• Tidak ada hasil yang ditemukan

8. Sınıf Türkçe PDF

N/A
N/A
Protected

Academic year: 2021

Membagikan "8. Sınıf Türkçe PDF"

Copied!
320
0
0

Teks penuh

(1)

01

FÖY NO

TÜRKÇE

8

SINIF

1. Tema: Okuma Kültürü

Sınıfı: Soyadı:

Adı:

1

GERÇEK ANLAM (TEMEL ANLAM)

GERÇEK ANLAM (TEMEL ANLAM)

SÖZCÜKTE VE SÖZCÜK GRUPLARINDA ANLAM

SÖZCÜKTE VE SÖZCÜK GRUPLARINDA ANLAM

Temel Anlam:

Yukarıdaki cümlelerde geçen “inci, avcı, deniz, midye, türkü, yumurta” sözcükleri, akla gelen ilk anlam-larıyla kullanılmıştır.

Pen ce re bü tün ge ce açık kal mış. Ka pı açık tı ama ge len yok tu.

Ye mek le ri taş ocak ta pi şi ri yor lar dı. Sır tı ve ayak la rı çok ağ rı mış tı. Bu cüm le ler de ki “ocak, sırt, ayak” sözcükle ri ger çek an lam la rıy la kul la nıl mış tır.

Asırlardan beri inci avcıları denize dalar. Midyeleri yataklarından toplarlar.

Birden kulağımda bir inci türküsü çınladı. Midyenin içinden çıkan inci, bir küçük martı

yumurtası gibiydi.

Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcükleri dikkatle okuduğumuzda “tatlı, sıcak” sözcüklerinin gerçek anlamlarından uzaklaştıklarını görürüz.

Irmağın tatlı bir akışı vardı. Sıcak tavırları bizi de rahatlattı.

Ancak “Bıçağın keskin ucunu çevirdi.” cümlesinde “keskin” sözcüğü, sözlükteki gerçek anlamıyla kulla-nılmıştır.

Nedir bu anlam?

Aşağıdaki cümlelerde al tı çi zi li söz cük ler anlamlarıyla kul la nıl mış tır. Örnekler:

Örnekler:

Bu gü zel hikâyeyi ben de oku dum. Sıcak bir çay is te miş ti.

Ko va da ki su taştı. Yağmurda bü tün yollar, çamur ol muş tu.

“Akbabanın kanatlarından başka kalkanı yoktu galiba.” cümlesinde “kalkan” sözcüğü “koruyucu” an-lamında kullanılmıştır. Doğru mu, yanlış mı?

Cevap: “Doğru”dur.

Öğretmenin Sorusu

Çok kesici, iyi kesen.

gerçek

Bir sözcüğün, söylenildiğinde akla gelen ilk anlamıdır. Sözcüğün sözlükteki ilk anlamı, onun temel anlamını ifade eder.

(2)

1. Tema

Okuma Kültürü

1. Aşağıdaki cümlelerde geçen altı çizili sözcüklerin bulunduğu cümledeki anlamını, verilen anlamlar-dan seçip yazalım.

a) Güler yüzlü olup da çirkin olan insan yoktur.

b) Televizyon kanallarının birinde çocuk şarkıları yarışması varmış.

c) Keçe olsa yabancının ipeğinden güzeldir.

ç) Kırk yaşlarında, hafif toplu, esmer bir kadın seni sordu.

d) İt, itin kuyruğuna basmaz.

e) Bir anneyi çocuğuna bağlayan duyguya dik-kat ediniz.

1) Başka bir milletten olan, başka bir milletle ilgili kimse.

2) Birinde bir şeye karşı ilgi ve istek uyandırarak o şeye ilgi, yakınlık duymasını sağlamak; gönlünü kazanmak.

3) Telefon, televizyon, telgraf gibi araçlarla iletişimi sağlayan yol, hat.

4) Vücutça dolgun.

5) Hayvanların çoğunda gövdenin art yanında bulunan, omurganın uzantısı olan uzun ve esnek or-gan.

6) Göze ve kulağa hoş gelmeyen.

Cümleler Altı Çizili Sözcüklerin Anlamları

Etkinlik

2. Aşağıdaki sözcükleri, verilen anlamlarına uygun olarak cümle içinde kullanalım. çirkin: Karanlık, dalavereli, şüpheli.

kanal: Bazı bölgeleri sulamak, kurutmak amacıyla veya gemilerin işlemelerine elverişli, insan eliy-le açılmış su yolu.

toplu: Düzene konmuş (yer).

yabancı: Aileden, çevreden olmayan (kimse veya şey).

kuyruk: İnsanların sıra beklemek için art arda durarak oluşturduğu dizi.

bağlamak: Bir şeyi bir yere veya bir şeye tutturmak.

Çirkin işlerden uzak durmaya karar verdik. 6 3 1 4 5 2

Evimizin önüne yabancı bir araba park etmiş. Bankamatiğin önünde uzun bir kuyruk vardı.

Köpeğin tasmasını boruya bağlamıştı, mağaradan çıktığında köpeğini bulamadı. İhtiyar adam, tarlasını sulamak için arazinin belli yerlerine kanallar açmış. Odam böyle toplu olunca zevkle çalıştım.

(3)

1. Tema

Okuma Kültürü

3

MECAZ ANLAM

MECAZ ANLAM

Mecaz Anlam:

Kızların okuması ile ilgili görüşlerini her gittiği yere öyle bir saçtı ki herkes onun etrafında kenet-lendi. “saçmak” sözcüğü, “dağıtmak” gerçek anlamının dışında “belli bir görüşü, düşünceyi yaymak” anlamında kullanılmıştır.

Si ne ma ya ye ti şe mez sek bi let le ri miz ya nar. Ha ya tı bo yun ca ka le miy le ge çin di. Tat lı di liy le her so ru nun üs te sin den ge lir di. So ru lar kar şı sın da uya nık ol ma lı yız. Bu söz ler le or ta lı ğı ka rış tır dı.

De yimleri oluş tu ran söz cük ler ge nel lik le me caz an lam ka za nır .

Bu kez baltayı taşa vurdu. (Farkında olmayarak birine dokunacak sözler söylemek.)

Sermet Bey, gözünü köşkten alamıyordu. (Bir yere, bir şeye bakmaktayken gözünü oradan başka yere çevirememek.)

Bu cüm le ler deki al tı çi zi li söz grup la rı, bi rer de yim dir. De yim le ri oluş tu ran söz cük le re dik kat edi lir se söz cük ler, ger çek an lam la rın dan ta ma men uzaklaşarak me caz an lam ka zan mış tır.

UYARI!

Aşağıdaki cümlelerde geçen “kara” sözcüklerini dikkatle okuyalım. Kara haber tez duyulur, demişler.

Kırmızı eteğin üstüne kara bir gömlek giymiş. Bütün gün kara kara düşündü.

1. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcüklerin anlam özelliğini (gerçek / mecaz), sözcüklerin altına yazalım. a) Ormanın bütün korkunçluğunu haykıran ağaçlar ve gölgeler arasında yola devam ettik.

b) Yapıtın içinde yeşerdiği toplumu yansıtıp yansıtmadığını, eleştirmen araştırır. c) Misafirlik gündelik hayatımıza renk katar.

Aşağıdaki cüm le ler de al tı çi zi li söz cük ler me caz an la mı ile kul la nıl mış tır.

ETKiNLiK

Gerçek

Gerçek

Gerçek Gerçek

Gerçek Gerçek

Gerçek Mecaz Gerçek Gerçek

Mecaz

Mecaz

“Dışarıda soğuk bir hava var.” cümlesindeki “soğuk” sözcüğünü, mecaz anlamlı olarak cümlede kul-lanınız.

Cevap: Bu soğuk tavırların beni üzüyor.

Öğretmenin Sorusu

Sözcüğün gerçek anlamından tamamen sıyrılarak kazandığı yeni anlama denir.

Her türlü oyuna karşı uyanık olmalıyız. Büyük lokma ye, büyük konuşma.

İkinci cümle dışındakiler, mecaz anlamda kullanılmıştır.

Hayırseverlik maskesiyle bizi kandırdı. Ninem bize masallar anlatırdı.

Eğri söz bize yakışmaz. Kazanım: Metnin bağlamından hareketle kelime ve kelime gruplarının anlamlarını çıkarır.

(4)

1. Tema

Okuma Kültürü

2. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcüklerin cümledeki anlamlarını, verilen anlamlarla eşleştirelim.

3. Aşağıdaki şiirde altı çizili sözcüklerin anlamını verilen anlamlar içinden seçerek ok () ile göste-relim.

4. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili sözcüklerin anlamlarını yazalım. Kimisi gardaştır, kimisi bacı,

Bizimle ağlayıp güler komşular. Sevgidir, dostluktur derdin ilacı; Neşeyi, kederi böler komşular.

(Hakkı ŞENER)

a) Dergideki yazıda gençliğin sesini duydum. b) Hırçınlıktan kurumuş bu kadın.

c) Güneş, binanın yüzünü yalayıp gitti. 1) Makinistlerden Bekir Usta, aralık

duran kapının önünde bekliyor.

a) Herhangi bir durum, kişi, olay; biri-ne bir yere veya bir şeye karşı du-yulan sevgi ve ilginin yok olmasına yol açmak, dondurmak.

2) Boşuna kendini yerinden soğutma, sonra işsiz kalırsın.

b) Yarı açık, tam kapanmamış. 3) “Ben sizin köleniz miyim?” dedim,

yüzüme baktı “Bu söz de nereden

çıktı?” dedi. c) Gezinilen, ayakla basılan taban.

4) Yere terliksiz basma, der hep an-nem.

d) Bir düşünceyi eksiksiz olarak anla-tan kelime dizisi, laf.

1- 2- 3-

Kız kardeş.

Bir evde uzun zaman çalışmış yaşlı ka-dınlara verilen unvan.

Bir hastalığı iyi etmek için türlü yollar-la kulyollar-lanıyollar-lan madde, deva.

Çare, önlem.

Etkinlik

b a d c

Mecaz anlamda (Duygu ve düşünce.)

Mecaz anlamda (Cılızlaşmış, sıskalaşmış, zayıflamış.) Mecaz anlamda (Sıyırarak, dokunarak geçmek.)

(5)

1. Tema

Okuma Kültürü

5 a) “Aşı” sözcüğünü tıp terimi olarak cümlede kullanınız.

b) “Pota” sözcüğünü spor terimi olarak cümlede kullanınız.

c) “Ekvator” sözcüğünü coğrafya terimi olarak cümlede kullanınız. 1. Aşağıdaki soruları cevaplayalım.

TERİM ANLAM

TERİM ANLAM

Terim Anlamlı Sözcükler:

Oyunun ilk sahnesinden çok etkilendik.

Yukarıdaki cümleyi okuyalım. Bu cümledeki “sahne” ve “oyun” sözcükleri, tiyatro alanında kullanılan birer terimdir.

Bu sözcüğün kökünü bulun. Hakem atılan, golü saymadı.

Açıortay, açıyı ikiye böler.

Olaya bir de benim açımdan bakın. Üç ge nin iç açı la rı top la mı 180 de re ce dir. (Üç gen Geo met ri terimi)

Di li miz de ek ler, söz cü ğün so nu na ge lir. (Ek Dil bil gi si terimi) Ay, Dün ya’nın uy du su dur. (Ay, dün ya, uy du As tro no mi terimi)

Solistin rast mı, nihavent mi okuyacağını merak ettik. (Solist, rast, nihavent Müzik terimi)

Ma te ma tik: Açı or tay,

Fen ve Tek no lo ji: Mad de, ato mun ya pı sı,

Sos yal Bil gi ler: Me rid yen, pa ra lel,

Türk çe: Ses bil gi si,

Mü zik: No ta,

Spor: Smaç, set sa yı sı, … Gün lük ko nuş ma la rı mız da ge çen söz cük ler, te rim sa yı l maz.

UYARI!

ETKiNLiK

Yukarıdaki cümlelerde yer alan altı çizili sözcüklerin anlamlarına dikkat edelim. Bu sözcüklerden “kök”, dil bilgisi; “gol”, spor; “açıortay”, matematik terimidir. “Açı” sözcüğü ise bir bilim, sanat spor ya da mes-lek dalıyla ilgili olarak kullanılmadığından terim anlamlı değildir.

tam sa yı, kök lü ifa de ler ma ka le, ad tam la ması

solfej, per de

or ta nok ta, gol hüc re du va rı

Ko so va Sa va şı

Sa nat, bi lim, spor ya da mes lek dal la rı na öz gü, özel an la mı olan söz cük lerdir.

Bugün okulda çiçek aşısı olduk. Topu potadan en çok ben geçirdim.

Ekvatorun kuzeyindeki ülkeleri biliyor musunuz? Kazanım: Metnin bağlamından hareketle kelime ve kelime gruplarının anlamlarını çıkarır.

“Ses tellerim iltihaplandı.” ve “Telgrafın tellerine kuşlar konmuş.” cümlelerinin hangisinde “tel” söz-cüğü, terim anlamlı olarak kullanılmıştır?

Cevap: İlk cümledeki “tel” sözcüğü, tıp terimi olarak kullanıldığı için terim anlamlıdır.

(6)

1. Tema

Okuma Kültürü

2. Aşağıdaki açıklamalarda geçen fen bilimleri ile ilgili kavramların altını çizelim.

a) Yeryüzünde canlılığın sürmesi için atmosferde karbondioksit miktarının %0,33, oksijen oranının ise %21 olması gerekir. Bu dengenin bozulması durumunda yaşam, olumsuz etkilenir.

b) Kloraplastlara yeşil rengi veren klorofil molekülü, fotosentezde çok önemli bir role sahiptir. Bu molekül, yaprağa ulaşan ışık enerjisinin, kimyasal bağ enerjisine dönüşümünü sağlar.

c) Bazı element atomları, kararlı yapıya ulaşmak için son yörüngedeki bazı elektronlarını ortakla-şa kullanır. Atomlar arasında elektronların ortaklaortakla-şa kullanılmasıyla oluortakla-şan bağa kovalent bağ denir.

ç) Canlıların bütün özellikleri, DNA molekülünde bulunur. Bu özellikler, DNA ile kuşaktan kuşağa iletilir.

d) Yerkabuğunda oluşan arazi kırığına fay denir.

3. Aşağıdaki cümlelerde terim anlamlı olan sözcüklerin altını çizelim, terimlerin hangi alanla ilgili ol-duklarını terimlerin altına yazalım.

Etkinlik

a) Sıcak artıkça basınç azalır. d) Bana çok sıcak davrandı.

c) İşçinin gövdesi ter içinde kaldı. f) Böcekler ağacın gövdesine yuva yap-mış.

b) Onu kendi havasına bıraktık, çalışma-dı.

e) Hava bu gün kaç derece?

ç) Annem oyunu farklı bir açıdan izlen-miş

g) Karenin iç açılarının toplamı 360 de-recedir. Fen bilimleri terimi Fen bilimleri terimi Fen bilimleri terimi Matematik terimi Fen bilimleri terimi Tiyatro terimi

(7)

1. Tema

Okuma Kültürü

7 a) Suyu, nemi olmayan; yaş ve nemli karşıtı.

b) Üzerinde bitki olmayan. c) Zayıf, çelimsiz, sıska.

ç) Heyecanı, tadı olmayan, tekdüze. d) Akıcı olmayan, duygudan yoksun.

e) Katıksız, yanında başka şey olmayan (yiyecek).

Aşağıda “kuru” sözcüğünün anlamları verilmiştir. Boş bırakılan yerlere, örnekteki gibi, “kuru” sözcüğü-nün verilen anlamda kullanıldığı cümleler yazalım.

ETKiNLiK

ÇOK ANLAMLILIK

ÇOK ANLAMLILIK

Çok anlamlı sözcükler:

Mum, oda yı ay dın la tı yor du. (temel anlamıyla kullanılmış)

O, bil gi siy le et ra fın da ki le ri ay dın la tı yor du. (bilgi vermek, bilgilendirmek anlamında kullanılmış) Bu örnekler “aydınlatmak” sözcüğünün çok anlamlı olduğunu gösterir.

Yukarıdaki cümlelerde “açmak” sözcüğü farklı anlamlarda kullanılmıştır. Bu konuyu açmazsak iyi olacak.

Börek açmak, onun yapabileceği bir işti. Pencereyi açmış, çevreyi izliyordu. Akşama doğru ailesine telefon açtı.

Kaç gündür yağmur yağmadığı için toprak kuruydu. Örnekler:

Bu kuru toprakta oturmayalım, yeşilliğe gidelim. Ne kadar kuru bir çocuktu.

Gençliğini kuru geçirmiş, hiç bir güzel an yaşamamış. Okuduğun şiirin kuru hâli senin de ilgini çekti mi? Ne olsa razıydı, bir kuru ekmekle gününü geçirdi.

“Sahnede çok güzel bir eser icra etti.” cümlesindeki “icra” sözcüğünün anlamını araştırınız. Cevap: “İcra” sözcüğü, bir müzik terimidir.

Öğretmenin Sorusu

Birden çok anlamı olan, çok anlamlılık gösteren sözcüklere denir.

“ko nuş mak, bah set mek” “ha mur aç mak”

“açık du ru ma ge tir mek” “te le fon et mek”

(8)

1. Tema

Okuma Kültürü

DEYİMLER

DEYİMLER

Deyim:

a. De yim ler en az iki söz cük ten olu şur.

Aklına yatmak Suyuna gitmek

b. Deyimler ikilemelerle kurulabilir:

Abuk sabuk konuşmak, apar topar, fitil fitil burnundan getirmek,

c. De yim ler cüm le bi çi min de ku ru la bi lir:

Atı alan Üsküdar’ı geçti. Buyurun cenaze namazına.

ç. Deyimler eksiltili ifadelerle kurulabilir:

Baştan ayağa, çat kapı,

d. De yim ler ka lıp laş mış söz grup la rı dır; de yim le rin söz di zi mi bo zu la maz, söz-cük le r de ğiş ti ri lip yer le ri ne eş an lam-lı la rı ge ti ri le mez:

“Öp babanın elini.” deyimi beklen-medik bir durumu anlatmak için kul-lanılır. Bu deyimi “Babanın elini öp.” şeklinde söz dizimini değiştirerek kullanırsak deyim, deyim özelliğini yi-tirmiş olur.

e. Deyimlerin çoğu mecaz anlamlıdır:

Kök söktürmek Yaka silkmek

f. Ger çek an la mı nı ko ru yan de yim ler de var dır:

Ağzına bir şey koymamak Hem suçlu hem güçlü

g. De yim ler za man bil dir mez, ge nel lik le “-mak, -mek” mastar eki alarak kullanı-lır:

Gözü dönmek Gönlü rahat etmek

ğ. De yim ler cüm le de ki kul la nı mı na gö re çe ki me gi re bi lir:

Ayağına kapandı. Burnu büyümüş.

h. De yim ler öğüt ver mez, ge nel ku ral ni te-li ği ta şı maz:

Bir söz cü ğün cüm le de ki kul la nı mı na ba-ka rak de yim ola rak kul la nı lıp kul la nıl ma-dı ğı nı an la ya bi li riz.

Herkes bir yabancı dil öğrenmelidir. Onu görünce dili tutuldu. (Deyim)

Deyimlerin Özellikleri

“Babam, annesini başında taşır.” cümlesinde deyim var mıdır?

Cevap: Vardır, “başında taşımak” söz grubu, “çok değer vermek” anlamında bir deyimdir.

Öğretmenin Sorusu

Bin dereden su getirmek

Yarıyı geçmek

Burnu büyümek

Ağzını bıçak açmıyor. Canı burnuna gelmiş.

Temel kazarken baltayı taşa vurdu. Konuşmasında yine baltayı taşa vurdu. (Deyim)

iyi kötü…

laf aramızda…

İğne atsan yere düşmez.

Burun kıvırmak

Günlük yaşamımızda çeşitli durumları anlatmak için kullandığımız, çoğunlukla mecaz anlamlı kalıplaşmış söz gruplarına denir.

Kazanım: 1. Metnin bağlamından hareketle kelime ve kelime gruplarının anlamlarını çıkarır. 2. Okuduğu me nde geçen kelime, deyim ve atasözlerini cümle

(9)

1. Tema

Okuma Kültürü

9 1. Aşağıda anlamları verilen deyimler hangi cümlelerde kullanılmıştır? Cümlenin numarasını,

açıkla-maların başına yazalım.

2. Aşağıdaki cümlelerde altı çizili söz gruplarının hangileri deyimdir? İşaretleyelim.

1) Canlıların bütün özellikleri DNA molekülün-de bulunur; bu özellikler, DNA ile kuşaktan kuşağa iletilir.

2) Kardeşim, annemin bana verdiği eşyalara el koydu.

3) O güzel evi elden kaçırmamak için saatlerce babama yalvardım.

4) Anlaşıldı, en kısa sürede apartmanımızın so-runlarını ele almamız gerekiyor.

5) Bu üzücü durum karşısında yardımcı olma-mak elden gelmiyor.

6) Artık o bahçeye el sürmeyeceğim; kendi dü-zenlesin, nasıl istiyorsa öyle yapsın.

7) Remzi Bey’in elden ayaktan düşmesi, hepi-mizi çok üzdü.

8) Senin yanında bu işi öğrensin, eli alışınca o da rahatlar sen de rahatlarsın.

Deyim Olan Cümleler

Etkili bir okuma yapabilmek için önce çevrenizi okumaya uygun hâle getirmeniz gerekir. Herhangi bir sayfadaki her satırın ilk ve son kelimesini okuyarak sayfanın gözden geçirilmesi,

göz jimnastiğidir.

Futbol seyircisi kadar kitap okuyucusuna kavuştuğumuz gün uygarlık savaşını kazanacağız. Vücut için iyi koşullar oluşturulmadıkça iyi bir okuma söz konusu olamaz.

Anne babalar, çocuklarıyla birlikte kitap okumaya özen göstermelidir.

Dünyamızı nasıl insansız düşünemezsek içinde düşünce kıvılcımı olan insanı da kitapsız düşü-nemeyiz.

Yaşlılık sebebiyle veya sağlı-ğı büsbütün bozularak güçsüz, çalışamaz duruma gelmek. Yapamamak, dayanamamak. Elde edilebilecek bir şeyden

türlü sebeplerle yararlana-mamak.

Bir konuyu görüşmek.

Deyimlerin Anlamları

Etkinlik

   7 5 4 3

(10)

1. Tema

Okuma Kültürü

DİLİMİZE YABANCI DİLLERDEN GİREN SÖZCÜKLER

DİLİMİZE YABANCI DİLLERDEN GİREN SÖZCÜKLER

Yabancı kökenli sözcüklere karşılık Türkçe sözcüklerin kullanılması çok önemlidir. Bu durumu Turan Oflazoğlu, aşağıdaki “Dil ve Kimlik” adlı yazısında etkileyici bir şekilde açıklamıştır:

DİL VE KİMLİK

Kendisi olmaktan korkmak, kendinden kaçmak, kendinden saklanmak, bir çeşit intihardır çün-kü biz kendimiz olmayı göze alamazsak, at oynatmamız gereken meydanı boş bırakırsak bizim ye-rimizi başka kimlikler alacaktır. Biliyorum, cesaret işidir kendisi olmak, güçlü olmayı gerektirir; kendimiz oldukça da cesaretimiz, kendimize güvenimiz artar; bizi yutmaya çalışan dış dünyaya karşı daha bir güçleniriz.

Yaşam sorunları karşısında nasıl davrandığımız bizim kimliğimizi, kim olduğumuzu açığa vurur. Sorunlara çözüm ararken hemen başkasının bulduğu çözümlere başvurursak onun hesabına dav-ranmış, onun adına yaşamış oluruz. Birey olarak da toplum olarak da gelişmemiz, sorunlarımızı kendi çabamızla çözmemize bağlıdır. Çağın yeni bir düşünce akımını ya da yabancıdan gelen yeni bir nesneyi adlandırırken kendi dilimizden bir karşılık bulacağımız yerde, yabancının hazır sözünü kullanırsak dilimiz nasıl gelişir? Dilimiz gelişmeyince biz nasıl gelişiriz? Dilimizi işlemek, kendimizi işlemektir.

Türkçeyi ihmal etmemizin nedenlerinden biri de dil bilincimizin doğru dürüst oluşmamasıdır. Biz sanıyoruz ki dil de öbür araçlar gibi bir araçtır, hayır! Dil araçsa araçlar aracıdır. Kültürü oluşturan, insanı insan yapan bütün etkinliklerin, başarıların kökeninde dil vardır.

(...)

ETKiNLiK

1. Aşağıdaki listede yabancı dillerden dilimize giren sözcüklerle bu sözcüklerin Türkçe karşılıklarını üstlerini çizelim. Hangi yabancı sözcüklerin karşılıkları bu listede yoktur? Bulalım ve bu sözcüklerin de Türkçe karşılıklarını yazalım.

reaksiyon trend tepkime sempatik relaks olmak kaydetmek eğilim cana yakın rahatlamak versiyon pozisyon save etmek ÖRNEK ÖRNEK

Kazanım: Yabancı dillerden alınmış, dilimize henüz yerleşmemiş kelimelerin yerine Türkçelerini kullanır.

versiyon: sürüm, uyarlama pozisyon: durum, konum

“Partikül, perspektif, pesimist” sözcüklerinin Türkçe karşılıklarını yazınız. Cevap: “Parçacık, bakış açısı, kötümser”

(11)

1. Tema

Okuma Kültürü

11 2. Dilimize yabancı dillerden giren sözcüklerin Türkçe karşılıklarını yazalım.

kabiliyet temenni absürt faks ehemmiyet kompleks dejenere olmak defans kampüs aktivite muallim buton amatör natürel camia doping

Etkinlik

3. Dilimize yabancı dillerden giren ve Türkçe karşılığı olan sözcükleri eşleştirelim.

1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. 10. 1. objektif 2. okey 3. okeylemek 4. online 5. part time 6. star 7. randıman 8. optimist 9. printer 10. bariyer a. çevrimiçi b. yarı zamanlı c. iyimser ç. yazıcı d. verim e. engel f. tamam g. nesnel ğ. yıldız h. onaylamak yetenek dilek saçma belgegeçer önem karmaşık yozlaşmak yerleşke öğretmen savunma etkinlik düğme deneyimsiz uyarıcı topluluk doğal g f h a b ğ d c ç e

(12)

1. Tema

Okuma Kültürü

AYNI KAVRAM ALANINA GİREN SÖZCÜKLER

AYNI KAVRAM ALANINA GİREN SÖZCÜKLER

Aynı kavram alanına giren sözcükler:

Aşağıdaki kutularda bulunan sözcükleri inceleyelim. Bu sözcükler aynı kavramla ilgili olan sözcüklerdir. Bu sözcüklerin ayrımını yapmak, anlamamızı ve algı gücümüzü kuvvetlendirecektir.

afiş

fasulye

seramik sanatı

Ulaşım araçları :

Bakliyatlar :

Tamir araç - gereçleri :

tır, esir, mahkum, kamyon, köle, yıkanmak, kamyonet, çimmek gülümsemek

kurşun kalem

hikâye

1. Aşağıda verilen sözcüklerle aynı kavram alanına giren başka hangi sözcükleri yazabiliriz?

2. Aşağıdaki sözcükleri benzer işler için kullanımlarına göre ayrı ayrı kutulara yazalım.

ETKiNLiK

Otomobil, otobüs, minibüs, tren, gemi, tramvay Barbunya, bakla, kuru fasulye, nohut, bezelye Çekici, çivi, pense, tornavida, kerpeten

tır, kamyonet, kamyon esir, köle, mahkûm çimmek, yıkanmak

“Londra, Washington, Tokyo” sözcükleri niçin aynı kavram alanına girmektedir.

Cevap: Bunlar şehir adıdır, hepsi de başkenttir. Londra, İngiltere’nin; Tokyo, Japonya’nın; Washinghton, Amerika Birleşik Devletleri’nin başkentidir.

Öğretmenin Sorusu

bildiri, duyuru

barbunya, nohut

hat sanatı, cam sanatı

sevinç, mutluluk

dolma kalem, tükenmez kalem

roman, anı

Benzer işler için kullanılan fakat farklı anlamlar taşıyan söz-cüklerdir.

(13)

1. Tema

Okuma Kültürü

13

1.

“Sınıf” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin

han-gisinde “Toplumdaki sınıf farkı içler acısı.” cümlesindeki anlamıyla kullanılmıştır?

A) Bu üründe birinci sınıf malzeme kullan-dık.

B) Haftaya sınıfça müzeye gideceksiniz. C) Böyle basit sınıftan bir insanla

evlenemez-sin.

D) Her öğretmen, sınıfının başında durmalı.

2.

“İçim de alev gi bi bir has ret du yu yo rum.”

cümlesindeki “duy mak” söz cü ğü, aşa ğı da ki

cüm le le rin han gi sin de bu cüm le de ki an la mıy-la kul mıy-la nıl mış tır?

A) Gü rül tü lü bir or tam da söz le ri ni duy ma-dım.

B) Öğretmenler bizim sesimizi ne za man du-ya cak?

C) Bu ra ya gel di ği mi zi kim se ler duy ma sın, dik kat edin.

D) İçim de ki o acı la rı ben den baş ka sı duy mu-yor, di yor dum.

3.

her barut denk almak gözüne damağı bezi ilişmek tarakta olmak kurumak ayağını dili

Yukarıdaki sözcüklerle deyimler oluşturuldu-ğunda hangi sözcük dışarıda kalır?

A) barut B) dili

C) ayağını D) gözüne

4.

“Dol dur mak” söz cü ğü, aşa ğı da ki cüm le le rin

han gi sin de “ta mam la mak” an la mın da kul la-nıl mış tır?

A) Ta raf tar lar fut bol sa ha sı nı dol dur du. B) O, ce za sı nı bu ha pis ha ne de dol dur du. C) Di lek çe nin al tı na ge rek li bil gi le ri dol du r. D) Yol da ki çu kur la rı ni ha yet dol dur du lar.

5.

“Adam” söz cü ğü, aşa ğı da ki cüm le le rin han

gi-sin de “ye tiş miş in san” an la mıy la kul la nıl mış-tır?

A) Okulumuzdan mezun olan küçücük çocuk-lar, adam oldular.

B) Dün çıkan kavgayı muhtarın adamları ön-lemiş.

C) Binanın önünde iki adam saatlerdir bizi bekliyordu.

D) Ülkemizde adamı olan insanlar, işe girebi-liyor.

6.

“Bir” söz cü ğü, aşa ğı da ki cüm le le rin han gi

sin-de “sasin-dece” an lamın da kul la nıl mış tır?

A) Bir gün anlayacaksın söylediklerimi. B) Bir seni sevdim şu yalan dünyada. C) Bir an düşündü ve cevap verdi. D) Bir insanı kazanmak çok önemlidir.

7.

“Almak” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin

hangi-sinde “kamaşmak” anlamında kullanılmıştır?

A) Bu işi keyif olarak yapıyorum. B) Çok kilo almışsın, biraz zayıfla. C) Loş ışık gözlerimi alıyor. D) Bu elbiseyi yeni mi aldın?

Konu Kavrama Testi 1

Cevap: C Cevap: D Cevap: A Cevap: C Cevap: B Cevap: A Cevap: B

(14)

1. Tema

Okuma Kültürü

8.

Aşa ğı da ki cüm le le rin han gi sin de al tı çi zi li

söz cük, ger çek an la mı nın dı şın da kul la nıl mış-tır?

A) İçilen çayların hepsini bana yaz. B) Bahçedeki ağaçlar sarardı. C) Sabahtan beri seni arıyorum. D) Genç ka lem le re yol gös te ren yok.

9.

“Kitap yazmak istersen kendini iyice yokla, bakalım yeteri kadar tecrübe ve bilgiye sahip misin?” cüm le sin de ki al tı çi zi li sö zün

cüm le ye kat tı ğı an lam, aşa ğı da ki le rin han gi-sin de var dır?

A) Öğ ren mek is te yen için en gel yok tur. B) Çok ge zen, çok oku yan dan da ha bil gi li dir. C) Ka lı cı bir iş yap mak için dâ hi ol mak

ge-rek mez.

D) O işi ya pa bi le cek ka pa si te ye sa hi p o lup ol ma dı ğı na bak ma lı sın.

10.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, mecaz

an-lamlı bir sözcük kullanılmıştır?

A) Ayakkabının bağcığı açıldı.

B) Acı haberi alınca evde gördüğüm, sadece karanlıktı.

C) İşçiler, sıcaktan bunalmışlar.

D) Dinleyiciler, konuşmacıyı ayakta alkışladı.

11.

Aşa ğı da ki cüm le le rin han gi sin de al tı çi zi li

söz cük, te mel an la mı nın dı şın da kul la nıl mış-tır?

A) Babasıyla karşılaşacaktı, içi içine sığmı-yordu.

B) Ayağıma dolanıp durma, bir yer bul ve otur.

C) Ağabeyim, kırıcı sözleri ile vurdu beni. D) Daha çok küçük, bu işi yapabileceğini

ak-lım kesmiyor.

12.

“Okumak” sözcüğü, aşağıdakilerin hangisinde

mecaz anlamda kullanılmıştır?

A) Roman türündeki kitapları okurum ge-nellikle.

B) Bir daha yalan söylersen canına okurum. C) Ablam üniversitede okuyor.

D) Okuduğum kitapları kitaplığa koydum.

13.

“Ya zı ya za ca ğı nız za man lüt fen bir bi le ne da-nı şın. Ya zı dün ya sı na, bun ca us ta da-nın ara sı na, des tur suz gir me yin.

Bu cümledeki altı çizili sözle anlatılmak

iste-nen aşağıdakilerden hangisidir?

A) hazırlıksız B) şiirle C) habersiz D) id dia lı

Konu Kavrama Testi 1

Cevap: B Cevap: D Cevap: D Cevap: A Cevap: B Cevap: C

(15)

1. Tema

Okuma Kültürü

15

1.

“Duyduklarım karşısında beynimden vurul-muşa döndüm.” cümlesindeki “beyninden vu-rulmak” söz grubunun kullanımına özdeş bir

kullanım, aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır?

A) Genç seslere kulak vermek gerekir. B) Yağmurlu havaları sevmiyorum.

C) Her gün dü zen li ola rak yü rü yüş ya pı yo r. D) Bu eseri defalarca okudum.

2.

“İç” söz cü ğü aşa ğı da ki cüm le le rin han gi sin de

bir deyimin içinde kul la nıl mış tır?

A) Eli nin için de ne sak la dı ğı nı an la ya ma dık. B) Şe hir için de hız li mi ti ni aşın ca ce za ye di. C) Kadıncağızın içi kan ağ lı yor du.

D) Oda nın içi pek ha va sız kal mış.

3.

1. Sıkılınca günlüğümün birkaç sayfasını ka-ralıyorum.

2. İnsanları karalayarak bir yere varamaz-sın.

3. Eline geçirdiği kalemle odasının duvarla-rını karalamış.

4. Yazarın karalamaları kitap hâline getiri-lecek.

Numaralanmış cüm le le rin han gi le rin de

“ka-ra la mak” söz cü ğü ay nı an lam da dır?

A) 1 ve 2 B) 2 ve 3

C) 3 ve 4 D) 1 ve 4

4.

“Per de” söz cü ğü, aşa ğı da ki le rin han gi sin de

fark lı bir an lam da kul la nıl mış tır?

A) Annem salonun perdelerini yenileyecek. B) Açık renk perdeler evi aydınlattı. C) Perdeler tüm kış boyunca is olmuş. D) Oyunun son perdesi çok acıklıydı.

5.

“Parlamak” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin

hangisinde gerçek anlamıyla kullanılmamıştır?

A) Üzerindeki elbise parlıyordu.

B) Niye parlıyorsun ki seni sinirlendirecek ne yaptım?

C) Yıldızlar bu gece de parlıyor.

D) Denizin dibinde küçük bir taş parlıyordu.

6.

“Kirli” sözcüğü, aşağıdaki cümlelerin

hangi-sinde mecaz anlamda kullanılmıştır?

A) Hayatını kirli işlerle uğraşarak mahvetti. B) Bu gömlek çok kirli, diğerini giy.

C) Kirli elleriyle bebeği sevmeye kalktı. D) Bahçede dolaşan köpek çok kirliydi.

7.

Aşa ğı da ki cüm le ler in han gi sin de ki al tı çi zi li

söz cük, ger çek an la mı nın dı şın da kul la nıl mış-tır?

A) Kar ga yı bül bül di ye satmış.

B) Göz le rim le gör düm ka ra ka ra bu lut la rı. C) Bak se ni de sa rı ve rdi mut lu luk.

D) Def te rim hâlâ ağaç ko ku yor.

Konu Kavrama Testi 2

Cevap: C Cevap: A Cevap: B Cevap: D Cevap: D Cevap: C Cevap: A

(16)

1. Tema

Okuma Kültürü

8.

1. Dikiş tutturamamak 2. Dilinden düşürmemek 3. Pişmiş aşa su katmak

4. Yağmurdan kaçarken doluya tutulmak

Aşağıdakilerden hangisi, numaralanmış de- yimlerden birinin açıklaması değildir?

A) Bir iş te, bir yer de uzun sü re kal ma yı ba-şa ra ma mak

B) Has ta lı ğı do la yı sıy la güç ko nu şur du ru ma düş mek

C) O ki şi nin ya da şe yin sü rek li sö zü nü et-mek

D) Bit mek üze re olan işi bo za cak dav ra nış ta bu lun mak

9.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim kulla-nılmamıştır?

A) Berna kendi derdine düşünce kimseyle ilgi-lenmedi.

B) Hesabını veremeyeceğin işlerle uğraşmayı bırak.

C) Otuz yaşına geldi ama hâlâ bir baltaya sap olamadı.

D) Son günlerde uzağı görmekte zorlanıyo-rum.

10.

“Sür mek” söz cü ğü aşa ğıdaki cüm le le rin hangi sin de “do kun dur mak, değ dir mek” an la-mın da kul la nıl mış tır?

A) Ak şam ki top lan tı kaç sa at sü re cek? B) Hay di, ara ba yı ka ra ko la doğ ru sür! C) Sı cak ütü nün ta ba nı na eli ni sür me. D) İn ce lemem için dos ya la rı önü me sür dü.

11.

“Az kal sın ara ba, di re ğe çar pı yor du.” cüm

le-sin de ki al tı çi zi li söz le ay nı an la ma ge len ifa-de, aşa ğı da ki ler in han gi sin de vardır?

A) Ekmek almayı neredeyse unutuyordum. B) Erik ağacının dalları kurumaya başlamış. C) Okuduğu kitapların özetini çıkarıyor. D) Her hafta tiyatroya gidiyorum.

12.

Aşa ğı da ki le rin han gi sin de yer alan al tı çi zi li de yim, kullanıldığı cüm le ye uy gun değildir?

A) O ka dar ya ra maz dı ki ele avu ca sığ mı yor-du.

B) Kom şu muz iyi ni yet li ol du ğun dan bur nun-dan kıl al dır mı yor.

C) Dar da ka lan la rın elin den tu tar, on la ra yar dım cı olur du.

D) Ço cu ğun bu hâ li ne den se içi me dert ol du.

13.

I. Bir bölgeye, gruba zarar vermek, etkili olmak  Kasıp kavurmak

II. Yapılan bir iş nedeniyle insanların sizinle ilgili konuşması  Ağızlara sakız olmak III. İnsanların eksiklerini görmemek 

Bak-layı ağzından çıkarmak

IV. Elindeki imkânları yararsız işlerde har-camak  Har vurup harman savurmak Yukarıda deyimler ve açıklamaları

verilmiş-tir.

Buna göre kaç numaralı deyimin açıklaması, yanlış verilmiştir?

A) I B) II C) III D) IV

Konu Kavrama Testi 2

Cevap: C Cevap: D Cevap: B Cevap: B Cevap: C Cevap: A

(17)

02

FÖY NO

Türkçe

8

SINIF

1. Tema: Okuma Kültürü

Sınıfı: Soyadı:

Adı:

1

ANLAMLI VE KURALLI CÜMLE KURMA

ANLAMLI VE KURALLI CÜMLE KURMA

CÜMLEDE ANLAM

CÜMLEDE ANLAM

1. yargıç 2. kendini 3. en büyük 4. yargılayandır 5. yaptıklarından 6. sonra Bu söz cükleri ku ral lı ve an lam lı bir şe kil de dü zen le memiz istenirse ön ce, yük le mi bul ma lı yız. Bu sı ra-la ma da yük lem 4. söz cüktür (yar gı ra-la yan dır). Son ra “Kim?” (öz ne) so ru su nu so ra rak an ra-la mı ta mam ra- la-ya lım. 3. (en bü yük) ve 1. (la-yar gıç) söz cük le r öz ne so ru su nun la-ya nı tı dır. Ka lan söz cük le ri ku ral lı, an lam lı ola rak sı ra la dı ğı mız da ise cüm le miz:

• yar gı la yan dır.” şek lin de oluş mak ta dır.

• Sı ra la ma ise şöy ledir: - 4

1) artan - bilgi - bir - bölüşüldükçe - hazinedir. 2) nereye - da - giderse - ayak - gider - baş - oraya

3) hareketleri - çocuklar - en - etkili - için - derstir - dürüst - babanın 4) hazırlar - suçlu - suçu - işler - toplum

Aşağıda karışık olarak verilmiş sözcüklerle anlamlı ve kurallı cümleler oluşturalım. Bu cümlelerde baş-tan üçüncü sözcüklerin altını çizelim.

ETKiNLiK

ÖRNEK 1 ÖRNEK 1

ÖRNEK 2 ÖRNEK 2

UYARI! Cüm le yi oluş tu rur ken söz cük le rin bir bir le riy le olan anlam iliş ki si ne, söz cük leri bir leş ti rir ken de bu an lam iliş ki si ve bü tün lü ğü ne dik kat et mek ge re kir. Yi ne ko lay lık için ön ce yük lem bu-lun ma lı, da ha son ra di ğer öge ler yük le me bağ lan ma lı dır.

“edilmiş - bir - kabul - hata - zaferdir - bir - kazanılmış” sözcükleri ile “Kabul edilmiş bir hata, ka-zanılmış bir zaferdir.” (Gascoigne) anlamlı ve kurallı cümlesi oluşur.

Karışık olarak verilen sözcüklerle, yargısı sonda bulunan, anlaşılır cümleler kurmaya anlamlı ve kurallı cümle denir.

3 - 1 - 5 - 6 - 2 “En bü yük yar gıç yap tık la rın dan son ra ken di ni

Bilgi, bölüşüldükçe artan bir hazinedir. (Bhartrihari) Baş nereye giderse ayak da oraya gider. (Atasözü)

Babanın dürüst hareketleri, çocuklar için en etkili derstir. (Demokrit) Suçu toplum hazırlar, suçlu işler. (Bucle)

“Sanatçı - yudum yudum - başarının - yaşlı - hazzını - tadıyordu - sonsuz” sözcükleriyle anlamlı ve kurallı bir cümle kurunuz.

Cevap: Yaşlı sanatçı, başarının sonsuz hazzını, yudum yudum tadıyordu.

Öğretmenin Sorusu

(18)

1. Tema

Okuma Kültürü

İnsanlar arasındaki anlaşma aracı olan dilin doğru bir şekilde kullanılması, dilin hiçbir anlam karışıklı-ğına yol açmayacak şekilde kullanılmasıyla gerçekleşir.

Türkçemizin yapısını, sözcüklerin anlamlarını, eklerin görevlerini, sözcüklere kattıkları anlamları bilir ve amaca yönelik cümleler kurarsak söylenenlerden tek bir anlam çıkar ve iletişim kopukluğu yaşanmaz. Bu nedenle dil, doğru bir cümlede olması gereken özellikler bilinerek kullanılmalıdır. Türk dil bilgisi kurallarına uygun, açık ve duru anlatımlı, anlamca düzgün bir cümle kurmak için her birey çaba har-camalıdır.

Türkçenin kurallarına uygun cümleler kurma konusunda sorun yaşamamak için dilimizde anlatımın bozulmasına neden olan konulara her temada değineceğiz.

İyi bir cümlenin nitelikleri şunlardır:

Açık lık: Du ru luk:

Ya lın lık: Akı cı lık:

, an la tıl mak is te ne nin ko lay ca an la şıl ma sı dır.

Tavuk, kümesine doğru ilerliyor.

Cüm le nin ge rek siz uza tıl ma sı, ay nı ek ve söz cük le rin tek-ra rı akı cı lı ğı en gel ler.

Bu konuyu düşünmek istiyorum.

Du ru bir an la tım da cüm le den hiç bir söz cük çı ka rı la maz.

Çocukluk arkadaşımla karşılaştım.

an la tı mın do ğal bir dil le ifa de edil me-si dir.

Dün akşam eğlencemiz vardı.

Bir cüm le de yakın veya aynı an lam lı iki söz cü ğün bir ara da kul la nıl ma sı, an la tı mı bo zar.

Bir söz cük cüm le den çı kar ıl dı ğın da cümlede an lam da ral ma sı olu yor sa söz cük ge rek li dir, ol mu yor sa ge rek siz dir.

Otur du ğu yer den aya ğa kalk tı, kür sü ye yö nel di. (“Ayağa” sözcüğüne gereksizdir.) Üç saat süre ile görüştük. (“Süre ile” sözü gereksizdir.)

Geçen yıl da yine böyle olmuştu. (“Yine” sözcüğü gereksizdir.) Karşılıklı atışmamıza devam ettik.

Gö rün tü lü te le viz yon, önem li bir us ta sı nı da ha yi tir di. Zenginlerimiz, yoksul ve fakirlere yardım etmelidir.

DOĞRU CÜMLENİN ÖZELLİKLERİ-I

DOĞRU CÜMLENİN ÖZELLİKLERİ-I

NOT

NOT

Gereksiz Sözcük Kullanılması

  Örnekler:

Kazanım: 1. Türkçenin kurallarına uygun düzgün cümleler kurar. 2. Standart Türkçe ile yazar.

An la tı lan dü şün ce nin bir den faz la an-la ma gel me me si

Cüm le nin an lam ve ses ba kı mın dan pü-rüzsüz ol ma sı dır.

Bir cüm le de ge rek siz söz cü ğün bu-lun ma ma sı dır.

Süs lü, sa nat lı söyleyişlere yer verme-den ve ge rek siz ay rın tı la ra kaç ma dan

“Genç adamın söylediklerini dikkatle dinliyordu.” cümlesinde niçin açıklık yoktur?

Cevap: “Genç” olan adam mı yoksa dinleyen kişi mi belli olmadığı için cümlede açıklık yoktur.

Öğretmenin Sorusu

(Atış ma kar şı lık lı ol du ğun dan “kar şı lık lı” sözcüğü ge rek siz dir.) (Te le viz yon za ten gö rün tü lü dür, “gö rün tü lü” söz cü ğü ge rek siz dir.)

(19)

1. Tema

Okuma Kültürü

3 a) “Kurucumuz, Almanya’ya bu yılın yedinci büyük gezisini yapıyor.” cümlesinde

yoktur çünkü kurucu, Almanya’ya yedinci kez mi gitmiş, yoksa yedinci gezisini Almanya’ya mı yapmış? Bu, net değildir.

b) , anlatılanların kolayca okunması ya da söylenmesi ile ilgili bir özel-liktir.

c) “Ressam arka fonda koyu bir renk kullanmış.” cümlesinde “arka” sözcüğü, “fon” sözcü-ğünün anlamında olduğu için bu gereksiz sözcük, anlatımdaki boz-muştur.

ç) “Ben senden vazgeçemem.” cümlesi ile anlatılabilecek bir düşünce “Saatlerce uyu-mam, yolunu beklerim günlerce, gece de sensiz olamam.” cümlesi ile ifade edilirse bu

yeni cümlede yoktur, denir.

a) İki kardeşten en küçüğü lisede okuyor.

b) Seninle Ankara’daki ilk tanışmamızı hiç unutamıyorum.

c) Öğretmeninizin yanına gidip ona derdinizi konuşarak anlatınız.

ç) Dosyadaki mevcut bilgileri Erdal Bey, tek tek inceledi. d) Galiba başka çaresi de yok gibi görünüyor.

f) Ahmet’le ilk tanıştığım gün bugün gibi aklımda.

e) Genç memur, yaptığı usulsüzlükleri kendi ağzıyla itiraf etti.

g) Elbette sizin de düşüncelerinizi, fikirlerinizi soracağız.

1. Aşağıda verilen cümlelerdeki gereksiz sözcükleri bulup yandaki boşluğa yazalım.

2. Aşağıdaki cümlelerde boş bırakılan yerlere “açıklık, yalınlık, duruluk, akıcılık” kavramlarından uygun olanlarını yazalım..

Etkinlik

en ilk konuşarak mevcut Galiba kendi açıklık Akıcılık duruluğu yalınlık ilk

(20)

1. Tema

Okuma Kültürü

Öznel anlatımlı cümlelerde;

 Kişisel doğrular yer alır.  Doğruluk kişiden kişiye değişir.

“Türk ede bi ya tın daki en gü zel ro man, Yap rak Dö kü mü’ dür.” cümlesindeki yargı, ki şi den ki şi ye de ği şir çünkü Yap rak Dö kü mü ’nün en gü zel ro man olu şu, ki şi sel bir be ğe ni dir. Baş ka la rı, baş ka ro man la rı en gü zel ola rak ni te le ye bi lir.

Bu cüm leler de de be ğe ni ler var dır. Anlatılanları ka nıt la ma im kâ nı yok tur. Doğ ru luk ve gü zel lik, ki şi den ki şi ye değişmektedir.

Öz nel an la tım lı cüm le ler:

Örnekler:

Nes nel an la tım lı cüm le ler:

Se si en gü zel sa nat çı mız Se zen Ak su’dur.

Bu gün ler de çok ba şa rı lı film ler gel di si ne ma la ra. Kü çük kent ler de ya şa mak, in sa nın ru hu nu sı kı yor. Ta kım, bu yıl iyi trans fer ler yap tı.

Aşağıdaki cümleleri okuyalım;

Şair,1983 yılının Mayıs ayında vefat etmiş. Şair, son şi ir ki ta bı nın ilk bas kı sı nı gö re me miş. Yıl lar, başarılı şa i ri ve şairin şi ir le ri ni unut tu ra ma dı. Bugün size şairin kitabındaki ilk şiiri okuyacağım.

Nesnel anlatımlı cümlelerde;

 Ki şi sel duy gu ve dü şün ce le re yer ve ril mez.  Ka nıt la na bi lir doğ ru lar var dır.

İs tan bul, Tür ki ye’nin en ka la ba lık şeh ri dir. (Bu cüm le de di le ge ti ri len yar gı yı ka nıt la ma ola na ğı var-dır; bu yargı, bi lim sel ve ri ler le doğ ru la na bi lir.)

ÖZNEL VE NESNEL ANLATIMLI CÜMLELER

ÖZNEL VE NESNEL ANLATIMLI CÜMLELER

Kazanım: Okuduklarındaki öznel ve nesnel yargıları ayırt eder.

 Doğruluk kanıtlanamaz.  Kişisel duygu ve düşüncelere yer verilir.

Bir ko nu üze ri ne söz söy le ye nin ki şi sel dü şün ce le ri ni içe ren cüm le le re de nir.

 Bi lim sel, is ta tis ti ksel bil gi ler kul la nı la bi lir.

 An la tı lan lar her ke sin ka bul et ti ği doğ ru lar dır, ev ren sel dir.

 Di le ge ti ri len ler beş du yu or ga nıy la al gı la nan özel lik te ki ger çek ler dir.

An la tan ki şi nin duy gu la rı na, ki şi sel dü şün ce le ri ne yer ver me di ği cüm le le re de nir.

“Ankara, Türkiye’nin başkentidir.” cümlesinde nesnel bir anlatım olduğunu belirterek “Ankara” ile ilgili öznel bir cümle kurmalarını isteyiniz.

Cevap: Ankara, Türkiye’nin en güzel şehridir.

Öğretmenin Sorusu

üçüncü cümle, kişisel duygu ve düşünceleri ilettiğinden öznel anlatımlıdır. (Vefatın tarihi kesindir.)

(Verilen bilgi nettir.)

(Şairin “başarılı” oluşu, kişisel bir yorumdur.) (Okuyacağı şiirin ne olduğu bellidir.)

(21)

1. Tema

Okuma Kültürü

5 a) Sahile, güneş battığında iniyoruz.

b) Yağmur yağınca hava serin oluyor.

c) Oltalarla balık tutmak, stresimizi azaltıyor. ç) Çocuklar oyun oynadılar.

d) Tuttuğumuz balıkları kovalara koyuyoruz. e) Çocuklar yorgun görünüyor.

f) Balıkları evde annem kızarttı. g) İnanın hepsi çok lezzetliydi. Dün ya ’mız, Gü neş çev re sin de dö ner.

Ga la ta sa ray, 2000 yı lın da UE FA ku pa sı nı ka zan dı. 9. Ha ri ci ye Ko ğu şu, Pe ya mi Sa fa’nın bir ro ma nı dır. İlk şi i ri ni 1953’te ya yım la mış.

Bu cüm le le re bak tı ğı mız da hep si nin or tak özel li ği ka nıt la na bi lir yar gı lar ol ma sı dır. Bi lim sel ve ri ler le, doğ ru lu ğu or ta ya ko na bi lir, öl çü le bi lir. Ay rı ca bu doğ ru lar, her ke sin ka bul et ti ği, ev ren sel (bi lim sel) doğ ru lar dır.

1. Aşağıdaki paragrafı okuyup paragraftaki öznel ve nesnel cümleleri bulalım. Bu cümlelerin numara-larını aşağıda boş bırakılan yerlere yazalım.

2. Aşağıdaki cümlelerden öznel olanların sonuna (Ö), nesnel olanların sonuna (N) yazalım.

(1) Türk halk şairlerinin en büyük öncüsü olan Yunus Emre, sevgiyi felsefe hâline getirmiş örnek bir insandır. (2) Yaklaşık 700 yıldır dilden dile dolaşan muhteşem mısralarıyla Türk kültür ve mede-niyetinin oluşumuna büyük katkılar sağlamış bir gönül adamıdır. (3) Bazı kaynaklarda Anadolu’ya gelen Türk boylarından birine bağlı olduğu ve 1238’de doğduğu rivayet edilse de bu kesin değildir. (4) Batı Anadolu’nun birkaç yöresinde Yunus Emre adını taşıyan ve “makam” adı verilen yerler vardır. (5) Ayrıca Türkiye’nin pek çok yerinde Yunus Emre’nin mezarı olduğu iddia edilen birçok mezar ve türbe bulunmaktadır.

Öznel Cümleler Nesnel Cümleler

ETKiNLiK

Örnekler:

Yazar, 1903 yılında vefat etmiş. Annem, 38 yaşında.

Kabakulak, bulaşıcı bir hastalıktır. Evleri iki oda, bir salondur.

1 - 2 3 - 4 - 5 (N) (N) (Ö) (N) (N) (Ö) (N) (Ö)

(22)

1. Tema

Okuma Kültürü

a) Okuduğum en güzel kitap ’ti.

b) , çocuk kitabı yazarları içinde en iyisidir. c) kadar güzel konuşan birini görmedim.

ç) dışında bütün meyveleri severim.

d) Kötülük insan ruhunu karartan en duygudur.

Türkçe öğretmenim, en uzun soruyu bana sordu. Yeni bir kitaplık yaptırmak gerekiyor.

Bu yılın TEOG soruları, geçen yılkinden kolaydı. Dedem gibi anlayışlı biri olamadı babam.

Şiirde dizeler, öyküde olaylar esastır. Ya zar bü tün öy kü le ri ni ye ni den dü zen le miş.

İlk le ri ne oran la bu öy kü le ri ni zi ol duk ça ve rim li bul dum. Ro man la rı nı zın in sa nı et ki le yen bir di li var.

Sa nat çı, ya rın ak şam ki tap la rı nı im za la mak için ge le cek.

1. Aşağıdaki cümleleri tamamlayarak karşılaştırma cümleleri oluşturalım.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangilerinde karşılaştırma yapılmıştır? İşaretleyelim.

ETKiNLiK

Kar şı laş tır ma cüm le leri:

“İs tan bul’un ta ri hi An ka ra’dan da ha es ki le re da ya nır.” cüm le sin de İs tan bul ve An ka ra şe hir le ri mi zi ta ri hî yön den kar şı laş tır mış ol duk.

“En gü zel şar kı lar bu rad yo da ça lı yor.” cüm le sin de de yi ne şar kıların güzelliği yö nün den bir kar şı-laş tır ma var dır.

“Yı lın en ba şa rı lı sa nat çı sı Fun da Arar ol du.” cüm le sin de Fun da Arar’ın di ğer sa nat çı la rdan başa-rılı olduğu vur gu lan mış tır.

“Yağ mur lu ha va la rı da ha çok se ve rim.” cüm le sin de diğer hava olaylarına göre yağmurun sevildiği vurgulanmıştır.

KARŞILAŞTIRMA CÜMLELERİ

KARŞILAŞTIRMA CÜMLELERİ

Tür lü var lık ya da kav ram la rı ben zer lik, ay rı lık, üs tün lük, yön le rin den anla-tan cüm le le re de nir.

Kazanım: Metne ilişkin karşılaş rmalar yapar.

  

“Kimi şairler süslü anlatımın şiire değer kattığını düşünürken kimi şairler sade bir anlatımı tercih etmektedir.” cümlesinde yapılan karşılaştırmayı açıklamalarını isteyiniz.

Cevap: Süslü anlatımın şiire değer kattığını düşünen ve bunun tersi sade bir anlatımla şiire değer katan şairleri karşılaştırıyor.

Öğretmenin Sorusu Küçük Prens Gülten Dayıoğlu Teyzem Greyfurt sıkıntılı

(23)

1. Tema

Okuma Kültürü

7 Atasözü:

ç. Ger çek an lam lı ata söz le ri de var dır:

Akıl lı düş man akıl sız dost tan ha yır lı-dır.

d. Ata söz le ri mev sim ler ile il gi li du rum la rı, do ğa olay la rı nı an la ta bi lir:

Mart ka pı dan bak tı rır, kaz ma kü rek yak tı rır.

ğ. Ata söz le ri ek sil ti li cüm le bi çi min de ku ru-la bi lir:

Kız evi, naz evi…

h. Mecazlı söyleyişi olmayan atasözleri de vardır.

Bin bilsen de bir bilene danış.

Ata söz le ri nin söy le ye ni bel li de ğil dir, bu nedenle atasözleri ano nim özellik taşır.

Mecaz anlamlı atasözlerinde sözcükle-rin anlamları ile atasözünde iletilmek istenen arasında fark vardır.

c. Ata söz le ri de de yim ler gi bi ço ğun luk la me caz anlamlıdır:

Minareyi çalan kılıfını hazırlar.

g. Ata lur, bir den faz la cüm le ile ku rul du ğu da söz le ri ço ğun luk la tek cüm le ile ku

ru-olur:

At ölür, mey dan ka lır; yi ğit ölür, şan ka lır.

b. Ata söz le ri ge nel lik le ge niş za man ve emir ki pin de çe kim le nir:

Ev alma, komşu al.

f. Ata söz le ri öğüt ve rir, ge nel ku ral ni te li ği ta şır:

Kav ga da kı lıç ödünç ve ril mez.

a. Ata söz le ri ka lıp laş mış tır, atasözlerini oluşturan söz cük le r eş an lam lı la rıy la de-ğiş ti ri le mez:

Dost kara günde belli olur.

(siyah)

e. Ba zı ata söz le ri hem ger çek hem de

me-caz anlamlıdır:

Dam la ya dam la ya göl olur.

UYARI! UYARI!

ATASÖZLERİ

ATASÖZLERİ

Atasözlerinin Özellikleri

Kazanım: 1. Okuduğu me nde geçen kelime, deyim ve atasözlerini cümle içinde kullanır. 2. Atasözü, deyim ve söz sanatlarını uygun durumda kullanarak

anla mı zenginleş rir.

Bu gü nün işi ni ya rı na bı rak ma. Dost ile ye, iç; alış ve riş et me.

Ağus to sun on be şi yaz, on be şi kış tır. Lodosun gözü yaşlı olur.

Üzüm üzüme baka baka kararır.

Kaynayan kazan kapak tutmaz. Söz uçar, yazı kalır.

Geçmişten günümüze gelen, söyleyeni belli olmayan, kalıplaşmış, belli bir deneyimin sonucu olarak söylenmiş, öğüt verici söz gruplarına denir.

Körle yatan şaşı kalkar.

(uyanır) Mızrak çuvala sığmaz. Kavgada yumruk sayılmaz.

Taşıma su ile değirmen dönmez. Son pişmanlık fayda etmez.

Harman yel ile, düğün el ile . . . Evli evine, köylü köyüne . . .

(24)

1. Tema

Okuma Kültürü

1. Aşağıda verilen sözlerden deyim olanların numarasını tablodaki “Deyimler” bölümüne, atasözü olan-ları “Atasözleri” bölümüne yazalım.

1) Her ağaçtan maşa olmaz 2) El bebek, gül bebek

3) Testiyi kıran da bir suyu getiren de 4) Hop oturup hop kalkmak

5) Lafını yabana atmamak

6) Var ne bilsin yok hâlinden 7) İpiyle kuyuya inilmemek 8) Soran yanılmamış 9) Benden günah gitti

10) Akacak kan damarda durmaz

Deyimler Atasözleri

Etkinlik

2. Aşağıdaki atasözlerinin anlamlarını kısaca açıklayalım. a)

Lokma çiğnemeden yutul-maz.

b)

Altın eşik, gümüş eşiğe muhtaç olur.

c)

Şubat sonundan, martın onundan kork.

ç)

Ismarlama hac, hac olmaz.

2 - 4 - 5 - 7 - 9 1 - 3 - 6 - 8 - 10

Çalışmadan yaşamak olmaz. En kolay iş bile emek harcamayı gerektirir. Ağza kadar ge-len nimetten yararlanmak için bile çiğnemek gibi bir çalışma gerekmektedir.

Zenginliğe de iş başında olmaya da güvenil-memelidir. Gün gelir zengin, yoksullaşır; eski-den yoksul diye -belki de- beğenmediği kişile-re ihtiyacı olur.

Uzun yılların gözlemi göstermiştir ki şubat sonunda ve martın onunda hava çok fırtınalı ve soğuk olur.

Kişi, kendisinin yapması gereken işi, başkası-na ısmarlamamalıdır. Başkası eliyle yapılan iş, kendi eliyle yaptığı işin yerini tutmaz.

“Ağaç, yaşken eğilir.” atasözünün niçin mecaz anlamlı olduğunu sorunuz.

Cevap: Burada amaç “ağaç” değildir, insanın çocuk yaşta eğitilebileceği anlatılmak istendiği için mecaz anlamlıdır.

(25)

1. Tema

Okuma Kültürü

9 Aşağıdaki cümlelerde sayıların yazımının yanlış olduğu cümlelerin başındaki daireye “Y”, doğru olan cümlelerin başındaki daireye de “D” yazalım.

a) Ağabeyimle saat 18.00’de buluşacaktık.

b) Seneye ben de ablam gibi 9.’uncu sınıfta olacağım. c) Annem hepimize 3’er 5’er ceviz verdi.

ç) Sınımızın 1/3’i, beyaz gömlek giymiş. d) On beş yıl sonra ben nerede olurum ki?

ETKiNLiK

Sayılar harflerle de yazılabilir.

Üç gün bekledi.

 Buna karşılık saat, para tutarı, ölçü ve ista-tistik verilerle ilgili sayılarda rakam kullanı-lır.

13.30’da, 1.500 lira, 15 km...

Saat ve dakikalar yazıyla da yazılabilir.

Beşe on kala...

Dört veya daha çok basamaklı sayıların

ko-lay okunabilmesi için bin, milyon, milyar, tril-yon kelimeleri yazıyla yazılabilir.

100 milyar...

Birden fazla kelimeden oluşan sayılar

(harf-lerle yazılan) ayrı yazılır. bin beş yüz

Yüzde ve binde işaretleri yazılırken sayılarla

işaret arasında boşluk bırakılamaz. %30

Romen rakamları tarihî olaylarda,

hüküm-dar adlarında, tarihlerde ayların yazılışında, kitap ve dergi ciltlerinde, kitapların asıl bö-lümlerinden önceki sayfaların numaralandı-rılmasında, maddelerin sıralandırılmasında kullanılır.

I. Murat, II. Dünya Savaşı...

 Sayılardaki kesirler virgülle ayrılır. 4,2

Sıra sayıları yazıyla ya da rakamla

göste-rilebilir. Rakamla gösterilince ya rakamdan sonra bir nokta konur ya da rakamdan sonra kesme işareti konularak derece gösteren ek yazılır.

7’nci, 13’üncü, XIX.,

UYARI! Sıra sayıları ekle gösterildiklerinde rakamdan sonra sadece kesme işare-ti ve ek yazılır, ayrıca nokta konmaz.

5.’inci (Yanlış) 5’inci (Doğru)

Üleştirme sayıları rakamla değil yazıyla

be-lirtilir.

3’er (Yanlış) Üçer (Doğru)

Dört veya daha çok basamaklı sayılar

son-dan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak yazılır ve aralarına nokta konur.

13.571

 Adları sayılardan oluşan iskambil oyunları bi-tişik yazılır.

Ellibir, altmışaltı

Bayağı kesirlere getirilecek ekler, alttaki

sayı esas alınarak yazılır. 1/2’si (bir bölü ikisi).

 Bir zorunluluk olmadıkça cümle rakamla

baş-lamaz.

SAYILARIN YAZIMI

SAYILARIN YAZIMI

YAZIM KURALLARI

YAZIM KURALLARI

D Y Y Y D

Öğrencilerinizden dijital saatlerde saat ve dakikaların nasıl gösterildiğini araştırmalarını isteyiniz. Cevap: Dijital saatlerde yazım kurallarının dışında iki nokta ile saat ve dakika birbirinden ayrıl-maktadır.

Öğretmenin Sorusu

(26)

1. Tema

Okuma Kültürü

Aşağıda verilen tabloda yazımı karıştırılan sözcüklerin doğru yazılışlarını inceleyiniz. Doğru birçok birkaç biraz bir yer bir gün Yanlış filim parağraf anlıyan kıral eczahane Yanlış bir çok bir kaç bir az biryer birgün Doğru film paragraf anlayan kral eczane

Aşağıdaki cümlelerin bazılarında yazım yanlışı vardır. Yazım yanlışı olan cümleleri tespit edelim, karşı-larına doğru yazımlarını gösterelim.

1) Babası birgün yiyecek almak için şehre inmiş. 2) Polisler bize herhangi bir soru sormadı. 3) Herşeye olumlu tarafından bakan biriydi. 4) Eve girdiğimizde her yer darma dağınıktı. 5) Bu gün sinemaya gidelim mi?

6) Herbirinizi ayrı ayrı tebrik ediyorum. 7) Misafirlere “Hoş geldiniz!” demeyi unutmuş. 8) Pekaz insan bu güzelliği görebilmiştir. 9) Yollarımızın hepsi asfaltlandı.

10) Bir takım olaylardan dolayı mesleğinden soğumuş. 11) Bu iddiayı ispatlaman gerekiyor.

12) Hiçkimsenin başaramadığı bu işi, Kağan başarmıştı. 13) Kar yağışından dolayı birçok köy yolu kapandı. 14) Ardarda yaşanan hayal kırıklıkları insanı yıpratır. 15) Kuşburnu soğuk algınlığına birebirdir.

16) Herkez duysun mutluluğun sesini.

17) Bir kaç kitabı bir arada okumayı çok seviyordum.

ETKiNLiK

YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER

YAZIMI KARIŞTIRILAN SÖZCÜKLER

Kazanım: Yazım kurallarını kavrayarak uygular.

bir gün Bugün Her şeye Birtakım Her birinizi Art arda darmadağınıktı Hiç kimsenin Pek az Herkes Birkaç

“Babam, mezuniyet törenim için bir takım elbise aldı.” cümlesinde yazım yanlışı yapmamak için “bir takım” sözcüğünü nasıl yazmaları gerektiğini sorunuz.

Cevap: Bu cümlede takımın bir tane olduğu anlatılmak istendiği için “bir takım” ayrı yazılmalıdır.

Öğretmenin Sorusu + + + + + +

(27)

1. Tema

Okuma Kültürü

11 Bağlaç olan “de/da” ayrı yazılır ve kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak büyük ünlü uyumuna uyar.

Mehmet de bize gelecek Umut da. (“Umut” sözcüğündeki ünlülere uyarak “de” bağlacı, “da” olmuş-tur.”)

Bağlaç olan “de/da” hiçbir zaman “te/ta” biçiminde yazılmaz.

Kitap da en iyi arkadaşlardandır. (“Kitap ta” şeklinde yazılmaz.)

“Ya” sözcüğüyle birlikte kullanılan “da” ayrı yazılır: ya da.

Evde ya da kütüphanede çalışabiliriz.

 “De/da” bağlacını kendisinden önceki kelimeden kesme işareti ile ayırmak yanlıştır. Ayten de aramış seni ama bulamamış. (“Ayten’de” olarak yazılmaz.)

 Bağlaç olan “de” ile hâl eki olan “-de” karıştırılmamalıdır. Doğum günümde arkadaşlarım beni mutlu ettiler. Hâl eki, bitişik yazılmıştır.

Doğum günümde de beni aramadı. Bağlaç olan “de”, ayrı yazılmıştır.

UYARI!

Aşağıdaki şiirde yazımı yanlış olan “de” bağlacının ve “-de” ekinin altını çizelim ve şiiri, yazım hatası yapmadan yeniden yazalım.

Boğaz’ın bir yerin de koca bir taş, Üsküdar da belki Kuzguncuk ta, Bakar ki mavi gök de bulutlar gümüş, Fatih’in kadırgalarını görmüş.

Martıları sever, lüfer balıklarınıda, Ya Boğaz’ın yeşil sularını.

Karşı sahil de Ortaköy Camisi’ni sever, Birde Rumeli Hisarı’nı.

ETKiNLiK

“DE” BAĞLACI VE “DE” EKİNİN YAZIMI

“DE” BAĞLACI VE “DE” EKİNİN YAZIMI

Kazanım: Yazdıklarını yazım ve noktalama kurallarına uygunluk yönünden değerlendirir.

Boğaz’ın bir yerinde koca bir taş, Üsküdar’da belki Kuzguncuk’ta, Bakar ki mavi gökte bulutlar gümüş, Fatih’in kadırgalarını görmüş.

Martıları sever, lüfer balıklarını da, Ya Boğaz’ın yeşil sularını.

Karşı sahil de Ortaköy Camisi’ni sever, Bir de Rumeli Hisarı’nı.

Yukarıdaki şiirde hangi hâl eklerinin kesme işaretiyle sözcükten ayrıldığını söyleyiniz. Cevap: Üsküdar’da ve Kuzguncuk’ta.

(28)

1. Tema

Okuma Kültürü

1) Güldümü yüzünde güller açıyordu. 2) Güzelmi güzel bir yaz tatiliydi. 3) Bu bir keramet mi yoksa hüner mi? Göz görmezse gönül buna kanar mı? Eker biçer motor dedi ki okul. Öküzsüz tarlada sapan döner mi?

4) Daha bir ballanır uyku Çocuklar kardeş oldu mu Barışır artık kurtla kuzu Çocuklar kardeş oldumu

5) Mektup yâre selamımı ulaştır Ağlar mı gülermi gör benim sunam

UYARI!

Aşağıda verilen cümlelerdeki yazımı yanlış olan “mi”lerin altını çizip cümleye hangi anlamları kattığını bulalım.

ETKiNLiK

 Bu ek, gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır ve kendisinden önceki sözcüğün son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına uyar.

Bugün de gelecek mi? Kapıyı açan Oğuz muydu?

Soru ekinden sonra gelen ekler, bu eke bitişik olarak yazılır.

Görmüyor musun? Temizleyebilmiş miyim?

 Bu ek, sorudan başka görevlerde (zaman, pekiştirme, koşul, olumsuzluk, şaşırma) kullanıldığında da ayrı yazılır.

Soğuk mu soğuk bir kış gecesiydi. Baban geldi mi yemeği hazırlarız.

Mantıyı gördü mü sevinçten havalara uçar. Ben seni kırar mıyım hiç?

O anda tabakların hepsi yere düşmesin mi?

Birleşik fiillerde “mi” soru eki, iki sözcüğün arasına da gelebilir.

Vaz mı geçtin?

 “mi” soru eki, olumsuzluk eki olan “-me”nin ünlü daralmasına uğramış biçimiyle karıştırılmamalıdır.

Uzun zamandır okula gelmiyor.  Çağrı, bugün okula gelmedi mi?

SORU EKİ “Mİ”NİN YAZIMI

SORU EKİ “Mİ”NİN YAZIMI

Kazanım: Yazım kurallarını kavrayarak uygular.

Zaman anlamı

olumsuzluk eki soru eki

(Pekiştirme) (Zaman) (Şart) (Olumsuzluk) (Şaşırma) Pekiştirme anlamı

Soru anlamı Soru anlamı

Koşul anlamı

“Ağlamıyor, bakmayacak mısın, beklemiyor” sözcüklerinin hangisinde soru eki olduğunu sorunuz. Cevap: Bakmayacak mısın?

(29)

1. Tema

Okuma Kültürü

13

1.

Bazı atasözleri eksiltili cümle biçimindedir.

Aşağıdakilerin hangisinde bu durum örnek-lendirilmiştir?

A) El el ile, değirmen yel ile.

B) Kazma elin kuyusunu, kazarlar kuyunu. C) Sorma kişinin aslını, sohbetinden bellidir. D) Yalancının evi yanmış kimse inanmamış.

2.

(1) Sü rey ya Ay han’ı, olim pi yat la ra git me si için faz la sıy la yü rek len dir miş tik. (2) Ken di adı ma bu söz le rin Sü rey ya Ay han’ı olum lu et ki le di-ği ni dü şü nü yo rum. (3) Ber lin Olim pi yat Sta-dı’nda Sü rey ya Ay han’ın diğer yarışmacılar-dan daha çevik davranarak Av ru pa bi rin ci si ol ma sı nı unu tur mu yum? (4) An cak Sü rey ya Ay han, bu ba şa rı nın de va mı nı ge ti re me di.

Numaralanmış cüm le le rin han gi sin de “kar şı-laş tır ma” ya pıl mış tır?

A) 1 B) 2 C) 3 C) 4

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde

karşılaştır-ma yapılmıştır?

A) Yeni bir ayakkabı almaya gittiler. B) Hava bugün, düne göre daha soğuk. C) Konuşmaları ve davranışları paraleldi. D) Senin söylediklerine kimse inanmadı.

4.

1. Ço cuk, elin de ki to pu zıp la ta zıp la ta içe ri-ye gel di.

2. Bir sü re son ra to pu ba na at tı.

3. Ben de to pu ye re vur duk tan son ra bas-ket po ta sı na at tım.

4. Yaş lı el le rim to pun di li ni unut muş tu. Numaralanmış cüm le le rin han gi sin de nes nel

an la tım yoktur?

A) 1 B) 2 C) 3 D) 4

5.

(1) Güneş her gün doğudan doğuyor. (2) De-nizin güzel ve canlı ışıltıları bizi kendine çe-kiyor. (3) Oysa birçok insan dalgınlıktan bu güzelliklerin farkında değildi bile. (4) Bu gü-zellikler karşısında büyülenmemek mümkün müydü?

Numaralanmış cüm le le ri n han gi sin de ki şi sel dü şün ce le re yer veril me miş tir?

A) 1 B) 2 C) 3 D) 4

6.

(1) Kü çük kız, yüzünde tebessümle te şek kür ede rek dı şa rı çık tı. (2) Dı şa rı çı kar ken ol duk-ça mut lu gö rü nü yor du. (3) Bu nu göz le rin den an la mak mümkündü. (4) Gü neş de olanları iz-liyordu.

Numaralanmış cüm le le rin han gi sin de ki şi nin duy gu la rı na yer ve ril me miş tir?

A) 1 B) 2 C) 3 D) 4

Konu Kavrama Testi 1

Cevap: B Cevap: C Cevap: A Cevap: D Cevap: A Cevap: D

(30)

1. Tema

Okuma Kültürü

7.

“Saatlerce yürüdükten sonra yolumuz ... bir köye çıktı.” cümlesinde boş bırakılan yere

aşağıdakilerden hangisi getirilirse cümle öz-nel bir nitelik kazanmış olur?

A) insanın içini ısıtan B) iki yüz kişinin yaşadığı C) terk edilmiş

D) Obruk adında

8.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde

karşılaştır-ma yapılkarşılaştır-mamıştır?

A) Yazar romanlarından çok hikâyeleriyle anılır.

B) Türkiye tarihi ve doğal güzellikleri olan bir ülkedir.

C) Şirketin en eski elemanı Muhsin Bey’dir. D) Şarkı söylemek, resim yapmaktan zordur.

9.

“Tatlı dil, kapalı olan bütün kapıları açar.”

cümlesiyle anlamca özdeş olan cümle aşağı-dakilerden hangisidir?

A) Güzel konuşan insanların çözemeyeceği sorun yoktur.

B) Her kapıyı açacak bir anahtar mutlaka vardır.

C) Dili güzel kullanan insanların önünde hiç-bir engel duramaz.

D) Tatlı dilli insanların sohbetleri kimseyi sıkmaz.

10.

Son yıllarda bütün yazı türlerinde olduğu gibi roman yazarları sayısında da büyük ar-tış görülüyor.

Bu cümleyle ilgili olarak aşağıdakilerden

hangisi söylenebilir?

A) Sebep - sonuç ilişkisi kurulmuştur. B) Amaç anlamı vardır.

C) Bir anıdan alınmıştır. D) Karşılaştırma yapılmıştır.

11.

Aşağıdaki atasözlerinin hangisinde

karşılaş-tırma yapılmıştır?

A) Zenginin malı züğürdün çenesini yorar. B) Davulun sesi uzaktan hoş gelir.

C) Cahile laf anlatmak deveye hendek atlat-maktan zordur.

D) At ölür, meydan kalır; yiğit ölür, şan kalır.

12.

1. Baş başa vermeyince taş yerinden kalk-maz.

2. El öpmekle dudak aşınmaz. 3. İşleyen demir ışıldar.

4. Bir elin ne si var, iki elin se si var.

Numaralandırılmış ata söz le rin den han gi le ri ko nu su ba kı mın dan özdeştir?

A) 1 ve 2 B) 1 ve 4

C) 2 ve 3 D) 3 ve 4

Konu Kavrama Testi 1

Cevap: C Cevap: B Cevap: A Cevap: B Cevap: C Cevap: D

Referensi

Dokumen terkait

Joko Triwanto, MP., IPU sebagai Ketua Jurusan Kehutanan Fakultas Pertanian–Peternakan Universitas Muhammadiyah Malang yang telah memberikan izin kepada penulis

Pengamatan yang dilakukan selama kecepatan filtrasi adalah kecepatan pembersihan partikel (Clearance rate), tingkat kelangsungan hidup, aktivitas makan, dan tingkat konsumsi

dilanjutkan dengan peninjauan lokasi rencana pekerjaan/kegiatan, dan semua calon peserta pengadaan telah mengerti serta memahami semua materi dokumen pengadaan maka

1) Meningkatkan minat peserta didik dalam memahami materi pelajaran Pendidikan Agama Islam. 2) Memiliki rasa tanggung jawab terhadap perolehan ilmu. 3) Memotivasi peserta

Sahabat MQ/ badan Lingkungan Hidup -BLH- Kota Depok/ mengambil sample air sungai Ciliwung/ pasca tercemarnya sungai tersebut akibat limbah/ dan telah menyebabkan

IMPLEMENTASI SISTEM PAKAR UNTUK IDENTIFIKASI HAMA DAN PENYAKIT PADA BAWANG MERAH MENGGUNAKAN METODE FORWARD.. Universitas Pendidikan Indonesia | repository.upi.edu |

Untuk penanganan dari hama dan penyakit yang menyerang tanaman bawang merah tersebut maka diperlukanlah seseorang yang ahli atau berpengalaman tentang masalah bawang

desa penghasil kentang terbesar yang terkena dampak erupsi Gunung Sinabung. Kecamatan Naman Teran ini terdiri dari 14 Desa, salah satunya adalah