 8. ne yazın, ne kışın sallanmayan

9. ve yaprakları dökülmeyen. 10. Onları tanıyan kimse 11. ölümü tatmayacaktır.

(20)

1. Şakirtleri İsa'ya dediler:

2. Göklerin Melekûtu kime benzer, söyle bize. 3. Onlara dedi:

4. Bir hardal tanesine benzer, o 5. bütün tohumların en küçüğü; 6. ama o işlenmiş toprağa düşünce, 7. göklerin kuşları için bir sığınak olan 8. büyük bir sürgün verir.

(24)

(21)

1. Mariam İsa'ya dedi:

2. Şakirtlerin kime benziyorlar? 3. İsa dedi:

4. Kendilerinin olmayan 5. bir tarlaya oturmuş 6. küçük çocuklara benzerler. 7. Tarlanın sahipleri gelince 8. tarlamızı bize bırakın! 9. derler.

10. Onlarsa, onların önünde 11. tarlayı boşaltmak

12. ve tarlayı geri vermek için, soyunurlar. 13. Bu yüzden derim ki:

14. Eğer ev sahibi bilirse 15. hırsızın geleceğini, 16. o gelmeden önce gözetir 17. onu bırakmamak için

18. kendi Melekûtu'nun evinde delik açıp da 19. öte-beriyi götürmesin diye.

20. Ama size gelince, dünya karşısında uyanık olun, 21. size doğru gelmek için

22. haydutlar bir yol bulmasınlar diye

23. büyük bir güçle beliniz üzerinde doğrulun. 24. Zira gözettiğiniz kazancı,

25. onlar bulacaklar.

26. Kendi özekinizde (tâ içinizde) 27. uyanık bir insan bulunsun!

(25)

29. elinde orağı ile çıkageldi, 30. ve hasadı topladı.

31. İşitmek için kulağı olan, işitsin!

(22)

1. İsa, meme emen çocuklar (bebekleri) gördü 2. ve şakirtlerine şöyle dedi:

3. Melekût'a giden kimselere benzer 4. süt emen çocuklar.

5. O'na dediler:

6. O hâlde çocuk iken mi 7. Melekût'a gideceğiz? 8. İsa onlara:

9. İkiyi Bir, 10. içinizi dışınız, 11. dışınızı içiniz,

12. yukarıdakini aşağıdaki gibi yapınca, 13. erkeği ve dişiyi

14. bir tek kılmak için 15. erkek, erkekleşmesin 16. ve dişi, dişileşmesin diye; 17. bir gözün yerine gözler, 18. bir elin yerine tek el,

(26)

(23) 1. İsa dedi:

2. Bin arasında birinizi

3. On bin arasında ikinizi seçeceğim 4. ve onlar ayakta, Bir olacaklar.

(24)

1. Şakirtleri:

2. Bulunduğun yeri öğret bize,

3. zira o yeri aramak bize gereklidir, dediler. 4. İsa onlara:

5. Kulakları olan işitsin! dedi. 6. Aydınlık var

7. ışıktan bir varlığın içinde 8. ve bütün dünyayı aydınlatır. 9. Eğer aydınlatmıyorsa

10. o karanlıktır (zulmettir).

(25) 1. İsa dedi:

2. Kardeşini ruhun gibi sev, 3. gözünün bebeği gibi 4. ona dikkat et.

(27)

1. İsa dedi:

2. Kardeşinin gözündeki saman çöpünü 3. görürsün de,

4. kendi gözündeki merteği 5. görmezsin.

6. Kendi gözündeki merteği çıkarınca,

7. kardeşinin gözündeki saman çöpünü atmak için 8. daha iyi görürsün.

(27)

1. Dünyada oruç tutmazsanız, 2. Melekût’u bulamayacaksınız;

3. eğer Sebt gününde sebt yapmazsanız, 4. Baba’yı göremeyeceksiniz.

(28)

(28) 1. İsa dedi:

2. Dünyanın ortasında durdum 3. ve onlara bedende göründüm. 4. Hepsini sarhoş buldum;

5. aralarında susamış olan kimse bulamadım 6. ve ruhum insanoğulları için ıstırap duydu, 7. çünkü onlar yüreklerinde kördüler

8. ve görmüyorlar 9. dünyaya boş geldiler

10. ve oradan boş olarak gitmeye çalışıyorlar. 11. Ama işte, şimdi onlar sarhoşturlar. 12. Şaraplarını reddedince (bırakınca)

13. o zaman zihniyetleri (şuurları) değişecek.

(29) 1. İsa dedi:

2. Eğer beden ruhtan dolayı olmuşsa 3. bu bir harikadır;

4. ama şayet ruh bedenden dolayı olmuşsa, 5. bu bir harikanın harikasıdır.

6. Fakat ben, şunda hayranım: 7. Bu kadar büyük zenginlik 8. bu fakirliğe nasıl konmuştur.

(29)

1. İsa dedi:

2. Nerede ki üç ilâh var 3. ilâhlar onlardır;

4. nerede ki bir ya da iki ilâh var; 5. ben, onunlayım.

(31) 1. İsa dedi:

2. Hiç bir peygamber kendi köyünde (yöresinde) ka­

bul edilmemiştir;

3. hekim kendisini tanıyanları iyileştirmez.

(32) 1. İsa dedi:

2. Yüksek bir dağda kurulan 3. ve kuvvetli olan bir şehir

4. ne düşürülebilir (ele geçirilebilir) 5. ne de gizlenebilir.

(30)

(33) 1. İsa dedi: 2. Bir -ya

da-3. öteki kulağınla işittiğini 4. damlarınızda bağır (ilân et). 5. Çünkü kimse bir ışık yakıp da onu 6. ne kile altına

7. ne de gizli bir yere komaz, 8. fakat onu şamdana kor 9. tâ ki gidip-gelenler 10. ışığını görsünler.

(34) 1. İsa dedi:

2. Bir kör bir körü yederse (götürürse) 3. ikisi de çukurun dibine düşerler.

(35) 1. İsa dedi:

2. Biri kuvvetlinin evine girsin 3.ve o evi kuvvetle (zorla) ele geçirsin 4. mümkün değildir,

5. yeter ki o kuvvetlinin ellerini bağlaya: 6. O zaman (da) evini darmadağın eder.

(31)

1. İsa dedi:

2. Ne giyeceksiniz diye 3. sabahtan akşama

4. akşamdan sabaha kaygılanmayınız.

(37)

1. Şakirtleri dediler:

2. Hangi gün bize görüneceksin 3. ve hangi gün seni göreceğiz? 4. İsa dedi:

5. Utancınızdan vazgeçtiğiniz 6. ve elbisenizi

7.küçük çocuklar gibi 8. ayaklarınızın altına alıp, 9. çiğnediğiniz zaman 10. diri Olan’ın

11. Oğlu'nu göreceksiniz 12. ve korkmayacaksınız.

(32)

(38) 1. İsa dedi:

2. Size dediğim bu sözleri

3. birçok kereler duymayı arzuladınız 4. ve onları duyacağınız

5.bir başkası da yoktu. 6. Beni arayıp 7. bulamayacağınız 8. günler olacaktır. (39) 1. İsa dedi: 2. Ferisîler ve yazıcılar

3. bilginin anahtarlarını aldılar 4. ve onları sakladılar.

5. Kendileri girmediler

6. girmek isteyenleri de (içeri) 7. bırakmadılar.

8. Ama siz, yılanlar gibi tedbirli 9. ve güvercinler gibi saf olunuz.

(33)

1. İsa dedi:

2. Bir asma çubuğu Baba'nın dışına dikildi 3. ve, kuvvetli olmadığı için,

4. kökünden sökülecek 5. ve telef olacak. (41) 1. İsa dedi: 2. Elinde olana 3. verilecek; 4. ve (elinde) olmayandan 5. (elinde) az da olsa 6. elindeki alınacaktır. (42) 1. İsa dedi: 2. İşlek yol olun.

(34)

(43)

1. Şakirtleri O'na dedi:

2. Bize böyle şeylerden söz açan Sen kimsin? 3. Size dediğim şeylerden

4. kim olduğumu bilemediniz mi? 5. Ama siz Yahudiler gibisiniz: 6. Onlar ağacı severler,

7. (ama) meyvesinden nefret ederler 8. ve meyveyi severler,

9. (ama) ağaçtan nefret ederler.

(44) 1. İsa dedi:

2. Baba'ya (karşı) küfreden 3. affolunacak

4. ve Oğul'a karşı küfreden de 5.affolunacak;

6. ama saf Ruh’a karşı küfreden,

(35)

1. İsa dedi:

2. Dikenli çalılarda üzüm yetişmez

3. ve deve dikenlerinden (de) incir devşirilmez, 4. zira onlar meyve vermezler.

5. İyi adam kendi iyi hâzinesinden iyi şeyler çıkarır, 6. kötü insan yüreğindeki

7. kötü hâzinesinden 8. kötü şeyler çıkarır 9. ve kötü şeyler söyler:

10. Çünkü yüreğin taşmasın (bolluğun) dan 11. kötü şeyler hâsıl eder.

(46) 1. İsa dedi:

2. Âdem’den Vaftizci Yahya’ya kadar, 3. kadınlardan doğanlar arasında 4. kimse Vaftizci Yahya’yı aşamadı, 5. çünkü onun gözleri kör olmamıştı; 6. fakat size: Aranızda küçük olacak olan 7. Melekût’u tanıyacak

8. ve Yahya’yı aşacak 9.derim.

(36)

(47) 1. İsa dedi:

2. Mümkün değildir ki 3. bir adam iki ata binsin, 4. iki yay gersin;

5. ve mümkün değildir ki,

6. bir hizmetkâr iki efendiye hizmet etsin, 7. birine saygı gösterince

8. diğerini tahkir edecektir.

9. Hiç bir insan eski şaraptan içmez

10. ve hemen yeni şaraptan içmeyi arzu etmez. 11. Ve yeni şaraptan da

12. patlamasın diye

13. eski tuluma boşaltılmaz; 14. ve bozulmaktan korkarak 15. yeni bir tuluma (da) 16. eski şaraptan boşaltılmaz. 17. Yeni bir elbiseye

18. eski yama dikilmez (vurulmaz) 19. zira yama yırtılacaktır.

(48) 1. İsa dedi: 2. Aynı evde

3. iki (kişi) birbiriyle barışık olursa 4. dağa:

5. Uzaklaş derler, 6. ve dağ uzaklaşır.

(37)

1. İsa dedi:

2. Münzeviler ve seçkinler, mutlusunuz, 3. çünkü Melekût'u bulacaksınız; 4. O'ndan geldiniz, 5. oraya döneceksiniz. (50) 1. İsa dedi: 2. İnsanlar, neredensiniz? 3. derlerse size 4. onlara: 5. Işıktan gelmekteyiz, 6. Işığın

7. kendiliğinden doğduğu yerden, deyiniz. 8. Işık dikildi ayağa (doğruldu)

9. ve kendi suretinde tezahür etti. 10. Eğer size,

11. kimsiniz? derlerse, 12. onlara:

13. Biz oğullarıyız

14. ve Diri Baba'nın seçkinleriyiz, deyiniz. 15. Size eğer:

16. Babanız'ın sizde olan işareti nedir? derlerse, 17. onlara,

(38)

(51)

1. Şakirtleri O'na: 2. Hangi gün

3. ölü olanlara sükûn gelecek? 4. Ve hangi gün

5. yeni dünya gelecek? dediler. 6. İsa onlara:

7. O beklediğiniz geldi,

8. ama siz, bunu anlamıyorsunuz, dedi.

(52)

1. Şakirtleri O'na:

2. Yirmi dört kâhin (peygamber) İsrail'de konuştu, 3. ve hepsi senin vasıtanla konuştu, dediler.

4. İsa da onlara:

5. Önünüzde diri olanı bıraktınız 6. ve ölülerden söz ettiniz, dedi. (53)

1. Şakirtleri O’na dediler: 2. Sünnet faydalı mı, değil mi? 3. Onlara:

4. Eğer faydalı olsaydı, dedi,

5. Babalar'ı onları analarından sünnetli doğur­ turdu.

6. Fakat, ruhtaki, hakikî sünnet 7. çok faydalı bulundu.

(39)

1. İsa dedi:

2. Mutlu olun fakirler

3. çünkü göklerin Melekût'u sizindir.

(55) 1. İsa dedi:

2. Anası ile babasını reddetmeyen benim şakirdim olamaz,

3. ve erkek ile kız kardeşlerini reddetmeyen 4. ve benim taşıdığım gibi haçını taşımayan 5. bana lâyık olmayacaktır.

(56) 1. İsa dedi:

2. Dünyayı tanıyan kişi 3. bir ceset buldu; 4. ve cesedi bulan kişiye 5. dünya ona lâyık değildir.

(40)

(57) 1. İsa dedi:

2. Baba'nın Melekût'u

3. iyi bir tohumu olan insana benzer. 4. Düşmanı gece geldi.

5. İyi tohum arasına delice ekti. 6. Biz deliceyi sökeceğiz

7. deyip gitmeyesiniz,

8. ve onunla (birlikte) buğdayı sökmeyesiniz diye 9. adam deliceyi adamlarına söktürmedi.

10. Gerçekten, hasat vaktinde 11. delice görünecek

12. sökülecek ve yakılacaktır.

(58) 1. İsa dedi:

2. Ne mutlu imtihanı bilen adama! 3. Ohayatı buldu.

(59) 1. İsa dedi:

2. Diri olana bakınız 3. yaşadıkça

4. ölmeyesiniz, diye

5. O'nu görmeye çalışmayınız; 6. göremezsiniz.

(41)

1. Bir kuzu götüren 2. ve Yahuda'ya giren 3. bir Samiriyeli gördüler. 4. İsa şakirtlerine:

5. Kuzuyu ne yapacak? dedi. 6. Şakirtleri O'na:

7. Onu öldürmek ve yemek için, dediler. 8. İsa onlara:

9. Kuzu yaşadıkça

10. adam kuzuyu yemeyecek 11. meğer ki onu öldüre, 12. ve kuzu bir ceset ola, dedi. 13. Onlar:

14. Başka türlü, yapamazlar dediler. 15. O da onlara:

16. Ceset olmayasınız, 17. ve yenmeyesiniz diye, 18. sükûnet içinde

(42)

(61) 1. İsa dedi:

2. bir yatakta yatan iki kişiden 3. biri ölecek, öteki yaşayacak. 4. Salome;

5. Sen kimsin, adam? dedi. 6. BİR’den geldin diye mi 7. yatağıma çıktın,

8. ve soframda yedin? 9. İsa ona:

10. Ben eşit olandan 11. gelenim;

12. bana Babam'dan gelen verildi, dedi. 13. Senin şakirdin benim.

14. Bu sebepten; 15. şakirt boş olunca 16. ışıkla dolacak, diyorum; 17. ama bölünürse

18. zulmetle dolacak.

(62) 1. İsa dedi:

2. Sırlarıma lâyık olanlara 3. sırlarımı söylüyorum. 4. Sağ elinin (ne) yaptığını, 5. sol elin bilmesin.

(43)

1. İsa dedi:

2. Büyük bir servete (çok mala) sahip 3. zengin bir adam vardı.

4. Adam kendi kendine:

5. hiç bir şeyden yoksun olmayayım diye 6. ekini ekmek, biçmek, dikmek ve

7. tahıl ambarını tahılla doldurmak için 8. servetimi (mallarımı) kullanayım dedi. 9. Yüreğindeki düşüncesi böyleydi; 10. ve o gece adanı öldü.

11. Kulakları olan işitsin!

(64) 1. İsa dedi:

2. Bir adamın konukları vardı 3. ve yemek hazırlandıktan sonra

4. hizmetçisini konukları davet etmek için gön­ derdi.

5. Hizmetçi ilkine gitti 6. ve ona:

7. Efendim seni davet ediyor, dedi. 8. Konuk ona:

(44)

13. Hizmetçi bir diğerine gitti 14. ve ona:

15. Efendim seni davet ediyor, dedi. 16. Konuk ona:

17. Bir ev satın aldım ve benden bir gün isteniyor. 18. Müsait değilim, dedi.

19. Hizmetçi bir başkasına gitti 20. ve ona:

21. Efendim seni davet ediyor, dedi. 22. Konuk ona:

23. Dostum evlenecek

24. ve yemeğini veren benim; 25. gelemeyeceğim.

26. Yemek için beni bağışlayın, dedi. 27. Hizmetçi bir başkasına gitti 28. ve ona:

29. Efendim seni davet ediyor, dedi. 30. Konuk ona:

31. Bir çiftlik satın aldım;

32. borçları (vergileri) toplayacağım; 33. gelemeyeceğim.

34. Özür dilerim, dedi. 35. Hizmetçi geri döndü; 36. efendisine:

37. Yemeğe davet ettiklerin özür dilediler, dedi. 38. Efendi hizmetçisine:

39. Yolların kenarına git, 40. bulacağın kimseleri

(45)

42. Alıcılar ve satıcılar 43. Baba'nın yerlerine 44. girmeyecekler.

(65) 1. O dedi:

2. Zengin bir adamın bağı vardı. 3. Bağı çiftçilere verdi

4. işletmek

5. ve ellerinin ürününü (semeresini) almak için. 6. Çiftçiler bağın ürününü

7. versinler diye

8. hizmetçisini gönderdi. 9. Onlar hizmetçiyi yakaladılar 10. ve dövdüler;

11. az kaldı onu öldüreceklerdi. 12. Hizmetçi kaçıp gitti. 13. Efendisine olanları söyledi. 14. Efendisi:

15. Belki onu tanımadılar, dedi. 16. Başka bir hizmetçi daha yolladı; 17. çiftçiler onu da dövdüler. 18. O zaman efendi, oğlunu yolladı;

(46)

22. çiftçiler bildiklerinden

23. oğlunu yakaladılar ve öldürdüler. 24. Kulakları olan işitsin!

(66) 1. İsa dedi:

2. İnşaatçıların kaldırıp attığı 3. taşı bana gösterin:

4. O, köşe taşıdır.

(67) 1. İsa dedi:

2. Bütünü bilen kimse 3. kendisinden mahrum ise 4. Bütün’den de mahrumdur.

(68)

1. İsa dedi: 2. Ne mutlu size 3. size kinlendikleri, 4. ve eza eyledikleri zaman 5. size zulmedilen

(47)

1. İsa dedi: 2. Ne mutlu,

3. yüreklerinde eza edilmiş olanlara. 4. Onlar

5. Baba’yı hakikaten tanımış olanlardır. 6. Ne mutlu aç olanlara

7. çünkü isteyenin karnı doyurulacaktır.

(70) 1. İsa dedi:

2. Kendinizde onu meydana getirene

3. sahip olduğunuz bu şey,sizi kurtaracaktır; 4. eğer kendinizde bu yok ise,

5. sizde olmayan o şey sizi öldürecektir.

(71) 1. İsa dedi:

2. Bu evi alt üst edeceğim,

(48)

(72)

1. Bir adam İsa’ya: 2. Kardeşlerime söyle

3. Babam’ın mallarını benimle paylaşsınlar dedi. 4. İsa ona:

5. Ey adam, kim beni kassam yaptı dedi. 6. Şakirtlerine döndü,

7. onlara:

8. Ben kassam mıyım dedi.

(73) 1. İsa dedi:

2. Gerçi, hasat bereketli, 3. ama işçiler nadir.

4. İmdi Rabb’e niyaz ediniz 5. hasada işçiler yollasın.

(74) 1. O dedi:

2. Muallim, kuyunun etrafında olan çok, 3. ama kuyuda kimse yok.

(49)

1. İsa dedi:

2. Kapının yanında dikilip duran 3. çok çok var,

4. ama düğün yerine girecekler 5. münzevilerdir. (*)

(76) 1. İsa dedi:

2. Baba'nın Melekûtu 3. bir inci bulduğu zaman

4. ağır bir dengi olan tacire benzer. 5. Bu tacir bilgeydi;

6. dengi sattı,

7. ve tek inciyi satın aldı. 8. Siz de,

9. ziyan olmayan,

10. yemek için güvenin yaklaşamadığı, 11. ve kurdun yiyip bozmadığı

(50)

(77) 1. İsa dedi:

2. Hepsinin üzerinde olan ışık benim. 3. Bütün benim.

4. Bütün benden çıktı 5. ve Bütün bana erişti. 6. Ağacı yarın, ben oradayım; 7. taşı kaldırın,

8. beni orada bulursunuz.

(78) 1. İsa dedi:

2. Neden kırda dolaşıyorsunuz? 3. Rüzgârın salladığı kamışı mı,

4. yumuşak esvapları olan bir adamı mı 5. görmek için?

6. Krallarınız ve büyükleriniz orada; 7. onların yumuşak elbiseleri var 8. ve onlar hakikati bilmeyecekler.

(51)

1. Cemaatten bir kadın O'na dedi: 2. Seni taşıyan rahme (karına)

3. ve seni besleyen memelere ne mutlu! 4. İsa ona dedi:

5. Baba'nın Kelâmı'nı işiten,

6. ve hakikati koruyanlara ne mutlu!

7. Zira şöyle diyeceğiniz günleriniz olacaktır: 8. Gebe kalmayan rahme (karına)

9. ve süt vermeyen memelere ne mutlu!

(80) 1. İsa dedi: 2. Dünyayı bilen 3. bedeni buldu, 4. fakat bedeni bulana, 5. dünya ona lâyık değildir.

(81) 1. İsa dedi: 2. Zenginleşen 3. kral olsun;

(52)

(82) 1. İsa dedi:

2. Bana yakın olan, aleve (ateşe) yakındır, 3. ve bana uzak olan, Melekût’tan da uzaktır.

(83) 1. İsa dedi:

2. Suretler (imgeler) insanda tezahür ediyor 3. ve onlarda olan ışık saklıdır.

4. Baba’nın ışığının suretinde, 5. O kendi örtüsünü açacak

6. ve kendi sureti kendi ışığıyla saklanacak.

(84) 1. İsa dedi:

2. Kendi şeklinizi (*) gördüğünüz günler, 3. seviniyordunuz.

4. Ama ne ölen (ve) ne de tezahür eden, 5. ve başlangıçta sizde olan,

6. örneklerinizi (**) gördüğünüz zaman, 7. nasıl dayanacaksınız!

(*) Forme (**) Modele

(53)

1. İsa dedi:

2. Âdem büyük bir kudretten 3.ve zenginlikten geldi, 4. ve sizden liyakatli olmadı; 5. çünkü lâyık olmuş olsaydı 6. ölümü tatmamış olurdu.

(86) 1. İsa dedi:

2. Tilkilerin inleri

3. ve kuşların yuvaları vardır; 4. ama insanoğlunun

5. başını yaslayıp dinlenecek yeri yoktur.

(87) 1. İsa dedi:

2. Bir bedene bağlı olan beden sefildir, 3. ve bu ikisine bağlı olan ruh (da) sefildir.

(54)

(88)

1. İsa dedi:

2. Melekler size peygamberlerle gelecekler 3. ve sizin olanı size verecekler.

4. Siz de elinizde olanı 5. Onlar'a veriniz 6. ve şunu sorunuz: 7. Hangi gün gelecekler

8. (ve) kendilerinin olanı alacaklar?

(89) 1. İsa dedi:

2. Neden çanağın dışını yıkıyorsunuz? 3. Anlamıyor musunuz ki,

4. içi yaradan

5. dışı da yaradandır?

(90) 1. İsa dedi: 2. Bana gelin

3. çünkü benim boyunduruğum iyidir 4. ve velayetim hâlimdir,

(55)

1. Onlar O’na:

2. Söyle bize sen kimsin, 3. tâ ki sana inanalım, dediler. 4. O onlara:

5. Yer ile gökyüzünü araştırıyorsunuz, 6. ve karşınızda olanı

7. tanımadınız,

8. ve bu durumda, onu değerlendiremediniz, dedi.

(92) 1. İsa dedi:

2. Arayınız bulacaksınız. 3. Fakat bu şeyleri

4. o günlerde sizin bana sorup 5. o zaman size söylemediğim şeyleri 6. şimdi hep söylemek istiyorum, 7. ve siz onları istemiyorsunuz.

(93)

(56)

(94) 1. İsa dedi:

2. Arayan bulacak

3. ve (kapıyı) çalana açılacaktır.

(95) 1. İsa dedi:

2. Eğer paranız olursa, 3. tefecilik yapmayın, 4. lâkin parayı

5. kâr getirmeyene veriniz.

(96) 1. İsa dedi:

2. Baba'nın Melekût'u bir kadına benzer; 3. kadın biraz maya aldı,

4. onu hamurun içine sakladı 5. ve ondan büyük ekmekler yaptı. 6. Kulakları olan işitsin!

(57)

1. İsa dedi:

2. Baba'nın Melekût’u 3. un dolu bir testi taşıyan,

4. ve uzun bir yolda yürüyen kadına benzer. 5. Testinin kulpu koptu,

6. un arkasındaki yola döküldü. 7. Hiç bir şey bilmediğinden, 8. kederlenmedi.

9. Evine dönünce 10. testiyi yere koydu 11. ve onu boş buldu.

(98) 1. İsa dedi:

2. Baba'nın Melekût'u ulu bir kişiyi 3. öldürmek isteyen adama benzer. 4. Evinde kılıcı kınından çıkardı

5. ve elinin güvenli olup olmadığını bilmek için 6. duvarı deldi.

(58)

(99)

1. Şakirtleri O'na:

2. Anan ve kardeşlerin dışarıda, dediler. 3. İsa onlara:

4. Burada olanlar Babam’ın isteğini yaparlar, 5. onlar, benim anam ve kardeşlerimdir. 6. Babam’ın Melekûtu'na girecek olanlar 7. onlardır.

(100)

1. İsa'ya bir altın para gösterdiler 2. ve O'na:

3. Sezar'ın memurları bizden vergi istiyorlar dedi­ ler.

4. İsa onlara:

5. Sezar'a ait olanı Sezar'a verin, 6. Tanrı’ya ait olanı Tanrı'ya verin

(59)

1. Benim gibi

2. ana ve babasını reddetmeyen 3. şakirdim olamaz;

4. ve benim gibi

5. ana ve babasını sevmeyen 6. şakirdim olamaz,

7. çünkü anam beni doğurdu,

8. ama benim gerçek Anam bana hayat verdi. (102)

1. İsa dedi:

2. Zavallılar, Ferîsiler! 3. Çünkü köpeğe benziyorlar 4. sığırların yemliğinde uyurlar da 5. ne yerler

6. ne de sığırlara yedirirler.

(103)

1. İsa dedi:

2. Ne mutlu o İnsana ki

3. yağmacının hangi zaman ve nereden gireceğini bilir;

(60)

(104)

1. Onlar O’na:

2. Gel, bu gün dua edip, oruç tutalım, dediler. 3. İsa dedi:

4. Şimdi hangi hatayı işledim, 5. ya da neden bana hükmettiler?

6. Ama, güvey düğün odasından çıkınca 7. işte, o zaman oruç tutulsun ve dua edilsin!

(105) 1. İsa dedi:

2. Ana’yı ve Baba'yı tanıyan kimseye 3. fahişenin oğlu, denir mi?

(106) 1. İsa dedi:

2. İkiyi Bir yapınca 3. İnsanoğlu olursunuz, 4. ve eğer derseniz: 5. Uzaklaş ey dağ 6. dağ uzaklaşacaktır.

(61)

1. İsa dedi:

2. Melekût yüz koyunu olan 3. çobana benzer.

4. Koyunlardan biri, en irisi kayboldu. 5. Doksan dokuzunu bıraktı çoban,

6. ve buluncaya kadar 7. o Bir’i aradı. 8. Aramadan sonra, 9. koyuna:

10. Seni doksan dokuz koyundan fazla istiyorum, dedi.

(108) 1. İsa dedi: 2. Ağzımdan içen 3. benim gibi olacak;

4. ben de onun gibi olacağım, 5. ve saklı olan ona ifşa olunacak.

(62)

(109) 1. İsa dedi:

2. Melekût, tarlasında bilmediği, 3. saklı bir hâzinesi olan

4. adama benzer.

5. Ve (adam) öldükten sonra hâzineyi oğluna bı­ raktı.

6. Oğul (bir şey) bilmiyordu; 7. tarlayı aldı

8. ve onu sattı.

9. Ve tarlayı satın alan geldi. 10. Sürerken tarlayı, hâzineyi buldu 11. kim istiyorsa

12. parayı faizle vermeye başladı.

(110) 1. İsa dedi:

2. Dünyayı bulan 3. ve zenginleşen,

(63)

1. İsa dedi: 2. Gök ile yer

3. önünüzde birbirlerine dolanacaklar 4. ve Diri'den gelen Diri

5. ne ölüm, ne de korku görecek, 6. çünkü İsa:

7. Kendini bulan kimseye,

8. dünya ona lâyık değildir, diyor.

(112) 1. İsa dedi:

2. Ruha bağlı olan vücut zavallıdır! (*) 3. Vücuda bağlı olan ruh (da) zavallıdır.

(113)

1. Şakirtleri O'na:

2. Melekût ne zaman gelecek dediler.

3. Geleceğini kollayıp gözetleyerek olmaz bu. 4. İşte burada,

5. işte şurada, 6. denmez.

(64)

(114)

1. Simun Petrus onlara dedi: 2. Mariam aramızdan çıksın,

3. çünkü kadınlar Hayat'a lâyık değillerdir. 4. İsa dedi: İşte

5. onu erkek kılmak üzere 6. cezbedeceğim,

7. size, erkeklere benzer 8. yaşayan bir ruh olsun diye. 9. Zira erkekleşecek kadınların hepsi 10. göklerin Melekûtu’na girecekler.

(65)

Thomas'ın İncili'ne paralel olan İncillerdeki ayet­ ler ile Tevrat’daki benzer ifadeleri kolayca bulmak için aşağtdaki kılavuzu sunuyoruz. Thomas’ın İncili’ndeki Kelâm sırasına göre düzenlenmiştir. Hz, İsa'nın gerçek sözlerinin resmî İncillerde nasıl yer aldığını öğrenmek, bu şekilde, gayet kolay olacaktır. Bazen aynı satırları o­ kumak mümkündür. Fakat çoğunlukla Thomas'a ol­ dukça yaklaşan ifadeler göreceksiniz.

Ayrıca Tevrat'daki ilgili ifadeleri de göstermenin yararlı olacağını saptayarak, onları da belirttik. Daha başka paralel ifadeleri içeren yazılara, Türkçesi mevcut olmadığından, burada yer vermedik. Kitapların kısaltıl­ mış isimlerini açıklayan bir listeyi de ekledik (İ) ile İncil’i, (T) ile Tevrat'ı belirttik.

(66)

KISALTMALAR Ams : Amos (T) Çk : Çıkış (T) Dan : Daniel (T) Ef : Efesoslular (t) Ey : Eyüp (T) Ez : Hezekiel (T) Ezra : Ezra (T) Flp : Filipililer (î) Gal : Galatyalılar (Î) Hk : Hâkimler (T) Hs : Hoşea (T) İbr : İbraniler 'e (İ) İş : İşaya (T) Kol : Koloseliler’e (1)

Kor-1 : Korintoslular’a Birinci Mektup (İ)

Kor-2 : Korintoslular’a ikinci Mektup (1)

Krl-1 : Krallar Birinci Mektup (I)

Lk : Luka (İ)

Lv : Levililer (T)

Mik : Mika (T)

(67)

Mz : Mezmurlar (T)

Neş : Neşideler Neşidesi (T)

Pet-1 : Petrus'un Birinci Mektubu (1)

Rsî : Resullerin İşleri (İ)

Rm : Romalılar'a (1)

Rt : Rut (T)

Se-1 : Selânikliler'e Birinci Mektup (î)

S m : Süleyman'ın Meselleri (T)

Tim-1 : Timoteos'a Birinci Mektup (İ)

Tim-2 : Timoteos'a İkinci Mektup (1)

Tk : Tekvin (T)

Ts : Tesniye (T)

Yeşu : Yeşu (T)

Yh : Yuhanna (1)

Yh-1 : Yuhanna'nın Birinci Mektubu (1)

Yh-2 : Yuhanna'nın İkinci Mektubu (İ)

Yl : Yoel (T) Yk : Yakub'un Mektubu (1) Yr : Yeremya (T) Vh :Vahiy (İ) T : Tevrat İ : İnciller

(68)

TEVRAT VE İNCİLLERDEKİ

PARALEL AYETLER

THOMAS’IN

İNCİLİ TEVRAT VE İNCİLLER

AYETLER BAP VE AYETLER

Kelâm-1 Yh: 8.51-52 Kelâm-2 (2-3) Mt: 7.7-8; Lk: 11.9-10 Kelâm-3 (3-8) Ts: 30.12-14 (7-8) Lk:17.21; Mk: 12.26-27; Lk: 20.37-38 (9-10) Kor-1:13.12; 8.2-3; Gal: 4-9 (13-15) Kor-1:14.38; Tim-1: 1.7; Mt: 22.31-32 Kelâm-4 (2) Tk: 24.1; 25.8; 35.29; Kr-1:1.1; Lk: 1.7 (2-5) Lk: 2.27-28; Mt: 11.25; Lk: 10.21 (6) Mt: 19.30; Mk: 10.31; Mt:20.16; Lk: 13.30 Kelâm-5 (3) Yr: 33.3; Sm: 25.2; Tes: 29.28; İş: 48.6 (4) Mk: 4.22; Lk: 8.17; Mt: 10.26; Lk 12.2

(69)

(5) Kol: 2.16; Rm: 14.2; 3,6,14 (7) Ef: 4.25; Kol: 3.9 (8) Rm: 7.15 (9) Ey: 12.22; Dan: 2.22; Kor-1:14.25; îbr: 4.13 (10) Mk: 4.22; Lk: 8.17; Kor-1: 4.5 (10-12) Mt: 10.26; Lk: 12.2 Kelâm-8 (2-8) Mt: 13.47-50 (6) Yh: 21.11 (9) Mt: 11.15; 13.9; Mk: 4.9,23; 7.16; Lk: 8.8; 14.35 Kelâm-9 Mt: 13.1-9; Mk: 4.1-9; Lk: 8.4-8 Kelâm-10 Lk;12.40-50; Yr: 5.14; 23.29 Kelâm-11 (2-3) Mt: 24.34-36; Mk: 13.30-32 Lk: 21.32-33; Mt: 5.18; Lk: 16-17; Kor-1: 7.31; Yh-1: 2.17; Mt: 8.22; Lk: 9.60 (5) Yh-2: 11.26; Tim-1: 4.15,17; Kor-1: 15.51 (6-9) Yh-1: 2.9-10; 1.7; Yh: 12.36

(70)

Kelâm-13 (2-3) Mt: 16.13-20; Mk: 8.27-30; Lk: 9.18-21; 19.40 (9) Mt: 23.8 ,(12-15) Yh: 15.15; 4.10-14; 6.68-69 (23-24) Yh: 8.59; 10.31 (25-26) Hk: 6.21; Vah: 11.5 Kelâm-14 (2-3) Mk: 2.19 (4) Mt: 6.7; 7,21; 10.11-13; 6.10-11 (6-7) Mt: 6.3 (8-12) Lk: 10.8-9; Kor-1:10.27 (9) Lk: 9.6 (13) Mt: 15.11 (13-16) Mt: 15.11; Mk: 7.15; Mt: 12.36-37 Kelâm-15 (4-5) Vah: 7.11; Mt: 17.6; Yh: 18.6; Rt: 2.10 Kelâm-16 (2-11) Lk: 12.49-53; Mt: 10.34 Kelâm-17 İş: 64.3; Kor-1: 2.9; Mt:13.14-17; Lk: 10.23-26; Yh-1: 1.1; Yh: 20.27; Kor-1: 2.9

Kelâm-18 (1-2) Mt: 24.3 (4-9) İş: 41.4; 44.6; 48.12; Vh: 1.8, 17; 21.6 (10) Mt: 16.28; Mk: 9.1; Lk: 9.27 Kelâm-19 (4) Yh: 15.8 (6) Lk: 19.40; Mt: 3.9; Lk: 3.8; Mt: 4.3; Lk: 4.3 (7-9) Ez: 47.12; Vh: 22.2 (10-11) Yh: 8.51-52; 11.26; 6.50

(71)

Lk: 13.18-19 Kelâm-21 (3-6) Mt: 11.16; Lk: 7.32 (13) Mt: 24.42-43-44 (14-19) Mt: 6.19; Lk: 12.39-40 (19) Mt: 12.29; Mk: 3.27 (20) Mt: 24.42,43, 44; 25.13; Mk: 13.33 (21) Lk: 12.35,39,40; Krl-1:18.46; Yh: 12.35 (24-25) Lk: 11.22 (28-30) Mk: 4.29; Yh 14.13 (31) Mt: 11.15; 13.9; Mk: 4.9; 7.16; Lk: 8.8; 14.35 Kelâm-22 (1) Lk: 18.15 (2-4) Mt: 18.1-4; 19.14; Mk: 10.13-14-15 Lk: 18.15-16-17; 18.19 (8-9) Ef: 2.14-15-16,18; Mt: 19.5-6,13-14,17; Mk: 10.8; 10.18; Ef: 15.31; Kor-1: 6.16 (10-11) Lk:11.39-40; Mt: 23.26 (12) Mt: 6.10; 16.19; 18.18; 19.4-6; Rm: 8.39 (13-16) Gal: 3.28

(72)

Kelâm-24 (1-2) Yh: 1.38; 7.34,36; 14.4-5 (5) Mt: 13.43; Vh: 2.7,11,17, 29; 3.6,13,22; 13.9 (8) Mt: 5.14; Flp: 2.15 (6-10) Yh: 12.36; Mt: 6.22-23; Lk: 11.34-36 Kelâm-25 (1-2) Mt: 19.19; 22.39; Mk: 12.28, 31, 32; Lk: 10.25, 27, 28; Yh: 2.8; Rm: 13.9; Gal: 5.14 (=Lv: 19.18) (3-4) Ts: 32.10; Mz: 17.8; Sm: 7.2 Kelâm-26 Mt: 7.3-5; Lk: 6.41,42 Kelâm-27 (3) Lv: 23.32; Kor-2: 36.21; l.v: 26.34, 35,43 (4) Yh: 6.46; 14.19

Kelâm-28 (2-3) Yh: 1.10, 14; Tim-1: 3.16 Yh-1: 4.2; Yh-2: 7 (4) Lk: 21, 34; Kor-1:11.21 (5) Mt: 5.6; Yh: 7.37; 19.28; Vh: 21.6; 22.17-(6) Mk: 3.5; İş: 65.14 (7) Mt: 15.14; 23.16,17,19 (12-13) Se-1: 1.14 Kelâm-29 (6-8) Kor-2: 8.9 Kelâm-30 Mt: 18.20; Yh: 10.34-35 Kelâm-31 (2) Lk: 4.23-24; Mt: 13.57-58; Mk: 6.4-5; Yh: 4.44

(73)

Kelâm-32' (32) Mt: 5.14; 7.24-25-27; İş: 2.2; Mik: 4.1 Kelâm-33 (1-4) Mt: 10.27; Lk: 12.3 (5-10) Lk: 11.33; 8.16; Mk: 4.21; Mt: 5.15-16 Kelâm-34 Mt: 15.14; Lk: 6.39; İş: 9.15 Kelâm-35 Mt: 12.29; Mk: 3.27; Lk: 11.22-23 Kelâm-36 Mt: 6.25,31,34; Lk: 12.22-31

Kelâm-37 (1-3) Yh: 14.22; Yh-1: 3.2;3-3

(10-11) Mt: 16.16 Kelâm-38 (2-5) Mt: 13.17; Lk: 10.24; Yh: 7.33,34,36; 8.21; 13.33 (6) Lk: 5.35; Mk: 2.20; Mt: 9.15 (6-8) Lk: 17.22; Sm: 1.28; Ams: 8.12; Hs: 5.6 Kelâm-39 (2) Mt: 23.13 (3) Lk: 11.52-54; 10.3 (5-6) Mt: 23.3; Lk: 11.52-54 (8-9) Mt: 10.16 Kelâm-40 Mt: 15.12-13; Yh: 15.5-6 Kelâm-41 Mt: 13.12; 25-29; Lk: 8.18; 19.26; Mk: 4.25 Kelâm-42 Kor-1: 29.15; Mz: 39.7;

(74)

Kelâm-44 (4-7) Mt: 12.31-32; Lk: 12.10; Mk: 3.28-30 Kelâm-45 (2-4) Mt: 7.15-20; Lk: 6.43-45 (5-11) Mt: 12.33-37 Kelâm-46 Mt: 11.11; Lk: 7.28-30 Kelâm-47 (5-8) Mt: 6.24; Lk: 16.13 (11-13) Lk: 5.36-39 (17-19) Mt: 9.16-17; Mk: 2.21-22 Kelâm-48 (1-6) İş: 54.10 (2) Ef: 2.14,15; Mt: 18.19; Lk: 17.6 (4-6) Mt: 17.20; 21.21; Mk: 11.22-23 Kelâm-49 (2) Yh: 13.17-18; Mt: 22.14 (3) Yh: 1.41-45; Lk: 15.4, 8 (4-5) Yh: 16.28 Kelâm-50 (5-13) Lk: 16.8; Yh: 12.36; Ef: 5.8; Tim-1: 5.5 Kelâm-51 (2-3) Vh: 14.13 (4-5) Mt: 24.42; Pet-2: 3.13; Vh: 21.1 (7) Mt: 17.12 (8) Yh: 1.26 Kelâm-52 (1-6) Yh: 5.39-40; 8.53; 10.8; Lk: 24-5; Ezra: 14.44 Kelâm-53 (1-2) Rm: 2.25; 3.1 (6-7) Rm: 2.29 Kelâm-54 Lk: 6.20; Mt: 5.3 Kelâm-55 Mt: 10.37-38; Lk: 14.26-27; Mt: 16.24-25; Mk: 8.34-35 Lk: 9.23-24

(75)

Kelâm-57 Mt: 13.24-30

Kelâm-58 Yk: 1.12; Pet-1: 3.14;

Mt: 5.10; 10.39; 16.25-26; Vh: 2.10; Lk: 17.33; Yh: 12.25; Mk: 8.35-37; Lk: 9.24-25 Kelâm-59 Mt: 13.17; Lk: 10.24; 13.28; İbr: 2.2 Kelâm-60 Lk: 10.33-34 Kelâm-61 (1-3) Lk: 17.34-35; Mt: 24.40-41 (10) Çk: 3.14; Yh: 8.24 (12) Mt: 11.27; Lk: 10.22; Yh: 6.37, 39; 16.15; 17.7; Lk: 2.49; 3.2; 5.16 (15-16) Ef: 5.14 (17-18) Yk: 1.3; Mt: 12.25; Yh: 1.3; Mk: 3.24-25; Lk: 11.17 Kclâm-62 (1-3) Mt: 6.3-4; 13.10-11; 13.15; Mk: 4.10-12; Lk: 8.9-10 Kelânı-63 (1-10) Lk: 12.16-21 (11) Mt: 13.43; Vh: 2.7,11,17, 29; 3.6,13,22; 13.9 Kelâm-64 Lk: 14.15-24; Mt: 22.1-10 Kelâm-65 (1-23) Lk: 20.9-15; Mt: 21.33-41; Mk: 12.1-9 Kelâm-66 Mt: 21.42-43; Mk: 12.10-11;

(76)

(2-4) Mt: 5.11 Kelâm-69 (1-3) Mt: 5.10 (4-5) Yh: 4.22-24 (6-7) Mt: 5.6; Lk: 6.21; Mz: 17.14 Kelâm-70Kelâm-71 Rsî: 6.14; Mt: 14.58; Kor-2: 5.1 Kelâm-72 Lk: 12.13-15 Kelâm-73 Mt: 9.37-38; Lk: 10.2 Keiâm-74Kelâm-75 Lk: 13.25; Mt: 25.10 Kelâm-76 (1-7) Mt: 13.45-46 (8-12) Mt: 6.19-21; 19.21; 13.44; Lk: 12.33; Mk: 9.47-48 Kelâm-77 (1-2) Yh: 8.12 (3-5) Rm: 11.36; İbr: 2.10; Ef: 1.23 (7) Tk: 28.18-22; 29.10; 31.45; Yeşu: 24.26; Mt: 28.2 Kelâm-78 (1-7) Mt: 11.7-10; Lk: 7.24-27; Tim-2: 3.7 Kelâm-79 (1-6) Lk: 11.27-28 (7-9) Lk: 21.23; 23.29; Mt: 24.19; Mk: 13.17 Kelâm-80 (3-4) Lk: 24.3, 23 (5) ibr: 11.38 Kelâm-81 Kor-1: 4.8; Flp: 3.7-8 Kelâm-82

Kelâm-83 Tim-1: 6.16; ibr: 1.3

Kelâm-84 Kor-1: 15.49

(77)

---Kelâm-87 Rm: 7.24 Kelâm-88 Mt: 16.27 Kelâm-89 (1-2) Lk: 11.39; Mt: 23.25 (3) Kor-1: 3.16; Mk: 8.17, 21 (4) Lk: 11.40 Kelâm-90 Mt: 11.28-30 Kelâm-91 (1-3) Yh: 8.25; 6.30 (5-8) Lk: 12.56; Mt: 16.3; Yh:,7.27-28; 8.19; 14.8-9 Kelâm-92 (2) Mt: 7.7; Lk: 11.9; Sm: 8.17 (3-5) Yh: 13.7 (6-7) Yh: 13.19; 16.12,29 (7) Yh: 16.5 Kelâm-93 (1-4) Mt: 7.6 Kelâm-94 Mt: 7.8; Lk: 11.10; Sm: 8.17 Kelâm-95 Lk: 6.30,34-35; Mt: 5.42 Kelâm-96 (1-5) Mt: 13.33; Lk: 13.21 (6) Mt: 13.43; Vh: 2.7,11,17,29; 3.6,13,22; 13.9 Kelâm-97Kelâm-98Kelâm-99 Lk: 8.20-21; Mt: 12.47-50; Mk: 3.32-35 Kelâm-100 (1-6) Mt: 22.15-22; Mk: 12.11-17;

(78)

Kelâm-103 Lk: 11.21; 12.35; Kor-1:18.46 Kelâm-104 Mt: 9.14-15; Mk: 2.18-20; Lk: 5.33-35 Kelâm-105 Yh: 8.41 Kelâm-106 (1-2) Mt: 18.19-20; Ef: 2.14,15,16,18 (4-6) Mt: 17.20; 21.21; Mk: 11.23; İş: 54.10 Kelâm-107 Mt: 18.12-13; Lk: 15.4-6; 8-10 Kelâm-108 Yh: 6.56; 7.37; 13.8; 15.4; Yh-1: 3.24; 4.16; Vh: 3.20 Kelâm-109 (1-3,10) Mt: 13.44 Kelâm-110 Tim-1: 6.17 Kelâm-111 (2) İş: 34A; Vh: 6.14 Kelâm-112 Kor-1: 5.5 Kelâm-113 Lk: 17.20-21; Yh: 1.26 Kelâm-114 Mt: 19-12

(79)
(80)

1 . Voici les paroles cachées 2 . que Jésus le Vivant a dites

3 . et qu'a transcrites Didyme Judas Thomas.

1. 1 . Et il a dit :

2 . Celui qui trouvera l’interprétation de ces paroles 3 . ne goûtera pas de la mort.

2.

1 . Jésus a dit:

2 . Que celui qui cherche ne cesse de chercher 3 . Jusqu’à ce qu’il trouve ;

4 . et quand il aura trouvé, 5 . il sera bouleversé, 6 . et, étant bouleversé, 7 . il sera émerveillé, 8 . et il régnera sur le Tout.

(81)
(82)
(83)

epub için aşağıdaki linke tıklayınız:

https://www.dropbox.com/s/aga52f62wkuloms/Thomas %27in%20Incili%20-%20Thomas.epub

Referensi

Dokumen terkait

memenuhi Dokumen Prakualifikasi BAB VIII B 1, yaitu Tidak ada Formulir isian kualifikasi yang ditandatangi yang berhak. NO NAMA BADAN USAHA ALAMAT BADAN USAHA NOMOR

RENCANA UMUM PENGADAAN APBD BADAN PENANGGULANGAN BENCANA DAERAH PROVINSI SULAWESI BARAT

Sebagai bahan untuk pembuktian, diminta agar Saudara membawa dokumen asli yang sah yang ada dalam isian formulir kualifikasi dan apabila Saudara tidak hadir tepat

(CH3)3C—C' Rotational Barriers in Pivalaldehyde (in kcal mol-1).. n -Butanal ( cis/trans

Transaksi pengeluaran kas diotorisasi oleh pejabat yang berwenang dengan menggunakan dokumen bukti kas keluar, berdcasarkan bukti kas keluar ini kas perusahaan

Namun bagi anda yang ingin belajar bikin halaman situs tanpa menggunakan program tersebut, di dalam e-book ini saya coba bahas juga sedikit tentang bagaimana membuat halaman

Jumlah perusahaan yang mendaftar sebanyak 14 (empat belas) perusahaan yaitu :.. 1

Türe Pinus rubra Mill., Pinus rigensis Desf., Pinus resinosa Savi., Pinus humulis Link ., Pinus kotchiana Klotzsch adlar ı da verilmektedir... Ancak, iyi geli ş mesi