NEF
NEF
İİ
S MUHÂSEBES
S MUHÂSEBES
İİ
İİ
mam-
mam-
ııGazâlî Hazretleri
Gazâlî Hazretleri
Büyük islâm âlimi
imam-Büyük islâm âlimi imam-ıı Muhammed GazâlîMuhammed Gazâlî
[450] hicrî senesinde Tus
[450] hicrî senesinde Tus şşehrinde tevellüd etmiehrinde tevellüd etmişş,, 505 [m. 1111] senesinde, yine orada vefât etmi
505 [m. 1111] senesinde, yine orada vefât etmişştir.tir. Yüzlerce kitab
Yüzlerce kitabıı içinde, son yazdiçinde, son yazdıığğıı (Kimyâ-i(Kimyâ-i
saadet) ismindeki kitab
saadet) ismindeki kitabıında, dördüncü rüknünnda, dördüncü rüknün
alt
altııncncıı aslaslıında, fârisî olarak buyuruyor ki:nda, fârisî olarak buyuruyor ki:
Enbiyâ sûresi, k
Enbiyâ sûresi, k ıırkyedinci âyetinde meâlen,rkyedinci âyetinde meâlen,
(K
(K ııyâmet günü terâzî kuracayâmet günü terâzî kuracağğıım. O gün, kimseyem. O gün, kimseye
zulmedilmiyecektir. Herkesin, dünyada yapm zulmedilmiyecektir. Herkesin, dünyada yapmıışş
oldu
olduğğu zerre kadar iyilik ve kötülüklerini meydanau zerre kadar iyilik ve kötülüklerini meydana ççııkar kar ıı p, terâzîye koyaca p, terâzîye koyacağğıım. Herkesin Hesabm. Herkesin Hesabıınnıı
yapmaya yeti
yapmaya yetişşirim) buyurdu. Bunu haber verdi ki,irim) buyurdu. Bunu haber verdi ki, herkes dünyada kendi hesab
herkes dünyada kendi hesabıına baksna baksıın.n.
Peygamberimiz buyurdu ki: (Ak
Peygamberimiz buyurdu ki: (Ak ııllllıı şşu kimsedir ki,u kimsedir ki,
günü dörde ay
günü dörde ayıır r ıı p, birincisinde, yapt p, birincisinde, yaptııklar klar ıınnıı veve
yapacaklar
yapacaklar ıınnıı hesap eder.hesap eder. İİkincisinde, Allahükincisinde, Allahü
teâlâya münâcât eder, yalvar
teâlâya münâcât eder, yalvar ıır. Üçüncüsünde, bir r. Üçüncüsünde, bir
sanatte veya ticârette çal
sanatte veya ticârette çalıışşıı p, helâl para kazan p, helâl para kazanıır.r.
Dördüncüsünde, istirâhat eder ve mubâh olan Dördüncüsünde, istirâhat eder ve mubâh olan
şşeylerle kendini eeylerle kendini eğğlendirip, haramlendirip, haram şşeyleri yapmazeyleri yapmaz ve onlara gitmez).
senesinde Medîne-i münevverede vefât etti. senesinde Medîne-i münevverede vefât etti. Hucre-i saadettedHucre-ir] buyurdu kHucre-i, hesab
i saadettedir] buyurdu ki, hesabıınnıız görülmedenz görülmeden
evvel, kendinizi hesaba çekiniz! Allahü teâlâ, evvel, kendinizi hesaba çekiniz! Allahü teâlâ, meâlen buyurdu ki: (
meâlen buyurdu ki: (ŞŞehvetlerinizi, [yâni nefsinehvetlerinizi, [yâni nefsin arzular
arzular ıınnıı] haramlardan almamaya u] haramlardan almamaya uğğraraşşıınnıız ve buz ve bu
cihâdda sebât ediniz, dayan
cihâdda sebât ediniz, dayanıınnıız!). Bunun içindir ki,z!). Bunun içindir ki,
din büyükleri, bu dünyan
din büyükleri, bu dünyanıın bir pazar yeri gibin bir pazar yeri gibi
oldu
olduğğunu ve burada, nefis ile alunu ve burada, nefis ile alıışş-veri-verişştete
olduklar
olduklar ıınnıı anlamanlamıışşlardlardıır. Bu ticâretin kazancr. Bu ticâretin kazancıı
Cennettir. Ziyân
Cennettir. Ziyânıı da Cehennemdir. Yâni kâr da Cehennemdir. Yâni kâr ıı, ebedî, ebedî
saadet, ziyân
saadet, ziyânıı da, sonsuz felakettir. Bunlar da, sonsuz felakettir. Bunlar
nefslerini, ticâretteki ortak yerine koymu
nefslerini, ticâretteki ortak yerine koymuşşlardlardıır.r.
Ortak ile, önce
Ortak ile, önce şşartnâme yapartnâme yapııllıır, sözler, sözleşşilir. Sonra,ilir. Sonra,
iişşlerine, sözünde durup durmadlerine, sözünde durup durmadıığğıına dikkat edilir.na dikkat edilir.
Nihâyet hesapla
Nihâyet hesaplaşşııllıı p, hiyânet yapm p, hiyânet yapmıışşsa mahkemeyesa mahkemeye
verilir. Bunlar da, nefsleri ile, bir ortak gibi, s
verilir. Bunlar da, nefsleri ile, bir ortak gibi, sııra ilera ile
şşu iu işşleri yaparlar:leri yaparlar: ŞŞirket kurmak, onu murâkabeirket kurmak, onu murâkabe edip gözetmek, muhâsebe, yâni hesapla
edip gözetmek, muhâsebe, yâni hesaplaşşmak,mak, mu'âkabet yâni cezâland
mu'âkabet yâni cezâlandıırmak, mücâhede yânirmak, mücâhede yâni
onunla u
onunla uğğraraşşmak ve muâtebet yâni onumak ve muâtebet yâni onu azarlamakt
azarlamaktıır:r:
1 - Birinci i
1 - Birinci işş,, şşirket kurmaktirket kurmaktıır. Ticâret ortar. Ticâret ortağğıı
insan
insanıın para kazanmakta ortan para kazanmakta ortağğıı olduolduğğu gibi, bâzanu gibi, bâzan
da, h
da, hııyânet yapyânet yapıınca, dünca, düşşmanmanıı olur. Hâlbuki,olur. Hâlbuki,
dünyada kazan
dünyada kazanıılanlan şşeyler, muvakkattir. Akleyler, muvakkattir. Aklıı olan,olan,
buna k
buna k ııymet vermez. Hattâ, bazymet vermez. Hattâ, bazıılar lar ıı, (Geçici olan, (Geçici olan
hayr, sonsuz kalan
hayr, sonsuz kalan şşerden daha k erden daha k ııymetsizdir) dedi.ymetsizdir) dedi.
İİnsannsanıın herbir nefesi, k n herbir nefesi, k ııymetli bir cevher gibidir ki,ymetli bir cevher gibidir ki,
bunlardan bir hazîne yap
etmek Îcap eder. Akl
etmek Îcap eder. Aklıı olan kimse, hergün, sabaholan kimse, hergün, sabah
namaz
namazıından sonra, hâtndan sonra, hâtıır r ıına hiçbir na hiçbir şşey getirmeyip,ey getirmeyip,
orta
ortağğıı olan nefsine demelidir ki: (Benim sermâyem,olan nefsine demelidir ki: (Benim sermâyem,
yaln
yalnıız ömrümdür. Baz ömrümdür. Başşka bir ka bir şşeyim yoktur. Bueyim yoktur. Bu
sermâye, o kadar k
sermâye, o kadar k ııymetlidir ki, her çymetlidir ki, her çııkan nefes,kan nefes,
hiçbir
hiçbir şşeyle tekrar ele geçemez ve nefesler eyle tekrar ele geçemez ve nefesler
say
sayııllııddıır, azalmaktadr, azalmaktadıır. Ömr bitince, ticâret sonar. Ömr bitince, ticâret sona
erer. Ticârete sar
erer. Ticârete sar ıılallalıım ki, vaktimiz azdm ki, vaktimiz azdıır ve âhr ve âhııretret
uzun ise de; orada ticâret ve kâr olmaz. Bu dünya uzun ise de; orada ticâret ve kâr olmaz. Bu dünya günleri, o kadar k
günleri, o kadar k ııymetlidir ki, ecel gelince, bir günymetlidir ki, ecel gelince, bir gün
izin istenir, fakat ele geçmez. Bugün, bu nîmet izin istenir, fakat ele geçmez. Bugün, bu nîmet elimizdedir. Aman nefsim, çok dikkat et de, bu elimizdedir. Aman nefsim, çok dikkat et de, bu büyük sermâyeyi elden kaç
büyük sermâyeyi elden kaçıırma! Sonra arma! Sonra ağğlamak,lamak,
ssıızlamak, fayda vermez. Bugün, ecelin geldizlamak, fayda vermez. Bugün, ecelin geldiğğini,ini,
daha bir gün müsâ'ade etmeleri için, yalvard
daha bir gün müsâ'ade etmeleri için, yalvardıığğıınnıı,,
ssıızladzladıığğıınnıı ve sana, bir gün bave sana, bir gün bağğıışşladladııklar klar ıınnıı veve
şşimdi, o günde bulunduimdi, o günde bulunduğğunu farz et! O hâlde, buunu farz et! O hâlde, bu günü elden kaç
günü elden kaçıırmaktan, bununla, saadetermaktan, bununla, saadete
kavu
kavuşşmamaktan daha büyük ziyân olur mu? Yar mamaktan daha büyük ziyân olur mu? Yar ıınn
ölecekmi
ölecekmişş gibi, dilini, gözlerini ve yedi azangibi, dilini, gözlerini ve yedi azanıı
haramdan koru! haramdan koru!
Cehennemin yedi kap
Cehennemin yedi kapııssıı var, demivar, demişşlerdir. Bulerdir. Bu
kap
kapıılar senin yedi uzvundur. Bu uzvlar lar senin yedi uzvundur. Bu uzvlar ıı haramdanharamdan
korumaz isen ve bugün ibâdet yapmaz isen, seni korumaz isen ve bugün ibâdet yapmaz isen, seni cezâland
cezâlandıır r ıır r ıım! Nefis âsî, emirleri yapmak istemezm! Nefis âsî, emirleri yapmak istemez
ise de, nasihat dinler ve riyâzet yapmak, ise de, nasihat dinler ve riyâzet yapmak, istediklerini vermemek, ona te'sîr eder.
istediklerini vermemek, ona te'sîr eder. İşİşte nefiste nefis muhâsebesi böyle olur. Resûlullah buyurdu ki, muhâsebesi böyle olur. Resûlullah buyurdu ki, (Ak
(Ak ııllllıı kimse, ölmeden önce Hesabkimse, ölmeden önce Hesabıınnıı gören,gören,
ölümden sonra kendisine yar
kimsedir). Bir kere de buyurdu ki: (Yapaca
kimsedir). Bir kere de buyurdu ki: (Yapacağğıın her n her
iişşi, önce düi, önce düşşün, Allahü teâlânün, Allahü teâlânıın râzn râzıı olduolduğğu, izinu, izin
verdi
verdiğği bir ii bir işş ise, onu yap! Böyle deise, onu yap! Böyle değğilse, o iilse, o işştenten kaç!).
kaç!). İşİşte hergün, nefis ile böylete hergün, nefis ile böyle şşartlaartlaşşmalmalııddıır.r.
2
-2 - İİkinci ikinci işş, murâkabedir. Yâni, nefsi kontrol, murâkabedir. Yâni, nefsi kontrol etmek, ondan gâfil olmamakt
etmek, ondan gâfil olmamaktıır. Ondan gâfilr. Ondan gâfil
olursan, kendi
olursan, kendi şşehvetlerine ve tenbelliehvetlerine ve tenbelliğğine döner.ine döner. Allahü teâlân
Allahü teâlânıın, her yaptn, her yaptıığğıımmıızzıı, her , her
dü
düşşündüündüğğümüzü bildiümüzü bildiğğini unutmamalini unutmamalııyyıız.z. İİnsanlar,nsanlar,
birbirinin d
birbirinin dıışşıınnıı görür. Allahü teâlâ ise, hem dgörür. Allahü teâlâ ise, hem dıışşıınnıı,,
hem içini görür. Bunu bilen bir kimsenin, i
hem içini görür. Bunu bilen bir kimsenin, işşleri veleri ve
dü
düşşünceleri edebli olur. Buna inanmünceleri edebli olur. Buna inanmııyan kâfirdir.yan kâfirdir.
İİnannanıı p, muhâlefet etmek ise, büyük cesarettir. p, muhâlefet etmek ise, büyük cesarettir.
Allahü teâlâ meâlen buyuruyor ki: (Ey insân! Seni Allahü teâlâ meâlen buyuruyor ki: (Ey insân! Seni her ân gördü
her ân gördüğğümü bilmiyor musun?). Bir Habeümü bilmiyor musun?). Bir Habeşş,, Resûlullah efendimizin huzuruna gelip, (Çok günah Resûlullah efendimizin huzuruna gelip, (Çok günah iişşledim. Tevbem kabûl olur mu?) dedikte, (Evet,ledim. Tevbem kabûl olur mu?) dedikte, (Evet, olur) buyurdu. O günahlar
olur) buyurdu. O günahlar ıı iişşlerken, O, görüyor mulerken, O, görüyor mu
idi? dedi; (Evet) buyurunca, Habe
idi? dedi; (Evet) buyurunca, Habeşş, bir âh! çekti ve, bir âh! çekti ve yyıık k ııllıı p cân verdi. Îman ve hayâ böyle olur. p cân verdi. Îman ve hayâ böyle olur.
Peygamberimiz buyurdu ki, (Allahü teâlây
Peygamberimiz buyurdu ki, (Allahü teâlâyıı görür görür
gibi ibâdet ediniz! Siz, Onu görmüyorsan
gibi ibâdet ediniz! Siz, Onu görmüyorsanıız da, Oz da, O
sizi görüyor). Onun gördü
sizi görüyor). Onun gördüğğüne inanan, Onunüne inanan, Onun
be
beğğenmedienmediğği bir i bir şşeyi yapabilir mi? Büyüklerdeneyi yapabilir mi? Büyüklerden
biri, bir talebesini, ba
biri, bir talebesini, başşkalar kalar ıından daha çok severdi.ndan daha çok severdi.
Ötekiler, bu hâle üzülürdü. Her birine bir ku
Ötekiler, bu hâle üzülürdü. Her birine bir kuşş verip,verip, (Bunu, kimsenin görmedi
(Bunu, kimsenin görmediğği bir yerde kesipi bir yerde kesip
getiriniz) dedi. Hepsi tenhâ bir yerde kesip getirdi. getiriniz) dedi. Hepsi tenhâ bir yerde kesip getirdi. O talebe ise, kesmeden getirdi. (Niçin sözümü
dinlemedin, canl
dinlemedin, canlıı getirdin?) buyurdukta, (Kimseningetirdin?) buyurdukta, (Kimsenin
görmedi
görmediğği bir yer bulamadi bir yer bulamadıım. O, heryeri görüyor)m. O, heryeri görüyor)
dedi. Di
dedi. Diğğerleri, bunun müerleri, bunun müşşâhede makamâhede makamıındanda
oldu
olduğğunu anladunu anladıılar. Mlar. Mıısr mâliye nâzsr mâliye nâzıır r ıınnıın zevcesin zevcesi
olan Zelîha, Yûsüf aleyhisselâm
olan Zelîha, Yûsüf aleyhisselâmıı, kendisine, kendisine
ça
çağğıır r ıınca, önce kalk nca, önce kalk ıı p büyük oldu p büyük olduğğunu sandunu sandıığğıı, bir , bir
heykelin yüzünü örttü. (Bunu, niçin örttün?) heykelin yüzünü örttü. (Bunu, niçin örttün?) buyurdukta, ondan utand
buyurdukta, ondan utandıığğıım için, dedi. (Sen, bir m için, dedi. (Sen, bir
ta
taşş parçasparçasıından utanndan utanııyorsun da, ben yerleri ve yediyorsun da, ben yerleri ve yedi
kat gökleri yaratan, Rabbimin görmesinden kat gökleri yaratan, Rabbimin görmesinden utanmaz m
utanmaz mııyyıım?) buyurdu. Biri, Cüneyd-im?) buyurdu. Biri, Cüneyd-i
Ba
Bağğdâdîden (207-298 [m. 910] Badâdîden (207-298 [m. 910] Bağğdâdda) sorup,dâdda) sorup, (Sokakta, kad
(Sokakta, kadıınlara, k nlara, k ıızlara bakmaktan kendimizlara bakmaktan kendimi
men edemiyorum. Bu günahtan kurtulmak için ne men edemiyorum. Bu günahtan kurtulmak için ne yapay
yapayıım?) dedikte, (Allahü teâlânm?) dedikte, (Allahü teâlânıın seni, senin on seni, senin o
kad
kadıınnıı görmenden daha çok gördügörmenden daha çok gördüğğünü düünü düşşün!)ün!)
buyurdu. Peygamberimiz buyurdu ki: (Allahü teâlâ, buyurdu. Peygamberimiz buyurdu ki: (Allahü teâlâ,
Adn ismindeki Cenneti,
Adn ismindeki Cenneti, şşu kimseler için hazu kimseler için hazıırladrladıı
ki, günah i
ki, günah işşliyecekleri zaman, Onun büyüklüliyecekleri zaman, Onun büyüklüğğünüünü dü
düşşünüp, Ondan hayâ ederek, günahlardanünüp, Ondan hayâ ederek, günahlardan kaç
kaçıınnıırlar).rlar).
[Kad
[Kadıınlar nlar ıın, saçlar n, saçlar ıı, kollar , kollar ıı, bacaklar , bacaklar ıı açaçıık olarak k olarak
soka
sokağğa ça çııkmalar kmalar ıı haramdharamdıır. Îmanr. Îmanıı olan kadolan kadıınlar,nlar,
Allahü teâlân
Allahü teâlânıın gördün gördüğğünü düünü düşşünmeli, yabancünmeli, yabancıı
erkeklere ç
erkeklere çıı plak görünmemelidir]. Abdüllah ibni plak görünmemelidir]. Abdüllah ibni
Dînâr diyor ki, Ömer ile Mekke-i mükerremeye Dînâr diyor ki, Ömer ile Mekke-i mükerremeye gidiyorduk. Bir çoban sürüsünü da
gidiyorduk. Bir çoban sürüsünü dağğdandan
indiriyordu. Halîfe buyurdu ki, bu koyunlardan indiriyordu. Halîfe buyurdu ki, bu koyunlardan birini bana sat! Ben köleyim. Bunlar benim mal birini bana sat! Ben köleyim. Bunlar benim malıımm
de
bilmezse, Allahü teâlâ biliyor ya, deyince, Ömer, bilmezse, Allahü teâlâ biliyor ya, deyince, Ömer, aağğladladıı ve efendisini bulup, bu köleyi satve efendisini bulup, bu köleyi satıın aldn aldıı veve
âzâd etti ve (Bu sözün, seni bu dünyada âzâd etti âzâd etti ve (Bu sözün, seni bu dünyada âzâd ettiğğii gibi, o cihânda da âzâd eder) buyurdu.
gibi, o cihânda da âzâd eder) buyurdu.
3 - Üçüncü i
3 - Üçüncü işş, amellerden sonra yap, amellerden sonra yapıılacak lacak
muhâsebedir. Her gün yatarken, o gün yapt
muhâsebedir. Her gün yatarken, o gün yaptıığğıı iişşler ler
için nefsi hesaba çekmeli, sermâyeyi, kârdan ve için nefsi hesaba çekmeli, sermâyeyi, kârdan ve zarardan ay
zarardan ayıırmalrmalııddıır. Sermâye farzlardr. Sermâye farzlardıır. Kâr da,r. Kâr da,
sünnetler ve nâfilelerdir. Ziyân ise, günahlard sünnetler ve nâfilelerdir. Ziyân ise, günahlardıır.r.
İİnsan, ortansan, ortağğıına aldanmamak için, onunlana aldanmamak için, onunla
hesapla
hesaplaşşttıığğıı gibi, nefse kar gibi, nefse kar şşıı daha uyandaha uyanıık k
davranmak lâz
davranmak lâzıımdmdıır. Çünkü nefis, çok hîleci ver. Çünkü nefis, çok hîleci ve
yalanc
yalancııddıır. Kendi arzular r. Kendi arzular ıınnıı, sana iyi, faydal, sana iyi, faydalıı
gösterir. Her mubâh
gösterir. Her mubâhıı bile sormalbile sormalıı, bunu niçin, bunu niçin
yapt
yaptıın demelidir. Zararln demelidir. Zararlıı bir bir şşey yaptey yaptıı ise, tazmînise, tazmîn
ettirmeli, ödetmelidir.
ettirmeli, ödetmelidir. İİ bnissamed, büyüklerden idi. bnissamed, büyüklerden idi. Altm
Altmıışş hicrî senelik hayathicrî senelik hayatıınnıın Hesabn Hesabıınnıı yaptyaptıı..
Yirmibirbinbe
Yirmibirbinbeşşyüz gün idi. Âh! Her gün, en az, bir yüz gün idi. Âh! Her gün, en az, bir günah yapm
günah yapmıışş isem, yirmibirbinbeisem, yirmibirbinbeşşyüz günahtanyüz günahtan
nas
nasııl kurtulurum? Hâlbuki, öyle günlerim oldu ki,l kurtulurum? Hâlbuki, öyle günlerim oldu ki,
yüzlerce günah i
yüzlerce günah işşlerdim, diye dülerdim, diye düşşünerek, bir feryâdünerek, bir feryâd edip y
edip yıık k ııldldıı. Bakt. Baktıılar, ruhunu teslim etmilar, ruhunu teslim etmişşti.ti.
Fakat, insanlar, kendilerini hesaba çekmiyorlar. Fakat, insanlar, kendilerini hesaba çekmiyorlar. E
Eğğer her günah ier her günah işşledikte, odasledikte, odasıına bir kum koysa,na bir kum koysa,
bir kaç sene içinde oda kum ile dolar. E
bir kaç sene içinde oda kum ile dolar. Eğğer,er, omuzlar
omuzlar ıımmıızdaki kâtib melekler, her günahzdaki kâtib melekler, her günahıı
yazmak için, bir kuru
yazmak için, bir kuruşş isteseydi, malisteseydi, malıımmıızzıın hepsinin hepsini
vermemiz lâz
dü
düşşünceler ile, birkaç sübhânallah desek, tesbîhiünceler ile, birkaç sübhânallah desek, tesbîhi
al
alıır, sayar, yüz kere söyledim deriz de, her günr, sayar, yüz kere söyledim deriz de, her gün
bo
boşşuna, niceuna, nice şşeyler söyleriz, bunlar eyler söyleriz, bunlar ıı saymaysaymayıız.z.
Saym
Saymıışş olsak, her gün, binleri aolsak, her gün, binleri aşşar. Sonra da,ar. Sonra da,
terâzîde sevap kefesinin a
terâzîde sevap kefesinin ağğıır basacar basacağğıınnıı umar umar ıız. Buz. Bu
nas
nasııl ak l ak ııldldıır.r. İşİşte, Ömer, bunun için buyurdu ki:te, Ömer, bunun için buyurdu ki:
(Amelleriniz tart
(Amelleriniz tartıılmadan evvel, kendiniz tartlmadan evvel, kendiniz tartıınnıız!).z!).
Ömer her ak
Ömer her ak şşam, kamçam, kamçıı ile ayaklar ile ayaklar ıına vurup,na vurup,
bugün niçin böyle yapt
bugün niçin böyle yaptıın? derdi.n? derdi. İİ bni Selâm odun bni Selâm odun
yüklenmi
yüklenmişş tataşşııyordu. Sen hammal myordu. Sen hammal mııssıın?n?
dediklerinde, nefsimi tecrübe ediyorum, bakal dediklerinde, nefsimi tecrübe ediyorum, bakalıımm
nas
nasııl olacak, dedi. Enes [91 de vefât etti] diyor ki,l olacak, dedi. Enes [91 de vefât etti] diyor ki,
Ömeri gördüm, kendi kendine diyordu ki, (Yaz
Ömeri gördüm, kendi kendine diyordu ki, (Yazııklar klar
olsun sana ey nefsim ki, sana, emîr-ül-müminin olsun sana ey nefsim ki, sana, emîr-ül-müminin diyorlar. Yâ Allahü teâlâdan kork veya Onun diyorlar. Yâ Allahü teâlâdan kork veya Onun azâb
azâbıına hazna hazıırlan!).rlan!).
4 - Dördüncü i
4 - Dördüncü işş, nefse cezâ yapmakt, nefse cezâ yapmaktıır. Nefis iler. Nefis ile
hesap yap
hesap yapıı p, kusurlar p, kusurlar ıınnıı görüp, cezâ verilmez ise,görüp, cezâ verilmez ise,
cesaret bulur,
cesaret bulur, şşıımar mar ıır. Kendisi ile bar. Kendisi ile başşa ça çıık k ıılamaz.lamaz.
Ş
Şüpheliüpheli şşey yimiey yimişş ise, aç bise, aç bıırakmalrakmalıı, yabanc, yabancıı
kad
kadıınlara bakmnlara bakmıışş ise, iyi mubâhlara baktise, iyi mubâhlara baktıırmamalrmamalıı..
Her azaya böyle cezâ vermelidir. Cüneyd-i Ba
Her azaya böyle cezâ vermelidir. Cüneyd-i Bağğdâdîdâdî (298 [m. 910] de Ba
(298 [m. 910] de Bağğdâdda vefât etti) diyor ki,dâdda vefât etti) diyor ki,
((İİ bnil Kezîtî, bir gece cünüb oldu. Gusletmeye bnil Kezîtî, bir gece cünüb oldu. Gusletmeye
kalkarken, nefsi tenbellik etti ve hava so
kalkarken, nefsi tenbellik etti ve hava soğğuk, hastauk, hasta olursun, sabr et, yar
olursun, sabr et, yar ıın hamama git dedi. Antâri ilen hamama git dedi. Antâri ile
gusletmeye yemin eyledi. Öyle yapt
gusletmeye yemin eyledi. Öyle yaptıı ve Allahüve Allahü
teâlân
teâlânıın emrinde gevn emrinde gevşşeklik yapan nefsin cezâseklik yapan nefsin cezâsıı
budur, dedi. budur, dedi.
Birisi, bir k
Birisi, bir k ııza baktza baktıı, sonra pi, sonra pişşman olup, cezâman olup, cezâ
olarak serin su içmemeye yemin etti ve içmedi. Ebû olarak serin su içmemeye yemin etti ve içmedi. Ebû Talha ba
Talha bağğıında namaz k nda namaz k ııllııyordu. Güzel bir kuyordu. Güzel bir kuşş,,
yan
yanıına kondu. Ona dalarak, kaç rekât k na kondu. Ona dalarak, kaç rekât k ııldldıığğıınnıı
şşaaşşıırdrdıı. Nefsine cezâ olarak, ba. Nefsine cezâ olarak, bağğıı fakirlere sadakafakirlere sadaka
verdi. [Ebû Talha Zeyd bin Sehl-i Ensârî bütün verdi. [Ebû Talha Zeyd bin Sehl-i Ensârî bütün gazâlarda bulundu. (34) y
gazâlarda bulundu. (34) yııllıında 74 yanda 74 yaşşıında vefâtnda vefât
etti.] Mâlik bin Abdüllah-il Hes'amî diyor ki, etti.] Mâlik bin Abdüllah-il Hes'amî diyor ki, Rebâhül Kaysî gelip babam
Rebâhül Kaysî gelip babamıı sordu. Uyuyor dedim.sordu. Uyuyor dedim.
İİkindiden sonra yatkindiden sonra yatııllıır mr mıı dedi ve gitti. Arkasdedi ve gitti. Arkasıındanndan
gittim. Kendi kendine: Ey bo
gittim. Kendi kendine: Ey boşş bo boğğaz! Senin neneaz! Senin nene lâz
lâzıım ki, bam ki, başşkaskasıınnıın yatmasn yatmasıına kar na kar ıışşıırsrsıın. Ahdn. Ahdıımm
olsun ki, bir sene ba
olsun ki, bir sene başşıınnıı yastyastıığğa koyma koymııyacaksyacaksıın,n,
diyordu. Temîm-i Dârî uykuya dal
diyordu. Temîm-i Dârî uykuya dalıı p, ak p, ak şşamam
namaz
namazıınnıı kaçkaçıırmrmıışşttıı. Nefsine cezâ olarak, bir sene. Nefsine cezâ olarak, bir sene
uyumamaya ahd etti. [Temîm-i Dârî Eshâb-uyumamaya ahd etti. [Temîm-i Dârî Eshâb-ıı
kirâmdan idi.] Mecma' büyüklerden idi. Bir kirâmdan idi.] Mecma' büyüklerden idi. Bir pencereye bakarak, bir k
pencereye bakarak, bir k ıız gördü. Bir daha yukar z gördü. Bir daha yukar ıı
bakmamaya ahd etti. bakmamaya ahd etti.
5 - Be
5 - Beşşinci iinci işş, mücâhededir ki, baz, mücâhededir ki, bazıı büyükler,büyükler,
nefsleri kabahat yap
nefsleri kabahat yapıınca, cezâ olarak çok ibâdetnca, cezâ olarak çok ibâdet
ederlerdi. Abdüllah ibni Ömer bir namazda, ederlerdi. Abdüllah ibni Ömer bir namazda, cemaate yeti
cemaate yetişşmeseydi, bir gece uyumazdmeseydi, bir gece uyumazdıı. Ömer,. Ömer,
bir cemaati kaç
bir cemaati kaçıırdrdıığğıı için, ikiyüzbin dirhem gümüiçin, ikiyüzbin dirhem gümüşş
k
k ııymetindeki bir malymetindeki bir malıı sadaka verdi. Abdullah ibnisadaka verdi. Abdullah ibni
Ömer, bir ak
Ömer, bir ak şşam namazam namazıınnıı geciktirmigeciktirmişşti. Havati. Hava
karar
karar ıı p iki y p iki yııldldıız görünmüz görünmüşştü. Bu kadar geciktirditü. Bu kadar geciktirdiğğii
için, iki köle âzâd eyledi. Böyle yapanlar çoktur. için, iki köle âzâd eyledi. Böyle yapanlar çoktur.
Nefsine ibâdetleri seve seve yapt
Nefsine ibâdetleri seve seve yaptııramramııyan kimseyeyan kimseye
en iyi ilâc, sâlih bir zât
en iyi ilâc, sâlih bir zâtıın yann yanıında bulunmaktnda bulunmaktıır.r.
Onun ibâdetleri zevk ile yapt
Onun ibâdetleri zevk ile yaptıığğıınnıı görerek, kendi degörerek, kendi de
al
alıışşıır. Birisi diyor ki, ibâdet yapmak için, nefsimder. Birisi diyor ki, ibâdet yapmak için, nefsimde
tenbellik gördü
tenbellik gördüğğüm zaman, Muhammed bin Vâsîüm zaman, Muhammed bin Vâsî ile sohbet ediyorum. [Muhammed bin Vâsî 112 [m. ile sohbet ediyorum. [Muhammed bin Vâsî 112 [m. 721] de vefât etti.] Onunla birlikte bulunmakla,
721] de vefât etti.] Onunla birlikte bulunmakla, nefsimin bir hafta içinde, ibâdetleri seve seve nefsimin bir hafta içinde, ibâdetleri seve seve yapt
yaptıığğıınnıı görüyorum. Bir Allah adamgörüyorum. Bir Allah adamıınnıı
bulam
bulamııyanlar, daha evvel yayanlar, daha evvel yaşşamamıışş, sâlih insanlar , sâlih insanlar ıınn
hayat
hayatıınnıı okumalokumalııddıır. Ahmed bin Zerîn bir tarafar. Ahmed bin Zerîn bir tarafa
bakmazd
bakmazdıı. Sebebini sordular. Allahü teâlâ, gözleri,. Sebebini sordular. Allahü teâlâ, gözleri,
dünyadaki intizâma, her
dünyadaki intizâma, her şşeydeki inceliklere veeydeki inceliklere ve
Onun kudret ve azametine ibret ile bakmak için Onun kudret ve azametine ibret ile bakmak için yaratt
yarattıı.. İİ bret almadan, istifâde etmeden bakmak bret almadan, istifâde etmeden bakmak
hatâd
hatâdıır dedi. Ebüdderdâ diyor ki, dünyada, üçr dedi. Ebüdderdâ diyor ki, dünyada, üç şşeyey
için ya
için yaşşamak isterim: Uzun gecelerde namazamak isterim: Uzun gecelerde namaz k
k ıılmak için, uzun günlerde oruç tutmak için velmak için, uzun günlerde oruç tutmak için ve
sâlih kimselerin yan
sâlih kimselerin yanıında oturmak için. [Ebüdderdânda oturmak için. [Ebüdderdâ
Eshâb-Eshâb-ıı kirâmdandkirâmdandıır. Hazrec kabîlesindendir.r. Hazrec kabîlesindendir.
Ş
Şâmda ilk vâlî idi. (33) de vefât etti.] Alkama binâmda ilk vâlî idi. (33) de vefât etti.] Alkama bin Kays nefsi ile çok mücâhede ederdi. Nefsine neden Kays nefsi ile çok mücâhede ederdi. Nefsine neden bu kadar azâb ediyorsun? dediklerinde, onu çok bu kadar azâb ediyorsun? dediklerinde, onu çok
sevdi
sevdiğğim için, onu Cehennemden korumak içinim için, onu Cehennemden korumak için derdi. Sana bu kadar s
derdi. Sana bu kadar sıık k ııntntıı emrolunmademrolunmadıı
dediklerinde, yar
dediklerinde, yar ıın ban başşıımmıı dövüp, niçin yapmaddövüp, niçin yapmadıımm
dememek için, cevab
dememek için, cevabıınnıı verirdi. [Alkama, Tâbiîninverirdi. [Alkama, Tâbiînin
büyüklerindendir.
büyüklerindendir. İİ bni Mes'ûdün talebesidir. bni Mes'ûdün talebesidir. Altm
6 - Alt
6 - Altııncncıı iişş, nefsi tektîr etmek, azarlamakt, nefsi tektîr etmek, azarlamaktıır. Nefisr. Nefis
yarat
yaratııllıışşta iyi ita iyi işşlerden kaçlerden kaçııccıı, kötülüklere, kötülüklere
ko
koşşucudur ve hep tenbellik etmek veucudur ve hep tenbellik etmek ve şşehvetlerineehvetlerine kavu
kavuşşmak ister. Allahü teâlâ, bizlere, nefslerimizi,mak ister. Allahü teâlâ, bizlere, nefslerimizi, bu huyundan vazgeçirme
bu huyundan vazgeçirmeğği, yanli, yanlıışş yoldan, doyoldan, doğğruru
yola çevirmeyi emir buyuruyor. Bu vazîfemizi yola çevirmeyi emir buyuruyor. Bu vazîfemizi ba
başşarabilmek için, onu bâzan ok arabilmek için, onu bâzan ok şşamamamamıız, bâzanz, bâzan
zorlamam
zorlamamıız ve bâzan söz ile, bâzan da iz ve bâzan söz ile, bâzan da işş ile, idareile, idare
etmemiz lâz
etmemiz lâzıımdmdıır. Çünkü, nefis, öyle yaratr. Çünkü, nefis, öyle yaratıılmlmıışşttıır r
ki, kendine iyi gelen
ki, kendine iyi gelen şşeylere koeylere koşşar ve bunaar ve buna kavu
kavuşşmakta iken rastlmakta iken rastlııyacayacağğıı güçlüklere sabr eder.güçlüklere sabr eder.
Nefsin, saadete kavu
Nefsin, saadete kavuşşmasmasıına mani olan en büyük na mani olan en büyük
perde, gafleti ve cehâletidir. Gafletten uyand
perde, gafleti ve cehâletidir. Gafletten uyandıır r ııllıır,r,
saadetinin nelerde oldu
saadetinin nelerde olduğğu gösterilirse, kabûl eder.u gösterilirse, kabûl eder. Bunun içindir ki, Allahü teâlâ, Zâriyât sûresinde, Bunun içindir ki, Allahü teâlâ, Zâriyât sûresinde, meâlen, (Onlara nasihat et! Nasihat, müminlere meâlen, (Onlara nasihat et! Nasihat, müminlere elbette fayda verir) buyurdu. Senin nefsin de, elbette fayda verir) buyurdu. Senin nefsin de, herkesin nefsi gibidir. Nasihat ona te'sîr eder. O herkesin nefsi gibidir. Nasihat ona te'sîr eder. O hâlde önce kendi nefsine nasihat et ve onu azarla! hâlde önce kendi nefsine nasihat et ve onu azarla! Hattâ, onu azarlamaktan hiç geri kalma! Ona de ki: Hattâ, onu azarlamaktan hiç geri kalma! Ona de ki: Ey nefsim! Ak
Ey nefsim! Ak ııllllıı olduolduğğunu iddiâ ediyorsun ve sanaunu iddiâ ediyorsun ve sana
ahmak diyenlere k
ahmak diyenlere k ıızzııyorsun. Hâlbuki, senden dahayorsun. Hâlbuki, senden daha
ahmak kim var ki, ömrünü bo
ahmak kim var ki, ömrünü boşş şşeylerle, gülüpeylerle, gülüp eeğğlenmekle geçiriyorsun. Senin hâlin,lenmekle geçiriyorsun. Senin hâlin, şşu kâtileu kâtile benzer ki, polislerin, kendisini arad
benzer ki, polislerin, kendisini aradııklar klar ıınnıı veve
yakalay
yakalayıınca, idam edeceklerini bildinca, idam edeceklerini bildiğği hâlde,i hâlde,
zaman
zamanıınnıı eeğğlence ile geçiriyor. Bundan daha ahmak lence ile geçiriyor. Bundan daha ahmak
kimse olur mu? Ey nefsim! Ecel sana yakla
kimse olur mu? Ey nefsim! Ecel sana yaklaşşmakta,makta, Cennet ve Cehennemden biri, seni beklemektedir. Cennet ve Cehennemden biri, seni beklemektedir. Ecelinin, bugün gelmiyece
Ecelinin, bugün gelmiyeceğği ne mâlûm? Bugüni ne mâlûm? Bugün gelmezse, bir gün elbette gelecek. Ba
şşeyi, geldi bil! Çünkü, ölüm kimseye vakit tâyîneyi, geldi bil! Çünkü, ölüm kimseye vakit tâyîn
etmemi
etmemişş ve gece veya gündüz, çabuk veya geç,ve gece veya gündüz, çabuk veya geç, yaz
yazıın veya k n veya k ıışşıın gelirim dememin gelirim dememişştir. Herkesetir. Herkese
âns
ânsıızzıın gelir ve hiç ummadn gelir ve hiç ummadıığğıı zamanda gelir.zamanda gelir. İşİştete
ona haz
ona hazıırlanmadrlanmadıın ise, bundan daha büyük n ise, bundan daha büyük
ahmakl
ahmaklıık olur mu? O hâlde, yazk olur mu? O hâlde, yazııklar olsun sana eyklar olsun sana ey
nefsim! nefsim!
Günahlara dalm
Günahlara dalmıışşssıın. Allahü teâlâ, bu hâlinin. Allahü teâlâ, bu hâlini
görmüyor san
görmüyor sanııyorsan, kâfirsin! Eyorsan, kâfirsin! Eğğer gördüer gördüğğüneüne
inan
inanııyorsan, çok cüretkâr ve hayâsyorsan, çok cüretkâr ve hayâsıızszsıın ki, Onunn ki, Onun
görmesine önem vermiyorsun! O hâlde, yaz
görmesine önem vermiyorsun! O hâlde, yazııklar klar
olsun sana ey nefsim! olsun sana ey nefsim!
Hizmetçin sana itaat etmezse, ona nas
Hizmetçin sana itaat etmezse, ona nasııl k l k ıızarszarsıın! On! O
hâlde, Allahü teâlân
hâlde, Allahü teâlânıın sana k n sana k ıızmzmııyacayacağğıından nasndan nasııll
emîn oluyorsun! E
emîn oluyorsun! Eğğer Onun azâber Onun azâbıınnıı hafîf hafîf
görüyorsan, parma
görüyorsan, parmağğıınnıı aleve tut! Yâhut, k aleve tut! Yâhut, k ıızgzgıınn
güne
güneşş altaltıında bir saat otur! Yâhut da, hamamnda bir saat otur! Yâhut da, hamam
halvetinde fazlaca kal da, zavall
halvetinde fazlaca kal da, zavallııllıığğıınnıı,,
dayanam
dayanamııyacayacağğıınnıı anla! Yok eanla! Yok eğğer, dünyadaer, dünyada
yapt
yaptııklar klar ıına cezâ vermiyecek sanna cezâ vermiyecek sanııyorsan, Kur'an-yorsan, Kur'an-ıı
kerime ve yüzyirmidörtbinden ziyâde Peygambere kerime ve yüzyirmidörtbinden ziyâde Peygambere inanmam
inanmamıışş oluyorsun ve hepsini yalancoluyorsun ve hepsini yalancıı yapmyapmıışş
oluyorsun. Çünkü, Allahü teâlâ, Nisâ sûresinin oluyorsun. Çünkü, Allahü teâlâ, Nisâ sûresinin yüzyirmiikinci âyetinde meâlen, (Günah i
yüzyirmiikinci âyetinde meâlen, (Günah işşliyen,liyen,
cezâs
cezâsıınnıı çekecektir) buyuruyor. Kötülük eden,çekecektir) buyuruyor. Kötülük eden,
kötülük görür. O hâlde, yaz
kötülük görür. O hâlde, yazııklar olsun sana eyklar olsun sana ey
nefsim! nefsim! Günah i
diyorsan, dünyada, yüzbinlerce ki
diyorsan, dünyada, yüzbinlerce kişşiye niçiniye niçin
zahmet, açl
zahmet, açlıık ve hastalk ve hastalıık çektiriyor ve tarlask çektiriyor ve tarlasıınnıı
ekmiyenlere mahsûlünü vermiyor!
ekmiyenlere mahsûlünü vermiyor! ŞŞehvetlerineehvetlerine kavu
kavuşşmak için, her hîleye bamak için, her hîleye başş vuruyorsun ve ovuruyorsun ve o
vakit Allahü teâlâ kerimdir, rahîmdir, istediklerimi vakit Allahü teâlâ kerimdir, rahîmdir, istediklerimi zahmetsiz bana gönderir demiyorsun. O hâlde,
zahmetsiz bana gönderir demiyorsun. O hâlde, yaz
yazııklar olsun sana ey nefsim!klar olsun sana ey nefsim!
Belki inand
Belki inandıığğıınnıı, fakat s, fakat sıık k ııntntııya gelemiyeceya gelemiyeceğğiniini
söyliyeceksin. Fazla s
söyliyeceksin. Fazla sıık k ııntntııya dayanamya dayanamııyanlar yanlar ıın, azn, az
bir zahmet ile, bu s
bir zahmet ile, bu sıık k ııntntııyyıı önlemeleri lâzönlemeleri lâzıımm
oldu
olduğğunu, Cehennem azâbunu, Cehennem azâbıından kurtulmak için,ndan kurtulmak için,
dünyada zahmete katlanman
dünyada zahmete katlanmanıın farz oldun farz olduğğunu,unu,
demek ki bilmiyorsun. Bugün dünyan
demek ki bilmiyorsun. Bugün dünyanıın bir miktâr n bir miktâr
zahmetine dayanamazsan, yar
zahmetine dayanamazsan, yar ıın Cehennem azâbn Cehennem azâbıınana
ve âh
ve âhııretteki zillet ve alçaklretteki zillet ve alçaklıığğa ve tard olmaya,a ve tard olmaya,
kovulmaya nas
kovulmaya nasııl dayanacaksl dayanacaksıın? O hâlde, yazn? O hâlde, yazııklar klar
olsun sana ey nefsim! olsun sana ey nefsim!
Para kazanmak için çok zahmet ve a
Para kazanmak için çok zahmet ve aşşaağğııllııklaraklara
katlan
katlanııyor ve hastalyor ve hastalııktan kurtulmak için, bir yahudiktan kurtulmak için, bir yahudi
doktorun sözü ile, bütün
doktorun sözü ile, bütün şşehvetlerindenehvetlerinden vazgeçiyorsun da, Cehennem azâb
vazgeçiyorsun da, Cehennem azâbıınnıın, hastaln, hastalııktanktan
ve fakirlikten daha ac
ve fakirlikten daha acıı olduolduğğunu ve âhunu ve âhııretinretin
dünyadan çok uzun oldu
dünyadan çok uzun olduğğunu bilmiyorsun. Ounu bilmiyorsun. O
hâlde, yaz
hâlde, yazııklar olsun sana ey nefsim!klar olsun sana ey nefsim!
Sonra tevbe ederim ve iyi
Sonra tevbe ederim ve iyi şşeyler yapar eyler yapar ıım diyorsan,m diyorsan,
ölüm daha önce gelebilir, pi
ölüm daha önce gelebilir, pişşman olup kalman olup kalıırsrsıın.n.
Yar
Yar ıın tevbe etmen tevbe etmeğği, bugün etmekten kolayi, bugün etmekten kolay
san
zorla
zorlaşşıır ve ölüm yaklar ve ölüm yaklaşşıınca, hayvana yokunca, hayvana yokuşş önündeönünde
yem vermeye benzer ki, faydas
yem vermeye benzer ki, faydasıı olmaz. Senin buolmaz. Senin bu
hâlin,
hâlin, şşu talebeye benzer ki, dersine çalu talebeye benzer ki, dersine çalıışşmaymayıı p, p,
imtihan günü hepsini ö
imtihan günü hepsini öğğrenirim sanrenirim sanıır ve ilimr ve ilim
ööğğrenmek için, uzun zaman lâzrenmek için, uzun zaman lâzıım oldum olduğğunuunu
bilemez. Bunun gibi, pis nefsi temizlemek için de, bilemez. Bunun gibi, pis nefsi temizlemek için de,
uzun zaman mücâhede etmek lâz
uzun zaman mücâhede etmek lâzıımdmdıır. Ömür,r. Ömür,
bo
boşşuna geçince, bir ânda, bunu nasuna geçince, bir ânda, bunu nasııl yapabilirsin?l yapabilirsin?
İİhtiyârlamadan önce gençlihtiyârlamadan önce gençliğğin, hasta olmadan öncein, hasta olmadan önce ssııhhatin ve shhatin ve sıık k ııntntıı çekmeden önce rahatlçekmeden önce rahatlıığğıın ven ve
ölmeden önce hayat
ölmeden önce hayatıın k n k ııymetini niçin bilmiyorsun?ymetini niçin bilmiyorsun?
O hâlde yaz
O hâlde yazııklar olsun sana ey nefsim!klar olsun sana ey nefsim!
K
K ıışşıın muhtaç olacan muhtaç olacağğıınn şşeylerin hepsini, niçineylerin hepsini, niçin
yazdan haz
yazdan hazıırlayrlayıı p hiç geciktirmiyorsun ve bunlar p hiç geciktirmiyorsun ve bunlar ıı
elde etmek için, Allahü teâlân
elde etmek için, Allahü teâlânıın merhametine,n merhametine,
ihsân
ihsânıına güvenmiyorsun? Hâlbuki Cehenneminna güvenmiyorsun? Hâlbuki Cehennemin
zemherîri, k
zemherîri, k ıışşıın son soğğuuğğundan az deundan az değğildir ve ateildir ve ateşşinininin
ssııcaklcaklıığğıı, temmuz güne, temmuz güneşşinden ainden aşşaağğıı dedeğğildir.ildir.
Bunlar
Bunlar ıın hazn hazıırlrlıığğıında, hiç kusur etmiyorsun da,nda, hiç kusur etmiyorsun da,
âh
âhııret iret işşlerinde gevlerinde gevşşek davranek davranııyorsun. Bununyorsun. Bunun
sebebi nedir? Yoksa âh
sebebi nedir? Yoksa âhııret ve k ret ve k ııyâmet gününeyâmet gününe
inanm
inanmııyor musun ve kalbindeki bu küfrü,yor musun ve kalbindeki bu küfrü,
kendinden de mi sakl
kendinden de mi saklııyorsun? Bu ise, ebedîyorsun? Bu ise, ebedî
felaketine sebebdir. O hâlde, yaz
felaketine sebebdir. O hâlde, yazııklar olsun sana eyklar olsun sana ey
nefsim! nefsim!
Marifet nûrunun himâyesine s
Marifet nûrunun himâyesine sıığğıınmaynmayıı p da, p da,
öldükten sonra,
öldükten sonra, şşehvet ateehvet ateşşinin, câninin, cânıınnıı
yakmas
yakmasıından, Allahü teâlânndan, Allahü teâlânıın lütfü ve merhametin lütfü ve merhameti
ile kurtulaca
himâyesine girmeden, k
himâyesine girmeden, k ıışşıın son soğğuuğğunun, Allahüunun, Allahü
teâlân
teâlânıın lütfü ile kendisini ün lütfü ile kendisini üşşütmiyeceütmiyeceğğini sananini sanan
kimseye benzer. Bu kimse, bilemiyor ki, Allahü kimseye benzer. Bu kimse, bilemiyor ki, Allahü teâlâ, birçok faydalar
teâlâ, birçok faydalar ıı sasağğlamak için, k lamak için, k ıışşıı yaratmyaratmıışş
ise de, lutf ve merhamet ederek, elbise yap
ise de, lutf ve merhamet ederek, elbise yapıılacak lacak
şşeyleri de yaratmeyleri de yaratmıışş ve insanlara, elbise yapmak içinve insanlara, elbise yapmak için
ak
ak ııl ve dül ve düşşünce vermiünce vermişştir. Yâni, Onun ihsântir. Yâni, Onun ihsânıı, elbise, elbise
te'mînini kolayla
te'mînini kolaylaşşttıırmakta olup, elbisesizrmakta olup, elbisesiz
üüşşümemek ümemek şşeklinde deeklinde değğildir. O hâlde, yazildir. O hâlde, yazııklar klar
olsun sana ey nefsim! olsun sana ey nefsim! Günahlar
Günahlar ıın Allahü teâlâyn Allahü teâlâyıı k k ıızdzdıırdrdıığğıı için, azâbiçin, azâb
çekece
çekeceğğini zannetme ve günahlar ini zannetme ve günahlar ıımmıın Ona nen Ona ne
zarar
zarar ıı var ki, bana k var ki, bana k ıızzııyor deme! Zannettiyor deme! Zannettiğğin gibiin gibi
de
değğil. Seni yakacak olan Cehennem azâbil. Seni yakacak olan Cehennem azâbıı, senin, senin
içinde ve
içinde ve şşehvetlerinden meydana gelmektedir.ehvetlerinden meydana gelmektedir. Nitekim, insan
Nitekim, insanıın hastaln hastalıığğıı, yidi, yidiğği zehirden ve içinei zehirden ve içine
giren zararl
giren zararlıı şşeylerden meydana gelmekte olup,eylerden meydana gelmekte olup,
tabîbin sözlerini dinlemedi
tabîbin sözlerini dinlemediğği için, onuni için, onun k
k ıızmaszmasıından hâsndan hâsııl olmuyor. O hâlde, yazl olmuyor. O hâlde, yazııklar olsunklar olsun
sana ey nefsim! sana ey nefsim! Ey nefsim! Anlad
Ey nefsim! Anladıım ki, dünyanm ki, dünyanıın nîmetlerine ven nîmetlerine ve
lezzetlerine al
lezzetlerine alıışşmmıışşssıın ve kendini onlaran ve kendini onlara
kapt
kaptıırmrmıışşssıın! Cennete ve Cehennemen! Cennete ve Cehenneme
inanm
inanmııyorsan, bâri ölümü inkâr etme! Bu nîmet veyorsan, bâri ölümü inkâr etme! Bu nîmet ve
lezzetlerin hepsini senden alacaklar ve bunlar lezzetlerin hepsini senden alacaklar ve bunlar ıınn
ayr
ayr ııllıık atek ateşşi ile yanacaksi ile yanacaksıın! Bunlar n! Bunlar ıı istediistediğğin kadar in kadar
sev, istedi
sev, istediğğin kadar sin kadar sıık k ıı sar sar ııl ki, ayr l ki, ayr ııllıık atek ateşşi,i,
sevgin kadar çok olur. O hâlde, yaz
sevgin kadar çok olur. O hâlde, yazııklar olsun sanaklar olsun sana
ey nefsim! ey nefsim!
Dünyaya niye sar
Dünyaya niye sar ııllııyorsun? Bütün dünya senin olsayorsun? Bütün dünya senin olsa
ve dünyadaki insanlar
ve dünyadaki insanlar ıın hepsi sana secde etse, azn hepsi sana secde etse, az
zaman sonra sen de, onlar da toprak olacaks
zaman sonra sen de, onlar da toprak olacaksıınnıız!z!
İİsmleriniz unutulacak, hâtsmleriniz unutulacak, hâtıırlardan silinecek.rlardan silinecek.
Geçmi
Geçmişş pâdipâdişşâhlar âhlar ıı hâthâtıırlayan var mrlayan var mıı? Hâlbuki sana? Hâlbuki sana
dünyadan az bir
dünyadan az bir şşey vermiey vermişşler. O da bozulmakta,ler. O da bozulmakta, de
değğiişşmektedir. Bunlar için, sonsuz Cennetmektedir. Bunlar için, sonsuz Cennet nîmetlerini feda ediyorsun. O hâlde, yaz
nîmetlerini feda ediyorsun. O hâlde, yazııklar olsunklar olsun
sana ey nefsim! sana ey nefsim! Bir kimse, k
Bir kimse, k ııymetli ve sonsuz dayanymetli ve sonsuz dayanııklklıı bir bir
mücevheri verip, bununla, k
mücevheri verip, bununla, k ıır r ıık bir saksk bir saksıı satsatıınn
al
alıırsa, ona nasrsa, ona nasııl gülersin?l gülersin? İşİşte dünya, alte dünya, alıınan saksnan saksıı
gibidir. Onu k
gibidir. Onu k ıır r ııldldıı bil ve ebedî cevheri, elindenbil ve ebedî cevheri, elinden
ççııktktıı bil ve sana pibil ve sana pişşmanlmanlıık ve azâb kaldk ve azâb kaldıı bil!bil!
Bunlar ile ve bunlar gibi sözlerle, herkes nefsini Bunlar ile ve bunlar gibi sözlerle, herkes nefsini azarl
azarlııyarak, kendi hakk yarak, kendi hakk ıınnıı ödemeli ve nasihate,ödemeli ve nasihate,
önce kendinden ba
önce kendinden başşlamallamalııddıır! Allahü teâlâ, dor! Allahü teâlâ, doğğruru
yolda gidenlere selâmet ihsân buyursun! Âmîn. yolda gidenlere selâmet ihsân buyursun! Âmîn.